Serdar EFE

01 Aralık 2008

KURBAN ETMEK/ KURBAN OLMAK

Kurban Bayramının yaklaştığı şu günlerde herkeste bir telaş, bir koşuşturmaca. Kurbanlık arayışları günler öncesinden başladı. Herkes “kurban etmek” peşinde.

“Kurban olmak” sözünün ise bayramlarla pek bir alakası yok. Daha çok, çocuklarını bağırlarına basan ana-babaların kullandığı iki kelime bu. Gayri ihtiyari dökülür ağızlarından “Kurban olurum yavrum!”  cümlesi.

Aslında hayat, kurban edebildiklerimizi, kurban etmek; kurban edemediklerimize de kurban olmaktır.

İsterseniz konuyu biraz daha açalım...

 Kurban denince akla ilk gelen şahıslara, baba ve oğula yani İbrahim ve İsmail’e gidelim.

İbrahim; birçok mücadeleden, imtihandan başarıyla çıkmış, büyük insan Allah yolunda babasından ayrılmayı, kavmiyle ters düşmeyi, canını kurban etmeyi göze almış örnek peygamber.

İsmail; İbrahim’in yıllar sonra olmuş, kendisiyle aynı dini paylaşan itaatkâr oğlu. Yani her ana-babanın “sana kurban olurum” diyeceği bir evlat. Yaşlı İbrahim’in gözbebeği.

İbrahim için yine bir sınav. Ya İsmail’i Allah’a kurban edecek ( Yani İsmail’in sevgisini, Allah’ın önüne geçirmeyecek, İsmail’ini bile Allah yolunda feda edebilecek ) ya da kendisi İsmail’e kurban olacak ( İsmail’in sevgisi ağır basıp, Allah’ın emrini yerine getirmeyecek )

İbrahim’i İbrahim yapan en değerli varlığı olan oğlunu Allah’a kurban etmesiydi.  Allah’ın rızasını kazanmak için oğlundan ayrılmayı göze almasıydı.

O biliyordu ki, kurban olacaksa sadece Allah’a olmalıydı. Evlada, eşe, ana-babaya, paraya, makama kısacası dünyaya kurban olmak ateş demekti.

Ateşten kurtulmak için bunların hepsinin fidye olarak verilmek isteneceği, büyük günden korkuyordu İbrahim.  Hiçbir şeyin sevgisi Allah’a olan kulluğunun önüne geçmemeliydi.

Rasulullah ve beraberindekiler de neyi kurban etmeleri, neye kurban olmaları gerektiğini biliyorlardı. İşlerini, evlerini, akrabalarını, mallarını hatta canlarını feda ettiler Allah’a kurban olmak için.

300-500 YTL verip bir hayvanı boğazlamak işin kolay tarafı. Bizim en değerli şeylerimiz neler? Bizim İsmail’imiz kim? Oğlumuz, kızımız, işimiz, evimiz, arabamız, paramız, makamımız, canımız… Hangisi? Kimler ve neler Allah yolunda bize ayak bağı oluyor? 

Kurbanlığınızı seçtiniz mi?