Sur’dan yeni göç dalgası
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bugüne kadar yasaklı olmayan Melek Ahmet Paşa Caddesi civarındaki altı mahallede sokağa çıkma yasağı ilân edilince ilçeden yeni bir göç dalgası başladı.
28-01-2016
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde sokağa çıkma yasağının olmadığı Melek Ahmet Caddesi ve altı mahalle salı akşamı YDG-H’liler tarafından hendek kazılması nedeniyle yasak kapsamına alındı. İlçede yoğunlaşan çatışmalarda 3 asker ve 1 polis şehit oldu. 3 asker ve 1 polisin tedavileri sürüyor. Bölgeye güvenlik güçleri sevk edilirken halk evlerini ve işyerlerini boşaltmaya başladı. Sur’un tarihi Urfakapı bölgesinde yoğun bir trafik oluştu.
"Arada kaldık"
Eşiyle birlikte evlerini terk eden Hasan Uyandı, iki tarafın çekişmesi nedeniyle arada kaldıklarını ve babasının evine gideceklerini anlatıyor.
“Evimiz, Melek Ahmet Caddesi'nde. Gece yarısı sokağın başına perde çekip hendek kazdılar. Bizim bu taraflarda bir şey yoktu, gece gelip kazdılar. Ne yapacağız biz şimdi, evimiz, eşyalarımız kaldı geride. Bir taraf son ‘terörist’ kalıncaya dek operasyonu sürdüreceğini öbür taraf çıkmayacağını söylüyor. Arada biz gidiyoruz.”
80 yaşında sokakta
İsmet Taş 80 yaşında ve gücü ancak surların diğer tarafına geçmeye yetmiş. Üzerinde ince bir giysiyle zorlanarak yürüyen Taş, kaldırımın kenarına çöktükten sonra dua etmeye başlıyor.
“Bizim ne suçumuz günahımız var, hava çok soğuk, dışarıda kimse dayanamaz. Oğlum Aydın işsiz, daha ne kadar sürecek bu, Allah’tan korkmuyorlar mı bunlar? Diğer oğlum kapıcı, yanına gideceğiz ama onların gücü bizi de kaldırmaya yetmez ki. Ne yapacağımızı şaşırdık. Allah’ım bu ateşe su döksün, Allah fakir fukaranın yardımcısı olsun.”
"Ya Rabbim bizi bunların şerrinden koru"
Melek Ahmet Caddesi’nden çıkanlar Sur’u Urfakapı tarafından terk ediyorlar. Terk edenlerin çoğu Urfakapı civarındaki Sarı Saltuk Türbesi’nin yanından geçerken Fatiha okuyup dua ediyorlar. Hamallık yapan Sait Temel onlardan biri.
“Ya Rabbim bizi bunların şerrinden koru, bizi bu türbenin yüzü suyu hürmetine ver Allah’ım. Bu ateşe su dök Rabbim, dayanacak gücümüz kalmadı.”
"Yardım değil barış"
Murat Çelik, Melek Ahmet Paşa caddesi üzerinde toptancılık yapıyor. Evi de aynı cadde üzerinde ve ilçeyi terk ederken yardım beklemediklerini söylüyor. Çelik’in tek isteği barış.
“Akşam 10:30 gibi eve geldim. Melek Ahmet Paşa’da oturuyorum. Baktım sokağımızın önüne branda çekilmiş. Anladım, hendek kazıyorlardı. Çıktım eve ve sabah her taraf hendek ve barikat dolu. Çıktık semtten akrabalara gideceğiz. Buradan çıktığım için kimselerden yardım istemiyorum. Bize barışı versinler yeter başka bir talebim yok.”
Hendekler nasıl kazıldı?
Sur’dan çıkanlar öfkeli. Eksi beş derecede üşümüş, korkmuş ve kızgınlıkla evlerini terk edenlerin Urfakapı önünde oluşturdukları kalabalık saat ilerledikçe artıyor. İlçeden yükselen silah ve patlama sesleri oldukça yakın noktalardan geliyor. Çoğu basın mensuplarına konuşmak dahi istemiyor. Bunu da ‘ne değişecek ki’ diye gerekçelendiriyorlar. Ancak Urfakapı surlarına yakın bir noktada olan Tarancı Sokak’ta oturan ve adını vermek istemeyen bir kişi kalabalıktan biraz uzaklaştıktan sonra gece boyunca nelerin yaşandığını anlatıyor:
“Gece yarısı 15-20 kişi geldi, yüzleri maskeli. Her biri aha bunun kadar (Oradan geçen 14 yaşlarında bir çocuğu işaret ediyor). Mahallenin çocukları değil belli dışarıdan gelmişler. Kazıyorlar karınca gibi çalışıyorlar. Sonra bir kamyon geldi, kum torbaları indirdi. Alıp yerleştirdiler. Evden izledim bunları. Ne polis var ne soran. Sabah kalktık ki mahalle çukur dolu.”
Bir gazetecinin ‘niye polise haber vermediniz’ sorusu üzerine yeniden anlatmaya başlıyor.
“Diyelim ki polise haber verdik. Geldiler ve çatışma çıktı, polis şehit oldu. O zaman hesabını sormayacaklar mı? Bize ‘pusuya düşürdünüz’ demeyecekler mi? Ya arkadaş, kamyonla kum, torba getiriyorlar sen nasıl görmezsin? Burada aylardır operasyonlar var, gece yarısı takır tukur kazıyorlar niye müdahale etmezsin.? Birkaç parça öteberi alıp hanımımla çıktık. Kapıya kilit vurduk. Şimdi nereye gideceğiz bilmiyorum. Evim kira, 300 lira veriyorum. Elektriğim kaçak, suyum kaçak, ev sahibi 'Evime sahip çık, kira verme' diyor, şeker gibi adam. Şimdi çıkıp başka bir yerde ev kiralamamın maliyeti bana aylık bin lira; peki gücüm var mı? Yok.”
Yasak kapsamına alındı
Melek Ahmet Paşa Caddesi üzerindeki mahallelerde kazılan hendekler nedeniyle Sur ilçe kaymakamlığı tarafından altı mahallede daha sokağa çıkma yasağı ilân edildi. Abdaldede, Alipaşa, Lalebey, Süleyman Nazif ve Ziya Gökalp mahalleleri ile Melek Ahmet Paşa Caddesi ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı kapsamına alındı. Sur’da yasak kapsamına giren mahalle sayısı 11’e yükseldi.
(Kaynak: Al Jazeera)
-
naimi 28-01-2016 22:45
Diyarbakir Suricine gitmiyeler,sehri yakinda tanimayan,minicik evler,dar sokaklari bitisik ve ustuste yigilan benonarme evlere oyle sokaklara girersin bazen iki kisi ancak gecer,bir polisin dolasmasi cok zor.sanirim suricinde olaylarin sonuna geliniyor.suricinde buyuk felaket yasandi.ozgurluk adina savasi sehirlere tasiyarak,hendekleri kaziyip tahrip kaliplariyla kurt halkinin evlerini kurt halkin zindanina cevirdiler.eger ozgurluk buysa,lenet olsun onlara.bu sosyalist bozuntulari kurt halkina verdigi zarar haddindan fazladir.ozzelikle,islami kavramlar konusunda buyuk tahribatlar yapmistir.urgut bolgede insiyatifi eline gecirmesi durumda musluman kurtlere asla hayat hakki tanimiyacaktir.ornekleri suruyede.afrin,haseke,rasulayn,vs.muslumanlara nasil muamaele edildiyse,tum kurdistan bolgesinde ayni seyleri yapacaklarindan suphe yoktur.simdilik,kurt halki toplumsal isyanda urgutu yalnizliga itmenin cezasini cekiyorlar.hain ilan ediliyorlar.evde cikinca evlerini yakiyorlar.tahrip kaliplari bomba duzeneklerini evlere,sobalara,kuan sayfalari arasina,camilere,ara sokaklara yerlestirip,hertarafi pacavraya dunusturduler.bunun adi kurt halkinin ozgurlugu.baris sureci icinde hukumetin baris sureci sekte vurulmasin diye bos verdigi icin,bolgeyi silah deposu haline getirip,pacavraya dunusturduler.urgut mantiginda,din,iman,namus,seref,vijdan,merhamet,ilke denen zerre kadar bulamazsiniz.belli bir islami cevrenin disinda,eskiden oldugu gibi yine kurt halkina karsi duyarsiz kaliniyor.simdi suriyede yasanan olaylarin aynisi kurt bolgelerinde yasaniyor.surici ikiyuzbin kisinin yasadigi bir ilcedir.evden canini kurtaranlar,urgut tarafindan evleri yakiliyor.tuzaklanan yerler zaten harabe haline geliyor.muslumanlarin yardim konusunda bolgede kurt halkina yardim yapmasi durumda islami sorumlulugu unutmamak lazim.smdi ise urgutun buyuk bir ilce olan baglara yunelmeye yunelik duyumlar ortalikta dolasiyor.
- Bir 10 Kasım Mağduriyeti: Dr. Mehmet Arslan Tutuklandı
- İktibas’ın yeni sayısı Bangladeş gündemi ile çıktı
- Diken ve Karanfil
- Hayrola Mahmud Abbas
- Bir milyon yahudi, işgal altındaki toprakları terketti
- Ya Eyyühel Müzzemmil
- Son Seyahatimizden Yansımalar
- Husi: Gazze'ye destek için vurulan gemi sayısı 177'ye çıktı
Makaleler
Hava Durumu