Çeçenistan 1991'de gerçekleştirilen seçimlerde Cahar Dudayev'in önderliğinde Rusya'dan bağımsızlığını tüm dünyaya ilan etmişti. Bu ilan Rusya'yı ciddi bir şekilde rahatsız etti ve Rusya, Çeçenistan'ı tekrar kontrol altına almak için çeşitli yöntemlerle müdahale etti. Uzaktan kumandalı muhalefet kurarak halkın % 95 oyla seçtiği lider Cahar Dudayev'e karşı hem silahlı hem siyasi yönden karşı çıktı. Ancak tüm girişimler başarısız olunca 1994'te 11 Aralık günü resmen Çeçenistan'ı işgale başladı. Bu işgal günümüze kadar devam ediyor.

150 BİN MÜSLÜMANI ŞEHİD ETTİLER

Çeçenistan'nın işgal günlerinde neler yaşandığını anlatmaya çalışırsak bize zaman ve sayfalar yetmez, dolayısıyla bazı resmi rakamları vererek geçmek istiyoruz. Çeçenistan'da 1994-1996 yılları arasında gerçekleşen savaş döneminde ülkenin % 95'i yıkıldı ve 150.000 müslümanı şehid ettiler. Çeçenistan'da yıkılmadık bina, okul ve fabrika kalmadı. Sanayi zirai ve kültür alanları tamamen harab edildi. Çeçenistan'da bu dönemde ailesinden biri şehid olmayan hiç bir aile yoktur. Bu dönemde Rus işgaline topyekün karşılık veren Çeçen halkı, dünyada Müslümanların gönlünde bir yer kazandı ve ciddi destekte gördü. Dünya Müslümanlarına emperyalist güçlere karşı nasıl bir direniş gösterilmesi gerektiği, cesaretin ve imanın neler yapabileceğini gösterdi.

RUSYA DİZE GETİRİLDİ AMA TEKRAR İŞGAL ETTİ

İslam ülkelerindeki teveccühün sonucu olarak Çeçen liderlerin adına parklar ve caddeler açıldı. Müslüman gençler Çeçenistan cihadına katılmak için derneklere başvuruyor ve Çeçenistan'a yayan bile yola çıkıyorlardı. O zamanlar hem maddi ve manevi destek gören Çeçen halkı yavaş yavaş hem maddi desteği, hem de manevi desteğini kaybetmeye başladı. Tüm bu gelişmelerin sebebi Rus istihbaratının yurt dışında ve yurt içinde yapmış oldukları ciddi girişimlerdir. Rusya, Çeçen liderlerini teker teker şehid etmeye başladı. Cahar Dudayev'i şehit ettiler. Ama Çeçenler pes etmedi ve direnmeye devam ettiler. Rusya 1994-1996 dönem savaşını tüm dünya önünde kaybettikten sonra yeniden dizayin edilen dünyada kendi yerini korumak için haritada bile gösterilmeyen Çeçenistan'ı tekrar işgal ederek hem askeri hem de siyasi gücünü göstermek amacıyla tekrar Çeçenistan topraklarını işgal etti.

2. RUS-ÇEÇEN SAVAŞI

İkinci savaş Birinci savaş gibi olmadı. Rusya, savaşa hazırlık yaptı ve Kremlin’e çıkan eski bir KGB ajanı olan Putin çok acımasız ve vahşi metodlarla savaşa başladı. Çeçenistan'da son iki sene yaptıkları çalışmalarıyla satın alınan adamları ön plana çıkartarak resmi Çeçenistan'ın yönetimini tanımadı ve “teröristlerle” görüşme yapmayacaklarını söylediler. İkinci savaş sırasında Çeçenistan'daki tüm yerleşim bölgelerini özellikle pazar yerleri, hastaneleri ve okulları bombalayan Rusya, dünya siyasetinde de terörle mücadele adı altında bir zırha büründü.

DİRENİŞÇİLERİN GÜCÜ AZALINCA YARDIMLARDA KESİLDİ

Eskiden her türlü destek ve taraf bulan Çeçen yöneticiler bu savaş sırasında taraf ve destek aramakta çok zorluk çektiler. Yıllar ilerledikçe Çeçen direnişçilerin gücü azalmaya başladı. Güç kaybetmeye başlayınca destek veren de azaldı. Bu dünyanın kanunudur. Birinci savaş sonrası yapılan seçimlerde seçilen Çeçenistan İçkeriya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Aslan Mashadov tüm dünyaya seslenirken hiç kimse bu feryatlarına kulak vermedi. Başta İslam ülkeleri olarak Avrupa duymazlıktan geldi. Rusya'nın yeni sahibi Putin, petrolle ve doğal gaz şantajıyla Çeçenlere destek veren devletleri kendi yanına çekti. Filistin'deki Müslümanlara israil mallarına boykot edilerek destek verilirken Çeçen direnişine Rus mallarına ve enerjisine boykot edelim diyen hiç kimse çıkmadı. Çeçenistan adeta Rus doğalgazı karşılığına satılmıştı. Bu yazıyı yazarken çok şeyleri anlatacağım diye başladım: ama olmuyor. Kimse zaten anlamaz. Ateş düştüğü yeri yakar ancak...

BARIŞ GÖRÜŞMESİNE ÇAĞRILAN MASHADOV KALLEŞÇE ŞEHİD EDİLDİ

Aslan Mashadov barış görüşmesine çağrılarak şehid edildi. Dünya'da kimsenin sesi çıkmadı. Öldürülen sadece Aslan Mashadov idi. Abdulhalim Sadulayev şehid edildi hiç ses çıkmadı. Şamil Basayev şehid edildi hiç ses yok...

2. SAVAŞTA 250 BİN ÇEÇEN KATLEDİLDİ

İkinci savaş sırasında 250 bin çeçen resmen katledildi. Onlardan 48 bini çocuk. Kimsenin sesi çıkmadı. Sadece yardım kuruluşları yardımlarını toplamak adına oradaki zulmü dile getiriyorlardı. Onlar da şimdi sustu. Bizim yaptığımız sayıma göre İkinci savaş sırasında yaklaşık 28 bin mücahid şehid oldu. Onların aileler yetim kaldı. Çeçenler kendi topraklarını terk ederek mülteci durumuna düştü. 250 bin civarında Çeçen yurt dışına mülteci olarak yerleşti. Çeçenistan'da tanınmış çoğu komutan şehid oldu, satılmadılar sonuna kadar direndiler. Aileleri yurt dışında barınmak zorundalar. Bir kısım Çeçen Türkiye'de de yaşıyorlar. Hiç bir hakka sahip olmadan, mülteci statüsünden bile yoksun bir şekilde, düşünün çok zor...

TÜRKİYE'Yİ ETKİLEMEYE ÇALIŞAN KADİROV VE SARAYLARI

Rus yanlısı Çeçen Başkan Ramazan Kadirov 33 yaşında, ülkeyi ve halkı Rusya'ya sattı. Yurt dışında suikastlar yapan adam ülkeyi yönettiğini savunuyor. Bir Stalini canlandıran Kadirov, camilerden daha çok kendine saraylar yaptırmıştır. Grozni'de iki caddeyi yeniden yapıp ve merkezde Rusya İslam Üniversitesi ve kendi babasının adına Merkez Camisini inşa ederek Çeçenistan'ın tüm sorunlarının bittiğini söylüyor. Aslında Çeçenistan'ın sorunları şimdi başlıyor. Çeçenistan'da % 95 işsizlik ve istikrarsızlık hakim. Türkiye'den giden firmalar çalışmalarını durdurdu ve sadece şahsi bazı ufak tefek inşaatlarıyla geçinmeye çalışıyorlar.

Dağlarda gün geçtikçe çoğalan direnişçiler ve gün geçtikçe çoğalan mağdur aileler Çeçenistan'da yeni bir isyana yol açacaklar. Kadirov yönetimi kendi etrafındakileri iyi beslese de halka televizyonda bir kaç daire hediye etse de halk perişan.

KADİROV, KENDİNE RAKİP HERKESİ ORTADAN KALDIRIYOR

Kadirov, kendine rakip gördüğü herkesi ortadan kaldırırken Rusya sadece izleyerek “bana dokunmayan yılan bin sene yaşasın” diyerek ses çıkarmıyor ve Çeçenlere karşı olan tavırlarını destekliyor. Kadirov, artık İslam dünyasına açılmak için elinden gelen her türlü çabayı gösterirken Türkiye'yi de en önemli yere koyuyor. Türkiye, Kadirov'u kabul ederse tüm İslam ülkeleri de Kadirov ve vahşetini meşrulaştırmış olacak.

GERÇEK ÖZGÜRLÜK BİR GÜN GELİR İNŞALLAH…

Direnişçilerin saflarında sonuna kadar direnmek ve tüm Kafkasya'yı özgürleştirme amacından bir nebze geri dönmek olmasa da maddi olarak sıkıntılı günler yaşamaktadırlar. Allah her şeyi daha iyi görendir. Çeçenistan ve Çeçen halkı 1991'de başlayan özgürlük mücadelesiyle tüm dünyaya şanlı bir mücadele ve bir destan yazarak tarihe geçtiler. Kimileri bu mücadelede şehid düştü, kimileri halen mücadeleye devam ediyor, kimileri perişan ülkesinden uzak yabancı bir memlekette var olma mücadelesini vermektedir. Çeçenistan unutulmuş bir İslam beldesi ve dünyadaki Müslümanların bir aybıdır. Siyasi platformda Çeçenistan'a destek veren ülke veya ülkeler çıkmış olsaydı Çeçenistan belki bu kadar kayıp vermez belki çok istediği özgürlüğüne kavuşmuş olurdu. Temennimiz hiç bir şey geç değil, her şey elinde olan Allah, Çeçenlere bir gün çok istedikleri özgürlüğü ve barışı verecektir inşaallah.

KİMSE HAKKINI ARAYAMIYOR

Rusya halen Çeçenistan'da bir soykırım uygulamaktadır. Çeçenistan'a atadıkları yeni yönetimle Çeçen özgürlük taraftarlarını vahşi bir soykırım uygulayarak katletmekteler. Son zamanlarda Çeçenistan'da her şey yolunda ve Osmanlı mimarisi üzerine camiler yapan bir yönetim gösterilmektedir. Külliyen yalan. Camiler göstermelik olarak inşa edilmekte ama insanlar da kaybettirilmeye devam ediyor ve halk ülkeyi halen de terk ediyor. Çeçenistan'da direniş devam ediyor ama bunu bilen ve bununla ilgilenen çok az Müslüman var. Çeçenler dünyanın en yetim halkıdır. Çeçenistan'daki insan haklarıyla uğraşanlar öldürülüyor. Kimse hakkını arayamıyor. Şikâyette bulunan kayboluyor. Direnişçilerin akrabaları sürülüyor, evleri yakılıyor.

(Kaynak: Çeçen Online)