"İran ve Rusya sonunda Esed'den vazgeçecek"
Lübnan Yüksek Şii Konseyi Üyesi Seyyid Hani Fahs, Rusya ve İran'ın sonunda Suriye yönetimini desteklemekten vazgeçeceğini söyledi.
13-09-2012
Lübnan Yüksek Şii Konseyi Üyesi Seyyid Hani Fahs, Rusya ve İran'ın sonunda Suriye yönetimini desteklemekten vazgeçeceğini söyledi.
Suriye'de yaşanan gelişmeleri AA'ya değerlendiren Fahs, Rusya ve İran'ın Şam yönetimine çıkarları için destek verdiğini ancak bunun çok sürmeyeceğini belirterek, "İran ve Rusya, Suriye rejiminin işinin bittiğinin farkında ancak onlar sadece defin işlemini uzatıyorlar" dedi.
Fahs, "Suriye'nin harap olması Avrupa'yı ve ABD'yi pek ilgilendirmiyor gibi, ancak Türkiye, dostlarıyla birlikte Suriye halkına destek vermeye devam ediyor" diye konuştu.
Arap haklarının yıllardır zulüm ve baskı altında yaşadığına dikkati çeken Fahs, "Arap Baharı, uzun süre baskı gören halkın zalimlere karşı ayaklanmasıdır. Bunu başka bir sebebe bağlamak anlamsız" dedi.
"Suriye rejimi şu an Filistin direnişine ihanet içerisinde"
Arap yönetimlerinin, "İstiklal" ve "Filistin" gibi sloganların arkasına sığınan rejimler olduğunu söyleyen Fahs, "Direnişin belli temelleri vardır, siz bunları hiçe sayarak direniş çizgisinde olduğunuzu söyleyemezsiniz. Suriye, bir dönem Filistin direnişine destek vermiş olabilir, ancak Suriye rejimi halihazırda direnişe karşı ihanet içerisinde" yorumunda bulundu.
Filistin'de yüzde bir azınlığı oluşturan ve sayıları 50 binden 3 bine kadar düşen Hristiyanların ülkede varlığının korunması gerektiğine işaret eden Fahs, "Hristiyanlar ülkeden çıkarılırsa Müslümanlar da çıkarılır ve böylece ülke Yahudileştirilir" diye konuştu.
"Mezhep çatışması çıkarılmaya çalışılıyor"
Bölgede bir mezhep çatışması çıkarılmaya çalışıldığını ifade eden Fahs, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sünni ve Şii mezhebinin adaleleri güçlendi, güçlü adaleler ölçüsünde onları yönlendirecek güçlü bir beyin lazım, her iki grup da eski birikimine iyice bir bakmalı ve bunun ağırlığı ile hareket etmeli. Kıyıda köşede kalmış yaralar deşilmemeli, bu güçlü adaleler birbirlerine karşı kullanılmamalı. Bu sadece iki mezhep için geçerli bir durum değil.Tüm mezhep ve grupların güvenliğinin birbirinin elinde, burada hangi grubun ne kadar sayıya ulaştığı önemli değil. Bir grup kendi güvenliğini sağlamak için başka gruplarla anlaşmalı. Hiç bir grupla geçinemeyen bir grup sayı itibari ile ne kadar çok olursa olsun tek başına kalmıştır."
Halk devrimlerinin Orta Doğu'da çoğulcu demokrasi anlayışını güçlendirebileceğini söyleyen Fahs, "Demokrasi sadece lafta kalarak asla karşı devrim aletine dönüşmemeli, bu bölgenin yaşanabilir bir yer olması için , halkını gruplaştırmayan ve halkın her birini eşit haklara sahip vatandaşları olarak gören çoğulcu demokrasiye sahip yönetimler başa geçmeli" diye konuştu.
Hani Fahs kimdir
Lübnanlı Şii Alim Hani Fahs, 1946'da Lübnan'ın Nebatiye kentinin Cebşit semtinde doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Nebatiye kentinde tamamlayan Fahs, bir süre Irak'ın Necef kentinde Arap dili ve İslami ilimler alanında dersler aldı. Yüksek Şii İslam Meclisi üyesi olan Fahs, 1982-1985 yılları arasında İran'da yaşadı. Fahs, aynı zamanda Amman Ehli Beyt Akademisi üyesidir.
(Kaynak: Timeturk)
- Ûlu’l-Emr Olmanın Şartı ‘Bizden’ Olmasıdır
- Büyük Felaket (Nekbe) İngilizlerin Kudüs'e girişi ile başladı
- Tarih Gazze'yi Yazacak!
- Soykırım saldırılarında katledilen Gazzelilerin sayısı 34 bini geçti
- Hamas’tan uluslararası topluma, “ABD’nin iradesini aşın” çağrısı
- İsrail’in sonu göründü mü?
- Mehdi Kudüs'e indi mi?
- Hamas: Siyonist zihniyet tamamen vahşi ve canavar bir zihniyet
Makaleler
Hava Durumu