"Bayan" Arama Sonuçları
Bayuncuk davasında bir hukuksuz karar daha
Halis Bayancuk’a verilen akıl almaz cezalar hakkında adliye önünde yapılmak istenen basın açıklaması dahi polis tarafından engellenmeye çalışıldı!
Halis Bayancuk’a verilen akıl almaz cezalar hakkında adliye önünde yapılmak istenen basın açıklaması dahi polis tarafından engellenmeye çalışıldı!
Hukuksuzluk protestosuna 25 gözaltı
Halis Bayancuk’un uğradığı yargı zulmüne dikkat çekmek adına başlatılan yürüyüşe polis müdahale etti.
Halis Bayancuk’un uğradığı yargı zulmüne dikkat çekmek adına başlatılan yürüyüşe polis müdahale etti.
İstanbul Sözleşmesi üzerinden çirkin şantaj (HABER-VİDEO)
İstanbul Sözleşmesinin ortaya çıkardığı tehlikeye dikkat çeken Hak ve Kardeşlik Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Naki Erdemir "Kadının beyanı esastır dendiği zaman ülke çöküyor. Ben fakültede ders arasında odamın kapısını arkadan kilitliyorum. Bir öğrenci geldi bana dedi ki ‘Benim okulum uzayacak, aileni düşünüyorsan, kariyerini düşünüyorsan geçireceksin. Türkiye seni tanıyor, perişan ederim seni’ dedi. Bu bayan öğrenciyi dersten geçirmek zorunda kaldım. " dedi
İstanbul Sözleşmesinin ortaya çıkardığı tehlikeye dikkat çeken Hak ve Kardeşlik Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Naki Erdemir "Kadının beyanı esastır dendiği zaman ülke çöküyor. Ben fakültede ders arasında odamın kapısını arkadan kilitliyorum. Bir öğrenci geldi bana dedi ki ‘Benim okulum uzayacak, aileni düşünüyorsan, kariyerini düşünüyorsan geçireceksin. Türkiye seni tanıyor, perişan ederim seni’ dedi. Bu bayan öğrenciyi dersten geçirmek zorunda kaldım. " dedi
Halis Bayuncuk tahliye kararı sonrası yeniden tutuklandı
Hakkındaki mesnetsiz iddialar yüzünden 3 yıldır tutuklu yargılanan Halis Bayancuk, bugün görülen mahkemesi sonrasında tahliye kararı verildi. Bayancuk ispat edilemeyen suçlamalar yüzünden 2007 yılından bu yana toplamda 6 yıl 7 ay boyunca tutuklu yargılandı. Savcının tahliyeye itirazı sonrası Halis Bayancuk yeniden tutuklandı.
Hakkındaki mesnetsiz iddialar yüzünden 3 yıldır tutuklu yargılanan Halis Bayancuk, bugün görülen mahkemesi sonrasında tahliye kararı verildi. Bayancuk ispat edilemeyen suçlamalar yüzünden 2007 yılından bu yana toplamda 6 yıl 7 ay boyunca tutuklu yargılandı. Savcının tahliyeye itirazı sonrası Halis Bayancuk yeniden tutuklandı.
Kimya: Kadınlar sosyalleşme ve toplumsallaşma adına evinden ve kimliğinden kopmamalı
İlmî ve Kültürel Araştırmalar Vakfı-İLKAV Alternatif Eğitim konferansları İLKAV Vakfı bayan hocalarından Neslihan Kimya hanımın sunduğu “Müslüman Kadının Tesettürü ve Toplumdaki Yeri“ başlıklı sunumu ile devam ediyor.
İlmî ve Kültürel Araştırmalar Vakfı-İLKAV Alternatif Eğitim konferansları İLKAV Vakfı bayan hocalarından Neslihan Kimya hanımın sunduğu “Müslüman Kadının Tesettürü ve Toplumdaki Yeri“ başlıklı sunumu ile devam ediyor.
Her alanda Allah'a boyun eğmenin adı: Tevhid (VİDEO)
Kalem-Der bayanlar komisyonunun organize ettiği 2017-2018 eğitim yılı aylık konferanslar serisinin ilki olan "Müslüman Kadının Dâvâsı Tevhid" konferansı yapıldı!
Kalem-Der bayanlar komisyonunun organize ettiği 2017-2018 eğitim yılı aylık konferanslar serisinin ilki olan "Müslüman Kadının Dâvâsı Tevhid" konferansı yapıldı!
Kalem-Der'den konferansa davet
Kalem-Der bayanlar komisyonunun bayan kardeşlerimize yönelik olarak organize ettiği konferanslar serisinin ilki 09 Aralık 2017 Cumartesi gerçekleştirilecektir.
Kalem-Der bayanlar komisyonunun bayan kardeşlerimize yönelik olarak organize ettiği konferanslar serisinin ilki 09 Aralık 2017 Cumartesi gerçekleştirilecektir.
Mersine Davet
Son zamanlarda tesettür giyinen bayanlar ehliyet almak için direksiyon dersleri için bayan hoca arıyor.
Son zamanlarda tesettür giyinen bayanlar ehliyet almak için direksiyon dersleri için bayan hoca arıyor.
Belçika'da peçeli Müslümana 18 ay hapis
Belçika'da 'nikab' adı verilen peçe giydiği için polis tarafından müdahale edilen ve polise direnen Müslüman bayan için 18 ay hapis cezası isteniyor.
Belçika'da 'nikab' adı verilen peçe giydiği için polis tarafından müdahale edilen ve polise direnen Müslüman bayan için 18 ay hapis cezası isteniyor.
Mescid-i Ma'ruf'da 'Gündeme Dair Hasbihal'
Kısa bir süre önce Ümraniye'de faaliyetlerine başlayan Mescid-i Ma'ruf gündeme dair hasbihal gerçekleştiriyor. 5 Eylül'deki programda bayan kardeşlerimize yer ayrılmıştır.
Kısa bir süre önce Ümraniye'de faaliyetlerine başlayan Mescid-i Ma'ruf gündeme dair hasbihal gerçekleştiriyor. 5 Eylül'deki programda bayan kardeşlerimize yer ayrılmıştır.
"Türkiye'nin Siyasal Problemleri" konusuna devam
Kalem-Der'in organize ettiği Çarşamba seminerlerinin Aralık ayı konuğu olan Gazetici Yazar Faruk Köse birincisini 3 Aralık 2014 günü gerçekleştirdiği seminerlerine devam ediyor. 10 Aralık 2014 günü ikincisi gerçekleşecek olan seminer 17-24-31 Aralık 2014 çarşamba akşamları yapılacak olan programlar ile sürecek. Bayanlara da yer ayrılan seminere bütün müslümanlar davetlidir.
Kalem-Der'in organize ettiği Çarşamba seminerlerinin Aralık ayı konuğu olan Gazetici Yazar Faruk Köse birincisini 3 Aralık 2014 günü gerçekleştirdiği seminerlerine devam ediyor. 10 Aralık 2014 günü ikincisi gerçekleşecek olan seminer 17-24-31 Aralık 2014 çarşamba akşamları yapılacak olan programlar ile sürecek. Bayanlara da yer ayrılan seminere bütün müslümanlar davetlidir.
Kalem-Der'de Suriye cihadı konuşulacak
Kalem-Der olarak organize edilen aylık konferanslar serisi bu ay Suriye'de devam eden cihadı konu alıyor. Suriye Alimler Birliği Üyesi Eymen ŞABANİ'nin konuşmacı olarak katılacağı ''Suriye Cihadı Nereye Gidiyor'' konu başlağını taşıyan konferans 22 Kasım 2014 Cumartesi günü Saat: 20:00'da dernek binasında gerçekleştirilecektir. Bayan kardeşlerimizede yer ayrılan konferansa tüm müslümanlar davetlidir.
Kalem-Der olarak organize edilen aylık konferanslar serisi bu ay Suriye'de devam eden cihadı konu alıyor. Suriye Alimler Birliği Üyesi Eymen ŞABANİ'nin konuşmacı olarak katılacağı ''Suriye Cihadı Nereye Gidiyor'' konu başlağını taşıyan konferans 22 Kasım 2014 Cumartesi günü Saat: 20:00'da dernek binasında gerçekleştirilecektir. Bayan kardeşlerimizede yer ayrılan konferansa tüm müslümanlar davetlidir.
İstanbulda Fetva
magazin programlarının genellikle cereyan ettiği bölgelerden olarak eğlence mekanları bu bayanların mesleki açıdan kazanç sağladıkları yerlerin başında geliyor. Şehrin genelinde eğlence mekanları
magazin programlarının genellikle cereyan ettiği bölgelerden olarak eğlence mekanları bu bayanların mesleki açıdan kazanç sağladıkları yerlerin başında geliyor. Şehrin genelinde eğlence mekanları
Kalem-Der yeni sezona Esmaül Hüsna ile başladı
Kalem-Der yeni sezona "Esmaü-l Hüsna" dersleri ile başladı, dernek yetkililerinden yapılan açıklamada yıl boyu devam edecek olan derslerde bayanlarada yer ayrıldığı ve ailece katılmanın mümkün olduğu belirtildi.
Kalem-Der yeni sezona "Esmaü-l Hüsna" dersleri ile başladı, dernek yetkililerinden yapılan açıklamada yıl boyu devam edecek olan derslerde bayanlarada yer ayrıldığı ve ailece katılmanın mümkün olduğu belirtildi.
Kalem-Der'de "Takva Bilinci" konuşuldu
Kalemder bayanlar Komisyonunun organize ettiği Tâkva Bilinci adlı Konferans yapıldı. Abdulhamit Kahraman’ın bir sunun yaptığı Konferans, Kalemder dernek binasında gerçekleştirildi.
Kalemder bayanlar Komisyonunun organize ettiği Tâkva Bilinci adlı Konferans yapıldı. Abdulhamit Kahraman’ın bir sunun yaptığı Konferans, Kalemder dernek binasında gerçekleştirildi.
Kayseri’de ikinci kitap paneli yapıldı
İlim Hikmet Vakfı üniversite bayanlar komisyonu olarak ikinci kitap panelimizi de alnımızın akıyla gerçekleştirdik. Kişilikleri ve fikirleriyle toplumda önemli bir yer tutmuş dava adamlarının, zihin dünyamızda ufuklar açan, çağdaş ve kitleler üzerinde derin etkiler bırakmış üstadların birer eserini paylaştık misafirlerimizle.
İlim Hikmet Vakfı üniversite bayanlar komisyonu olarak ikinci kitap panelimizi de alnımızın akıyla gerçekleştirdik. Kişilikleri ve fikirleriyle toplumda önemli bir yer tutmuş dava adamlarının, zihin dünyamızda ufuklar açan, çağdaş ve kitleler üzerinde derin etkiler bırakmış üstadların birer eserini paylaştık misafirlerimizle.
Kayseri’de Seyyid Kutub ve El Benna anlatıldı
İlim Hikmet Vakfı Üniversite Bayanlar Komisyonu, İslamcı hareketin iki önemli önderi olan Hasan El Benna ve Seyyid Kutub’un biyografilerinin anlatıldığı bir program gerçekleştirdi..
İlim Hikmet Vakfı Üniversite Bayanlar Komisyonu, İslamcı hareketin iki önemli önderi olan Hasan El Benna ve Seyyid Kutub’un biyografilerinin anlatıldığı bir program gerçekleştirdi..
MEB müfettişllerinden, İHL'ye başörtüsü baskını
Geçtiğimiz ay İnegöl İmam Hatip Lisesi`ne aniden teftişe gelen Milli Eğitim Bakanlığı müfettişleri, bayan öğretmen ve öğrencilerin derslere başörtülü olarak girdiklerini ve kız-erkek öğrencilerin ayrı sınıflarda ders gördüklerini gerekçe göstererek okul yönetimi hakkında tutanak tuttu.
Geçtiğimiz ay İnegöl İmam Hatip Lisesi`ne aniden teftişe gelen Milli Eğitim Bakanlığı müfettişleri, bayan öğretmen ve öğrencilerin derslere başörtülü olarak girdiklerini ve kız-erkek öğrencilerin ayrı sınıflarda ders gördüklerini gerekçe göstererek okul yönetimi hakkında tutanak tuttu.
Suriyeli muhalifler: Esad Moğollar gibi saldırıyor
Suriyeli muhaliflerin İstanbul buluşmasında öğleden sonraki oturumda Suriyeli Kürtlerin temsilcileri isteklerini aktardı. Suriye'de günlerdir devam eden eylemler ve gelinen noktanın tartışıldığı konferansın öğleden sonraki ikinci bölümünde Suriyeli Kürtler söz aldı. Mücadelelerini anlatan Kürtler talaplerini de sıraladı. KÜRTLER TALEPLERİNİ SIRALADI İstanbul Grand Cevahir otelindeki konferansta konuşan Kürt liderlerden Rabban Ramazan, Suriye’nin farklı yerlerinde rejim karşıtı mücadele eden kardeşlerinin mücadelelerini desteklediklerini ve demokratik bir Suriye için mücadele ettiklerini söyledi. Rejimin ‘korkutma’ siyaseti uyguladığını ve muhalifleri bastırmak için komplo teorisi ürettiğini dile getiren Ramazan, “Suriye İçişleri Bakanlığı’nın el Muhaberat ile birlikte muhaliflere yönelik operasyon yapmasının durdurulmasını talep ediyoruz” ifadesini kullandı. Ramazan şunları söyledi: "Hapishanelerde binlerce insan suçsuz esir tutuluyor. Bugün de aynı siyaset uygulanıyor ve göstericiler öldürülüyor. Suriye’de hükümet rejimden bağımsız değildir. Halk yönetime katılmak istiyor; Kürtlere, Türkmenlere, Asurilere uygulanan ayrımcı politikaların sonlandırılmasını istiyor" Ramazan taleplerini ise şu şekilde sıraladı: “Talebimiz gösterilere izin verilmesidir, gösterilerde öldürülenler ‘şehit’ olarak kabul edilsin, askeri mahkemeler kaldırılsın, siyasi suçlarla ilgili dosyalar kapatılsın, grev, medya ve siyasi partilere izin verecek kanuni düzenlemeler yapılarak çok partili sisteme geçilsin, şu an yapılan tutuklamalar ile ilgili kamuoyu bilgilendirilsin, Anayasa’daki 8. madde ortadan kaldırılsın, böylece, Suriye devletinin Kürtler, Türkmenler ve Süryanilere farklı etnik ve dini ayrımcılığı da kalkacak. VAROL: REFORM YAPACAK GÜCÜN YOKSA GÖREVİ BIRAK Konferansta konuşan yazar Ahmer Varol ise Suriye’de adaletin uygulanması ve katillerin cezalandırılması gerektiğinin altını çizdi. Varol, “Yönetimden katillerin bulunmasını istiyoruz; ancak katillerin başında bizzat Beşar Esad’ın kardeşi bulunuyor. Esad kardeşine ceza verebilir mi" şeklinde konuştu. Varol gerçek anlamda reformun halkı ikna edecek şekilde yapılması gerektiğinin de altını çizdi. Suriye’nin Filistin siyasetine de dikkat çeken Varol, “Bu ülkenin, Filistin’e yardım ediyor diye halkına zulmetmesine izin veremeyiz,” ifadesini kullandı. Son olarak Varol bir takım menfaat hesaplarından dolayı Suriye yönetimi ile çıkar ilşkilerinin korunması gerektiğini savunan yaklaşımların kabul edilemez olduğunun altını çizdi ve Türkiye ile İran’ın politikasını yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ekledi. MÜNİR: HAPİSANELERDE DOĞAN ÇOCUKLARIN SUÇU NE? Suriyeli bayan temsilci Azad Münir “Suriye rejimi kadın ve erkeklere zulüm açısından eşit davranıyor, Suriye’de kadına da erkeğe de aynı şekilde işkence ediliyor” dedi. Çocukların dahi işkencelere maruz kaldığını dile getiren Münir, yıllar geçmesine rağmen işkencelerin azalmadığının altını çizdi. Suriye’de kadınların büyük bedeller ödediğini dile getiren Münir; Suriye polisinin gözaltına almak istediği erkeği bulamadığı zaman hanımını esir aldığını ve rehine olarak kullandığını belirtti. Birçok çocuğun hapishanelerde, yine bir o kadarının da ülkelerinin dışında doğduğunu hatırlatan Münir; “bu zulmü bu insanlara neden çektirdiler, niçin 13 yaşındayken ben vatanıma özlemlerimi yazdım ve niçin yazdıklarımdan dolayı Suriye’deki akrabalarım sorgulandı” sorularını yöneltti. Sorulması gereken çok sorular olduğunu dile getiren Münir, “ben konuşurken masun insanlar tanklar ile bombalanıyor, biz hiçbir şey yapamıyoruz. Bu tahammül edilemez bir şey. Ben hürriyetimi istiyorum ve vatanıma girme izni istiyorum,” dedi. MECİT: ESAD MOĞOLLAR GİBİ SALDIRDI Mecit kabileleri şeyhi Abdulrahim Mecit, Suriye’de farklı kabilelerin taleplerine Esad rejimini cevap vermeye çağırdıklarını; ancak Beşar Esad’ın ve Baas Partisi’nin taleplerine kulak asmadıklarını dile getirdi. Esad’ın taleplere katliamlar yaparak cevap verdiğini dile getiren Mecit, “Humus’ta Baas güçleri Moğollar gibi saldırdılar” dedi. Suriye yönetiminin gösterilerde ölen insanların bedenlerini ailelerine vermemek için toplu mezarlara gömeceklerini açıklayan Mecit; rejimin alenen halkını katlettiğini belirtti. Türkiye’ye seslenen Mecit, Baas rejimi üzerine baskı yapılmasını ve katliamlara son verilmesini için adım atılmasını istedi. Son olarak Mecit, “Peygamberimizin Hira Mağarası’nda dediği gibi ‘ biz ikimiz değiliz; üçüncümüz Allah’” diyerek sözlerini sonlandırdı. ABDURRAHMAN: ÖZGÜR SEÇİMLER İSTİYORUZ Antakya’da mülteci olarak bulunan Suriye İnsan Hakları Örgütünden Abdulhaviz Abdurrahman, Suriye’deki rejimin Cuma gününden beri yüzlerce kişiyi öldürdüğünü hatırlatarak, Baas güçlerinin tam anlamıyla katliam gerçekleştirdiğini sözlerine ekledi. Suriye’de yaralıların sayısının bini geçtiğini ifade eden Abdurrahman, Suriye’de yolsuzlukların da devam ettiğini ifade etti. Abdurrahman taleplerini şöyle sıraladı: Suriye’de halkın taleplerine karşılık verilerek Baas tekelinin sonlandırılması Siyasi ve fikir suçlularının serbest bırakılması Kürtlere siyasi hakların verilmesi Belediye ve özgür seçimler için düzenleme yapılması TÜRKMENLER: REJİMİN ADIMLARI OLUMLU AMA YETERSİZ Suriye Türkmen Topluluğu temsilcisi Tarık Cevizci, Suriye Türklerinin şiddete başvuranları kınadıklarını dile getirdi. Vatanı yıkmanın ihanet olduğunu belirten Cevizci, gösterilere güvenlik güçlerinin tutumunun yanlış olduğunu sözlerine ekledi. Cevizci, rejim tarafından alınan son adımların olumlu ancak yeterli olmadığını dile getirdi. SİİDE: SURİYE REJİMİ MEŞRUİYETİNİ KAYBETMEDİ Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Merkezinden Kürt araştırmacı Abdulbasık Siide “Suriye rejimi meşruiyetini kaybetmedi; zaten yoktu. Bu rejim askeri darbe ile yönetimi devraldı ve Baba Esad kendisi ile devrim yapanlara karşı devrim yaptı” dedi. Siide, “halk vatanında tam bir yabancılaşma içerisindedir” diyerek yöneticilerin kim olduğu noktasında halkın kafasında soru işaretleri olduğunu hatırlattı. “Suriye’de temel sorun baskı rejimidir, Suriye’de bir vatandaş havaalanına gittiğinde suçlu muamelesi görüyor,” diyen Siide, Baas ideolojisinin halktan tamamen koptuğunu sözlerine ekledi. Siide, Suriye ordusu içerisinde de mezhepsel bir sorun olduğunu hatırlattı ve rejimin güçlü kalabilmek için orduyu kullandığını sözlerine ekledi. Esad’a da seslenen Siide, “yönetemiyorum diyorsan görevi bırak” çağrısı yaptı. KİMLER KATILIYOR? Katılımcılar arasında Suriye İslam Alimleri Birliği Başkanı Şeyh Muhammed el Sabuni, Ahmet Ramazan, Müslüman Kardeşler Genel Sekreteri Muhammed Şıfki, Suriye İnsan Hakları Örgütü Başkanı Velid Saffur başta olmak üzere dünyanın birçok yerinden Suriyeli temsilciler katılıyor.
Suriyeli muhaliflerin İstanbul buluşmasında öğleden sonraki oturumda Suriyeli Kürtlerin temsilcileri isteklerini aktardı. Suriye'de günlerdir devam eden eylemler ve gelinen noktanın tartışıldığı konferansın öğleden sonraki ikinci bölümünde Suriyeli Kürtler söz aldı. Mücadelelerini anlatan Kürtler talaplerini de sıraladı. KÜRTLER TALEPLERİNİ SIRALADI İstanbul Grand Cevahir otelindeki konferansta konuşan Kürt liderlerden Rabban Ramazan, Suriye’nin farklı yerlerinde rejim karşıtı mücadele eden kardeşlerinin mücadelelerini desteklediklerini ve demokratik bir Suriye için mücadele ettiklerini söyledi. Rejimin ‘korkutma’ siyaseti uyguladığını ve muhalifleri bastırmak için komplo teorisi ürettiğini dile getiren Ramazan, “Suriye İçişleri Bakanlığı’nın el Muhaberat ile birlikte muhaliflere yönelik operasyon yapmasının durdurulmasını talep ediyoruz” ifadesini kullandı. Ramazan şunları söyledi: "Hapishanelerde binlerce insan suçsuz esir tutuluyor. Bugün de aynı siyaset uygulanıyor ve göstericiler öldürülüyor. Suriye’de hükümet rejimden bağımsız değildir. Halk yönetime katılmak istiyor; Kürtlere, Türkmenlere, Asurilere uygulanan ayrımcı politikaların sonlandırılmasını istiyor" Ramazan taleplerini ise şu şekilde sıraladı: “Talebimiz gösterilere izin verilmesidir, gösterilerde öldürülenler ‘şehit’ olarak kabul edilsin, askeri mahkemeler kaldırılsın, siyasi suçlarla ilgili dosyalar kapatılsın, grev, medya ve siyasi partilere izin verecek kanuni düzenlemeler yapılarak çok partili sisteme geçilsin, şu an yapılan tutuklamalar ile ilgili kamuoyu bilgilendirilsin, Anayasa’daki 8. madde ortadan kaldırılsın, böylece, Suriye devletinin Kürtler, Türkmenler ve Süryanilere farklı etnik ve dini ayrımcılığı da kalkacak. VAROL: REFORM YAPACAK GÜCÜN YOKSA GÖREVİ BIRAK Konferansta konuşan yazar Ahmer Varol ise Suriye’de adaletin uygulanması ve katillerin cezalandırılması gerektiğinin altını çizdi. Varol, “Yönetimden katillerin bulunmasını istiyoruz; ancak katillerin başında bizzat Beşar Esad’ın kardeşi bulunuyor. Esad kardeşine ceza verebilir mi" şeklinde konuştu. Varol gerçek anlamda reformun halkı ikna edecek şekilde yapılması gerektiğinin de altını çizdi. Suriye’nin Filistin siyasetine de dikkat çeken Varol, “Bu ülkenin, Filistin’e yardım ediyor diye halkına zulmetmesine izin veremeyiz,” ifadesini kullandı. Son olarak Varol bir takım menfaat hesaplarından dolayı Suriye yönetimi ile çıkar ilşkilerinin korunması gerektiğini savunan yaklaşımların kabul edilemez olduğunun altını çizdi ve Türkiye ile İran’ın politikasını yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ekledi. MÜNİR: HAPİSANELERDE DOĞAN ÇOCUKLARIN SUÇU NE? Suriyeli bayan temsilci Azad Münir “Suriye rejimi kadın ve erkeklere zulüm açısından eşit davranıyor, Suriye’de kadına da erkeğe de aynı şekilde işkence ediliyor” dedi. Çocukların dahi işkencelere maruz kaldığını dile getiren Münir, yıllar geçmesine rağmen işkencelerin azalmadığının altını çizdi. Suriye’de kadınların büyük bedeller ödediğini dile getiren Münir; Suriye polisinin gözaltına almak istediği erkeği bulamadığı zaman hanımını esir aldığını ve rehine olarak kullandığını belirtti. Birçok çocuğun hapishanelerde, yine bir o kadarının da ülkelerinin dışında doğduğunu hatırlatan Münir; “bu zulmü bu insanlara neden çektirdiler, niçin 13 yaşındayken ben vatanıma özlemlerimi yazdım ve niçin yazdıklarımdan dolayı Suriye’deki akrabalarım sorgulandı” sorularını yöneltti. Sorulması gereken çok sorular olduğunu dile getiren Münir, “ben konuşurken masun insanlar tanklar ile bombalanıyor, biz hiçbir şey yapamıyoruz. Bu tahammül edilemez bir şey. Ben hürriyetimi istiyorum ve vatanıma girme izni istiyorum,” dedi. MECİT: ESAD MOĞOLLAR GİBİ SALDIRDI Mecit kabileleri şeyhi Abdulrahim Mecit, Suriye’de farklı kabilelerin taleplerine Esad rejimini cevap vermeye çağırdıklarını; ancak Beşar Esad’ın ve Baas Partisi’nin taleplerine kulak asmadıklarını dile getirdi. Esad’ın taleplere katliamlar yaparak cevap verdiğini dile getiren Mecit, “Humus’ta Baas güçleri Moğollar gibi saldırdılar” dedi. Suriye yönetiminin gösterilerde ölen insanların bedenlerini ailelerine vermemek için toplu mezarlara gömeceklerini açıklayan Mecit; rejimin alenen halkını katlettiğini belirtti. Türkiye’ye seslenen Mecit, Baas rejimi üzerine baskı yapılmasını ve katliamlara son verilmesini için adım atılmasını istedi. Son olarak Mecit, “Peygamberimizin Hira Mağarası’nda dediği gibi ‘ biz ikimiz değiliz; üçüncümüz Allah’” diyerek sözlerini sonlandırdı. ABDURRAHMAN: ÖZGÜR SEÇİMLER İSTİYORUZ Antakya’da mülteci olarak bulunan Suriye İnsan Hakları Örgütünden Abdulhaviz Abdurrahman, Suriye’deki rejimin Cuma gününden beri yüzlerce kişiyi öldürdüğünü hatırlatarak, Baas güçlerinin tam anlamıyla katliam gerçekleştirdiğini sözlerine ekledi. Suriye’de yaralıların sayısının bini geçtiğini ifade eden Abdurrahman, Suriye’de yolsuzlukların da devam ettiğini ifade etti. Abdurrahman taleplerini şöyle sıraladı: Suriye’de halkın taleplerine karşılık verilerek Baas tekelinin sonlandırılması Siyasi ve fikir suçlularının serbest bırakılması Kürtlere siyasi hakların verilmesi Belediye ve özgür seçimler için düzenleme yapılması TÜRKMENLER: REJİMİN ADIMLARI OLUMLU AMA YETERSİZ Suriye Türkmen Topluluğu temsilcisi Tarık Cevizci, Suriye Türklerinin şiddete başvuranları kınadıklarını dile getirdi. Vatanı yıkmanın ihanet olduğunu belirten Cevizci, gösterilere güvenlik güçlerinin tutumunun yanlış olduğunu sözlerine ekledi. Cevizci, rejim tarafından alınan son adımların olumlu ancak yeterli olmadığını dile getirdi. SİİDE: SURİYE REJİMİ MEŞRUİYETİNİ KAYBETMEDİ Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Merkezinden Kürt araştırmacı Abdulbasık Siide “Suriye rejimi meşruiyetini kaybetmedi; zaten yoktu. Bu rejim askeri darbe ile yönetimi devraldı ve Baba Esad kendisi ile devrim yapanlara karşı devrim yaptı” dedi. Siide, “halk vatanında tam bir yabancılaşma içerisindedir” diyerek yöneticilerin kim olduğu noktasında halkın kafasında soru işaretleri olduğunu hatırlattı. “Suriye’de temel sorun baskı rejimidir, Suriye’de bir vatandaş havaalanına gittiğinde suçlu muamelesi görüyor,” diyen Siide, Baas ideolojisinin halktan tamamen koptuğunu sözlerine ekledi. Siide, Suriye ordusu içerisinde de mezhepsel bir sorun olduğunu hatırlattı ve rejimin güçlü kalabilmek için orduyu kullandığını sözlerine ekledi. Esad’a da seslenen Siide, “yönetemiyorum diyorsan görevi bırak” çağrısı yaptı. KİMLER KATILIYOR? Katılımcılar arasında Suriye İslam Alimleri Birliği Başkanı Şeyh Muhammed el Sabuni, Ahmet Ramazan, Müslüman Kardeşler Genel Sekreteri Muhammed Şıfki, Suriye İnsan Hakları Örgütü Başkanı Velid Saffur başta olmak üzere dünyanın birçok yerinden Suriyeli temsilciler katılıyor.
Mehmet Görmez bu yazıyı okumalı
"İslam dışı ve pagan bir kültüre ait bir rezaleti, İslam'ın peygamberiyle bir arada zikreden fikir zavallıları da olabiliyor ne yazık ki. Kimi dindar görüntülü bayan yazarlar, “Hz. Hatice böyle bir günde yaşasaydı bu günü nasıl geçirirdi?” sorusuna muhatap oluyorlar ve “şunu yapardı, bunu yapardı” diye birtakım cevaplar yetiştiriyorlar. Oysa verilecek tek cevap olmalıdır: Peygamber (a.s)’ın ve onun şerefli eşi, müminlerin annesinin böyle batıl günleri yoktu. Peygamber ve ehli beyti, böylesine İslam dışı ahlaksızlıklara alet edilemez. Bu soru, Peygamber bugün yaşasaydı yılbaşını nasıl geçirirdi sorusu kadar saçma ve budalaca bir sorudur."
"İslam dışı ve pagan bir kültüre ait bir rezaleti, İslam'ın peygamberiyle bir arada zikreden fikir zavallıları da olabiliyor ne yazık ki. Kimi dindar görüntülü bayan yazarlar, “Hz. Hatice böyle bir günde yaşasaydı bu günü nasıl geçirirdi?” sorusuna muhatap oluyorlar ve “şunu yapardı, bunu yapardı” diye birtakım cevaplar yetiştiriyorlar. Oysa verilecek tek cevap olmalıdır: Peygamber (a.s)’ın ve onun şerefli eşi, müminlerin annesinin böyle batıl günleri yoktu. Peygamber ve ehli beyti, böylesine İslam dışı ahlaksızlıklara alet edilemez. Bu soru, Peygamber bugün yaşasaydı yılbaşını nasıl geçirirdi sorusu kadar saçma ve budalaca bir sorudur."
Makaleler
Hava Durumu