
"Bunun" Arama Sonuçları

Avrupa'da neşet eden ulus-devlet anlayışı, zamanla dünyanın geri kalanına yayılmış, teker teker bütün toplumlar bu yola bile isteye girmişlerdir. Çünkü uluslararası düzende bir devlet olarak kabul edilebilmek için başta BM'nin onayından geçmek, bunun için de ön şart olarak, bir ulusa dayanmak, laiklik ve demokrasiyi kabul etmek, insan hakları, eşitlik, uluslararası hukukun üstünlüğünü kabul etmek gibi ‘amentü’ye katılmak gerekmektedir. Yola çıkan veya çıkmayı düşünen her toplumun önderleri ya bunun farkında olarak işe başlamakta ya da bir şekilde kendilerine öğretilmektedir.

Filistinliler Siyonistleri ilk defa kendi başlarına Gazze’de durdurdu. On beş ay direndiler ve yeni yerleşimlere alan açılmasına izin vermediler. Bunun ABD’yi durdurmak anlamına geldiği de çok açıktır.

Gazze hükümeti, düşman İsrail’in, Kemal Advan Hastanesi’ni yaktığını, bunun sonucunda hastanenin hizmet dışı bırakıldığını, sağlık ekiplerinin ve yaralıların bilinmeyen bir yere götürüldüğünü duyurdu. Hamas da, hastanede askeri personeli veya savaşçıları bulunduğuna ilişkin siyonist iddialarını kesin olarak reddetti.

Müslümanlar tarafından 63 yıllık zalim Esed tağutizminden kurtarılan Şam, Müslümanların tarihi ve bugünü açısından muhakkak ki önemli bir belde. Her şeyden önce Şam, Kudüs'ün kapısı mahiyetinde. Tarihsel süreçte Kudüs'ün fethi hep Şam'dan geçmiştir. Dolayısıyla Şam'ın fethi hepimizi sevindirdi ve umutlandırdı. Bununla birlikte Şam'dan kişisel yayın yapan bazı Müslümanların "Şam'ın faziletleri" söylemini dillendirmeye başladığı görülüyor ki, işte biz bu konuda karınca kararınca bir pencere açmak istedik. 2012 yılında kaleme alınıp yayınlanan bu makaleyi ilginize sunuyoruz.

Nübüvvet müessesesi tevhid bilincinin diri tutulması için var edilmiş değil mi? Kur’an’ı doğru anlamaz, ulûhiyet ve ubudiyet kavramlarını yerli yerine oturmazsak tevhidi de doğru anlayamayacağımız kesin. Ki bugün yaşanan sapmalar aslında bunun tipik birer örneğidir.

Gazze’deki hükümet, siyonist rejimin, zorla aç ve susuz bıraktığı Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Müslümanlar arasında açlığın arttığını bununla mücadele için günlük 1000 yardım tırına ihtiyaç duyulduğunu açıkladı. İsrailliler ise, Gazze’ye yardım girişlerini engellemek için gösterilerine devam ediyor.

Avro-Akdeniz İnsan Hakları Merkezi, siyonazi işgal rejiminin 7 Ekim'de başlattığı soykırım saldırılarında ve toplu katliamlarda şimdiye kadar Gazze ahalisi içinde şehit edilenlerin, henüz enkaz altından çıkarılamamış olmaları sebebiyle kayıp kategorisine dahil edilenlerin ve yaralananların toplam sayılarının 90 bine ulaştığını bunun da bölge ahalisinin yaklaşık %4'üne tekabül ettiğini dile getirdi.

İşte fiili işgal altındaki Filistinli kardeşlerimizin ortaya koydukları, her türlü takdirin üstündeki, anlı şanlı direniş bunun karşılığıdır.

Hele hele bu mağdurlar, çocuklar, yaşlılar ve kadınlar olunca, zaman durur ve artık lanet yasası devreye girer. Lanetliler ile hayat boyu ilişkiler ve tavırlarda sorumluluk yasası bağlayıcı olur. Lanetliler ile oturmak kalkmak ticari ilişkiler… Anlaşmalar yapmak haram olur, bunun ferdi olması ile uluslararası olması durumu değiştirmez.

Hayır aziz kardeşlerim, hiç iyi bir halde değiliz. Ölüm her an gelebilir, bunun farkındayız fakat inanın bu sadece dilimizde bir söylem olarak kalıyor, bizi korkutmuyor, ahirete kıyamete hazırlık içerisinde değiliz.

İslâm dininde teşhircilik haramdır. İslâm bunun için işe hâin bakışların önüne geçerek başlıyor. Sonra hem kadını, hem erkeği, hem nesli korumak için erkeğe ve kadına tesettürü emrediyor. İslâm dini dünya ve ahiret saadeti için kurallar koymuştur. Tesettür de bu kurallardan birdir.

Allah’ı yok sayan, sadece O’nun adını kullanarak kendisine meşruiyet ve halk desteği sağlayan bu sisteme dahil olduğu, verdiği oylar ile şu veya bu kişinin, partinin, görüşün iktidara gelmesine sebep olduğu için Rabbine ne cevap verebilecektir insan. Din konusunda ehven-i şer diye bir kuralın olmadığını bildiği halde kendisini bununla mı savunabilecektir.

Rusların paralı asker şirketi Wagner’in kurucusu Yevgeniy Prigojin, Rus ordusunu Wagner’e saldırı düzenlemekle suçlayıp cevap vermek için harekete geçtiklerini duyurdu. Bunun üzerine Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) “silahlı isyan” suçlamasıyla Wagner’e karşı harekete geçti.

Enkaza dönmüş bir şehir, terk edilmiş evler, arabalar, dükkanlar ve bunun da ötesinde enkazlardan çıkarılıp ceset torbalarına konulmuş olan mevtaların bir kısmının dahi enkazın bir kenarında sahiplerini beklediği, enkaz başında tek başına ağlayan insanların çaresizliğinin yaşandığı bir şehir…

“Dünya Müslüman Alimler Birliği”, işgal rejiminin aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in Mescid-i Aksa baskınını kınayarak, tüm Müslümanlardan buranın korunması için harekete geçmesi istedi. Birlik, bunun nasıl olacağına ilişkin bir açıklama yapmadı.

Kendimizi beri görsek, Kur’ani ölçüler içinde bunun tamamen yanlış bir itaat ilişkisi olduğunu dillendirsek de, şeyh-mürit ilişkisi düzleminde bir tarikat yapılanma biçiminin kendisini “tevhidi” olarak niteleyen çevrelerde de yaygın/baskın olduğunu ifade etmemiz gerekir.

İşte bu laik sistem ve kesimler, Müslümanlara belli alanlarda, birtakım haklar vererek! sistemin genel gidişatına, özüne, putlarına, batıl hükümlerine "dokunmadan" yaşayabilecekleri, bireysel birtakım ibadetlerini yapabilecekleri, özgürlük alanları belirlemişler ve bunun dışına asla çıkılmaması gerektiği savını ileri sürmüşlerdir...

İran’da Mahsa Amini’nin ölümü ile başlayan ve rejim karşıtı gösterilere dönüşen eylemler nereye evrilecek? Uzmanlara göre İran gibi kilit bir ülkenin istikrarı bölgeyi ve Türkiye’yi de etkileme potansiyeline sahip. Bununla birlikte İran’ın bu tür protestolara alışkın olduğu, önemli bir petrol/gaz tedarikçisi olduğu ve Türkiye’nin Asya’ya açılan kapısı olduğu vurgusunda bulundular.

Ümmet bilincine sahip, ilmi düzeyi yüksek eserleriyle mutedil bir çizgide İslam'ı dünya insanlığının gündemine taşımaya gayret eden biriydi. Bununla birlikte, İslam coğrafyasındaki despot yönetimlere karşı net tavır alırken, Türkiye ve Katar benzeri muhafazakâr laik yönetimler konusunda net bir İslami tavra sahip değildi.

Çelik İhracatçıları Birliği, siyonist işgal rejiminde yaptığı temaslarda, görüşmelerle iki ülke arasındaki ticaret hacmini artırmayı hedefliyor. "İsrail"in 2002 yılından bu yana en çok çelik alımını Türkiye’den yaptığını belirten Birlik Başkanı Adnan Aslan, bunun nedeninin coğrafi yakınlık olduğunu öne sürdü.
Makaleler
Hava Durumu