Dünya, Kırgızistan'daki çığlığı duymuyor
Stratejik hedefler, doğal zenginliklerin paylaşımı ve gizli kapılar ardında süren onlarca pazarlık çoluk çocuk, yaşlı, kadın ve on binlerce masumu hesaba katmıyor.
17-06-2010
Orta Asya'nın stratejik noktası Fergana Vadisi'nde yaşayan Kırgız ve Özbekler beş gündür kardeş kanı akıtıyor. Kırgızlar, Özbekleri 'üç yıldır silahlanıyorlar', 'Oş'ta bağımsızlık ilan etmek istiyorlar' gibi iddialarla suçlarken, Özbeklere göre de Kırgızlar bir gece yarısı ellerinde silahlarla evleri bastı, yaktı ve öldürdü.
Nisanda gerçekleşen ayaklanma ile iktidara gelen geçici hükümete göre de, olayların arkasında devrik Kırgız lider Kurmanbek Bakiyev var. Taraflar birbirini ilk ateş eden olmakla suçlarken, kirli tezgahı kuran ve ilk düğmeye basanlar kanlı ellerini gizlemeye çalışıyor.
Stratejik hedefler, doğal zenginliklerin paylaşımı ve gizli kapılar ardında süren onlarca pazarlık çoluk çocuk, yaşlı, kadın ve on binlerce masumu hesaba katmıyor. Bazen daha çok kan akması müdahaleye zemin hazırlaması ve hesapların tutması açısından isabetli bile olabiliyor. Daha ilk günden net tavır alarak kardeş kavgasını durdurması beklenen Birleşmiş Milletler, ABD, Rusya, Avrupa Birliği, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Rusya öncülüğünde kurulan Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ), Şanghay İşbirliği Örgütü ve daha onlarca örgüt ve merkezden Kırgızistan'dan yükselen çığlığı duyan olmadı.
Kremlin'e göre ne Rusya ne de KGAÖ'nün doğrudan bir iç çatışmayı bastırmada müdahil olması doğru değil. Belarus ve Ermenistan askerlerinin bir iç savaşta kullanılmasına karşı. Örgüte üye olan Tacik, Kırgız ve Özbeklerin bir iç çatışmada barış gücü olması zor. Tüm yükü omuzlaması gereken Moskova, zor bir sınavla karşı karşıya kaldı. 'En az NATO kadar güçlü olacak' düşüncesi ile yola çıkılan KGAÖ, ilk sınavında sınıfta kaldı. Moskova'da acil kodu ile toplanan KGAÖ temsilcileri barış gücü askerine hayır derken, bölgeye insani yardım ve lojistik destek kararı aldı.
Nisanda gerçekleşen hükümet değişikliğinin ikinci gününde Bişkek'e gönderdiği özel temsilci ile Manas askerî üssünü garanti altına alan Washington, güneydeki kardeş kavgasını dışarıdan izliyor. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada yaşanan olaylarla ilgili Rusya ile yakın diyalogda oldukları belirtildi. Rusya, Kant askerî üssünü 150 ek komando ile takviye ederken, Avrupa Birliği Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, birliğin bölgedeki gelişmeleri büyük bir dikkatle gözlemlediğini söyledi.
Birleşmiş Milletler bölgede yaşanan vahşeti kınarken, Bişkek'e ulaşan BM Özel Temsilcisi Miroslav Jenca, Özbekistan'a geçen mülteci sayısının 75 bini aştığını, sayının 100 bine ulaşacağını açıkladı. Jenca'ya göre anayasa değişikliği ile ilgili referandum planlandığı şekilde yapılmalı. Bu arada AGİT'ten de önemli bir açıklama geldi: "Kırgızistan'daki etnik çatışmaların diğer Orta Asya ülkelerine sıçramaması için önlem alınsın." Hangi uluslararası örgüt bu önlemleri alacak? Hangi süper güçler bu kardeş kavgasına dur diyecek? Daha kaç yüz kişi hayatını kaybetmeli? Ya da kaç yüz bin kişi evlerini boşaltıp göçmen konumuna gelirse müdahale zamanı gelir? Cevaplanması gereken onlarca soru... Çin, Hindistan, Rusya ve Türkiye kendi vatandaşlarını çatışma bölgesinden uçaklarla taşıyor. Kurtarılanların sayısı 2 bini aşmış.
(Faruk Aktan / ZAMAN)
- Ûlu’l-Emr Olmanın Şartı ‘Bizden’ Olmasıdır
- Büyük Felaket (Nekbe) İngilizlerin Kudüs'e girişi ile başladı
- Tarih Gazze'yi Yazacak!
- Soykırım saldırılarında katledilen Gazzelilerin sayısı 34 bini geçti
- Hamas’tan uluslararası topluma, “ABD’nin iradesini aşın” çağrısı
- İsrail’in sonu göründü mü?
- Mehdi Kudüs'e indi mi?
- Hamas: Siyonist zihniyet tamamen vahşi ve canavar bir zihniyet
Makaleler
Hava Durumu