Geçtiğimiz günlerde Diyarbakır'da PKK saldırısında bir arkadaşıyla birlikte hayatını kaybeden İsmail Uygun'un ailesi, namaz kılmasından dolayı evlatlarını 7 saat nöbete gönderen namaz düşmanı rütbelinin peşini bırakmıyor. 

Diyarbakır’da çıkan çatışmada hayatını kaybeden kısa dönem Jandarma Er İsmail Uygun’un “Vatan sağ olsun!” demeyen annesinden sonra kız kardeşleri de konuştu. Onlar da kardeşlerinin namaz kıldığı için nöbetle cezalandırıldığını söylediler. 

Vakit gazetesinde yer alan habere göre İsmail Uygun'un ablası Ayşe Metin şunları söyledi: "Ne zaman arasak nöbette, ne zaman arasak nöbette. Hep nöbetteydi. Zar zor ulaştığımızda soruyorduk, 'ne kadar çok nöbet tutuyorsun' diye. O da kısık sesle 'komutanım bana gıcık kaptı, namaz kılıyorum diye bana sürekli nöbet tutturuyor' diyordu. Benim kardeşim tertemiz, namuslu, dürüst, 5 vakit namazında bir gençti. Benim kardeşim yalan nedir bilmez. Bu olayın sonuna kadar üzerine gidilmesini istiyoruz."

"Annem ve biz kardeşleri başörtülü olmasaydık, bu acıyı yaşamazdık" diyen Ayşe Metin, şunları söyledi: "Benim kardeşim yalan söylemez. Ne diyorsa doğrudur. Bu olayın sonuna kadar üzerine gidilmesini istiyoruz. Kayacık Karakolu'nda görev yapıyordu kardeşim. 3 aylıktı daha ama günde 7 saat nöbet tutuyormuş. Kim bu komutan, bulunsun, bunu nasıl yapar, hesabı sorulsun."

MAHKEMEYSE MAHKEME...

"Mahkemeyse, mahkemeye de gideceğiz. Sorumlulardan hesap sorulsun istiyoruz. Namaz kılıyorsun diye sürekli nöbet tutturarak kardeşime baskı yapan komutan kimse bulunsun, hesabı sorulsun. Daha birkaç aylık asker nasıl böyle bir yerde görevlendirilir, hesabı sorulsun... Ben 26 yaşındayım. Evliyim. Başım kapalı, başörtülüyüm. Benim başım açık olsaydı, annemin başı açık olsaydı, kardeşim belki hayatta olacaktı..."

İL JANDARMA KOMUTANI'NA BİR BİR SORACAĞIZ

Vakit'e yaptığı açıklamada Ayşe Metin, "Farklı farklı şeyler söyleniyor. Annemin, 'namaz kıldığı için komutanı oğluma sürekli nöbet tutturuyormuş' deyince, televizyonlardan falan duymuş olmalı ki; Diyarbakır'dan Eyüp Şeker adında bir komutan bizi aradı. 'Size yanlış bilgi vermişler, orada gelip olayın nasıl olduğunu anlatacağım' dedi. Bekliyoruz. Gelsin, komutana hepsini bir bir soracağız." 

(Kaynak: Vakit / Haksöz Haber)