Şahin: Batı, Afganistan’daki ekonomik krizi bilinçli şekilde derinleştiriyor
Taliban’ın Katar’daki Siyasi Büro Sözcüsü Şahin, Taliban yönetiminin, Afganistan’daki ekonomik problemlerin ve DEAŞ terör örgütü sorununun üstesinden gelebileceğini savundu. Öte yandan, Taliban, televizyonlara yönelik bazı kısıtlamalar getirdi.
24-11-2021
Taliban’ın ülkede kontrolü ele almasıyla güvenlik sorunları azalsa da Batı’nın Afganistan Merkez Bankasına ait döviz rezervlerini dondurması ve ülkenin genel bütçesine yaptığı katkıyı kesmiş olması, ülkenin ekonomik çöküntüye sürüklenmesini beraberinde getirmişti.
ABD’nin Afganistan Özel Temsilcisi Thomas West, 20 Kasım’da sosyal medya hesabından, ABD’nin, “Askeri güç kullanarak iktidarı ele geçirmeleri halinde ülkeye yapılacak insani yardımlar dışında diğer yardımların kesileceği” konusunda daha önce Taliban’ı uyardığı açıklamasında bulunmuştu.
Taliban’ın Katar’daki Siyasi Büro Sözcüsü Süheyl Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ekonomik tablo için “Bazı sorunlarımızın olduğunu kabul ediyorum ama bu sorunlar bekamızı tehdit edecek sorunlar değildir. Biz 20 yıl önce ABD ve 54 ülkenin işgaline karşı direnişe sıfırdan başladık.” ifadelerini kullandı.
Öncelikli hedeflerinin ekonomik sorunların üstesinden gelmek olduğunu belirten Şahin, “Maalesef biz gelmeden önce devletin kasaları ve bankaları boşaltıldı. Bankalardaki parayı eski rejim yöneticileri giderlerken götürdü. Halbuki bu paralar halkımızın parasıydı. Buna rağmen biz, gümrüklerimiz ve vergi gelirleri gibi kaynaklarımızdan, önceki rejimden kalan maaşlar dahil bazı bakanlıklarda çalışanların maaşlarını ödedik.” ifadelerini kullandı.
“Bazı ülkelerin Afganistan’a parasal yardım sözleri oldu. Bu paralar geldi mi? Veya ne kadarı ulaştı? Eğer ulaşmadıysa, Batılı ülkeler bu yolla sizi ekonomik dar boğaza mı sokmak istiyorlar?” sorusuna Şahin, “Evet, bizi ekonomik dar boğaza sokmak istiyorlar, bu bir baskıdır. İlan ettikleri yardımların hepsi ulaşmadı. Bir kısmı ulaşmış olabilir. Ama bizim ricamız, önümüzde zor bir kış var. Tüm yardımlar acil bir şekilde ulaşmalı çünkü Afganistan halkı çok zor durumda ve burada insani bir kriz söz konusu.” yanıtını verdi.
“Taliban yönetimi aleyhine yapılan propagandalar DEAŞ’a yaradı”
Afganistan’da siyasi ve ekonomik istikrarı tehdit eden unsurlardan biri olan DEAŞ terör örgütü, başta başkent Kabil olmak üzere ülkenin çeşitli kentlerinde bombalı saldırılarını sürdürüyor. Bu süreçte Taliban yönetimi, DEAŞ’ı yeteri kadar ciddiye almamakla suçlanıyor.
Konuyla ilgili soru üzerine Şahin, şunları söyledi: “DEAŞ meselesi, Taliban yönetiminin üstesinden gelemeyeceği bir sorun değildir. Bize göre DEAŞ dikkate alınacak bir örgüt değildir. Taliban yönetiminin, onlara karşı mücadele etmeye ve tüm oyunlarını boşa çıkarmaya gücü vardır. Afganistan halkı ve Taliban yönetimi aleyhine yapılan propagandalar DEAŞ’a yaradı. Eğer bu propaganda sona ererse DEAŞ sorununun daha erken hallolduğunu görürsünüz.
DEAŞ, bir İslam devletine baş kaldırıp saldırarak ne yapmak istiyor, anlaşılır gibi değil. DEAŞ’ın iddiasına göre sözde onlar da İslam devleti istiyor. İslam nizamı mevcuttur. Ülkenin işgali döneminde işgalcilere yönelik bu kadar saldırı düzenlemiyorlardı.”
“Bazı vilayetlerde kızlar liselerdeki eğitimlerine başladı”
Afganistan’da kız öğrencilerin 6’ncı sınıftan sonraki eğitimlerine ilişkin Şahin, kız öğrencilerin, İslam’a uygun bir şekilde eğitim ve çalışma haklarının olduğunu açıkça söylediklerini hatırlatarak, “Bunu uygulamaya koyduk, bazı vilayetlerimizde başladı.”
Taliban güçlerinin 15 Ağustos’ta Kabil’e girmeden önce egemenliğin barışçıl bir geçişle intikal etmesini planladıklarını fakat buna fırsat olmadığını belirten Şahin, “Bizim bir anda Kabil’e girmemiz ve Kabil yönetiminin her şeyi bir anda terk etmesi nedeniyle böyle oldu. Bu nedenle, kızların lisede okumaları konusunda sıfırdan bir mekanizma kurmak durumunda kaldık. Bazı vilayetlerde kurulan mekanizmalarla kızlar, liselerdeki eğitimlerine başladı. Bu konu üzerinde çalışmalar sürüyor.” dedi.
“Ülkeler Taliban yönetimiyle, resmiyette tanımış gibi iş birliği yapıyor”
Birçok ülkenin Taliban yönetimini resmen tanımış gibi ilişkiler içerisinde olduğunu söyleyen Şahin, şunları kaydetti: “Avrupa’nın 15 ülke büyükelçisiyle görüştük. Onlar toplu bir şekilde ‘Sizinle iş birliği yapacağız’ dediler. Son olarak Çin Dışişleri Bakanı da Dışişleri Bakan Vekili Emirhan Muttaki’yle görüştü. Bu görüşmede Çinli Bakan Taliban yönetimiyle iş birliği iradelerinin olduğunu beyan etti. Aynı şekilde ABD’nin Afganistan Özel Temsilcisi Thomas West de Taliban yönetimiyle iş birliği içerisinde olacaklarını söyledi ve yakında onunla da görüşme ihtimali var. Aslında tüm ülkeler Taliban yönetimiyle, resmiyette tanımış gibi iş birliği yapıyor fakat zahiren resmiyette tanımadılar. Pratiğe bakarsanız, Taliban yönetimini resmiyette tanıdıkları gibi bir durumu görürsünüz.”
Şahin dünya ülkeleriyle iyi ilişkiler kurmak istediklerini belirterek, “Biliyorsunuz, Afganistan madenlerle ve tabii kaynaklarla dolu. Özellikle Türkiye olmak üzere, ABD dahil tüm ülkelerin gelmesini ve Afganistan’da yatırım yapmalarını istiyoruz. Bu onlar için de halkımız için de faydalı olacak, içerisinde bulunduğumuz zor günlerde halkımıza istihdam sağlayacak, ülke ekonomisinin gelişmesine ve ekonomik bir hareketliliğe vesile olacaktır.” ifadelerini kullandı.
Taliban yönetiminin Türkiye’ye yaklaşımı ve bakış açısıyla ilgili soru üzerine Şahin, şunları söyledi: “Türkiye halkı Müslüman bir halktır. Bizim kardeşlerimizdir. Biz Türkiye ile çok yakın ilişkilere sahip olmak istiyoruz. Türkiye ile her alanda çalışmak istiyoruz. Türk iş adamları buraya gelsin yatırım projelerini başlatsınlar. Sadece iyi ilişkiler değil, kardeşçe ilişkilerimiz olsun. Bizim ricamız, Türk iş adamlarını burada görmektir. Böylece Afganistan’la Türkiye arasında bir bahara şahit olalım.”
Televizyonlara yönelik bazı kısıtlamalar getirildi
Afganistan’da Taliban yönetimi, kadınların televizyonlarda görünmesine yönelik bazı kısıtlamalara gitti. Bu kapsamında kadın sunucular İslami hicaba göre giyinecek. Kadın oyuncuların yer aldığı dizi ve tiyatro sahneleri yayınlanmayacak.
Taliban İyiliğe Davet ve Kötülükten Sakındırma Bakanlığından yapılan açıklamada, ülkedeki tüm televizyon kanallarına uyulması gereken yeni kuralların gönderildiği belirtildi.
Açıklamada, yeni kurallara göre televizyon kanallarında kadın sunucuların İslami hicaba riayet etmesinin istendiği kaydedildi.
Yeni kurallara uyulması gerektiği bildirilen açıklamada, kadın oyuncuların yer aldığı dizi ve tiyatro sahneleri ile İslami ilke ve Afgan yasalarına aykırı tüm film ve dizilerin de yayınlanmaması talep edildi.
Açıklamada, bireylere yönelik hakaret içeren programlarında da yayından kaldırılması istendi.
Peygamberler ve sahabelerin rolünün yer aldığı drama ve dizileri yayınlamanın yasak olduğu belirtilen açıklamada, ülkede hala bazı televizyon kanallarının İslam ilkeleri ve Afgan geleneklerine aykırı programlar yayınladığı öne sürüldü.
Taliban, iktidarda olduğu 1990’larda da Afganistan’da televizyon yayınını tamamen yasaklamıştı.
Son 20 yıl içerisinde ülke genelinde 300’den fazla televizyon, radyo ve gazete yayına başlamıştı.
Öte yandan Afganistan Özgür Gazeteciler Derneğine göre, Taliban’ın 15 Ağustos’ta başkent Kabil’i ele geçirmesinin ardından mali sorunlar ve kısıtlamalar nedeniyle yaklaşık 200 basın kuruluşu faaliyetlerini durdurdu.
Taliban’ın ülkenin kontrolünü ele almasından önce medya çalışanlarının yüzde 30’undan fazlasını kadınlar oluştururken şu an ise sadece birkaç kadın gazeteci çalışmalarını sürdürüyor.
Taliban’ın ülkede hakim olmasının ardından onlarca medya çalışanı ülkeyi terk etmişti.
(Kaynak: AA)
- Bir 10 Kasım Mağduriyeti: Dr. Mehmet Arslan Tutuklandı
- İktibas’ın yeni sayısı Bangladeş gündemi ile çıktı
- Diken ve Karanfil
- Hayrola Mahmud Abbas
- Bir milyon yahudi, işgal altındaki toprakları terketti
- Ya Eyyühel Müzzemmil
- Son Seyahatimizden Yansımalar
- Husi: Gazze'ye destek için vurulan gemi sayısı 177'ye çıktı
Makaleler
Hava Durumu