"dinleri" Arama Sonuçları
Kur'an'dan Taptaze Bir Mesaj: Dinlerine Uymadıkça... (VİDEO)
İkindi Sohbetleri: Kur'an'dan Taptaze Bir Mesaj: Dinlerine Uymadıkça... I Şükrü Hüseyinoğlu I Kur'an Nesli İlim Merkezi
İkindi Sohbetleri: Kur'an'dan Taptaze Bir Mesaj: Dinlerine Uymadıkça... I Şükrü Hüseyinoğlu I Kur'an Nesli İlim Merkezi
Alan: Modern çağda egemen tek bir din vardır o da devlet dinidir
“Modern çağda tek bir din vardır o da devlet dini” diyen Hüseyin Alan, “Bu din, klasik çağdaki diğer dinleri bireye has olarak özelleştirdi, inançlara dönüştürdü, hukuken bütün inançları eşitledi, aynı statüye soktu ve böylece kategorize etti, onları inançlar çizgisinde bir yere oturttu, bir hükümranlık alanına sınırladı” dedi.
“Modern çağda tek bir din vardır o da devlet dini” diyen Hüseyin Alan, “Bu din, klasik çağdaki diğer dinleri bireye has olarak özelleştirdi, inançlara dönüştürdü, hukuken bütün inançları eşitledi, aynı statüye soktu ve böylece kategorize etti, onları inançlar çizgisinde bir yere oturttu, bir hükümranlık alanına sınırladı” dedi.
Eskilerin kitaplarında bahsedilen Peygamber (a.s.)
Öte yandan Yahudilik ve Hıristiyanlık dışındaki bazı dinlerin kutsal kitaplarında da beşâir mahiyetinde açıklamalar bulunmaktadır. Kur’an-ı Kerîm’deki “eskilerin kitapları” (Şuarâ 26/196) ifadesiyle bu kitapların kastedildiği düşünülebilir. Meselâ Zerdüşt dininin kutsal kitabı Zend-Avesta’da, “Saoşyant” (âlemlere rahmet) isimli bir kurtarıcının geleceği ve onun bütün insanlara rehberlik yapıp onları ıslah edeceği, putları kıracağı haber verilmiştir
Öte yandan Yahudilik ve Hıristiyanlık dışındaki bazı dinlerin kutsal kitaplarında da beşâir mahiyetinde açıklamalar bulunmaktadır. Kur’an-ı Kerîm’deki “eskilerin kitapları” (Şuarâ 26/196) ifadesiyle bu kitapların kastedildiği düşünülebilir. Meselâ Zerdüşt dininin kutsal kitabı Zend-Avesta’da, “Saoşyant” (âlemlere rahmet) isimli bir kurtarıcının geleceği ve onun bütün insanlara rehberlik yapıp onları ıslah edeceği, putları kıracağı haber verilmiştir
Elyevm baskın olan; dinlerle uyumlu kapitalizm değil, kapitalizmle uyumlulaştırılmış dinlerdir
Süleyman S. Öğün, "Virüs Tarihi Değiştirir mi?" başlıklı yazısında kapitalizme dair önemli çözümlemelerde bulunuyor. "Lâikleşmenin ve sekülerleşmenin feriştahı evvel emirde ekonomidir. Ekonominin lâikleşmesi, yâni dinlerin icaplarından kopması mutaddır ve bu hudutsuz bir eksende cereyan eder" ifadelerini kullanan Öğün, "Dindarlık ile kapitalizmin harmanlanması, kapitalizmin gerekleriyle uyumlu dinsel sekteryen yorumların tutkallarıyla yapıştırılmıştır. Hâsılı, elyevm baskın olan, dinlerle uyumlu kapitalizm değil; kapitalizm ile uyumlu, değilse uyumlulaştırılmış dinlerdir" diyor.
Süleyman S. Öğün, "Virüs Tarihi Değiştirir mi?" başlıklı yazısında kapitalizme dair önemli çözümlemelerde bulunuyor. "Lâikleşmenin ve sekülerleşmenin feriştahı evvel emirde ekonomidir. Ekonominin lâikleşmesi, yâni dinlerin icaplarından kopması mutaddır ve bu hudutsuz bir eksende cereyan eder" ifadelerini kullanan Öğün, "Dindarlık ile kapitalizmin harmanlanması, kapitalizmin gerekleriyle uyumlu dinsel sekteryen yorumların tutkallarıyla yapıştırılmıştır. Hâsılı, elyevm baskın olan, dinlerle uyumlu kapitalizm değil; kapitalizm ile uyumlu, değilse uyumlulaştırılmış dinlerdir" diyor.
“Atalar dini”ne hayır, “Ata dini”ne evet mi?
Bu çevrelerin dil ve kaleminden sâdır olan “uydurulmuş din” tabiri salt, çeşitli hurafelerle mâlul olan geleneksel din anlayışlarını hedef almakta, laiklik, kemalizm, liberalizm, nasyonalizm, kapitalizm, sosyalizm gibi çağın egemen uydurulmuş dinleri hiç bu eleştirilerin kapsamına girememektedir.
Bu çevrelerin dil ve kaleminden sâdır olan “uydurulmuş din” tabiri salt, çeşitli hurafelerle mâlul olan geleneksel din anlayışlarını hedef almakta, laiklik, kemalizm, liberalizm, nasyonalizm, kapitalizm, sosyalizm gibi çağın egemen uydurulmuş dinleri hiç bu eleştirilerin kapsamına girememektedir.
Okey'de taş çalmak caiz mi hocam?
Bizim toplumumuzda insanların dinlerine ait bilgileri Tv’lerden öğrenmeye başladığından beri Tv hocaları diye bir kavram girdi hayatımıza. Neredeyse her kanalın kendine özgü bir Hoca’sı vardı ve bu hocalar televizyon ekranlarından kendilerince din anlatmaya çalışıyorlardı. Elbette Hoca ile yayın yapılan kanalın siyasi bakışı arasında da bir uyum olması gerekiyordu, onun için her kanal kendisine yakın olan veya kendisinden yana olacak bir hoca bulmakta pekde zorlanmıyordu.
Bizim toplumumuzda insanların dinlerine ait bilgileri Tv’lerden öğrenmeye başladığından beri Tv hocaları diye bir kavram girdi hayatımıza. Neredeyse her kanalın kendine özgü bir Hoca’sı vardı ve bu hocalar televizyon ekranlarından kendilerince din anlatmaya çalışıyorlardı. Elbette Hoca ile yayın yapılan kanalın siyasi bakışı arasında da bir uyum olması gerekiyordu, onun için her kanal kendisine yakın olan veya kendisinden yana olacak bir hoca bulmakta pekde zorlanmıyordu.
Şeytan ve dostlarının en etkili ve yaygın kandırma biçimi: Allah ile aldatma
Tarih boyunca statüko dinleri çerçevesinde süregelen yaygın biçimde “Allah ile aldatma” ve Hak ile bâtıl karışımı “statüko dinlerini” Hak din sanan aldanma sonucunda bugün gelinen noktada “müslümanım” diyenlerin çok büyük bir ekseriyetinin Kur’an’ın akıdevi ve ameli ölçülerini belirlediği “Müslümanlık”tan çok uzakta olduğu açıktır.
Tarih boyunca statüko dinleri çerçevesinde süregelen yaygın biçimde “Allah ile aldatma” ve Hak ile bâtıl karışımı “statüko dinlerini” Hak din sanan aldanma sonucunda bugün gelinen noktada “müslümanım” diyenlerin çok büyük bir ekseriyetinin Kur’an’ın akıdevi ve ameli ölçülerini belirlediği “Müslümanlık”tan çok uzakta olduğu açıktır.
Dikkat! Şirk amelleri yok eder
Şirk küfürdür, müşrik aynı zamanda kâfirdir. Şirk kavramı, insanların uydurdukları dinleri tanımlama açısından son derece önemli kavramlardan biridir.
Şirk küfürdür, müşrik aynı zamanda kâfirdir. Şirk kavramı, insanların uydurdukları dinleri tanımlama açısından son derece önemli kavramlardan biridir.
Suud ve İran özelinde ulus devletler dönemindeki statüko dinleri
Suud kraliyet yönetiminde bulunanlar, saray ulamasının da dolaylı ya da dolaysız onayı ile İslâm adına ürettikleri muharref "statüko dini"ni ve Vehhâbîliği, bir yandan kapitalist emperyalizmin emrinde komünizme karşı "Yeşil Kuşak" projesi için bir araç olarak seferber ettiler. İranda ise, Şahlık statükosundan sonra İslâmi ölçülerin belirleyici olması gerekirken bu sefer de mezhebî ölçülerin ve ulusal çıkarın belirleyici olduğu yeni bir Şii-Farisî ulus devlet statükosuna sürüklenilmiştir.
Suud kraliyet yönetiminde bulunanlar, saray ulamasının da dolaylı ya da dolaysız onayı ile İslâm adına ürettikleri muharref "statüko dini"ni ve Vehhâbîliği, bir yandan kapitalist emperyalizmin emrinde komünizme karşı "Yeşil Kuşak" projesi için bir araç olarak seferber ettiler. İranda ise, Şahlık statükosundan sonra İslâmi ölçülerin belirleyici olması gerekirken bu sefer de mezhebî ölçülerin ve ulusal çıkarın belirleyici olduğu yeni bir Şii-Farisî ulus devlet statükosuna sürüklenilmiştir.
A. Kalkan: Cemaatleşme Kur’an’ın bir emridir
İlkav'da "Cemaatleşme sorumluluğu" ile ilgili konuşan Ahmed Kalkan: Güzel insan olmamız ve mesajımızın güzel olması için, insanları başka şeye, tartışmalı teferrruata değil; sadece Allah’a, Allah'ın mutlak doğrularına, yani hakka dâvet etmemiz ve bunu herhangi bir hizip adına değil, “müslüman” isim ve sıfatımızla, İslâm’ın hizipler üstü temel prensipleri adına yapmamız gerekmektedir: “(İnsanları) Allah’a çağıran, sâlih amel işleyen ve ‘ben müslümanlardanım’ diyenden daha güzel sözlü kim vardır.” (41/Fussılet, 33). Müslüman dâvâ adamı, âyetlerdeki bütüncül çağrıya rağmen; parçacı, hizipçi, cemaatlerinin yorumunu öne çıkaran bir yaklaşım sergileyerek kınanacak bir tavra düşebiliyor: “Onlardan dinlerini parçalayanlar ve kendileri de bölük bölük olanlar vardır. (Bunlardan) her fırka, kendi yanındakiyle sevinmektedir.” (30/Rûm, 32).
İlkav'da "Cemaatleşme sorumluluğu" ile ilgili konuşan Ahmed Kalkan: Güzel insan olmamız ve mesajımızın güzel olması için, insanları başka şeye, tartışmalı teferrruata değil; sadece Allah’a, Allah'ın mutlak doğrularına, yani hakka dâvet etmemiz ve bunu herhangi bir hizip adına değil, “müslüman” isim ve sıfatımızla, İslâm’ın hizipler üstü temel prensipleri adına yapmamız gerekmektedir: “(İnsanları) Allah’a çağıran, sâlih amel işleyen ve ‘ben müslümanlardanım’ diyenden daha güzel sözlü kim vardır.” (41/Fussılet, 33). Müslüman dâvâ adamı, âyetlerdeki bütüncül çağrıya rağmen; parçacı, hizipçi, cemaatlerinin yorumunu öne çıkaran bir yaklaşım sergileyerek kınanacak bir tavra düşebiliyor: “Onlardan dinlerini parçalayanlar ve kendileri de bölük bölük olanlar vardır. (Bunlardan) her fırka, kendi yanındakiyle sevinmektedir.” (30/Rûm, 32).
Çeçenistan izlenimleri: Çeçenistan değil, sanki Rusya!
Rusya’nın işgali altında bulunan Çeçenistan, Rus bayrakları ile Vladimir Putin’in fotoğraflarının gölgesinde bir Ramazan geçirdi. Çeçenistan’da özellikle gençlerin giyim kuşamındaki batı hayranlığı ve Rusça’nın hakim dil haline gelmesi, ülkedeki dini hassasiyeti gölgeliyor.Rusya’nın sömürgesi altında her şeyini kaybeden Çeçenistan’daki işgalin devam etmesi durumunda, ilerleyen yıllarda dinlerini, dillerini ve kimliklerini kaybetmiş bir Çeçen halkı ile karşılaşma tehlikesi, ülkedeki dindarları ve dünya müslümanlarını düşündürüyor.
Rusya’nın işgali altında bulunan Çeçenistan, Rus bayrakları ile Vladimir Putin’in fotoğraflarının gölgesinde bir Ramazan geçirdi. Çeçenistan’da özellikle gençlerin giyim kuşamındaki batı hayranlığı ve Rusça’nın hakim dil haline gelmesi, ülkedeki dini hassasiyeti gölgeliyor.Rusya’nın sömürgesi altında her şeyini kaybeden Çeçenistan’daki işgalin devam etmesi durumunda, ilerleyen yıllarda dinlerini, dillerini ve kimliklerini kaybetmiş bir Çeçen halkı ile karşılaşma tehlikesi, ülkedeki dindarları ve dünya müslümanlarını düşündürüyor.
İlk Kur'an nesli örnekliğinde sistem içi ilişkiler
Kafirûn suresi, otuz kelimeyi bile bulmayan hacmiyle, uzlaşmayı kökünden kazımıştır. Din ayrılığı kıyamete kadar geçerlilik kazanmıştır böylece. Kâfirlerin dini kâfirlere, müminlerin Din’i ise mü’minleredir. Ama kâfirler bilmelidirler ki İslam'ın, kâfirlerin diniyle hiçbir ortak bağı yoktur. Onlarla aynı ‘gemi’de yaşıyor olsalar da, aynı mahallede, aynı sokakta ikamet etseler de, aynı araçlarda taşınsalar da, aynı dükkânlardan alış-veriş yapsalar da, kâfirlerle mü’minlerin dinleri ayrıdır.
Kafirûn suresi, otuz kelimeyi bile bulmayan hacmiyle, uzlaşmayı kökünden kazımıştır. Din ayrılığı kıyamete kadar geçerlilik kazanmıştır böylece. Kâfirlerin dini kâfirlere, müminlerin Din’i ise mü’minleredir. Ama kâfirler bilmelidirler ki İslam'ın, kâfirlerin diniyle hiçbir ortak bağı yoktur. Onlarla aynı ‘gemi’de yaşıyor olsalar da, aynı mahallede, aynı sokakta ikamet etseler de, aynı araçlarda taşınsalar da, aynı dükkânlardan alış-veriş yapsalar da, kâfirlerle mü’minlerin dinleri ayrıdır.
Günümüz Sabır Anlayışı ve Kur'an'ın Sabır Tarifi
Bugünkü yaygın sabır anlayışı Kuran’a rağmen nasıl oluştu, nasıl bu kadar rağbet görür oldu! Sorusunun cevabı geçmişten bugüne kadarki değişime bakıldığında açıkça ortaya çıkmaktadır. Batı işi dini yaşamın dışına iterek halletti, İslam alemi ise kavramların içini boşaltarak, Allah’ın sözlerini çarpıtarak dinlerini yaşadıklarını zannettiler.
Bugünkü yaygın sabır anlayışı Kuran’a rağmen nasıl oluştu, nasıl bu kadar rağbet görür oldu! Sorusunun cevabı geçmişten bugüne kadarki değişime bakıldığında açıkça ortaya çıkmaktadır. Batı işi dini yaşamın dışına iterek halletti, İslam alemi ise kavramların içini boşaltarak, Allah’ın sözlerini çarpıtarak dinlerini yaşadıklarını zannettiler.
Müslüman olan Hollandalı'dan İslam'a sadakat çağrısı
Hollanda’da iki yıl önce Müslüman olan Nureddin Waeldman, Avrupa’da yaşayan Müslümanları dinlerinin emirlerini yerine getirmeye çağırdı.
Hollanda’da iki yıl önce Müslüman olan Nureddin Waeldman, Avrupa’da yaşayan Müslümanları dinlerinin emirlerini yerine getirmeye çağırdı.
Müslüman olan Avustralyalı Rubin'in müthiş öyküsü (Video)
Tüm dinleri araştırdıktan sonra, daha önce "terörist bir din" olarak bildiği İslam'ı seçen Avustralyalı Rubin, Kur’an’ın kendisini nasıl hidayete ulaştırdığını anlatıyor. İşte kendi dilinden, dinleyenleri güldürürken düşündüren Rubin'in hikayesi:
Tüm dinleri araştırdıktan sonra, daha önce "terörist bir din" olarak bildiği İslam'ı seçen Avustralyalı Rubin, Kur’an’ın kendisini nasıl hidayete ulaştırdığını anlatıyor. İşte kendi dilinden, dinleyenleri güldürürken düşündüren Rubin'in hikayesi:
İbn Tumert ve Muvahhidler Devleti
Temel kaynak olarak Kur'an, sünnet ve sahabe icmasını alan ibn Tumert, taklidi şiddetle eleştirerek insanları dinlerinin kaynağı olarak Kur'an ve sünneti kabule davet etti.
Temel kaynak olarak Kur'an, sünnet ve sahabe icmasını alan ibn Tumert, taklidi şiddetle eleştirerek insanları dinlerinin kaynağı olarak Kur'an ve sünneti kabule davet etti.
"Derin devlet, PKK'yı 'Kürtleri dinden uzaklaştırmak' için kurdu"
Abdulmelik Fırat: "Devletin sivil ve asker kanadından birçok önemli isimle görüşmeler yaptım. Bana 'derin devletin yapamadığını bu örgüt başardı. Kürtleri dinlerinden, örf ve adetlerinden kısa zamanda uzaklaştırdı.' diyorlardı."
Abdulmelik Fırat: "Devletin sivil ve asker kanadından birçok önemli isimle görüşmeler yaptım. Bana 'derin devletin yapamadığını bu örgüt başardı. Kürtleri dinlerinden, örf ve adetlerinden kısa zamanda uzaklaştırdı.' diyorlardı."
Makaleler
Hava Durumu