Serdar EFE

31 Mart 2009

KAZANAN DEMOKRASİ, KAYBEDEN KİM?

Eşyanın tabiatı gereği, bir kazananın olduğu yerde bir de kaybedenin olması gerekir. Hele de hep aynı kişi ve anlayış sürekli kazanıyorsa karşıtı olan düşünce de sürekli kaybediyordur.

 

Normal olarak insanlar da hangi düşünceye sahipseler o düşüncenin kazanması, yani başarılı olması için uğraşırlar.

 

Bilirler ki kendi başarıları karşıt düşüncelerin başarısızlığı demektir. Eğer birileri çıkar da “ya nasıl olsa bizim düşüncemiz kazanamaz, öyleyse biz de tam zıt bir fikre destek verelim” derse, bu en basitinden saflık olacaktır.

 

Konuyu fazla uzatmadan sadede gelelim. Pazar günü yapılan yerel seçimlerin ardından yetkili makamlarca dillendirilen söylem dikkat çekiciydi. Hangi parti başarılı oldu, o mu kazandı, bu mu değil:

 

“Demokrasimiz kazandı.”

 

“Yüzde 90 a yaklaşan bir katılım oldu.”

 

“Halkımız demokrasiye sahip çıktı.”

 

Anlaşılan o ki sistemin efendileri sonuçtan oldukça memnunlar. Onlar için hangi demokratik partinin kazandığı o kadar önemli değil. Önemli olan demokratik sistemin kazanması. Bunu da katılım oranına göre hesaplıyorlar.

 

Eee, o zaman düşünmek lazım; kazanan demokrasi ise kaybeden kim? Demokratlar seviniyorsa kimler üzülmeli? Yoksa bizler de kendimizi demokrat olarak isimlendirip seviniyor muyuz? Demokrasi yarışında bir tarafı tutup, onun başarısı için çabalarken kim olduğumuzu, ne olduğumuzu unuttuk mu yoksa? İslam’ın hiçbir beşeri sistemle bir arada yaşayamayacağı gerçeğini yok mu saydık.

 

“Ne yapalım, bu sistemin içinde yaşıyoruz. Olup bitenlere kayıtsız mı kalalım?” derken, kendimizi sistemin göbeğinde bulduk.

 

“Biz şerrin ehvenini bari tercih edelim, diğerleri gelse daha mı iyi” derken demokrasi girdabında kaybolduk. Belki bizler bunun farkında değiliz ama bu sistemin sahipleri bunu çok iyi biliyorlar. Bizleri sistemin piyonları haline getirdiler ve gözümüzün içine baka baka itiraf ediyorlar .

 

İnşallah artık ders alırız da, kendimizi sistem içi çekişmelerin ortasında bulmayız. Zamanımızı hangi demokratik parti daha az kirli? Hangisi bize daha yakın? Oy verelim mi, vermeyelim mi? tartışmalarıyla israf etmeyiz. Safımızı netleştirir, demokratik şirkten tamamen arınırız.

 

Değilse İslam’dan vazgeçelim de din bizden kurtulsun!