Mescid-i Aksa’nın murabıt kadınları
İslam'ın izzet ve şerefi sizin omuzlarınızda yükselirken ve sizler birer Hz Meryem mertebesine sahip olurken gaflet ve delalet içerisinde dünya kaygısında kaybolan biz Müslüman kadınlara eyvah olsun.
13-03-2016
Bilindiği üzere Hz Meryem Annesi Hanna tarafından henüz doğmadan Beytül Makdis üzerinden Allah'a adanmıştı.
Dünyaya geldikten sonra kundağa sarılarak Hz Zekeriya (a.s) himayesinde Mescid-i Aksa'ya teslim edilmişti.
“Rabbı onu, güzel bir şekilde kabul etti. Ve onu güzel bir şekilde yetiştirdi ve Zekeriyya'yı onun bakımına memur etti. Zekeriyya, Meryem'in bulunduğu mihraba her girdiğinde onun yanında yiyecek rızık buldu. Bu, sana nereden geldi ey Meryem!" dedi. Meryem; "O, Allah tarafındandır. Şüphesiz Allah dilediğini hesapsız bir şekilde rızıklandırır" dedi" (Ali İmran, 3/37).
Mescid-i Aksa'nın ilk muhafızı, murabıt'ı Hz Meryemdir.
Murabıt kelime anlamı olarak “stratejik veya öneme haiz bir yerde nöbet tutmak” anlamına gelir.
Beytü-l Makdis üç semavi din içinde kutsallık ve önem arz etmektedir elbet. Dolayısı ile tarihten bu zaman değin Kudüs ve Mescid-i Aksa üzerinden çatışma ve savaşlar süregelmiştir.
Kur'anı Azimuşşan Hz Muhammed'in Miraca yükselmesi olayını "Kulunu, kendisine birtakım ayetlerimizi göstermek için bir gece Mescidi Haram'dan çevresini mübarek kıldığımız Mescidi Aksa'ya yürütenin şanı pek yücedir. Şüphesiz o duyandır, görendir."
Şeklinde beyan buyururken Mecid-i Aksa ile ilgili olarak “çevresini mübarek kıldık” diyerek İslam açısından bir kutsiyet atfetmektedir.
İslam'ın ilk kıblesi Mescid-i Aksa malum olduğu üzere 1948'den beri işgal altındadır.
Filistin topraklarını işgal eden ve İngilizlerin desteği ile İsrail devletini kuran Siyonistlerin mübarek topraklardaki tüm Müslümanları çıkarmak için 1948'den bu yana ortaya koymuş olduğu zulümler saymakla bitmez, anlatmakla ifade edilemez.
Elbette ki Büyük İsrail devleti hayalini gerçekleştirmek üzere “Nil'den Fırat'a kadar” İşgal haritasını çıkaran Siyonizim “çevresi mübarek kılınmış” bölge'nin Müslümanlar için ne anamla geldiğini çok iyi bilmektedir.
Bu sebepledir ki, topraklarından sürdüğü Filistinliler, kurduğu İsrail devleti onun için “yeterince” amaca hizmet etmemektedir.
Mescid-i Aksa'nın çevresini tamamen Müslümanlardan arındırmak için etrafındaki yerleşim birimlerini yıkmakta, Müslüman kimliğinin kendileri için kutsanmış olan bu bölgeden tamamen çıkarılmasını hedeflemektedir.
Nitekim,1948 İslami Hareketi Başkanı Şeyh Raid Salah ‘'Mescidi Aksa Kudüs'te bulunduğu müddetçe Kudüs İslam kimliği taşır. Bunu bilen İsrail her türlü hileyi deneyerek orayı Müslümansızlaştırmaya çalışıyor” şeklindeki ifadesi ile konunun önemine dikkat çekmektedir.
“Çevresi mübarek kılınmış” olan bu 144 dönümlük alanda mabed inşa etmeyi hedefleyen Siyonistler İslam dünyasının gözünün içine bakarak adım adım amaçlarını gerçekleştiriyorlar.
Ancak her şey rağmen Filistin'in direnişçi kadınları tıpkı Hz Meryem gibi etrafı Kur'an Hükmünce mübarek kılınan bu ehemmiyetli bölgeyi Siyonizm'e terk etmemek için her gün orada nöbet tutmaktadırlar.
“Canımız kanımız sana feda olsun ey Aksa” diye haykıran, gönlünü Allah'a bağlamış murabıt kadınlar, her sabah evlerinden çıkarken aileleri ile helalleşip akşam eve varabildiklerinde şükrederek nöbetlerini sürdürüyorlar.
Turistlerin veya uluslararası basının olmadığı zamanlarda İsrail askerleri tarafından darp edilen Murabıt Kadınlar, tüm bu kötü muamelelere göğüs gererek Beytü-l Makdis'i muhafaza etmekten bir an bile geri durmamaktadırlar.
Öte yandan İsrail askerleri darp etmekle kalmayıp çeşitli bahanelerle Murabıt'ların Mescid Çevresine girmelerini 5 ila 90 günlük zaman dilimleri arasında yasaklamaktadırlar. Ancak Murabıt kadınlar bu durumda bile bölgeden ayrılmayarak silsile kapısında nöbetlerini tutmaya devam etmektedirler.
Her geçen gün sayıları artan Murabıtlar, Mescid-i Aksa'nın avlusunda sohbet ve dua halkaları oluşturmaktadırlar.
‘'Kudüssüz İsrail'in hiçbir kıymeti yoktur. Mabed'siz Kudüs'ün hiçbir değeri olamaz'' görüşüne sahip olan Siyonistler Mescid-i Aksayı Müslümansızlaştırmak üzere her türlü yönteme başvurmaktadır.
Buna karşılık hakaret, darp, yaralanma, uzaklaştırma, yüksek para cezaları vs gibi pek çok muamele altında, Müslüman kimliğinin Mescidi Aksa etrafında var olması için Murabıt'lar nöbetlerine devam etmektedirler.
Her birerini sevgi, minnet ve –mahcubiyetle- manen kucaklıyorum.
Ey “çevresi mübarek kılınmış” bölgenin yılmaz yorulmaz kahramanları!
İslam'ın izzet ve şerefi sizin omuzlarınızda yükselirken ve sizler birer Hz Meryem mertebesine sahip olurken gaflet ve delalet içerisinde dünya kaygısında kaybolan biz Müslüman kadınlara eyvah olsun.
Bizim adımıza bizim kutsalımızı muhafaza etmek üzere her gün Mescidimiz etrafında nöbet tutan Filistin'in kahraman Murabıt hanımlarına selam olsun..
Ayşe Müzeyyen Taşçı/Timetürk
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
İlginizi çekebilecek diğer haberler
Makaleler
Hava Durumu