The Independent gazetesinde 22 Haziran'da Peter Bergen ve Paul Cruickshank imzalı yayınlanan özel raporda, el-Kaide'nin çöküşünde “kanlı saldırıların” yanında, örgütün “tekfir doktrini” benimsemesi de önemli bir neden olarak gösterildi. Tekfir, kimin Müslüman ya da kimin kâfir olduğunu söyleme yetkisinin kendinde görme anlamına geliyor.

1990'larda Cezayir ve Mısır'daki olayları ve ABD'nin Irak'ı 2003'teki işgalinin arkasından gelen 10 binlerce Iraklının el-Kaide'nin intihar saldırılarında hayatlarını kaybetmesinin örgüte desteği nasıl azalttığını forumlara yazılan “Affedersiniz el-Zewahiri, Bağdat'ta, Fas'ta ve Cezayir'de kim kimi öldürüyor?” sorusuyla örnekleyen rapor şu tespitte bulundu: “Tüm bunlar, 11 Eylül, Londra ve Madrid saldırılarını düzenleyen ideolojik virüsün şu an Müslüman dünyaya hasar verenle aynı virüs olduğunun fark edilmesine yol açtı”

Amerikan araştırmacılar raporlarında el-Kaide'ye karşıtlığını dile getirenlerin, bir zamanlar örgütün yönetim kademesindeki liderler olduğunu belirterek şu ifadeye yer verildi: “Ulema, eski savaşçılar, el-Kaide liderlerinin üzerinde nüfuzu olan militanlar ve Batı'daki sivillerin hedef alınması ile Müslüman dünyadaki ölümlerden rahatsız olanların ekserisi, özellikle son yıllarda, örgüte yüz çevirdiler.”

"Daha ne kadar masum insan ölecek?"

Libya İslam Savaşçıları Örgütü eski liderlerinden Numan Benotman, ikinci adam el-Zevahiri'yi Kasım'da açık bir şekilde eleştirmişti. Ondan iki ay önce, Suudi âlim Selman el-Kuda, (Irak işgalinde Amerika'ya direnilmesini gerektiğini ve Amerikan hedeflerine saldırılması konusunda fetva yayınlayan 14 Suudi imam'dan birisi) “Kardeşim Usame, daha ne kadar kan dökülecek? El-Kaide adına kaç tane masum insan, çocuk ve kadın daha ölecek” diye sormuştu.

Bundan daha serti Mısır cihadının kurucusu ve lideri olan Dr. Seyyid İmam'ın Kahire'de hapishanede yazdığı kitabından geldi. Kitapta “Zevahiri ve Emir Bin Ladin, aşırı derece ahlaksız” ifadeleri yer aldı. Raporda daha önce el-Kaide saflarında savaşan ve daha sonra Batı'ya dönen ve Müslüman cemaatler arasında cami imamlığı gibi liderliklerde yer alan isimlerin örgüte desteği bitirilmesindeki öneminin altı çizildi. El-Kaide'nin “günlerinin sayılı” olduğunu söyleyen Londra'dan Müslüman Kardeşler lideri Kemal el-Helbawy'nin şu tespiti raporda yer aldı: “Ne hükümet ne de polis gücü bu imamların başardığını yapabilir. Terörizmi yenmek için, radikalleri ikna için, onlara yollarının cennete gitmediğini ikna etmek zorundasınız”. (İslam ve Hayat / Haber Editör)