"Müslümanların Gelecek Tasavvuru" konferansından notlar
İLKAV’ın düzenlediği ve Mehmet Pamak’ın sunduğu “Mısır ve Suriye Özelinde Ortadoğu ve Müslümanların Gelecek Tasavvuru” konulu konferansta, toplumun henüz İslami sisteme müstahak ve hazır hale gelmediği bu tür kaotik ortamlarda ve küresel ve yerel güçlerin/statükonun çok boyutlu kuşatması altında sistem içi hükümetlere talip olmak yerine, yeni gelişen görece özgür ortam kullanılarak İslami toplumsal dönüşüm ve Kur’ani inkılap üzerine yoğunlaşmanın önemi ve Allah’ın yardımını celp edecek tevhidi stratejik yürüyüşte ısrarlı ve istikrarlı olmanın gereği hatırlatılarak içine düşülen istikamet krizlerinde yol gösterici uyarılarda bulunuldu.
18-09-2013
İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı (İLKAV)’ın düzenlediği ve Mehmet Pamak’ın sunduğu “Mısır ve Suriye Özelinde Ortadoğu ve Müslümanların Gelecek Tasavvuru” konulu konferans Ankara Kocatepe Kültür Merkezinde gerçekleştirildi.
Emrullah Ayan’ın Kur’an’ı Kerim ve mealini okumasıyla başlatılan programda, İLKAV yönetiminden Abdullah Başaran’ın selamlama ve hoş geldiniz içerikli açış konuşması ve Vakfın 2013-2014 dönemi alternatif eğitim programı ve diğer faaliyetlerine dair duyurularını yapmasından sonra konferansa geçildi.
Mehmet Pamak, konferansını, her biri bir saat süren iki başlık altında sundu.
Birinci bölümde, Mısır ve Suriye özelinde bölgedeki ayaklanmalar, gelişmeler, değişim sürecinde yaşananlar; doğruları, yanlışları, ders çıkarılması gereken yanlarıyla değerlendirildi. Can yakıcı, içimizi acıtan acılı yanları ve ibret almamız gereken içeriğiyle bu değişim sürecinde farklı İslami grupların takındıkları tutumlar üzerinde de duruldu ve tüm bölge Müslümanlarına yönelik çağrılarda, özeleştiri ve önerilerde bulunuldu.
Bir yandan haklı halk ayaklanmalarını destekleyip yanlarında yer alma sorumluluğumuz gündeme getirildi. Diğer yandan da, bu değişim sürecinde bölgede yerli Müslüman halka nazaran daha örgütlü, daha hazırlıklı egemen yerli güç olan; ordu, polis, istihbarat ve yargı bürokrasisi ile küresel güç olan; onları da kontrol altında tutan, bunlara ilaveten de doğrudan kendisine ait bölgedeki üslerindeki askeri gücü, istihbarat elemanları ve hem bölgedeki işbirlikçi sermayeyi, hem de küresel ekonomik güç odaklarını kullanan emperyalist güçlerin, bölgedeki ekonomik çıkarları, İsrail terör devletini güvence altına alma ve bölgedeki İslami uyanışı engelleme konusu başta olmak üzere bir çok sebeple bölgeyi kendi haline bırakmayacakları ve bırakmadıkları gerçeğine dikkat çekilerek, bu durumun ve emperyal proje ve operasyonların farkında ve uyanık olunması, onların projeleri ve kırmızı çizgilerine uygun yönelim ve sistem içi oyalanmalar yerine, özgün İslami çabalarda yoğunlaşılması gerektiğine de dikkat çekildi.
Ayrıca toplumun henüz İslami sisteme müstahak ve hazır hale gelmediği bu tür kaotik ortamlarda ve küresel ve yerel güçlerin/statükonun çok boyutlu kuşatması altında sistem içi hükümetlere talip olmak yerine, yeni gelişen görece özgür ortam kullanılarak İslami toplumsal dönüşüm ve Kur’ani inkılap üzerine yoğunlaşmanın önemi ve Allah’ın yardımını celp edecek tevhidi stratejik yürüyüşte ısrarlı ve istikrarlı olmanın gereği hatırlatılarak içine düşülen istikamet krizlerinde yol gösterici uyarılarda bulunuldu.
İkinci bölümde ise, Türkiye ve bölgedeki değişim sürecinde öne çıkan Müslüman grupların, cemaatlerin, somut örnekler verilerek bugün geldikleri noktanın arka planında yer alan ve ortaya çıkan sonuçlarda payı olan tarihsel birikimlerinin, İslam algılarının, hedeflerinin ve gelecek tasavvurlarının değerlendirilmesi yapılarak, yanlışlar, savrulmalar ortaya konarak önerilerde bulunuldu. Allah’ın yardımının gelmesini engelleyen sistem içi siyasette oyalanmaların ve bu yöntemle mücadele edenlere yandaş olanların yol açtığı zaaflar, kirlenmeler ve yaşanan istikamet krizi üzerinde duruldu.
Ayrıca Resulün (s) önderliği ve şahidliğinde, Kur’an’ın yönlendirdiği ilk Kur’an neslinin, üretilmiş olan tarih, gelenek, iktidar/devlet ve medeniyet eksenli değil, bunların tümünü sorgulayıp vahiyle ayıklayarak vahyi doğrulara dayalı kulluk eksenli bir hayat tasavvuruyla Mekke-Medine sürecinde toplumu vahiyle inşa edip dönüştürme pratiğine ve onların bıraktığı yoldaki işaretlere dikkat çekildi. Tüm Müslümanlar için bağlayıcı olması gereken gelecek tasavvurunun bu istikamette belirginleşmesi ve geleceğe doğru yürüyüşte yol gösterici rol oynaması gerektiğine, bu ilk örnekten kalkarak oluşturulması gereken tevhidi mücadele stratejisine, tavizsiz biçimde kilitlenilmesi gereken İslami hedefe ve Kur’ani inkılabın oluşumu için dikkat edilmesi gereken temel ölçülere dair hatırlatmalar yapıldı.
Canlı bir dinleme ve katılımla takip edilen konferans, çok sayıda sorulara cevaplarla son buldu.
Önemli not:
Öncelikle ifade edelim ki, maalesef kamera kaydında yaşanan önemli bir hata sebebiyle video kaydını yayınlama imkanımız bulunmamaktadır. İkinci kamerayı devreye sokmama hatamız yüzünden bu önemli konferansı kaydedememiş olmaktan dolayı bizler de çok üzgünüz ve bu sonuç sebebiyle sizlerden ve çok sayıda video izleme talebini bize iletmiş olan kardeşlerimizden özür diliyoruz.
Diğer taraftan gerek dinleyicilerin, bu sunumun içeriğinin önemine dikkat çekip mutlaka en kısa zamanda kapsamlı bir şekilde yayınlanıp daha fazla insanın istifadesine sunulması gerektiğine dair önerileri, gerekse oldukça güncel olan konularda önemli değerlendirmeler ve önerilerde bulunulmuş olması bakımından kısa özet olarak sunulmasının mahzurunu ve bir haber formatında bu kapsamlı içerikle ilgili bir özet yapmanın zorluğunu da dikkate alarak bu haberde içerikle ilgili başlıklardan kısa bilgiler vermekle yetindik. İnşallah www.islamvehayat.com adresinde yayın yapan haber sitesinde yayınlanmak üzere konferansın içeriğine dair kapsamlı bir özet hazırlanmakta olup, “Bölgemizde Değişim Süreci ve Müslümanların Gelecek Tasavvuru” başlığı altında ve dizi yazı formatında bölümler halinde en kısa zamanda istifadenize sunulacaktır. Bu yazı dizisini, alıntı yapacak diğer kardeş haber sitelerinden www.kuremedya.com ve tabii ki www.ilkav.org sitesinden de takip edebilirsiniz.
(İlkav.org)
-
hikmet erturk 19-09-2013 17:31
Allah razı olsun mehmed agabey.Genç kardeşlerimizin hala sizlere ihtiyazı var.Gayretlerinizi Allah bereketlendisin.
-
Rıdvan dinçer 19-09-2013 11:15
zulumat ve karanlıklarda yol alan çabaların,her iki cepheside ,Nur'a ,İslam'a erişinceye dek. elimizden gelen tüm çabaları,sorumluluklarımızı törpülemeden ortaya koymalız. bu husustaki uyarıları dikkate alarak,laik düzenlerde müslümanca yaşamak! zorbalığına,dur!...kemel kardeşin uyarıcı, kuşatıcı bir dil kullanan Mehmet ağabeyden Allah razı olsun duasını bende paylaşıyorum.
-
Kemal Songür 19-09-2013 09:04
İlkeli, merhametli, ümmet ve kardeş sancılarını kelimelerine nakşeden, uyarıcı, kuşatıcı bir dil kullanan Mehmet ağabeyden Allah razı olsun.
- Siyonazi çetesi, Gazze'de gıda yardımı bekleyen sivillere saldırdı: 150 maktul 1000 yaralı
- Gazze İle Dayanışma ve Şehadet Gecesine Dâvet
- Gazze İle Dayanışma ve Şehadet Gecesi'ne dâvet
- İktibas’a bu cumartesi Ali Kaçar konuk oluyor
- Gazze’ye Yardım Kampanyası
- Siyonist vahşet: İnfaz edip çöpe atmışlar
- Adana ve Mersin seyahatinden sadra düşenler
- Kur'an Nesli İlim Merkezi'nin çadır yardımları Gazze'ye ulaştı
Makaleler
Hava Durumu