İslam ve Hayat

Kur’an Nesli Kültür Merkezi’nin iki haftalık periyodlarla gerçekleştirdiği “Kur’an Işığında Hayat Dersleri” programında bu hafta Mehmet Gündüz’ün sunumuyla “Yusuf (a. s.) Kıssası” ve kıssadan alınması gereken dersler konu edildi.

Öncelikle Kur’an kıssalarının Müslümanların tasavvurunun inşasındaki önemine değinen Gündüz, Kur’an kıssaların inzal süreçleri göz önünde bulundurulduğunda, her birinin bireysel, toplumsal ve siyasal alanda İslami mücadelenin biçimlendirilmesinde önemli işlevler gördüğünün anlaşıldığını kaydetti.

Kur’an’da “kıssaların en güzeli” olarak nitelendirilen ve Yusuf (a. s.)’ın hayat ve mücadelesinin anlatıldığı kıssanın yer aldığı Yusuf Sûresi’nin, Hz. Peygamber ve ona iman edenlere karşı Mekke oligarşisinin baskılarının iyice arttığı ve buna karşılık Müslümanların en önemli destekçilerinden Ebu Talib’in ve Hatice validemizin vefatı sonrasına denk geldiğini belirten Gündüz, “Bu kıssa Hz. Peygamber ve ona iman edenlere zorluklara karşı sabrın ve sebatın önemini somut bir misal üzerinden bir kere daha öğretmiş, zorluklarla birlikte kolaylıkların da bulunduğunu hatırlatmış, hem moral destek vermiş, hem bu zor dönemde, hem de iktidar gücüne ulaşınca nasıl davranmaları gerektiğini öğretmiştir” diye konuştu. 

Yusuf (a.s.) ahlaki duruşunu hiçbir şartta bozmadı

Yusuf (a. s.) kıssasından alınması gereken çok büyük dersler olduğunu dile getiren Mehmet Gündüz, gerek Yüce Allah’ın Yusuf (a. s.) ve babası Yakub (a. s.)’a olan yardımların, gerekse onların zorluklar ve nimetler karşısında ortaya koydukları tutumların bizim için önemli mesajlar içerdiğini kaydetti.

Yusuf (a. s.)’ın başına gelen zorluklara sabır ve sebatla göğüs gerdiğini ve ahlaki duruşunu hiçbir şartta bozmadığını anlatan Gündüz, Yusuf (a. s.) gibi bizlerin de, bizi İslami duruşumuzdan uzaklaştıracak çağrılar karşısında, ayartıcı ve aldatıcılara “Zindan bizim için, sizin bizi çağırdığınız şeylerden daha hayırlıdır” diyebilmemiz gerektiğini vurguladı.

Yusuf (a. s.)'ın durumu istismar ediliyor

Yusuf (a. s.)’ın Mısır’da yönetici olarak görev almasının çeşitli çevrelerce istismar edildiğini dile getiren Gündüz “Bir defa şu çok iyi bilinmelidir ki Yusuf (a. s.), zindan arkadaşlarına da ifade ettiği gibi Mısır toplumunun dininden açıkça yüz çevirmiş ve İslami kimliğini açıkça ibraz etmişti. Kur’an’da belirtildiği gibi Yusuf (a. s.) orada İslami kimliğiyle dilediği gibi hareket edebilmek ön koşuluyla yönetici olmuştur. Bu sebeple de bâtıl söylem ve uygulamalara bulaşmamış, İslami kimliğinden ödün vermemiş, aksine açık kimliği ve dâvetiyle Mısır’da İslam’ın hâkimiyetini sağlamıştır. Günümüzde bu şartların mümkün olmadığı zeminler için Yusuf (a. s.)’ın durumunun söz konusu edilmesi saptırma ve istismardan başka bir şey değildir.”

Yusuf (a. s.)’ın, erzak almak için Mısır’a gelen kardeşlerine karşı tutumundan da söz eden Mehmet Gündüz, Yusuf (a. s.)’ın, kendisine büyük kötülükler yapan kardeşlerine karşı imkânı olduğu halde intikam duygularıyla hareket etmek şöyle dursun, ikram üstüne ikramda bulunduğunu ve bunun neticesinde kardeşlerinin de yaptıkları kötülüklerden pişman olarak tevbe ettiğini kaydetti. Gündüz, Yusuf (a. s.)’ın bu tutumundan dersler çıkarmamız gerektiğini dile getirdi.

Kur’an Işığında Hayat Dersleri”, inşaallah 7 Mayıs Cumartesi günü “Hz. Musa ve Mücadelesinden Öğrendiklerimiz” konusu ve Ahmet Turgut Ulucak’ın sunumuyla devam edecek.