
"okundu" Arama Sonuçları

Sitemiz editörü Şükrü Hüseyinoğlu'nun "İşte Çağdaş Türkiye" başlıklı şiiri bir Müslüman tarafından bestelenip okundu. Ortaya böyle bir klip çıktı...

Kur'an Yurdu Mescidi'nde Bayram namazı öncesi sohbet yapıldı ve Bayram namazı kılınarak bayram hutbesi okundu.

“Kendisine âyetlerimiz okunduğu zaman sanki onları hiç duymamış, sanki kulaklarında sağırlık varmış gibi istikbar ederek yüz çevirir. İşte o kimseyi elim bir azabla müjdele!” (Lokman: 7)

Dünyevileşmekten bahis açıldığında, dünya hayatını âhirete tercihle ilgili ayetler okunduğunda kimse bu hâli üzerine almamakta, hep başkalarında vehmettiği dünyevileşmeye teori planında karşı çıkmakla ve dünyevileşenleri zemmetmekle iktifa etmektedir.

Meydanlara “Allahu Ekber” nidaları ile çıkan halk bu yine meydanlara davet edildi. Ancak bu sefer darbeyi engelleyen İslamî ruh, demokrasi ve vatancılık ile örtülmeye çalışıldı. “Hâkimiyet milletindir” yazılarının önünde “Demokrasi nöbetleri”, “Demokrasi şölenleri-eğlenceleri” düzenlendi. Demokrasi şehitleri ilan edildi, demokrasi için sabah namazına davetler yapıldı. Canını, malını Allah için tehlikeye atan Müslümanların bulunduğu meydanlarda Kur’an okundu ancak anlatılan demokrasi, cumhuriyet ve milli ruhtu. Vatan o kadar öne çıkarıldı ki milli ruh, ümmet ruhunu unutturdu. Hiç kimse düşünmesin diye her şey düşünüldü, puslu havayı seven kurt kuzuyu boğazladı.

Gazze Şeridi’ndeki camilerden, işgalci İsrail’in parlamentosu Knesset’in ezan yasağı tasarısını onaylamasına tepki olarak yatsı namazından sonra birkaç defa ezan okundu.

Sayısız nimetin kendisine bahşedildiği insan, aldığı ve verdiği her nefeste, işittiği her seste, gördüğü her şeyde, tattığı her lezzette, dokunduğu her nesnede, kavradığı, idrak edebildiği her gerçekte bu kabiliyetleri kendisine veren Allah’ı anmalı, kendi âcizliğinin farkına varmalı ve kendisine hayat bahşettiği için Yüce Yaratan’a şükran duymalıdır. Unutmamalıdır ki, sadece kendisi değil melekler de dâhil olmak üzere yedi kat göklerde ve yerde bulunan bütün varlıklar hamd ile Allah’a karşı minnettarlıklarını dile getirmektedirler. Dolayısıyla hamdeden bir kul olmak kâinat bütününün anlamlı bir parçası olmak demektir.

Türk Silahlı Kuvvetleri adına bu gece basın mensuplarına gönderilen mesajda, "Ülke yönetimine bütünüyle el konuldu" dedi.

Siyonist rejimin Mavi Marmara saldırısı sonrası başından vurulan ve 4 yıl bitkisel hayatta kaldıktan sonra şehid olan Uğur Süleyman Söylemez'in vasiyeti kabri başında okundu.

Mengüşoğlu: Kişisel kanaatim odur ki Kur’an-ı Kerim’deki her altı ayetten biri insana düşünmenin muhtelif kompartımanlarından birisini harekete geçirmesine dair bir uyarı, hatırlatma ve kılavuzluk yüklüdür. Mesela Hıristiyan ve Yahudi teolojisi ve Mukaddes Kitapları incelendiğinde, orada insanın düşünme merkezine değil duyu veya duygu merkezlerine dokundurmalar vardır. Menar müfessiri Reşit Rıza’nın tespiti doğruysa o diyor ki; Kitab-ı Mukaddes’te akıl ve türevlerine dair bir kelime dahi yoktur. O muharref kitaplar baştan sona duygu yüklüdür. İnsanları duygu sömürüsüyle yakalamaya çalışır. Oysa bir de Kur’an-ı Kerim’in hem de herhangi bir suresi veya ayetler blokuna bakılsın. Aradaki fark açıkça görülecektir. Türkçede düşünce dediğimiz kelime karşılığında Kur’an Arapçası neredeyse yüze yakın kelime ve kavram kullanır. Düşünme işinin bütün inceliklerini karşılayan her durumu ayrı bir kelimeyle öğretir inananlarına.

Geçtiğimiz hafta yaşamını yitiren Yahudi işadamı Jack Gabay'ın ölümünün ardından bazı camilerde sela verilmesi Aydın'ı karıştırdı.

Mengüşoğlu: Kişisel kanaatim odur ki Kur’an-ı Kerim’deki her altı ayetten biri insana düşünmenin muhtelif kompartımanlarından birisini harekete geçirmesine dair bir uyarı, hatırlatma ve kılavuzluk yüklüdür. Mesela Hıristiyan ve Yahudi teolojisi ve Mukaddes Kitapları incelendiğinde, orada insanın düşünme merkezine değil duyu veya duygu merkezlerine dokundurmalar vardır. Menar müfessiri Reşit Rıza’nın tespiti doğruysa o diyor ki; Kitab-ı Mukaddes’te akıl ve türevlerine dair bir kelime dahi yoktur. O muharref kitaplar baştan sona duygu yüklüdür. İnsanları duygu sömürüsüyle yakalamaya çalışır. Oysa bir de Kur’an-ı Kerim’in hem de herhangi bir suresi veya ayetler blokuna bakılsın. Aradaki fark açıkça görülecektir. Türkçede düşünce dediğimiz kelime karşılığında Kur’an Arapçası neredeyse yüze yakın kelime ve kavram kullanır. Düşünme işinin bütün inceliklerini karşılayan her durumu ayrı bir kelimeyle öğretir inananlarına.

“Hoca, efendi ol” demek artık bizim için mecburiyettir. Küresel güç odakları ile Vatikan ile, şunlarla, bunlarla ne yaptığınız bizi ilgilendirmiyor lakin Furkan’ımıza dokundurtmayız. Biz “Saddam’ın füzeleri ile ölen Yahudi çocukları” ve “Dünya savaşlarında bombardımanlarda ölen Hıristiyan çocukları” kadar Mavi Marmara’da şehit düşen Furkanlara da cümle kurabilecek adamları ciddiye alıyoruz. Otoritenizi de alın gidin.

Mavi Marmara şehitleri kabirleri başında anıldı. İstanbul, Diyarbakır, Kayseri, İzmir, Adıyaman Siirt, Hatay İskenderun ve Adana’da bulunan şehitlerin kabirleri ziyaret edildi. Kur’an-ı Kerim okundu ve 9 şehide dualar edildi.

Oruçla ilgili hükümlerin anlatıldığı ayetler, Bakara suresinin 183 ila 187. ayetleridir. Bu ayetler okunduğunda bazı kavramların ön plana çıktığı görülmektedir. Bu yazıda ilgili ayetlerde Ramazanın Müslümanlara sunduğu “fırsatlar” olarak değerlendirilen takvâ, Kur’an, şükür ve dua kavramları üzerinde durulacaktır.

Müminler ancak, Allah anıldığı zaman yürekleri titreyen, kendilerine Allah'ın ayetleri okunduğunda...
Makaleler
Hava Durumu