İslam ve Hayat

2 Temmuz'daki Sivas Olayları'na karşılık olarak üç gün sonra gerçekleştirilen Başbağlar Katliamı'nın 17. yıldönümünde olayın asıl failleri net olarak ortaya çıkartılmadı.  Sivas olaylarına karıştığı iddia edilen kişilere avukatlık yapmış olan şimdiki AK Parti vekili Hüsnü Tuna, konuyla ilgili açıklama yaparak, sorumluların Silivri'de olduğunu söyleyerek Ergenekon'a işaret etti. 

5 Temmuz 1993'de, Erzincan'ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar Köyü'nde 33 sivilin öldürüp köyün ateşe verilmesiyle ilgili olarak TOKAD da bir basın açıklaması yaparak, aynı noktaya işaret etti.

TOKAD: Madımak ve Başbağlar aynı elin ürünü

Dernek adına yapılan açıklamada “Sivas’ta 37 kişiyi kim katlettiyse Başbağlar’da da 33 insanı aynı eller katletmiştir. Kirli bir sürecin, JİTEM’le, faili meçhullerle ülke halkının hayatının karartıldığı 1990’lı yılların kara lekelerinden biridir Başbağlar! Zalimlerin, halkımızı birbirine düşürmek isteyerek iktidarlarını sürdürme isteklerinin bir sonucudur Başbağlar katliamı.”

Açıklamasında TOKAD Dernek Sekreteri Çetin Yıldırım, Başbağlar katliamının da sürmekte olan Ergenekon davaları içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Yıldırım açıklamasını, “Kürt sorunu da, başörtüsü yasağı da, Başbağlar ve Sivas’ta insanların katledilmesi de ülkede halka düşmanlık yapan aynı egemen ellerin ürünüdür ve biz halk olarak bu kirli elleri artık gördük ve onlara karşı mücadelede kararlıyız.” sözleriyle tamamladı.