"Fikrin" Arama Sonuçları
Müslümanlar Gazze İçin Devletlerden Neyi/Niçin Beklemektedirler
Müslümanların sessizce bu savaşı ve katliamları seyredişlerinin altında ümmet olma fikrinden uzaklaşmış olmaları ve ulusal çıkarların gölgesinde hesap yapıyor olmalarından kaynaklanmaktadır. Elbette ulus devlet düzenini kabul etmiş ve batıl değerleri kendisine misyon edinmiş siyasal erklerin yapacağı şey Allah'ın razı olacağı şeyler olmasa gerek. İsrail terör şebekesiyle ticaret hacminin artarak devam etmesi ulus devlet anlayışı için anlaşılmayacak bir durum olmasa gerek.
Müslümanların sessizce bu savaşı ve katliamları seyredişlerinin altında ümmet olma fikrinden uzaklaşmış olmaları ve ulusal çıkarların gölgesinde hesap yapıyor olmalarından kaynaklanmaktadır. Elbette ulus devlet düzenini kabul etmiş ve batıl değerleri kendisine misyon edinmiş siyasal erklerin yapacağı şey Allah'ın razı olacağı şeyler olmasa gerek. İsrail terör şebekesiyle ticaret hacminin artarak devam etmesi ulus devlet anlayışı için anlaşılmayacak bir durum olmasa gerek.
Değişim, zorunlu bir istikamet midir?
Modernizmin, insanı, insan aklını ve bu çerçevede “bilimi” mutlaklaştırmasına/putlaştırmasına mukabil, postmodernizm hiçbir mutlaklık ve sâbite tanımama, bırakmama yaklaşımıyla hareket etmiş, hakikat fikrini yok etme ve sâbitesizliği temel dünya görüşü haline getirme çabası içine girmiştir.
Modernizmin, insanı, insan aklını ve bu çerçevede “bilimi” mutlaklaştırmasına/putlaştırmasına mukabil, postmodernizm hiçbir mutlaklık ve sâbite tanımama, bırakmama yaklaşımıyla hareket etmiş, hakikat fikrini yok etme ve sâbitesizliği temel dünya görüşü haline getirme çabası içine girmiştir.
"Kökü dışarıdalık" söylemi üzerine
Fikrin, bitkilerde olduğu gibi yurt dışından veya yurt içinden gelmesi, kökünün yurt içinde veya dışında bulunmasından, anavatanının Kuzey Amerika veya Avustralya olduğundan bahsedilen bir bitki veya hayvan türü gibi bahse konu olması, akıl sahipleri için kınanacak, hattâ gülünecek bir şeydir.
Fikrin, bitkilerde olduğu gibi yurt dışından veya yurt içinden gelmesi, kökünün yurt içinde veya dışında bulunmasından, anavatanının Kuzey Amerika veya Avustralya olduğundan bahsedilen bir bitki veya hayvan türü gibi bahse konu olması, akıl sahipleri için kınanacak, hattâ gülünecek bir şeydir.
Fikrin mirazsı olmaz mı!
Burada ‘kim’ olmaktan önce ‘kimlik ve kişilik’ önemli değil mi? Davayı dert/dava edinmek, yola koyulmak, yolda olmak…
Burada ‘kim’ olmaktan önce ‘kimlik ve kişilik’ önemli değil mi? Davayı dert/dava edinmek, yola koyulmak, yolda olmak…
Çocukları için itikâf çadırı kurdu
19 yaşında İslam ile müşerref olan Avustralyalı sosyolog Dr. Susan Carland, çocuklarına itikaf fikrini sevdirmek için evinin bir odasında ‘itikaf çadırı’ kurdu.
19 yaşında İslam ile müşerref olan Avustralyalı sosyolog Dr. Susan Carland, çocuklarına itikaf fikrini sevdirmek için evinin bir odasında ‘itikaf çadırı’ kurdu.
Ramazan’da neler yapmalıyız?
Ramazan, oruç ve az yeme ayıdır.Tıka basa yeme ayı, oburluk ayı değil; açlık ve mideyi dinlendirme, ruhu gıdalandırma ayıdır. Ramazan, zenginle fakiri en azından gündüzleri eşit yapar. Oruç, hayatın yalnız yeme-içme, bencil duyguları ve hayvanî arzuları tatmin etme anlayışına dayanmadığını öğreten bir ibâdettir. Oruç, fiil olarak fakirlik halini yaşamaktır. Sosyal adâlet fikrini, yardımlaşma duygusunu; açlık halini yaşatarak öğreten bir ibâdettir. Oruç sâyesinde zengin mü'minler de beden ve ruh yönünden fakirliğin sınırları içinde yaşarlar. Tok insanın açın halinden anlamasını kolaylaştırır oruç.
Ramazan, oruç ve az yeme ayıdır.Tıka basa yeme ayı, oburluk ayı değil; açlık ve mideyi dinlendirme, ruhu gıdalandırma ayıdır. Ramazan, zenginle fakiri en azından gündüzleri eşit yapar. Oruç, hayatın yalnız yeme-içme, bencil duyguları ve hayvanî arzuları tatmin etme anlayışına dayanmadığını öğreten bir ibâdettir. Oruç, fiil olarak fakirlik halini yaşamaktır. Sosyal adâlet fikrini, yardımlaşma duygusunu; açlık halini yaşatarak öğreten bir ibâdettir. Oruç sâyesinde zengin mü'minler de beden ve ruh yönünden fakirliğin sınırları içinde yaşarlar. Tok insanın açın halinden anlamasını kolaylaştırır oruç.
Roma’nın yeni "barbarları": Göçmenler
Roma'yı "barbarlar" yıktı. Kuzeyden akın eden barbar kavimler beyaz ve Avrupalıydı ama Romalı değillerdi. 'Avrupa'nın oluşumundan sonra iki büyük meydan okumayla karşılaştı: Batı'da Endülüs, Doğu'da Osmanlı. Endülüs Avrupa fikrinden çok Haçlı ruhuyla yıkıldı. Osmanlı'nın Avrupa'dan sürülmesinde Hristiyan ruh etkili olsa da Haçlılıktan çok pagan Roma'ya yakın, seküler bir Avrupa fikri başattı. Daha modern, daha sofistike ve daha küresel Roma düşüncesinin emperyal stratejisiydi.
Roma'yı "barbarlar" yıktı. Kuzeyden akın eden barbar kavimler beyaz ve Avrupalıydı ama Romalı değillerdi. 'Avrupa'nın oluşumundan sonra iki büyük meydan okumayla karşılaştı: Batı'da Endülüs, Doğu'da Osmanlı. Endülüs Avrupa fikrinden çok Haçlı ruhuyla yıkıldı. Osmanlı'nın Avrupa'dan sürülmesinde Hristiyan ruh etkili olsa da Haçlılıktan çok pagan Roma'ya yakın, seküler bir Avrupa fikri başattı. Daha modern, daha sofistike ve daha küresel Roma düşüncesinin emperyal stratejisiydi.
M. Kemal, Kur’an’ı niçin Türkçeye çevirtmişti?
1933 yılında Türkiye’ye gelen ABD’li General Sherill’in Atatürk’le görüştükten sonra yazdığı rapordan bir parçayı beraberce okuyalım (Rifat Bali çevirisiyle): “(Atatürk) Türk halkının uzun zamandan beri ezberden okuduğu bazı Arapça duaların gerçek manasını anladığı zaman tiksineceğini söylüyor. Kur’an’dan alınan bir Arapça bölüm okudu. Bu duada (Tebbet Suresi) Hz. Muhammed amcası ile amca kızının yaptıkları bir şeyden ötürü cehenneme gitmeleri için beddua eder. “Düşünen bir Türk’ün böylesi bir duayı okumaktan elde edeceği dini ilhamı veya dine ilgi göstermesini tahayyül edebilir misin?” dedi. Bu fikrini geliştirdikçe ben de gitgide Kur’an’ın Türkçe okunmasını teşvik etmesinin sebebinin Kur’an’ın Türkler arasında gözden düşmesi olduğu neticesine varıyorum.”
1933 yılında Türkiye’ye gelen ABD’li General Sherill’in Atatürk’le görüştükten sonra yazdığı rapordan bir parçayı beraberce okuyalım (Rifat Bali çevirisiyle): “(Atatürk) Türk halkının uzun zamandan beri ezberden okuduğu bazı Arapça duaların gerçek manasını anladığı zaman tiksineceğini söylüyor. Kur’an’dan alınan bir Arapça bölüm okudu. Bu duada (Tebbet Suresi) Hz. Muhammed amcası ile amca kızının yaptıkları bir şeyden ötürü cehenneme gitmeleri için beddua eder. “Düşünen bir Türk’ün böylesi bir duayı okumaktan elde edeceği dini ilhamı veya dine ilgi göstermesini tahayyül edebilir misin?” dedi. Bu fikrini geliştirdikçe ben de gitgide Kur’an’ın Türkçe okunmasını teşvik etmesinin sebebinin Kur’an’ın Türkler arasında gözden düşmesi olduğu neticesine varıyorum.”
Makaleler
Hava Durumu