Silahlı soygundan dolayı 14 yıl hapis cezası çeken Shahid Malik, Müslüman olunca hapishanede çoğu Aborjin kökenli 42 kişinin İslam’la şereflenmesine vesile olmuş. Shahid Avustralya’da Koori Müslümanları Derneği`nin de başkanlığını yürütüyor.

Avustralya’da ABC Kanalı’na konuşan Shahid, İslam’ın özgürleşmenin yolunu açan bir din olmasının Avustralyalı beyazlar altında ezilen diğer kesimleri kendisine çektiğini söyledi.

Shahid; ABC Kanalı’nda ‘İslam neyi savunuyor? İslam özgürleştiriyor, bir ulusun dominant bir şekilde diğer ulusları yönetmesine müsaade etmiyor. Irkçılık ve kolonyalizme sert bir şekilde karşı çıkan İslam kardeşlik şiarını vaz ediyor. İncil’de de insanların öldürülmemesine, tecavüze uğramamasına, malın çalınmamasına yönelik uyarılar var. Ama Hristiyan beyazlar bizleri katlettiler, bizim kadınlarımıza tecavüz ettiler, topraklarımızı elimizden aldılar. Dedelerimizin elinde onları öldürecek silahlar yoktu. Çünkü dedelerimizin öldürme fikri yoktu’ şeklinde konuşması Avusturalya’da şok etkisi yarattı.

Avusturalya’da Melbourne Üniversitesi’nin Asya Enstitüsü’nde doktora çalışmalarını yürüten Peta Stephenson, İslam’ın Aborjinler arasında yayılmasının sebebinin, İslam’ın Hrıstiyan beyazlarda olduğu gibi misyonerlik rezervi olmadığını, kolonyal öncesi dönemlerde olduğu gibi özgürlük vaadinde bulunması olduğunu söyledi. ‘Malcolm X ve Muhammed Ali Aborjin Müslümanlarının rol modelleridir. Ve Avustralya’da Aborjinler dışında birçok insan Batı Toplumu’nun düçar olduğu sorunların yegane devasının İslam olduğunun farkında’ diyen Stephenson, İslam’ın Aborjinler için kurtuluş ümidi taşıyan tek din olduğunu kaydetti.

Aborjin Müslümanlarının yeniden gündeme gelmesi ünlü Aborjin boksör Anthony Mundine’nin Müslüman olması ile gerçekleşti. Anthony Mundine menajeri Kadir Nasır’ın verdiği ‘Seventh Child-Malcolm X’ kitabından etkilenerek hidayet bulduğunu açıklaması üzerine Avustralyalı uzmanlar İslam’ı ve Müslüman olan Aborjinleri yeniden tartıştılar.

Mundine Müslüman olduktan sonra yaptığı açıklamada ‘İslam bana yeni bir perspektif vererek, hayatımda yitirdiğim anlamı yeniden verdi. Allah kulunun bir adım atması halinde kendisinin bir adım daha atacağını buyuruyor. Allah’ı hayatımın her anında her yerinde hissediyorum.’şeklinde konuşunca Aborjin Müslümanlarında heyecan dalgası yaratmıştı.

Resmi sayımlara göre Aborjin Müslümanlarının net bir rakamı verilemese de kıtada ve Papua Yeni Gine’de bulunan Aborjinlerin yüzde 5’inin Müslüman olduğu ifade ediliyor.

Papua Yeni Gine’deki Aborjin Müslümanlar ise İmam Halid’in deyimiyle diğer dinlere özellikle beyazlarla ülkeye gelen Hrıstiyanlığa karşı mesafeliler.

Papua Yeni Gine basınına konuşan İmam Halid, İslam’ın Hrıstiyanlık gibi bir mekan merkezli, kilise gibi, hareket etmediğini söyleyerek hayatın tüm alanına yayıldığını kaydediyor ve ekliyor İmam Halid ‘ Allah sadece camide değildir, her yerdedir. Allah bizlere yeryüzünü mescit kıldı’

Malezya’da imamlık eğitimi alan Papua Yeni Gine İslam toplumunun başkanı Aborjin kökenli İsa Teine, ‘Aborjin kültüründe tokalaşmak yoktur, sarılmak vardır. Bu İslam’ın ilkesi olan kardeşliğin emaresidir. Aborjinlerin inancında yaratıcı tek tanrı vardır. Ve bu akide İslam’a girmelerine sebep oluyor’ konuşarak Papua’da birkaç yıl içinde 4000 Aborjin’in Müslüman olduğunun müjdesini verdi.

Papua Yeni Gine’de ise İslam Malay Krallıkları üzerinden 16. yy’da adaya girmiş. Adanın başkenti Port Moresby’de Papua’nın ilk camiini inşa edilerek 1500 kişilik Müslüman topluluğun ibadet hizmetine açmışlar.

(Kaynak: Dünya Bülteni)