İktibas Dergisi, 484’üncü sayısı ile yayınına devam ediyor. Türkiye’nin yorgun şekilde çıktığı seçim gündeminden arta kalan tartışmalar hızla devam ederken, seçimlerin mahiyeti üzerine yapılan derginin konuya ilişkin yorumunda, uzun yıllar rejime mesafeli duran muhafazakâr kesimlerin sisteme nasıl entegre edildiğine dikkat çekilirken, seçim sürecinde dile getirilen ‘Bekâ’ söyleminin bir ucunun da aslında sistem muhafızlığına dokunduğunu görmek gerektiği ifade edildi.

Yorum’da, İslam’ın başlı başına bir yaşam biçimi olduğu vurgulanarak, “Bin senedir bu toplum İslam’la yoğrulmuştur” gibi cümleler kuran ya da böylesi cümleler kuranları önemseyen kitlelerin, kendilerini İslam’la yenilemeleri gerektiği dile getirildi, İslam’ın sadece Türk toplumunun değil, bütün toplumların yegâne kıymet hazinesi olduğunun altı çizildi.

Dergide bu ay “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği”nin konu edildiği bir söyleşiye de yer verildi. Mevcut aile ve kadın politikaları üzerine eleştirel söylemi ile dikkat çeken Afyon Kocatepe Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Mücahit Gültekin, özellikle 2011’de İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanmasıyla birlikte daha da kapsamlı hale getirilen “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” politikalarının Avrupa Birliği Uyum Süreci çerçevesinde hızlı bir şekilde uygulanmaya başlandığını belirtti. Gültekin söyleşisinde, “Aile politik bir mesele ve iktidarla ilişkili; iktidar kendisine anne-babayı şerik olarak görmek istemiyor. Hem ulusal, hem de küresel patronlar çocuğu doğrudan kontrol etmek ve anne-babayı devreden çıkarmak istiyor” tespitinde bulundu.

Atasoy Müftüoğlu, “Varoluşsal Kırılmalar” başlıklı yazısı ile İktibas’ta yeniden yazılarına başlarken, Mehmed Durmuş, Şükrü Hüseyinoğlu, Yakup Döğer, Hüseyin Alan, Mustafa Bozacıoğlu, Ali Göçmez ve İlyas Yorulmaz da yeni yazıları ile gündemdeki konulara ilişkin görüşlerini okurlarıyla paylaştılar.