"Kalpler" Arama Sonuçları
Bu fücur hepimizi yutar
Bütün yol, yöntem ve vasıtalarla hayattan men ettikleri İslam'ın yerine laikliği ikame edenlerin niyetleri -Bebek’teki mücrimlerin çıplaklığı misali- bütün çıplaklığı ile hala tebarüz etmediyse, bunun artık kalplerin mühürlenmesi, gözlerin perdelenmesi ve kulaklara ağırlık vurulmasından başka bir izahı yoktur. Laiklik Allah'ın günah saydığı, haram kıldığı bütün cürümler için alan açmakta, korumalık yapmakta, haramı teşvik etmektedir.
Bütün yol, yöntem ve vasıtalarla hayattan men ettikleri İslam'ın yerine laikliği ikame edenlerin niyetleri -Bebek’teki mücrimlerin çıplaklığı misali- bütün çıplaklığı ile hala tebarüz etmediyse, bunun artık kalplerin mühürlenmesi, gözlerin perdelenmesi ve kulaklara ağırlık vurulmasından başka bir izahı yoktur. Laiklik Allah'ın günah saydığı, haram kıldığı bütün cürümler için alan açmakta, korumalık yapmakta, haramı teşvik etmektedir.
Müslüman Kardeşler’in kalbindeki cennet
İhvan’ın güzide mensuplarının hayatlarında şunları görüyoruz: Sapasağlam bir iman ve ilahi aşk. İhlas yüklü kalplerin derinliklerinden doğan çetin bir davet mücadelesi ve adeta sahabe-i kiramdan örnekleri andıran yaşam kesitleri.
İhvan’ın güzide mensuplarının hayatlarında şunları görüyoruz: Sapasağlam bir iman ve ilahi aşk. İhlas yüklü kalplerin derinliklerinden doğan çetin bir davet mücadelesi ve adeta sahabe-i kiramdan örnekleri andıran yaşam kesitleri.
Şiisiyle Sünnisiye bütün ekoller, büyük oranda tarihsel süreçte üretilenleri dinleştirmişlerdir
Hz. Hüseyin’in, şehadete yürüyüş yolunda karşılaştığı, Irak’tan Mekke’ye gitmekte olan şair Ferezdak’tan Irak halkının durumunu sorduğunda şu cevabı aldığı ifade edilir: “Onları kalpleri seninle, kılıçları ise senin üzerine çevrilmiş olduğu halde bıraktım…” Hz. Hüseyin ise, bu kadar ağır şartlara, uğradığı ihanete ve yalnız bırakılmaya rağmen, “Kılıçlar yarınlarda Kur’an’ımızı delik deşik edecekse, ben gövdemi bugünden siper yaparım” diyerek Hak yolda direnişin en onurlu örnekliğini tarihe geçirmiştir. Allah ondan razı olsun, cennetindeki makamını yüceltsin ve bizlere de onun gibi Kur'an yolunda can vermeyi nasip etsin inşaAllah.
Hz. Hüseyin’in, şehadete yürüyüş yolunda karşılaştığı, Irak’tan Mekke’ye gitmekte olan şair Ferezdak’tan Irak halkının durumunu sorduğunda şu cevabı aldığı ifade edilir: “Onları kalpleri seninle, kılıçları ise senin üzerine çevrilmiş olduğu halde bıraktım…” Hz. Hüseyin ise, bu kadar ağır şartlara, uğradığı ihanete ve yalnız bırakılmaya rağmen, “Kılıçlar yarınlarda Kur’an’ımızı delik deşik edecekse, ben gövdemi bugünden siper yaparım” diyerek Hak yolda direnişin en onurlu örnekliğini tarihe geçirmiştir. Allah ondan razı olsun, cennetindeki makamını yüceltsin ve bizlere de onun gibi Kur'an yolunda can vermeyi nasip etsin inşaAllah.
Kalpler, ancak Allah’ın zikriyle (Kur’an’la) mutmain olur
Kalpler ancak Allah’ın zikriyle itminana kavuşur, zikrullahla yatışır, doyuma kavuşur, huzura erer. Buradaki zikirden kasıt Kur’andır, vahiydir. O halde kalpler, ancak Allah’ın zikri olan kitabıyla, bu kitabın ayetleriyle, bu ayetleri okuyup anlamak ve yaşamakla, Kur’an ile ahlâklanmakla, bütün hayat alanlarında Allah’ı anarak O’nun rengiyle boyanmakla doyuma, mutmainliğe, huzura ve sükûnete ulaşabilir.
Kalpler ancak Allah’ın zikriyle itminana kavuşur, zikrullahla yatışır, doyuma kavuşur, huzura erer. Buradaki zikirden kasıt Kur’andır, vahiydir. O halde kalpler, ancak Allah’ın zikri olan kitabıyla, bu kitabın ayetleriyle, bu ayetleri okuyup anlamak ve yaşamakla, Kur’an ile ahlâklanmakla, bütün hayat alanlarında Allah’ı anarak O’nun rengiyle boyanmakla doyuma, mutmainliğe, huzura ve sükûnete ulaşabilir.
Kur'an'la yaşamak yükümlülüğümüz
Eşsiz sahabe neslinin üstlendiği görevi yüklenmeye çalışan kimseler için tek çare; onların yoluna girip Kur’an’la ve Kur’an için yaşamaktır. Öyle ki akıl ve kalplerine, Kur’an’dan başka hiçbir beşer kelamı karışmayacaktır.
Eşsiz sahabe neslinin üstlendiği görevi yüklenmeye çalışan kimseler için tek çare; onların yoluna girip Kur’an’la ve Kur’an için yaşamaktır. Öyle ki akıl ve kalplerine, Kur’an’dan başka hiçbir beşer kelamı karışmayacaktır.
Ailede, çocuğun yaşına göre din eğitimi verilmesi
Çocuklarımızı daha küçük yaşlardan itibaren ibadetlere alıştırmalı, zihinlerine ve kalplerine Allah ve peygamber sevgisini yerleştirmeliyiz. Onları her türlü kötü alışkanlıktan, zararlı fikir ve akımlardan korumalı ve kollamalıyız...
Çocuklarımızı daha küçük yaşlardan itibaren ibadetlere alıştırmalı, zihinlerine ve kalplerine Allah ve peygamber sevgisini yerleştirmeliyiz. Onları her türlü kötü alışkanlıktan, zararlı fikir ve akımlardan korumalı ve kollamalıyız...
İslâm coğrafyasını kasıp kavuran fitnenin kökünü kazımak - III
vet, biz üzerimize düşen görevi hakkıyla yerine getirirsek, Allah kırılmış, parçalanmış olan kalplerimizi bir araya getirecek, uzlaştıracak, birbirine ısındıracak (8 Enfal 63) ve bizleri yeniden kardeşler yaparak; gücümüze güç katacaktır. Bu, cihadı, hayatının gayesi haline getirmiş, şuurlu müminlere Allah’ın bir vaadidir:
vet, biz üzerimize düşen görevi hakkıyla yerine getirirsek, Allah kırılmış, parçalanmış olan kalplerimizi bir araya getirecek, uzlaştıracak, birbirine ısındıracak (8 Enfal 63) ve bizleri yeniden kardeşler yaparak; gücümüze güç katacaktır. Bu, cihadı, hayatının gayesi haline getirmiş, şuurlu müminlere Allah’ın bir vaadidir:
İman edenler kalpleri katılaşanlar gibi olmasınlar
“İman edenlerin, Allah’ı zikretmekten ve inen haktan dolayı kalplerinin saygı ile ürpermesinin zamanı gelmedi mi? Daha önce kendilerine kitap verilip de üzerinden uzun zaman geçen, böylece kalpleri katılaşanlar gibi olmasınlar. Onlardan birçoğu fasık kimselerdir.” (Hadid: 16)
“İman edenlerin, Allah’ı zikretmekten ve inen haktan dolayı kalplerinin saygı ile ürpermesinin zamanı gelmedi mi? Daha önce kendilerine kitap verilip de üzerinden uzun zaman geçen, böylece kalpleri katılaşanlar gibi olmasınlar. Onlardan birçoğu fasık kimselerdir.” (Hadid: 16)
Ramazan'ın Kur'an ayı olması ne anlama gelmekte?
Ramazan ayı sadece oruç tutulan ve kişisel olarak kalplerimizin huzurla dolduğu bir mevsim olmayıp, aynı zamanda İslamî şuurumuzun, siyasi bilincimizin, tevhid-şirk ayrımının deyim yerindeyse, zirveye tırmandığı bir mevsim olmalıdır. Yani Ramazan ayı, siyasi basiretimizin köreldiği değil, bilakis bileylendiği günler olmalıdır.
Ramazan ayı sadece oruç tutulan ve kişisel olarak kalplerimizin huzurla dolduğu bir mevsim olmayıp, aynı zamanda İslamî şuurumuzun, siyasi bilincimizin, tevhid-şirk ayrımının deyim yerindeyse, zirveye tırmandığı bir mevsim olmalıdır. Yani Ramazan ayı, siyasi basiretimizin köreldiği değil, bilakis bileylendiği günler olmalıdır.
Davetin anayasası
Davetçiler, insanları nasıl davet edeceklerini, gafil kalpleri nasıl uyaracaklarını, tükenmiş ruhları nasıl dirilteceklerini Kur'an'dan öğrenmek zorundadırlar. Bu Kur'an'ı indiren, Allah'tır. İnsanın tabiatini bilen, ruhunun derinlik ve boyutlarından haberdar olan Allah...
Davetçiler, insanları nasıl davet edeceklerini, gafil kalpleri nasıl uyaracaklarını, tükenmiş ruhları nasıl dirilteceklerini Kur'an'dan öğrenmek zorundadırlar. Bu Kur'an'ı indiren, Allah'tır. İnsanın tabiatini bilen, ruhunun derinlik ve boyutlarından haberdar olan Allah...
Bir hatim deneyimi!
Vahyin idrakinden yoksun, yüzünden okumaları! Cehalet yüzünden, idrakten yoksun okumaları! Arapça bilmeyen bir topluluğun, ısrarla Arapçadan (yüzünden) Kuran’ı okuyup bitirme çabasını… “N’olur bizi anlayın, bizi biraz düşünün” diyen ayetlerin, anlamsızlık girdabında çırpındıkça dibe iteklenmesini… Bu iteklemeden binlerce sevap kazandığını uman bir aldanışın, samimi kalplere, samimiyetsiz yansımasını… Sadece okunup bitirilmesini… Anlamaya, düşünmeye, tefekküre tenezzülsüz yönelişle; daha diyeceklerine başlamadan, aslında Kur’an’ın bitirilmesini!
Vahyin idrakinden yoksun, yüzünden okumaları! Cehalet yüzünden, idrakten yoksun okumaları! Arapça bilmeyen bir topluluğun, ısrarla Arapçadan (yüzünden) Kuran’ı okuyup bitirme çabasını… “N’olur bizi anlayın, bizi biraz düşünün” diyen ayetlerin, anlamsızlık girdabında çırpındıkça dibe iteklenmesini… Bu iteklemeden binlerce sevap kazandığını uman bir aldanışın, samimi kalplere, samimiyetsiz yansımasını… Sadece okunup bitirilmesini… Anlamaya, düşünmeye, tefekküre tenezzülsüz yönelişle; daha diyeceklerine başlamadan, aslında Kur’an’ın bitirilmesini!
Durmuş: Ahlak olmadan asla!
Durmuş, hemen hepimizin siyasal okumalar içinde adeta kaybolduğumuzu, oysa ne tür okuma yaparsak yapalım, Allah adıyla kalplerimizin ürpermesi gerektiğini Kur'an'ın hatırlattığını söyledi. “Ahlak olmadan asla!” diyen Durmuş, devlet yıkıp devlet kursak bile, ahlakı önemsemedikçe bunun bir öneminin olmayacağını ifade etti.
Durmuş, hemen hepimizin siyasal okumalar içinde adeta kaybolduğumuzu, oysa ne tür okuma yaparsak yapalım, Allah adıyla kalplerimizin ürpermesi gerektiğini Kur'an'ın hatırlattığını söyledi. “Ahlak olmadan asla!” diyen Durmuş, devlet yıkıp devlet kursak bile, ahlakı önemsemedikçe bunun bir öneminin olmayacağını ifade etti.
Şiir: Düzenin ifşası
Siz ey gözleri kör, kulakları sağır ve kalpleri mühürlüler! Her şeyin Sahibi’nin de bir planı var Biriktirme hırsınızla bekleyin Vadedilen gün gelene kadar…
Siz ey gözleri kör, kulakları sağır ve kalpleri mühürlüler! Her şeyin Sahibi’nin de bir planı var Biriktirme hırsınızla bekleyin Vadedilen gün gelene kadar…
Makaleler
Hava Durumu