
"uydu" Arama Sonuçları

Asırlardır en hayati sorunlarını Mehdi ve Mesih gibi hayali varlıklara havale eden; her gün burnunun dibinde, onunla iç içe yaşadığı, kendisinin bütün kutsallarına savaş açmış düşmanını Deccal gibi uydurma isimlerle adeta buharlaştıran İslam ümmeti artık bu ölümcül uykudan uyanmalıdır.

Dilimle Müslüman olduğumu söyler de yaşantımla kafirlere, müşriklere, münafıklara, modernistlere, laiklere, Hristiyanlara, Yahudilere, mala ve mülke kul olmuş kârunlara, firavunlara yaranmak için bin bir takla atan belamlara ve nefsinin uydusu olmuş zavallılara benzersem öbür dünyada halim nice olur? Bunu şimdiden düşünmem/düşünmeniz lazım gelmektedir.

Üç evladını şehit veren Filistin davasının fedakâr annelerinden Gazzeli Ümmül Ahmed, Kur'an Nesli Tv'de Osman Yıldız'ın konuğuydu.

İktibas Dergisi standı yoğun ziyaret ve etkileşime tanık olan standlardandı. Özellikle Ercümend Özkan ismine olan ilgi, İktibas standındaki ziyaret ve sohbetlerin ana konusuydu. Özellikle de gençlerin Özkan’la ilgili merakları ve onun hayatı ve düşünceleri ile ilgili bilgi sahibi olma iştiyakları görülmeye değerdi.

Her devirde güçlü ya da cılız olsun Allah’a karşı çıkmalar, O’nun emirlerini nefislerine uydurma tezahürleri görülmüştür. O’nu açıkça reddetmeye az rastlanmakla birlikte olmuştur. Lâkin Allah’a karşı çıkma daha çok O’nu bilen ve tanıyanlardan sâdır olmuştur. Kureyş’in de Allah’ı bildiğini, O’nu yücelediğini biliyoruz. Tamamen teorik düzeydeki bu yücelemenin hayatın gerçeklerinden uzak, hayattan uzak bir yüceleme olduğunu da görüyoruz.

Rabbimizi, Rasulünü, Kitabını, Âhireti (ve kapsamındaki Hesap Gününü) doğru anlayıp doğru tanımak da, öncelikle onlarla ilgili tarihsel süreçte ve bugün insanlar tarafından birer ümniyye (kuruntu), zan ve vehim ürünü olarak ortaya atılmış olan, geleneksel, modern ve post-modern tüm çeşitleriyle yanlış/bâtıl yaklaşım ve tanımları (üretilmiş, uydurulmuş isim ve sıfatları) tekzip etmek ve bu tekzip hafriyatıyla ortaya çıkan temiz, berrak zeminde, inzal edilmiş isim ve sıfatlar ile bu iman esaslarını kavrama cehdine yönelmek…

İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı-İLKAV’ın düzenlediği on-line konferansın konuşmacısı Mehmet Pamak’tı. Pamak, “Kulluk Bütününü Parçalayıp Sosyal İnşayı İhmal Eden Aşırı Siyasallaşma ve İslam’ı İdeolojiye İndirgeyen İslamcılık” konulu konferansının II. bölümünü sundu. Konferansın videosunu aşağıda sunuyoruz:

“Emaniyye” kavramı, “Ümniyye” kavramının çoğulu olup, Kur’an’da ilme, sahih bilgiye dayalı sahih inanç ve sâlih amel üzere bulunmanın zıddı olarak, sahih bilgiye / ilme dayanmayan, bir gerçekliği olmayan temenni ve inanışlar, kulaktan dolma bilgiler anlamına gelmektedir. Rabbimiz Kur’an’da, o dönemin Kitab Ehli olan Yahudi ve Hıristiyanlar özelinde bize, kendilerini nisbet ettikleri Kitab’ın bilgisine sahip olmayan ve dolayısıyla “ümmiliğe” mahkûm olan insanların, Kitab bilgisine sahip olmadıkları için bu boşluğu uydurma, kulaktan dolma bilgilerle doldurduklarını bildirmektedir

Myanmar ordusunda görev yapan askerler Arakanlı Müslümanları katlettiklerini itiraf etti.Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin bulunduğu Lahey’de ifade veren iki asker, çocuk, kadın ve yetişkin demeden herkesi öldürüp toplu mezarlara gömdüklerini ve 20 köyü haritadan sildiklerini anlattı. Askerlerden Myo Win Tun, Ağustos 2017’de üstlerinden “Gördüğünüz ve duyduğunuz herkesi vurun” emri aldıklarını söyledi.

İsrail'deki sağcı Zehut (Kimlik) Partisi Başkanı ve eski Meclis Başkan Yardımcısı Moshe Feiglin, Beyrut Limanı'nda meydana gelen patlamadan duyduğu memnuniyeti açıkladı.

Çocuğumuzun sevdiği, beğendiği, varlığından haz aldığı şeylerin var olmalarının nedenini doğru olarak bildirilmeliyiz. Sevdiği bir şeyi, bir insanı, Allah’ın yarattığını öğrenmesi, çocuğu Allah’a yaklaştıracaktır. Sorduğu sorularına, tabiat ana, Noel Baba, evrim.. gibi gerçek dışı uydurma cevaplar alan bir çocuğun, duygusal zekası gelişemeyeceği gibi, belirsizlikler içinde kalan aklı, kainatı ve hayatı anlamakta da güçlük çekecektir.

Mekke putlar ile doluydu. Mekke’de fahşa vardı, fucur vardı. İçki su gibi tüketilirdi. Faizsiz ticaret neredeyse yoktu. Sermaye, az sayıda bir azınlığın elindeydi ve geriye kalan kim varsa köleydi. O gün Mekke’de ne varsa, bugün dünyamızda fazlası ile var. Değil mi?

Bu çevrelerin dil ve kaleminden sâdır olan “uydurulmuş din” tabiri salt, çeşitli hurafelerle mâlul olan geleneksel din anlayışlarını hedef almakta, laiklik, kemalizm, liberalizm, nasyonalizm, kapitalizm, sosyalizm gibi çağın egemen uydurulmuş dinleri hiç bu eleştirilerin kapsamına girememektedir.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock, Suriye'de rejimin ve Rusya'nın gerginliği azaltma bölgesi İdlib'i 90 günden uzun süredir bombalamasının ''kıyıma'' neden oldunu belirterek, ''Uydu görüntüleri 17 köyün tamamen yıkıldığını ve boşaldığını gösteriyor.'' dedi.

Çin’den kaçarak Türkiye’ye sığınan ve burada kendine yeni bir hata kurmaya çalışan bazı Uygur Türkleri oturma izni alamadıkları için endişeli olduklarını söylüyor. Uygur Türkleri başka ülkelere gidebilmek için ihtiyaç duydukları Çin pasaportlarını da yenileyemiyor.

Pekin’in tanıklar, uydu görüntüleri, onlarca kayıda rağmen ısrarla reddettiği toplama kamplarını bu defa da Çin’in Kazak asıllı Müslüman vatandaşları anlattı. Bir mahkum “Bana cehennemi yaşattılar” vahşeti ağlayarak dünyaya duyurdu.

Kapitalist sistem bizleri bilinci körelmiş tüketim nesneleri haline getirdi. Bizler dizilere ve eğlence programlarına odaklı yaşayıp hoşça vakit geçirdiğimizi düşünürken, zihnimize gönderilen mesajlar, davranışlarımızı ve tüketim şeklimizi şekillendirmeye başladı. Giyim tarzımızı, yeme içme adabımızı, insanlarla ilişkilerimizi bize ekranlarda sunulan modele uydurarak sisteme entegre olmaya başladık

ABD, Yemen’deki çıkarları için katliam gerçekleştiren bölgedeki uydusu Suudi Arabistan’ın liderliğindeki koalisyona destek vermeye devam edeceğini duyurdu.

Kur’an nasları ve siyer bilgisinden öğreniyoruz ki, bu anlamda Mekke’de de bir “yerlilik ve millilik” anlayışı ve dayatması söz konusuydu. Darun Nedve merkezli müşrik Mekke oligarşisi, Mekke’deki yerleşik değer yargıları ve işleyişi “yerli ve milli” değerler olarak sonuna kadar savunmairadesi ortaya koyuyor ve şirke, sömürüye, tuğyana dayalı bu değer yargılarını esastan reddederek kendilerini yalnızca Âlemlerin Rabbi’nin ilahlığı ve rabliğine, yani göklerin olduğu gibi yerlerin de hükümranı olduğu hakikatine dâvet eden, dini (dünya görüşü ve hayat tarzı) ancak O’na has kılmaya çağıran Rasulullah (a.s.)’a karşı amansız bir mücadeleye girişiyorlardı.
Makaleler
Hava Durumu