Hanım teyzeler Oruç Baba'ya, vekil ablalar Anıtkabir'e!
Elhamdüllah biz hala birilerinin ‘siz hala aynı yerde misiniz?’ dedikleri yerdeyiz ve hala ‘tağuta’ ‘tağut’ diyoruz. Bununla birlikte gerçek manada ve topyekûn bir değişimin ‘sistem içi mücadele metodu’ gibi batıl ve müfsid yollarla değil, Ra’d suresi 11 ile Nur Suresi’nin 55. ayetlerinde de belirtildiği üzere, öncelikle nefislerimizde olanı değiştirmek, adil manada şahitliğimizin gereğini hakkıyla yerine getirmek suretiyle ‘tabandan tavana doğru’ olması gerektiğini savunuyor ve hasbel kader bunun gereklerini yerine getirmeye çalışıyoruz.
08-12-2016
Memlekette türbeler hiç boş kalmıyor. Hanım teyzelerimiz çeşitli vesilelerle Oruçbaba'yı, Zuhuratbaba'yı doldururken, "elit" tabakayı oluşturan işkadınları, milletvekili kadınlar vs ise devletin resmi türbesini boş bırakmıyor. Kısacası türbeler konusunda bile bir sınıflaşma söz konusu!
Tabi meselenin diğer boyutu da, yurdumun sayıları onbinlerle ifade edilen ilahşyatçı akademisyenlerimiz, hurafelere karşı çok duyarlı ilim adamlarımızın, gariban hanım teyzelerimizin gittikleri türbeleri ve onların ziyaretlerini sürekli ve hem de çok sert şekilde eleştirirken, devletin türbesi ve oraya yapılan ziyaretlere, orada icra olunan tazim ve r,tüellere hiç itirazda bulunmamaları.
Nereden mi çıktı şimdi bunlar durup dururken?
Hani geçtiğimiz Pazartesi günü ‘Dünya Kadınlar Günü’ymüş…
Küresel Emperyalizm yerel işbirlikçilerinin de desteğiyle kadınları ya sıcak savaşlarla doğrudan katlediyor ya da ‘kadın-erkek eşitliği, özgürlük’ gibi zokalar kullanarak kültürel vb. yöntemlerle dolaylı olarak sömürürken lütfedip senenin bir gününü, muhtemelen bir gün olsun bari hatırlansınlar diye ‘Dünya Kadınlar Günü’ ilan etmiş. Fakat işin ibretlik olan tarafı ise ‘Kadınlar Günü’ ilan ettikleri günlerde de zulümlerine hız kesmeden devam etmeleridir… Heva ve hevesinizden üfürerek uydurduğunuz geriye kalan ‘anneler, babalar, sevgililer…’ günlerinizle birlikte bu gününüzü de alın başınıza çalın!
Dünya kadınlarının bir kısmı can, mal, ırz, akıl ve nesil gibi mukaddesatını muhafaza etmekten mahrum bırakılmış iken, hem umumhanelerde hem de TV, internet ve moda sektöründe cinsel bir obje olarak pazarlanırken, temeli fıtrata dayanmayan eğitim/eritim kurumlarında, karma sınıflarda çürüyüp kokuşup giderken; normal şartlarda Rabbimizin herkese bol bol yetecek şekilde lütfettiği nimetleri insanlardan bir kısmının bitip tükenmek bilmeyen hırslarıyla gasbetmelerinden dolayı kimi kadınların en temel insani hakları olan sağlıklı yeme-içme hakkından yoksun bırakılmaları acı bir vakıa olarak karşımızda duruyor iken ve de Allah’ın ona biçtiği en önemli misyon olan ‘saliha’ bir kul dahası eş ve anne olmaktan günden güne uzaklaştırılmaya çalışılırken siz neyin gününden bahsediyorsunuz?
Makaleler
Hava Durumu