Seyyid Kutub’un şehadetinin 42. yılı vesilesiyle Tokat’ta, Toplumsal Dayanışma Kültür Eğitim ve Sosyal Araştırmalar Derneği (TOKAD) tarafından bir program düzenlendi. Sinan Ceran’ın konuşmacı olarak katıldığı program Beytullah Emrah Önce öncülüğünde TOKAD’ın hazırladığı “Yoldaki İşaretçi: Seyyid Kutub” belgeselinin gösterimiyle başladı. Belegeselin ardından da Özgür-Der’in 2001 yılında düzenlediği Seyyid Kutub sempozyumundan bölümler gösterildi.

Sinevizyon gösteriminin ardından Sinan Ceran, Seyyid Kutub’un düşünceleri ve özellikle “Yoldaki İşaretler” kitabı çerçevesinde bir konferans verdi.

Seyyid Kutub’un birçok yönden Müslümanlar için öncü bir rol üstlendiğini ifade eden Ceran, “Kur’an Nesli” vurgusunun üzerinde yoğunlaşılması ve bu çerçevede projeler üretilmesi gerektiğine işaret etti.

Kutub’un düşünce dünyamıza en büyük katkılarından olan “cahiliye” kavramsallaştırmasının önemine vurgu yapan Sinan Ceran, örneklerle açıkladığı

Seyyid Kutub’un, geç ve eksik anlaşılmasının tekfirci sonuçlar doğurduğunu, ya da hiç anlaşılmadığını; bazı çevrelerce de sadece “İslam âlimi” olarak değerlendirildiğini söyleyen Sinan Ceran, “Yoldaki İşaretler”de ortaya konan ve önerilen düşünce ve pratiklerin tamamen başka bir dünyaya işaret ettiğini söyledi.

Türkiye ve dünya ölçeğinde Müslümanların problemlerini Seyyid Kutub’un ulaştığı perspektiften değerlendiren Ceran, haniflerden rahatsız olmayan Mekke cahiliyesinin tevhidi haykıran ve bu doğrultuda bir sosyal yapı öneren Peygambere karşı çıktığını, bugün de bunun aynısını yaşadığımızı belirtti.

Müslümanlardan bazı kişi ve çevrelerin Seyyid Kutub’un mücadele anlayışındaki vurguları terk edip bütün enerjileriyle birtakım sivil girişimlerde İslami kimliklerini bir kenara bırakan söylemlerle yer aldıklarını hatırlatan Sinan Ceran, Allah’ı razı edecek bir mücadelenin ancak İslami söylemlerle mümkün olabileceğini, yaşadığımız ülkede de sistemin kutsallarıyla hesaplaşmadan ortaya konacak çabaların kimliksizlikten başka bir sonuç doğurmayacağını vurguladı.

Kur’an Neslini inşa edecek yapılanmalar arasındaki istişari birlikteliklerin önemine işaret eden Ceran, Müslümanlar olarak çok yoğun emek sarfetmek zorunda olduğumuzu, Seyyid Kutub’un mesajını farklı araç ve açılımlarla zenginleştirip çoğaltmak gerektiğini ifade etti. Ceran bu vesileyle, her yıl daha zengin programlarla, farklı yerlerde Seyyid Kutub’u anlamaya dönük çabaların çoğalması temennisini dile getirdi.