"birine" Arama Sonuçları
Şahitlik nedir, ne değildir?
Müslümanlar açıklıkla insanları Allah’ın dinine çağırır, İslam’dan başka hiçbir düzen, sistem, ideoloji ve yaşama biçiminin yeryüzüne hayır, bereket, kardeşlik, saygı ve sevgi getiremeyeceğini, avazları çıktığı kadar söyleyebilirlerse, o zaman bir şahitlikten bahsedilebilir. Yoksa mevcut siyasi partilerden birine eklemlenip, rejimin ‘güvenlikli’ mekanlarını siper edinerek, sisteme göz kırpan aktivitelerle şahitlik yapmak pek sahici görünmemektedir.
Müslümanlar açıklıkla insanları Allah’ın dinine çağırır, İslam’dan başka hiçbir düzen, sistem, ideoloji ve yaşama biçiminin yeryüzüne hayır, bereket, kardeşlik, saygı ve sevgi getiremeyeceğini, avazları çıktığı kadar söyleyebilirlerse, o zaman bir şahitlikten bahsedilebilir. Yoksa mevcut siyasi partilerden birine eklemlenip, rejimin ‘güvenlikli’ mekanlarını siper edinerek, sisteme göz kırpan aktivitelerle şahitlik yapmak pek sahici görünmemektedir.
9'u 5 geçe yürüyen birine saldıran 'Muasır Medeniyet' !!!
10 Kasım'da Mustafa Kemal'i anmak için 'saygı duruşunda' durmayan bir kişi darp edildiği anlara ait olduğu belirtilen video sosyal medyada tepkilere neden oldu.
10 Kasım'da Mustafa Kemal'i anmak için 'saygı duruşunda' durmayan bir kişi darp edildiği anlara ait olduğu belirtilen video sosyal medyada tepkilere neden oldu.
Esed rejiminin İdlib'de hastaneye düzenlediği saldırıda biri çocuk 6 sivil katledildi
Suriye Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) Medya Ofisi Sorumlusu İbrahim Ebu Layis, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Esed güçlerinin El Eterip ilçesindeki hastaneye karadan karaya atış yapan silahlarla saldırı düzenlediğini belirtti. Saldırı sonucu aralarında bir çocuk ve bir kadının bulunduğu 6 sivilin hayatını kaybettiğini aktaran Ebu Layis, 4’ü ağır 15 kişinin de yaralandığını söyledi.
Suriye Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) Medya Ofisi Sorumlusu İbrahim Ebu Layis, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Esed güçlerinin El Eterip ilçesindeki hastaneye karadan karaya atış yapan silahlarla saldırı düzenlediğini belirtti. Saldırı sonucu aralarında bir çocuk ve bir kadının bulunduğu 6 sivilin hayatını kaybettiğini aktaran Ebu Layis, 4’ü ağır 15 kişinin de yaralandığını söyledi.
Kitap Tanıtımı : İslam Topraklarındaki Rejimleri Anlamak
“İslam Topraklarında Otoriter Rejimler”de Türkiye, İran, Mısır, Fas, Tunus, Cezayir, kısmen Afganistan gibi İslam topraklarının geçirdikleri modernleş(tiril)me azapları işleniyor. Makus talihli toprakların hikayesi birbirine o kadar yakın ki, neredeyse birbirinin aynısı.
“İslam Topraklarında Otoriter Rejimler”de Türkiye, İran, Mısır, Fas, Tunus, Cezayir, kısmen Afganistan gibi İslam topraklarının geçirdikleri modernleş(tiril)me azapları işleniyor. Makus talihli toprakların hikayesi birbirine o kadar yakın ki, neredeyse birbirinin aynısı.
''Ebeveynler dijital okuryazarlık seviyesine sahip olmalı''
Batman Bağımlılıklarla Mücadele Derneği Başkanı Psikolog Yasir Atalay, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, bilinçsiz internet ve sosyal medya kullanımının oluşturduğu tehlikeye dikkat çekti.
Batman Bağımlılıklarla Mücadele Derneği Başkanı Psikolog Yasir Atalay, İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, bilinçsiz internet ve sosyal medya kullanımının oluşturduğu tehlikeye dikkat çekti.
Hâlâ Rabbimize sığınıp tevbe etmeyecek miyiz?
Küfre, şirke ve ifsada karşı tevhid ve ıslah mücadelemizde, bizzat Müslümanların nefsanîyet konusunda, ilkesel eksende, birbirine ve çevreye güven veren eminlik ve Kur’an ahlakını temsil bağlamında içine düştükleri zaaflardan kaynaklanan engeller olmasaydı, Allah’ın rahmeti üzerimize yağar ve bugün çok daha iyi bir konumda olurduk.
Küfre, şirke ve ifsada karşı tevhid ve ıslah mücadelemizde, bizzat Müslümanların nefsanîyet konusunda, ilkesel eksende, birbirine ve çevreye güven veren eminlik ve Kur’an ahlakını temsil bağlamında içine düştükleri zaaflardan kaynaklanan engeller olmasaydı, Allah’ın rahmeti üzerimize yağar ve bugün çok daha iyi bir konumda olurduk.
Neredeyiz?
İşte hayatın hülasası budur. Hayatımızın bütün inişlerini-çıkışlarını, bütün çalışma, yorulma, koşturmalarımızı, bütün terlemelerimizi, tükettiğimiz fırınlarca ekmeği, akademik, iş, ev, mahalle v.b. kariyerimizi, harcadığımız paraları, eskittiğimiz teknoloji, araç-gereç, araba, mesken ve elbiselerimizi, eşlerimizle olan geçimimizi, çocuklarımızla ilişkilerimizi v.d. toplasak, çıkarsak, çarpsak, bölsek sonuçta biz yukarıdaki altı (ya da yedi) başlıktan birine kayıt yaptırmak zorundayız. Biz yapmasak da kaydımız kendiliğinden listenin birinde yer alacaktır.
İşte hayatın hülasası budur. Hayatımızın bütün inişlerini-çıkışlarını, bütün çalışma, yorulma, koşturmalarımızı, bütün terlemelerimizi, tükettiğimiz fırınlarca ekmeği, akademik, iş, ev, mahalle v.b. kariyerimizi, harcadığımız paraları, eskittiğimiz teknoloji, araç-gereç, araba, mesken ve elbiselerimizi, eşlerimizle olan geçimimizi, çocuklarımızla ilişkilerimizi v.d. toplasak, çıkarsak, çarpsak, bölsek sonuçta biz yukarıdaki altı (ya da yedi) başlıktan birine kayıt yaptırmak zorundayız. Biz yapmasak da kaydımız kendiliğinden listenin birinde yer alacaktır.
Çocuklar dehşet saçtı: Gerçek-sanal birbirine karışıyor
Ankara’da bir çocuğun bilgisayar oyunu yüzünden arkadaşını öldürmesi, Malatya’da ise bir çocuğun bu yüzden kuzenini bıçaklaması endişe yarattı.
Ankara’da bir çocuğun bilgisayar oyunu yüzünden arkadaşını öldürmesi, Malatya’da ise bir çocuğun bu yüzden kuzenini bıçaklaması endişe yarattı.
Günümüz çağdaş, Kemalist, Laik zihniyetin, kadına biçtiği model tam bir enkaz şeklindedir
Günümüz çağdaş, Kemalist, Laik zihniyetin, toplum içinde kadına biçtiği model ise tam bir enkaz şeklindedir. Kadınla erkeği sürekli birbirine rakip gören, içi boşaltılmış EŞİTLİK kavramını kullanarak, kadınların birçoğunun feminist bir yaklaşımla erkeklere düşman olmasına sebebiyet veren hastalıklı bu kafa, toplumun inşası için olmazsa olmaz, huzur ve barış içinde yaşaması gereken erkek ve kadın karakterinin birbirleriyle çekişmesine ve birbirlerine karşı üstünlük kurmalarına sebebiyet vererek insanlığın fıtri kodlarıyla oynamıştır.
Günümüz çağdaş, Kemalist, Laik zihniyetin, toplum içinde kadına biçtiği model ise tam bir enkaz şeklindedir. Kadınla erkeği sürekli birbirine rakip gören, içi boşaltılmış EŞİTLİK kavramını kullanarak, kadınların birçoğunun feminist bir yaklaşımla erkeklere düşman olmasına sebebiyet veren hastalıklı bu kafa, toplumun inşası için olmazsa olmaz, huzur ve barış içinde yaşaması gereken erkek ve kadın karakterinin birbirleriyle çekişmesine ve birbirlerine karşı üstünlük kurmalarına sebebiyet vererek insanlığın fıtri kodlarıyla oynamıştır.
Müslümanlar olarak birbirimize karşı kardeşlik sorumluluğumuz
İslam, biz Müslümanları ırk, renk, dil ve coğrafya ayrımı yapmadan tek bir ailenin fertleri olarak değerlendirerek bu büyük İSLAM AİLESİ'nin bütün fertlerinin birbirlerine karşı hak ve sorumluluklarının olduğunu belirtir, tıpkı kan bağıyla bağlı olduğumuz çekirdek ailemiz ve bu ailenin her ferdinin birbirine olan hak ve sorumlulukları gibi.
İslam, biz Müslümanları ırk, renk, dil ve coğrafya ayrımı yapmadan tek bir ailenin fertleri olarak değerlendirerek bu büyük İSLAM AİLESİ'nin bütün fertlerinin birbirlerine karşı hak ve sorumluluklarının olduğunu belirtir, tıpkı kan bağıyla bağlı olduğumuz çekirdek ailemiz ve bu ailenin her ferdinin birbirine olan hak ve sorumlulukları gibi.
Vefalı olmak
En büyük vefakarlık, yaratanını tanımak, kulluk görevlerini yapmak O’nun verdiği nimetlerin kıymetini bilmektir, şükür etmektir. En büyük nankörlük de kulun, Rabini inkâr etmesi, şirk koşması, O’nun yüceliğini tanımamasıdır. Ahde vefa, kulun Allah'a, ümmetin peygamberine, dostun dostuna, aile fertlerinin birbirine sevgi ve sadakatidir.
En büyük vefakarlık, yaratanını tanımak, kulluk görevlerini yapmak O’nun verdiği nimetlerin kıymetini bilmektir, şükür etmektir. En büyük nankörlük de kulun, Rabini inkâr etmesi, şirk koşması, O’nun yüceliğini tanımamasıdır. Ahde vefa, kulun Allah'a, ümmetin peygamberine, dostun dostuna, aile fertlerinin birbirine sevgi ve sadakatidir.
Ademleşmek veya şeytanlaşmak
Söz konusu bu ayetler gözlerimizin önüne iki resim çiziyor. Bu resimlere baktığımızda; biri Adem olmanın, diğeri de şeytan olmanın resmidir. Bize; bu iki resimden birine benzeyebilirsiniz, serbestsiniz, diyor. Tercihi bize bırakıyor.
Söz konusu bu ayetler gözlerimizin önüne iki resim çiziyor. Bu resimlere baktığımızda; biri Adem olmanın, diğeri de şeytan olmanın resmidir. Bize; bu iki resimden birine benzeyebilirsiniz, serbestsiniz, diyor. Tercihi bize bırakıyor.
Siyonist işgal rejimi, Kudüs’te Filistinlilere ait evleri yıkmaya devam ediyor
İşgal rejimi belediyesinin Doğu Kudüs’ün Beyt Hanina Mahallesi'nde evini yıkmaya zorladığı Filistinli Naim Salih Ferrah, AA muhabirine yaptığı açıklamada, evini 20 yıl önce inşa ettiğini ve ruhsat için belediyeye başvurduğunu ancak ruhsatın verilmediğini belirtti.
İşgal rejimi belediyesinin Doğu Kudüs’ün Beyt Hanina Mahallesi'nde evini yıkmaya zorladığı Filistinli Naim Salih Ferrah, AA muhabirine yaptığı açıklamada, evini 20 yıl önce inşa ettiğini ve ruhsat için belediyeye başvurduğunu ancak ruhsatın verilmediğini belirtti.
Nekbe'nin 72. yılında rakamlar ve tarihi bilgiler
Nekbe kelimesinin Türkçe karşılığı "felaket"tir. "Yevmun Nekbet" / Felaket Günü, siyonist işgal rejiminin bağımsızlığını ilan edip 15 Mayıs 1948'de Filistin topraklarını işgal etmesini ifade etmek için Filistinlilerin kullandığı bir terkiptir. En-Nekbe'den (Büyük Felaket) 72 yıl sonra Filistinlilerin nüfusu dünya genelinde dokuz kattan daha fazla artarak 13 milyona ulaştı. Her yıl 15 Mayıs'ta anılan En-Nekbe'nin bu yılki yıldönümünde tarihi Filistin topraklarında Filistinli ve Yahudi nüfusu yaklaşık birbirine eşit hale geldi.
Nekbe kelimesinin Türkçe karşılığı "felaket"tir. "Yevmun Nekbet" / Felaket Günü, siyonist işgal rejiminin bağımsızlığını ilan edip 15 Mayıs 1948'de Filistin topraklarını işgal etmesini ifade etmek için Filistinlilerin kullandığı bir terkiptir. En-Nekbe'den (Büyük Felaket) 72 yıl sonra Filistinlilerin nüfusu dünya genelinde dokuz kattan daha fazla artarak 13 milyona ulaştı. Her yıl 15 Mayıs'ta anılan En-Nekbe'nin bu yılki yıldönümünde tarihi Filistin topraklarında Filistinli ve Yahudi nüfusu yaklaşık birbirine eşit hale geldi.
Mursi'ye yakışan, Mısır'ın sarayı mı, yoksa zindanı mıydı?
Bâtılın zail ve hakkın hakim olmasının şartları oluşmadan iktidar olmaya çalışmak, hem muktedir olamamayı, hem de aralarının mutlak olarak ayrıştırılması gereken hakla bâtılın birbirine bulandırılması sonucunu doğurur, kaçınılmaz olarak... Netice olarak Mısırlı Müslümanlara, Firavun düzeninin zindanlarında olmaktan ötürü ye'se düşmemelerini, bu bâtıl düzenin makam koltuklarının değil, onlardansa zindanlarının kendilerine yakıştığını ifade etmek istiyoruz.
Bâtılın zail ve hakkın hakim olmasının şartları oluşmadan iktidar olmaya çalışmak, hem muktedir olamamayı, hem de aralarının mutlak olarak ayrıştırılması gereken hakla bâtılın birbirine bulandırılması sonucunu doğurur, kaçınılmaz olarak... Netice olarak Mısırlı Müslümanlara, Firavun düzeninin zindanlarında olmaktan ötürü ye'se düşmemelerini, bu bâtıl düzenin makam koltuklarının değil, onlardansa zindanlarının kendilerine yakıştığını ifade etmek istiyoruz.
İdlib'de hava saldırısı düzenleyen işgalci Rusya, 4 arama-kurtarma gönüllüsünü katletti
İdlib Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) Müdürü Mustafa Hac Yusuf, AA muhabirine yaptığı açıklamada, akşam saatlerinde Cisir eş Şuğur ilçesine düzenlenen saldırı sonrasında arama-kurtarma çalışması yürüten sivil savunma ekibinin bir savaş uçağı tarafından hedef alındığını söyledi.
İdlib Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) Müdürü Mustafa Hac Yusuf, AA muhabirine yaptığı açıklamada, akşam saatlerinde Cisir eş Şuğur ilçesine düzenlenen saldırı sonrasında arama-kurtarma çalışması yürüten sivil savunma ekibinin bir savaş uçağı tarafından hedef alındığını söyledi.
Muhafazakâr insanlar neyi muhafaza etti?
Tümüyle farklı bir dünya görüşüne sahip olduğu söylenen insanların evleri birbirine neden bu kadar benziyor? Dünyaya sunacakları farklı bir yaşam modeli yok mu? Sedirler, yer sofraları nereye gitti? Şöyle soralım: Muhafazakâr insanlar neyi muhafaza etti? Kentleşme konusunda olduğu gibi evlerimizde de kendimize özgü bir model arayışımız bulunmuyor.
Tümüyle farklı bir dünya görüşüne sahip olduğu söylenen insanların evleri birbirine neden bu kadar benziyor? Dünyaya sunacakları farklı bir yaşam modeli yok mu? Sedirler, yer sofraları nereye gitti? Şöyle soralım: Muhafazakâr insanlar neyi muhafaza etti? Kentleşme konusunda olduğu gibi evlerimizde de kendimize özgü bir model arayışımız bulunmuyor.
Kent insanı hem toplumdan hem de maneviyattan uzaklaştırıyor
Sosyolojik ve psikolojik çözülmenin birbirini hem etkilediği hem de birbirine hız verdiği birey-kent modelinde her bir şey kapital Tanrı’ya sunulan adak gibi.
Sosyolojik ve psikolojik çözülmenin birbirini hem etkilediği hem de birbirine hız verdiği birey-kent modelinde her bir şey kapital Tanrı’ya sunulan adak gibi.
En-Nekbe'nin 70'inci yılında rakamlar ve tarihi bilgiler
Nekbe kelimesinin Türkçe karşılığı "felaket"tir. "Yevmun Nekbet" / Felaket Günü, siyonist işgal rejiminin bağımsızlığını ilan edip 15 Mayıs 1948'de Filistin topraklarını işgal etmesini ifade etmek için Filistinlilerin kullandığı bir terkiptir. En-Nekbe'den (Büyük Felaket) 70 yıl sonra Filistinlilerin nüfusu dünya genelinde dokuz kattan daha fazla artarak 13 milyona ulaştı. Her yıl 15 Mayıs'ta anılan En-Nekbe'nin bu yılki yıldönümünde tarihi Filistin topraklarında Filistinli ve Yahudi nüfusu yaklaşık birbirine eşit hale geldi.
Nekbe kelimesinin Türkçe karşılığı "felaket"tir. "Yevmun Nekbet" / Felaket Günü, siyonist işgal rejiminin bağımsızlığını ilan edip 15 Mayıs 1948'de Filistin topraklarını işgal etmesini ifade etmek için Filistinlilerin kullandığı bir terkiptir. En-Nekbe'den (Büyük Felaket) 70 yıl sonra Filistinlilerin nüfusu dünya genelinde dokuz kattan daha fazla artarak 13 milyona ulaştı. Her yıl 15 Mayıs'ta anılan En-Nekbe'nin bu yılki yıldönümünde tarihi Filistin topraklarında Filistinli ve Yahudi nüfusu yaklaşık birbirine eşit hale geldi.
Suriye'de Esed rejimi ve destekçilerinin katliamları 7 yıldır hız kesmedi
Suriye'de Esed rejimi ve destekçilerinin mazlum halka karşı katliamları 7 yılı geride bıraktı. 11 Mart 2011'de Dera'da rejime yönelik küçük bir protesto gösterisiyle başlayan ve dünyadaki en büyük felaketlerden birine dönüşen Suriye'deki iç savaşta yarım milyondan fazla insan katledildi.
Suriye'de Esed rejimi ve destekçilerinin mazlum halka karşı katliamları 7 yılı geride bıraktı. 11 Mart 2011'de Dera'da rejime yönelik küçük bir protesto gösterisiyle başlayan ve dünyadaki en büyük felaketlerden birine dönüşen Suriye'deki iç savaşta yarım milyondan fazla insan katledildi.
Makaleler
Hava Durumu