Ne Mutlu...Selam olsun!

Güneşi balçıkla sıvamaya ,rüzgar ekip fırtına biçmeye ,yağmuru rahmet olmaktan çıkarıp asit yağmurlarına ,toprağı organik olmaktan inorganik ,suyu , havayı ,insanı ifsad eden onca fesadçıya rağmen ,oyunu oyunları ile bozan ,onların silahı ile onları vuran ,sonrada onurla karşılarına geçip ,"Bana Müslümanların ilki olmam emredildi ."diyen İbrahim’lere…

05-05-2016


Selam olsun!

Güneşi balçıkla sıvamaya ,rüzgar ekip fırtına biçmeye ,yağmuru rahmet olmaktan çıkarıp asit yağmurlarına ,toprağı organik olmaktan inorganik ,suyu , havayı ,insanı ifsad eden onca fesadçıya rağmen ,oyunu oyunları ile bozan ,onların silahı ile onları vuran ,sonrada onurla karşılarına geçip ,"Bana Müslümanların ilki olmam emredildi ."diyen İbrahim’lere…

Selam olsun!

Bıkmadan aşkla bir ömür davet eden , en yakınları ;oğlu ve eşi kendisine destek vermediği halde ,mücadelesinin zaferini son kitaba yazdıran ,gök ve yer birleşip sular kaynadığında bir ümit davet ettiği oğlunun ‘Ben bir dağa sığınacağım baba’ sözüne ,’Bugün Rahmanın kudretinden kaçacak bir yer yok.’ Uyarısı ile yüreği yanan ve Rabbine dönüp dağlar gibi dalgalar oğlu ile arasına girdiğinde ‘Rabbim oğlumda benim ailemdendi serzenişine , Rahmanın ‘Asla!O senin ailenden değildi.’ Uyarısı ile şokunu atlatarak’ Haddim olmayan şeyi senden istemekten, senin merhametine sığınıyorum.’ Deyip secdelere kapanan, insanlığa ikinci bir ata olma şerefini, azmi ile kazanan Nuh'lar’a…

Selam olsun!

Daha küçücük bir çocukken, kardeşlerinin kıskançlığı sonucu kuyularda yalnızlığa, açlığa ,susuzluğa, ölüme terk edilen sonra bir köle gibi pazarlarda satılıp,evlatlık alınan, her girdiği yerde ahlakı ile, dillere destan yakışıklılığına rağmen sapkınlığın her türünden onurluca kaçarken gömleği arkadan yırtılan, harama rıza göstermek yerine zindanı, ihanet yerine sadakati , şehvet yerine rahmeti tercih ettiği, tevekkülü yalnız Allah’a yapması gerektiğini unutarak ,rüya yorumlama meziyeti ile kurtulmayı umarken zindandan bir süre daha Rahmani eğitime tabi tutulan, ve nihayetinde tüm ailesini yanına alırken onca ihtişamına, şöhretine, yetkisine rağmen kardeşlerini, üstelik kendisini ölüme terk etmiş kardeşlerini ‘Bugün size kınamak yok’ diyecek kadar alçakgönüllü karşılayan Yusuf 'lara…

Selam olsun!

Çirkeflikte, sapkınlıkta, haddi aşmakta dibe vurmuş, bir o kadarda ukala bir toplumu sırf güzele ,doğruya , erdemli olana davet için ‘Eğer talipseniz, bunlar kızlarım’ Diyerek olması gerekene, fıtri olan şekle meylettirmeye çabalarken hanımınca bile ‘Sana ne milletin işinden, insanları rahat bırak’ isyanı ile karılaşınca, kendisi ile birlikte bu zalim kavmi terk etmek için gece karanlığında, sabaha beş kala yollar düşen, her şeyi ve herkesi zulüm yağmurlarına terk ederken ‘Asla geriye dönüp bakma! ‘ sakın azabı hak edenlere acıma dercesine gönlüne sekineti yerleştirene, dosdoğru bir avuç insanla erdem mücadelesi veren , arında taşkınlıkları içinde orada ,o anda , oracıkta taşlaşmış bedenler bırakan edep timsali Lut’lara…

Selam olsun!

Rahman’dan izin almadan, insanların hakka teslimiyetsizliğinden, dalaverelerinden, ihanetinden yorulduğu için ,aceleci davranıp kavmini terk ederken bindiği gemide ,tıpkı diğer peygamberler gibi oda denenmek üzere , denize atılacak kişiyi seçtikleri kurada , hasbelkader kendisi çıktığı için denize atılan ve denizin dev dalgalarında boğuşurken ilahi kaderin onu bir balığın karnına yerleştirmesi, yaşadığı travmaların ardından dinginlike, basiretle düşünüp, hikmetle olayları derin derin tefekkür ettiğinde ‘Rabbim ben nefsime zulmettim, beni affet beni bağışla, senden başka kudretine sığınılacak ilah yok’ dediği için rahmetle kuşatılarak kaybettiği peygamberlik şerefine tekrar nail olan, hatasından ders almayı, kabul olunan duayla affın mümkünlüğünü bize sunan, nefis terbiyecisi Yunus'lara…

Selam olsun!

Firavun kadar gaddar, narsist bir kişliğin yaptığı zulümlere ortak olmamak, zarif ruhuna diken batıran, sözleri ile yüreğini dağlayan, eylemleriyle nutku tutulan, iman küpünü boşaltmadan ona kavuşma için O’nu yardıma çağıran ,Musa gibi bir oğla, Allah’ın seçtiği kadınlar listesinde yer alarak ,tüm çağlara örnek şahsiyet sunulan ,manevi anneliğini yaparken yavrusuna ,gizli gizli ‘Rabbim beni firavunun tüm hilelerinden koru, bana Cennette bir köşk bağışla ‘ Diye yakaran şefkat timsali Asiye’lere…

Selam olsun!

Simsiyah tenine inat, bembeyaz yüreğiyle yavrusu kucağında çölde yapayalnız kalmaya, eşine sorduğu tek bir soruya aldığı cevapla yetinecek kadar cesur ve metanetli, ‘Bunu sana Allah mı emretti Ya İbrahim! Sorusuna evet cevabıyla secdelere kapanan, yavrusuyla birlikte açlığın ve susuzluğun çıldırtan çaresizliğine, asırlardır milyarlarca insanı arkasında sürükleyecek, ihsan derecesinde bir imanla Safa ile Merve arasında sabrı, tevekkülü, ümidi, duayı damla damla biriktirip zemzemi çölde çağlatan, kıyamete kadar her hacının adımlarını aradığı, yolunu yol yaptığı, Kabe’nin küçük mühendisini yetiştiren mücahit ruhlu Hacer 'lere…

Selam olsun!

Adanmış bir çocuk olarak tertemiz büyüyen ‘Rabbi tarafından çok özel gıdalarla beslenen, Zekeriyya’nın denetiminde tıpkı bir çiçek gibi gözetilip kollanan, fakat beklide imtihanın bir hanıma en zor gelineni yani iffetsizliği ile suçlamaya neden olacak babasız bir çocuğu normal bir doğumla dünyaya getirip, kucağına bebeğini henüz amadan, kahırla ‘ Keşke bundan önce unutulup gitseydim’ Diyerek sarsılan, ağlayan ,yakaran ve ardından bebeği kucağında şehre dönerken ‘Senin yerine yavrun sorulara cevap verecek’ nidası ile Rahman’ın en büyük mucizelerinden birin ,İsa’ya anne olma şerefi bahşedilen iffetli Meryem 'lere…

Selam olsun!

Herkes yalanlarken, dışlarken, boykot uygularken peygambere, yeryüzünde O’na ilk inanan elçiliğine şahid olan, seven, malıyla ve canıyla her an yanında olan, eşinin korktuğu, dehşete düştüğü anlarda bile ona duası, iltifatı, motivasyonu ile eş olmayı en güzel şekliyle başaran, Habibullah’ın gönlünde taht kuracak kadar güzel ahlaklı, cömert insan Hatice 'lere…

Selam olsun!

Resule en zor günlerinde tüm ailesi ile destek veren ,gözünü ,gönlünü daima aydın eden ,teselli eden ,seven ,sevilen ,gıyabında asla eşine ihanet etmeyen ,ilim ve feraset sahibi ,güzide insan ,Aişe’lere …

 

Selam olsun!

Önce yetim , sonra öksüz kalsa da ,aile şefkatinden uzak ,zorluklarla dolu bir çocukluk geçirse de hep mütebessim kalabilen ,onca hileye ,zulme ,isyana rağmen daha gencecik yaşında kutsal emanete dokunacak ve şerefle yerine yerleştirecek olan ,ahlakı ile Muhammedül-emin lakabını almış ,Rabbinin izni ile terk ederken vatanını ,kendisini öldürmek niyeti ile evini basacakların emanetlerine bile ,ihanet etmeyecek kadar ,gözü tok ,gönlü tok ,çileli bir yolculuk sonrası Medine’ye girerken ,kalacağı mekanı seçmeyi , bindiği devenin sahibine ,yani Rabbine havale edecek kadar naif ruhlu ,asla kalp kırmayan ,daima gönül çelen ,girdiği savaşlarda kazansa da zaferi , yıllarca horlandığı , taşlandığı ,boykot edildiği topraklara yüz binlerle dönüp fethettiğinde bile başını devesinin boynuna yaklaştırarak kibri ayaklar altına alacak kadar mütevazı ,geceleri ağlayarak secdelere kapanan ,gündüzleri ashabı ile karnına açlıktan taşlar bağlayan ,dişini kıracak kadar savaşın ön safında yer alan ,cesur ,güçlü ,kararlı .Güzel davranışları ile Allah’tan ‘Sen pek büyük bir ahlak üzeresin.’iltifatına mazhar olup’ örnek insan ‘sertifikasını alemlerin Rabbinden alan ,kutlu nebi Hz. Muhammed (sav )’e …

Selam olsun!

Sözlerin en güzeline.

SELAM OLSUN!

Ne mutlu BEN MÜSLÜMANLARDANIM diyene!…

 

Hatice Dilek Öztürk/Psikolog

Etiketler : #Ne   #Mutlu...Selam   #olsun!   
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
İlginizi çekebilecek diğer haberler

Makaleler

Hava Durumu


VAN