"olmayanlar" Arama Sonuçları
“Dünya Kupası” Çerçevesinde Futbolizmin İşlevleri
Yukarıda da belirttiğimiz gibi futbolizmin “haccı” niteliğine haiz bu organizasyon sona erdiğinde, kendilerini İslam dâvâsına nispet ettikleri halde, futbolizm ve din kavramı konusunda futbolizmin “baş rahibi” konumundaki FIFA Başkanı kadar dahi bir kavrayış düzeyine sahip olmayanlara, kendilerine takdim edilen “futbolizm üstü hadis” paketine fit olmalarının utancı kalacak.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi futbolizmin “haccı” niteliğine haiz bu organizasyon sona erdiğinde, kendilerini İslam dâvâsına nispet ettikleri halde, futbolizm ve din kavramı konusunda futbolizmin “baş rahibi” konumundaki FIFA Başkanı kadar dahi bir kavrayış düzeyine sahip olmayanlara, kendilerine takdim edilen “futbolizm üstü hadis” paketine fit olmalarının utancı kalacak.
Deniz Üzümü olanlar ve olmayanlar
Çevremizde bulunanların çoğu aslında Deniz Üzümü. Yaslanacak bir kaya arıyor, bulduğunda oraya dayanıyor...
Çevremizde bulunanların çoğu aslında Deniz Üzümü. Yaslanacak bir kaya arıyor, bulduğunda oraya dayanıyor...
'Bu gidiş nereye?..'
Ve şimdi, işte şimdi tam zamanı, salih amel olarak ne varsa onu yapmaya gayret edelim. Tekrar sesleniyorum, olanlar olmayanlarla paylaşsın. Evlerinde kiracıları olanlar var. Pek çok evleri olanlar var, binaları olanlar var, yığınla paraları olanlar var. Allah onlara vermiş ama ne için vermiş şimdi bunun muhasebesini yapsınlar. Ve Allah’ın bize verdikleri hiçbir şeyin sahibi değiliz dostlar. Ama hiçbir şeyin. Şimdi acı günler yaşıyoruz. Bunlardan ibret alalım.
Ve şimdi, işte şimdi tam zamanı, salih amel olarak ne varsa onu yapmaya gayret edelim. Tekrar sesleniyorum, olanlar olmayanlarla paylaşsın. Evlerinde kiracıları olanlar var. Pek çok evleri olanlar var, binaları olanlar var, yığınla paraları olanlar var. Allah onlara vermiş ama ne için vermiş şimdi bunun muhasebesini yapsınlar. Ve Allah’ın bize verdikleri hiçbir şeyin sahibi değiliz dostlar. Ama hiçbir şeyin. Şimdi acı günler yaşıyoruz. Bunlardan ibret alalım.
Kur’an ve sünnete dayalı sahih İslam anlayışını, her şartta taviz vermeden sürdürmek imanî sorumluluktur
Yüzyıllara yayılan yozlaşma serüveninde ve günümüz dönüşüm sürecinde gerçekleşen bozulma ve değişim, zaman içinde verilen tavizlerle ya da pragmatik “maslahat” hesapları ve “çıkar” amaçlı ilkesiz davranışlarla adım adım yaşanmıştır. Her seferinde bir önceki taviz ya da ilkesiz davranış kanıksanarak daha fazlası yapılmış ve bir süre sonra da artık yaşandığı gibi inanılmaya başlanmıştır. İşte bugün “müslümanım” diyenlerle müslüman olmayanlar arasındaki temel farklılıkların yok olduğu benzeşme böyle bir dönüşüm süreci sonucunda gerçekleşmiştir.
Yüzyıllara yayılan yozlaşma serüveninde ve günümüz dönüşüm sürecinde gerçekleşen bozulma ve değişim, zaman içinde verilen tavizlerle ya da pragmatik “maslahat” hesapları ve “çıkar” amaçlı ilkesiz davranışlarla adım adım yaşanmıştır. Her seferinde bir önceki taviz ya da ilkesiz davranış kanıksanarak daha fazlası yapılmış ve bir süre sonra da artık yaşandığı gibi inanılmaya başlanmıştır. İşte bugün “müslümanım” diyenlerle müslüman olmayanlar arasındaki temel farklılıkların yok olduğu benzeşme böyle bir dönüşüm süreci sonucunda gerçekleşmiştir.
Mü’minlerin, ameller, hayat tarzı ve itaat alanında bâtıl olandan ayrışma sorumluluğu vardır
“Müslüman olduğunu” söylediği hâlde, bazı hayat alanlarında Allah’a ibadet/itaat ederken bazı alanlarda da hevaya ya da tağutlara uyanlar, hayat tarzı ve ameller alanında müslüman olmayanlardan ayırt edilmez bir hâle gelmişlerdir. Hâlbuki Rasûlün (s) önderliğindeki ilk Kur’an neslinin örnekliğinde, tevhidî imanın, İslami şahsiyetin ve İslamî toplumun inşası sürecinde, imanî, amelî ve toplumsal/yapısal planda üç hicret gerçekleştirilmişti
“Müslüman olduğunu” söylediği hâlde, bazı hayat alanlarında Allah’a ibadet/itaat ederken bazı alanlarda da hevaya ya da tağutlara uyanlar, hayat tarzı ve ameller alanında müslüman olmayanlardan ayırt edilmez bir hâle gelmişlerdir. Hâlbuki Rasûlün (s) önderliğindeki ilk Kur’an neslinin örnekliğinde, tevhidî imanın, İslami şahsiyetin ve İslamî toplumun inşası sürecinde, imanî, amelî ve toplumsal/yapısal planda üç hicret gerçekleştirilmişti
Küresel cahiliyenin sindiremeyeceği Müslümanlar olabilmek
Bu siyasî bilinç diri olduğu dönemlerde Müslümanlar, fiziken kâfir bir toplumun egemenliği altında yaşasalar da, siyasî duruş, fikir ve iman bakımından asla eziklik duymamışlar, bilakis başları hep dik olmuştur. Kur'an, Müslüman olmayanlara hitap edeceği zaman, “De ki ey kâfirler!” diye söze başlamaktadır. Peygamber (a.s) hangi kâfire hitap edecek olsa, sözlerine, dalalette olup, Müslüman olmakla kurtuluşa erecek biri nazarıyla başlamıştır.
Bu siyasî bilinç diri olduğu dönemlerde Müslümanlar, fiziken kâfir bir toplumun egemenliği altında yaşasalar da, siyasî duruş, fikir ve iman bakımından asla eziklik duymamışlar, bilakis başları hep dik olmuştur. Kur'an, Müslüman olmayanlara hitap edeceği zaman, “De ki ey kâfirler!” diye söze başlamaktadır. Peygamber (a.s) hangi kâfire hitap edecek olsa, sözlerine, dalalette olup, Müslüman olmakla kurtuluşa erecek biri nazarıyla başlamıştır.
Araştırma sonucu: Dünyanın geleceğinde İslam var
Pew Araştırma Merkezi'ninin "Küresel Müslüman Nüfusun Geleceği: 2030 Öngörüsü" raporuna göre, dünyadaki Müslüman nüfusun, gelecek 20 yılda yüzde 35 civarında artması bekleniyor. Küresel Müslüman Nüfusun Geleceği: 2030 Öngörüsü" raporuna göre, dünyadaki Müslüman nüfusun gelecek 20 yılda yüzde 35 civarında artması bekleniyor. Pew Araştırma Merkezi Din ve Kamu Kamu Hayatı Forumu tarafından hazırlanan "Küresel Müslüman Nüfusun Geleceği: 2030 Öngörüsü" raporu yayımlandı. Rapora göre, Avrupa'da şu anda 44 milyon 138 bin Müslüman yaşıyor. Bu rakam 2030'da 58 milyon 209 bine ulaşacak ve kıta nüfusunun yüzde 8'ini oluşturacak. Rapora göre, dünyadaki Müslüman nüfusun gelecek 20 yılda yüzde 35 civarında artacağı öngörülüyor. Geçen yıl 1.6 milyar olan Müslüman nüfus, 2030 yılında 2.2 milyara çıkacak. Dünya nüfusunun 2030'da toplamda 8.3 milyar olacağı tahmini hesaba katıldığında, Müslümanlar 2030 yılında dünya nüfusunun yüzde 26.4'ünü oluşturacak. Müslüman nüfusun artış oranı 2 kat fazla Rapora göre, Müslüman nüfusun yıllık ortalama artış oranı Müslüman olmayan nüfusun iki katı düzeyinde. Bu yıllık ortalama artış oranı Müslüman nüfusta yüzde 1.5 iken, Müslüman olmayan nüfusta yüzde 0.7. Ancak geçen 20 yıla bakıldığında, aslında Müslüman nüfusun büyüme hızı gelecek 20 yılda yavaşlayacak. Çünkü, 1990-2010 yılları arasında Müslüman nüfusun yıllık ortalama artış hızıyüzde 2.2 idi.Müslümanların nüfusunun, Müslüman olmayanlara göre daha fazla artmasının nedenleri arasında doğum oranının yüksek olması, erken yaşta anne olunması, artan sağlık ve ekonomik koşulların bebek ölümlerini azaltması, ortalama yaşam süresinin artması olarak gösteriliyor. Doğum hızının önümüzdeki yıllarda düşmesi ise yaşam kalitesinin ve kadınların eğitim seviyesinin artması gibi nedenlere bağlanıyor. Avrupa'nın yüzde 8'i Müslüman olacak Avrupa'da şu anda 44 milyon 138 bin Müslüman yaşıyor. Bu rakam 2030'da 58 milyon 209 bine ulaşacak ve kıta nüfusunun yüzde 8'ini oluşturacak. Ayrıca, bu rakamla Avrupa kıtası şu anda olduğu gibi dünyadaki Müslümanların yüzde 2.7'sini barındıracak. Göçlerden dolayı Müslüman nüfusun en fazla artışı batı ve kuzey Avrupa'da görülecek. Örneğin İngiltere'de bugün ülke nüfusunun yüzde 4.2'sini oluşturan Müslüman oranı, 2030 yılında yüzde 8.2'ye çıkacak. Avusturya, İsveç, Belçika, Fransa gibi ülkeler de Müslüman nüfusun önemlioranda artmasının öngörüldüğü ülkeler arasında. 2030 yılında Müslüman nüfus oranının ülke nüfusunun yüzde 10'unu geçeceği Avrupa ülkeleri şöyle: Kosova (yüzde 93.5), Arnavutluk (yüzde 83.2), Bosna-Hersek (yüzde 42.7), Makedonya (yüzde 40.3), Karadağ (yüzde 21.5), Bulgaristan (yüzde 15.7), Rusya(yüzde 14.4), Gürcistan (yüzde 11.5), Fransa (yüzde 10.3) ve Belçika (yüzde10.2). ABD'de Müslüman nüfus 2.5 kat artacak Müslüman nüfusun en fazla artış oranı ise Amerika kıtasında... Kıta genelinde, 20 yılda Müslüman nüfusu 2 kat artacak. 2010 yılında 5 milyon 256 bin olan Müslüman nüfus, 2030'da 10 milyon 927 bine çıkacak. Ancak kıta genelindeki Müslüman nüfusun dünya geneline oranı ise yüzde 0.5 gibi düşük bir oranda kalmaya devam edecek. 11 Eylül saldırılarından sonra 'İslamofobi"nin yaşandığı ve Müslümanlara yönelik bazı tehdit algılarının bulunduğu ABD'de ise Müslüman nüfus, göç ve ortalama doğum oranlarının yüksekliği nedeniyle neredeyse 2,5 kat artacak. ABD'de geçen yıl 2.6 milyon Müslüman varken, bu sayı 2030 yılında 6.2 milyon olacak. Bu rakamla ülkede, Müslümanların sayısı, kabaca Yahudilerle eşit düzeye gelecek. Kanada'da ise önümüzdeki 20 yıl içinde Müslümanların nüfusunun neredeyse3'e katlanması bekleniyor. Bu nüfus geçen yılki 940 binlik seviyeden 2030'da 2.7milyona çıkacak. Amerika kıtasında en fazla Müslümanın olduğu üçüncü ülke ise Arjantin olacak.
Pew Araştırma Merkezi'ninin "Küresel Müslüman Nüfusun Geleceği: 2030 Öngörüsü" raporuna göre, dünyadaki Müslüman nüfusun, gelecek 20 yılda yüzde 35 civarında artması bekleniyor. Küresel Müslüman Nüfusun Geleceği: 2030 Öngörüsü" raporuna göre, dünyadaki Müslüman nüfusun gelecek 20 yılda yüzde 35 civarında artması bekleniyor. Pew Araştırma Merkezi Din ve Kamu Kamu Hayatı Forumu tarafından hazırlanan "Küresel Müslüman Nüfusun Geleceği: 2030 Öngörüsü" raporu yayımlandı. Rapora göre, Avrupa'da şu anda 44 milyon 138 bin Müslüman yaşıyor. Bu rakam 2030'da 58 milyon 209 bine ulaşacak ve kıta nüfusunun yüzde 8'ini oluşturacak. Rapora göre, dünyadaki Müslüman nüfusun gelecek 20 yılda yüzde 35 civarında artacağı öngörülüyor. Geçen yıl 1.6 milyar olan Müslüman nüfus, 2030 yılında 2.2 milyara çıkacak. Dünya nüfusunun 2030'da toplamda 8.3 milyar olacağı tahmini hesaba katıldığında, Müslümanlar 2030 yılında dünya nüfusunun yüzde 26.4'ünü oluşturacak. Müslüman nüfusun artış oranı 2 kat fazla Rapora göre, Müslüman nüfusun yıllık ortalama artış oranı Müslüman olmayan nüfusun iki katı düzeyinde. Bu yıllık ortalama artış oranı Müslüman nüfusta yüzde 1.5 iken, Müslüman olmayan nüfusta yüzde 0.7. Ancak geçen 20 yıla bakıldığında, aslında Müslüman nüfusun büyüme hızı gelecek 20 yılda yavaşlayacak. Çünkü, 1990-2010 yılları arasında Müslüman nüfusun yıllık ortalama artış hızıyüzde 2.2 idi.Müslümanların nüfusunun, Müslüman olmayanlara göre daha fazla artmasının nedenleri arasında doğum oranının yüksek olması, erken yaşta anne olunması, artan sağlık ve ekonomik koşulların bebek ölümlerini azaltması, ortalama yaşam süresinin artması olarak gösteriliyor. Doğum hızının önümüzdeki yıllarda düşmesi ise yaşam kalitesinin ve kadınların eğitim seviyesinin artması gibi nedenlere bağlanıyor. Avrupa'nın yüzde 8'i Müslüman olacak Avrupa'da şu anda 44 milyon 138 bin Müslüman yaşıyor. Bu rakam 2030'da 58 milyon 209 bine ulaşacak ve kıta nüfusunun yüzde 8'ini oluşturacak. Ayrıca, bu rakamla Avrupa kıtası şu anda olduğu gibi dünyadaki Müslümanların yüzde 2.7'sini barındıracak. Göçlerden dolayı Müslüman nüfusun en fazla artışı batı ve kuzey Avrupa'da görülecek. Örneğin İngiltere'de bugün ülke nüfusunun yüzde 4.2'sini oluşturan Müslüman oranı, 2030 yılında yüzde 8.2'ye çıkacak. Avusturya, İsveç, Belçika, Fransa gibi ülkeler de Müslüman nüfusun önemlioranda artmasının öngörüldüğü ülkeler arasında. 2030 yılında Müslüman nüfus oranının ülke nüfusunun yüzde 10'unu geçeceği Avrupa ülkeleri şöyle: Kosova (yüzde 93.5), Arnavutluk (yüzde 83.2), Bosna-Hersek (yüzde 42.7), Makedonya (yüzde 40.3), Karadağ (yüzde 21.5), Bulgaristan (yüzde 15.7), Rusya(yüzde 14.4), Gürcistan (yüzde 11.5), Fransa (yüzde 10.3) ve Belçika (yüzde10.2). ABD'de Müslüman nüfus 2.5 kat artacak Müslüman nüfusun en fazla artış oranı ise Amerika kıtasında... Kıta genelinde, 20 yılda Müslüman nüfusu 2 kat artacak. 2010 yılında 5 milyon 256 bin olan Müslüman nüfus, 2030'da 10 milyon 927 bine çıkacak. Ancak kıta genelindeki Müslüman nüfusun dünya geneline oranı ise yüzde 0.5 gibi düşük bir oranda kalmaya devam edecek. 11 Eylül saldırılarından sonra 'İslamofobi"nin yaşandığı ve Müslümanlara yönelik bazı tehdit algılarının bulunduğu ABD'de ise Müslüman nüfus, göç ve ortalama doğum oranlarının yüksekliği nedeniyle neredeyse 2,5 kat artacak. ABD'de geçen yıl 2.6 milyon Müslüman varken, bu sayı 2030 yılında 6.2 milyon olacak. Bu rakamla ülkede, Müslümanların sayısı, kabaca Yahudilerle eşit düzeye gelecek. Kanada'da ise önümüzdeki 20 yıl içinde Müslümanların nüfusunun neredeyse3'e katlanması bekleniyor. Bu nüfus geçen yılki 940 binlik seviyeden 2030'da 2.7milyona çıkacak. Amerika kıtasında en fazla Müslümanın olduğu üçüncü ülke ise Arjantin olacak.
Denize düşen darbeci, PKK’ya sarılır!
Ne yazık ki oynanan oyunlar çok büyük, çok kirli. Bu kirli oyunda kaybeden hep Müslüman halk oluyor, Türk’üyle, Kürd’üyle. Hep halkın çocukları ziyan oluyor. Halkın çocuklarının kanları üzerinden yapılan kirli hesaplarla, planlanan çatışmalarla Türkçülük ve Kürtçülük palazlandırılıp çatışma ortamının daim kılınması isteniyor. Topluma vereceği hiçbir şeyi olmayanlar, ideolojik anlamda tükenenler ayakta kalabilmek için daha çok Türk ve Kürt kanı aksın istiyor.
Ne yazık ki oynanan oyunlar çok büyük, çok kirli. Bu kirli oyunda kaybeden hep Müslüman halk oluyor, Türk’üyle, Kürd’üyle. Hep halkın çocukları ziyan oluyor. Halkın çocuklarının kanları üzerinden yapılan kirli hesaplarla, planlanan çatışmalarla Türkçülük ve Kürtçülük palazlandırılıp çatışma ortamının daim kılınması isteniyor. Topluma vereceği hiçbir şeyi olmayanlar, ideolojik anlamda tükenenler ayakta kalabilmek için daha çok Türk ve Kürt kanı aksın istiyor.
Kadın-Erkek İlişkilerinde İffet
Kadın-erkeğin iffet ölçüleri içerisinde yardımlaşmaları ve dayanışmaları elbetteki elzemdir. Ancak bu ilişki biçiminin niçin ve nasıl gerçekleştirilmesi gerektiği konusunda ciddi endişeleri olmayanların, davranışlarını istişari bir denetim mekanizmasının bağlayıcılığından azade kılanların kadın-erkek beraber çalışılan ortamlarda veya diyaloglarda flört diyebileceğimiz ilişkilere sapmaları çok ve yaygın olarak görülen bir zaaftır. Bu zaaf ve ölçüsüzlük çoğu kez de iffetsiz diyaloglara veya sonu birden fazla evlilikle biten maceralara kayıyor ve bu kaymalarla birlikte üretilen sözde İslami açıklamalar hiç de tutarlı görünmüyor.
Kadın-erkeğin iffet ölçüleri içerisinde yardımlaşmaları ve dayanışmaları elbetteki elzemdir. Ancak bu ilişki biçiminin niçin ve nasıl gerçekleştirilmesi gerektiği konusunda ciddi endişeleri olmayanların, davranışlarını istişari bir denetim mekanizmasının bağlayıcılığından azade kılanların kadın-erkek beraber çalışılan ortamlarda veya diyaloglarda flört diyebileceğimiz ilişkilere sapmaları çok ve yaygın olarak görülen bir zaaftır. Bu zaaf ve ölçüsüzlük çoğu kez de iffetsiz diyaloglara veya sonu birden fazla evlilikle biten maceralara kayıyor ve bu kaymalarla birlikte üretilen sözde İslami açıklamalar hiç de tutarlı görünmüyor.
'Medya terörü' derhal durdurulmalı!
Medya Türkiye'de zıvanadan çıkmış durumdadır. Başörtüsü yasağının kaldırılması çabaları dolayısıyla geliştirilen en önemli söylem, başörtülülerin, başı örtülü olmayanlara baskı uygulayacakları şeklindeki icat edilmiş, uydurulmuş, vehimden, paranoyadan, milletin temel değerlerinden nefret etmekten kaynaklanan söylemdir.
Medya Türkiye'de zıvanadan çıkmış durumdadır. Başörtüsü yasağının kaldırılması çabaları dolayısıyla geliştirilen en önemli söylem, başörtülülerin, başı örtülü olmayanlara baskı uygulayacakları şeklindeki icat edilmiş, uydurulmuş, vehimden, paranoyadan, milletin temel değerlerinden nefret etmekten kaynaklanan söylemdir.
Tesettür, Ilımlı İslam ve Laik Kaygı
Her yolu denemelerine rağmen bir türlü kökünü kazıyamadıkları örtü, alkolden, çıplaklıktan, paradan ve sair aşağılık çıkarlara tapmaktan başka hiçbir değer bilmeyen fanatikleri kızdırmaktadır. Elbette Müslüman kadının örtüsü, Müslüman olmayanlarca kolay hazmedilecek bir şey değildir.
Her yolu denemelerine rağmen bir türlü kökünü kazıyamadıkları örtü, alkolden, çıplaklıktan, paradan ve sair aşağılık çıkarlara tapmaktan başka hiçbir değer bilmeyen fanatikleri kızdırmaktadır. Elbette Müslüman kadının örtüsü, Müslüman olmayanlarca kolay hazmedilecek bir şey değildir.
Makaleler
Hava Durumu