'Burka mahremiyettir'. Bu sözün sahibi, 19 yıl önce yayımlanan 'Modern Mahrem' kitabıyla Türkiye’deki başörtüsü tartışmalarını farklı bir boyuta taşıyan Nilüfer Göle. Göle, Taraf’tan Tuğba Tekerek’e verdiği röportajda da burkanın mahremiyeti temsil ettiğini vurguladı.

Avrupa’da yapılan burka tartışmalarını kışkırtıcı bulan Nilüfer Göle, burkanın, azınlığın gücü ve modernitenin "aydınlık" dünyasından kopuşunu temsil ettiğini ifade ederek, ‘Burka modernliğe karşı tam karanlık. Ben de zaten tam aydınlıktan yana değilim’ dedi.

Batının dikte ettiği şeffaflaşmanın tehlikeli olduğunun altını çizen Göle, aydınlaşma ideolojisinin insanı düzleştirdiğini, katmanlarından tamamen yoksun bıraktığını kaydetti.

Burkanın karanlığını sevdiğini söyleyen Göle, ‘unutmak istediğimiz ama burkanın hatırlattığı bir şey var: Mahremiyet ve her şeyin görünür olmayacağı. Modernleşmenin önemli özelliklerinden birisi her yeri aydınlatmaktır. Çok güzel, her yer aydınlatılsın. Daha güvenceyle dolaşıyoruz, sokaklar da bize, kadınlara ait oluyor. Işık, modernitenin bir parçası, ama bazen çok göz alıyor, gölge, loş alan bırakmıyor. Loşluğa katlanabilen kimse yok… İşte bu noktada burka kavgası bize kaybettiğimiz şeyleri hatırlatabilir.’ dedi.

Aydınlatılmış toplumun gözetlenebilir ve denetlenebilir olduğunu kaydeden Göle, ‘Özel alanla kamusal alan arasında hiçbir karanlık nokta bırakmıyor. Konuşmaya zorlanan bir toplum, itirafçı bir toplum… İslami ahlakta ‘ İyiliği emredin kötülükten sakındırın’ kuralı var. Bir hata işlemiş olabilirsiniz ama bu hatayı konuşarak, dolaşıma sokarak daha büyük bir günah işlersiniz. Bunun hangisi daha iyi ? Batı aydınlanmacı toplum "Madem yaptın söyleyeceksin" diyor. Biz diyoruz ki "Madem yaptın bir de söyleme" şeklinde konuştu.

Burka tartışmaların benzerini kaset skandalında da yaşandığını söyleyen Göle, Başbakan Erdoğan’ın batıda tartışılan ahlak tartışmalarının hedefinde olan İslami ahlaka uygun bir mahremiyet ilkesini göz önünde bulundurduğunu söyleyerek "Kötülükten sakındırma ilkesinin…, Şeffaflığın yatak odalarımıza kadar girmiş kamera ışığının olduğu bir dünyada iyi bir hatırlatmadır." dedi.

(Kaynak: Dünya Bülteni)