Hükümet küresel güçlerin safını seçti

Füze Kalkanı Projesi’nde olduğu gibi Libya’ya operasyon konusunda da Türkiye’nin nihai tahlildeki safını küresel işgal güçlerinden yana kullandığının unutulmaması gerektiğini söyleyen Beytullah Önce, Kaddafi’nin yaptıklarının Libya’daki BM ya da NATO gibi çıkar örgütlerinin başlattığı süreci meşrulaştıramayacağını ifade etti ve bu örgütlerin halkı korumadığını Bosna, Irak ve Afganistan’a bakıldığında rahatlıkla anlaşılabileceğini belirtti.

07-04-2011


İslam ve Hayat

Libya’da devam eden operasyon süreci ile Mersin Akkuyu’da yapılması için Rusya ile antlaşma imzalanan nükleer santral ve Türkiye’nin enerji sorununu konuşmak üzere toplanan Sakarya Küçük Millet Meclisi'nde Özgür Eğitim-Sen adına söz alan Beytullah Önce, bölgedeki ayaklanmaların dış müdahalenin etkisiyle ya da projeleriyle açıklanmak istenmesine karşı çıkarken, ABD ya da diğer küresel güçlerin başlatmadıkları ya da önleyemedikleri sürecin sonucuna etki etmek içinse gayret gösterdiği düşüncesine katıldığını ifade etti.

Yıllardır baskı rejimlerinin altında bulanan insanların bugün ayaklanmasıyla birlikte bölgedeki İslami hareketler de dahil olmak üzere birçok örgütlü muhalif grubun meydanlardaki halkın talep ve beklentilerinin gerisinde bir noktada kaldıklarını ama halkların iradesiyle gerçekleşen bu devrimlere sahip çıkacak yeterli siyasal muhalif örgütlerinin aktör olarak ortaya çıkamaması neticesinde uluslar arası güçlerin devreye girerek yeni durumdan da kendi çıkarlarını koruyarak çıkmak isteyeceklerini belirten Beytullah Önce, konuşmasında AK Parti Hükümeti’nin dış politikasının da bu kritik süreçte abartıldığı kadar etkili olmadığının anlaşıldığını söyledi.

Kısa bir süre önce kabul edilen Füze Kalkanı Projesi’nde olduğu gibi Libya’ya operasyon konusunda da Türkiye’nin nihai tahlildeki safını küresel işgal güçlerinden yana kullandığının unutulmaması gerektiğini söyleyen Beytullah Önce, Kaddafi’nin yaptıklarının Libya’daki BM ya da NATO gibi çıkar örgütlerinin başlattığı süreci meşrulaştıramayacağını ifade etti ve bu örgütlerin halkı korumadığını Bosna, Irak ve Afganistan’a bakıldığında rahatlıkla anlaşılabileceğini belirtti.

Hükümet’in de her ne kadar Türkiyeli işçilerin can güvenliğini bahane etse de tahliyelerden sonra da Kaddafi’ye karşı net bir tavır almaktan çekindiğini belirten Beytullah Önce, çıkar odaklı ve dengeleri gözeten siyasetin Libya’da bir kez daha sarsıldığını ve bölge halkları ayaklanmaya devam ettikçe Türkiye’nin çelişkilerini gidermesinin zorlaşacağını düşündüğünü söyledi.

HÜKÜMET KÜRESEL SİSTEMİ ENTEGRENİN PEŞİNDE

Sakarya Adalet Girişimi adına toplantıya katılan Muharrem Demircan ise dünyadaki ve bölgedeki son yüz yıllık değişimlerin ve sarsıntıların köşe taşlarını hatırlattı. Osmanlı Devleti’nin bittiği, 1. ve 2. Dünya Savaşları’nın yaşandığı, ABD’nin altın-para dengesinden koptuğu, 68 kuşağının etkilerinin hissedildiği, İran İslam Devrimi’nin gerçekleştiği, bu esnada SSCB’nin çöktüğü, AB’nin inşasına devam edildiği, internet ağlarının geliştiği, 11 Eylül’ün yaşandığı ve peşinden Irak ve Afganistan işgallerinin geldiğini ifade eden Demircan, dünyada birçok gelişme yaşanırken Yakın ve Ortadoğu ülkelerinde ise diktatörlerin rejimlerini adeta kapalı kutular gibi saklayarak dış dünyanın etkilerinden koruyabileceklerini zannettiklerini söyledi. Son ayaklanmalar ile birlikte artık halkların mevcut hallerini istemediklerini gösterdiklerini ama bunun yerine nasıl bir düzen kurulacağı konusunda ise tablonun netleşmediğini belirtirken, bölgeye AK Parti modelinin sunulmasının nedenini ise kapitalist dünya ekonomisine uyumlu bir anlayış sergilemesine bağladı.

Afrika ve Yakındoğu ülkeleriyle, komşularımız Irak ve Suriye’de özellikle belli bir sınıfın ekonomik anlamda bölgedeki pazardan pay alma yarışına girdiğini ve bu bağların halk ayaklanmaları gerçekleştiğinde Hükümet’in de bugüne değin izlediği politikaları sarstığını belirten Demircan, AK Parti’nin doğru bir model olarak sunulmasını eleştirdi.

 

Etiketler : #Hükümet   #küresel   #güçlerin   #safını   #seçti   
YORUMLAR
  • ayhan   08-04-2011 14:49

    'Seçmek' bir özgür iradeden bahsetmek demektir. Sorun da burada sanırım: ak parti ya da chp ya da mhp başka bir seçeneği işaretleyebilirmi sizce?

İlginizi çekebilecek diğer haberler

Makaleler

Hava Durumu


VAN