"eksik" Arama Sonuçları
“Bunlar her zaman olacak" mıdır?
Bu ülkede maden ocağı patlaması ve benzeri toplu ölümlerin olduğu olaylarda mesela, patlamanın meydana geldiği maden ocağında hiç kusurlar, hatalar, eksiklikler çıkmaz mı? “Bunlar her zaman olacaktır” sözü, ne kadar tedbir alsanız da, bu gibi kazalar kaçınılmazdır anlamına gelmektedir.
Bu ülkede maden ocağı patlaması ve benzeri toplu ölümlerin olduğu olaylarda mesela, patlamanın meydana geldiği maden ocağında hiç kusurlar, hatalar, eksiklikler çıkmaz mı? “Bunlar her zaman olacaktır” sözü, ne kadar tedbir alsanız da, bu gibi kazalar kaçınılmazdır anlamına gelmektedir.
İslam’ın nasslarını lağveden siyaset
Parti kuruluş bildirgesinde hangi nass üzere hareket edeceklerini beyan etmişlerdir. Bu metinde modern bir ulus devlet olmak için ne kadar ahkam gerekiyorsa istisnasız hepsini yürürlüğe koymak için adeta and içilmiştir. Modern, laik, çoğulcu, demokratik, muhafazakar.. ne kadar hüküm varsa vurgulanmış, eksiksiz kutsanmıştır.
Parti kuruluş bildirgesinde hangi nass üzere hareket edeceklerini beyan etmişlerdir. Bu metinde modern bir ulus devlet olmak için ne kadar ahkam gerekiyorsa istisnasız hepsini yürürlüğe koymak için adeta and içilmiştir. Modern, laik, çoğulcu, demokratik, muhafazakar.. ne kadar hüküm varsa vurgulanmış, eksiksiz kutsanmıştır.
İnsanın neyi eksik olursa Kurban olmaz!
Hâsılı, ibadetlerimizle ilgili ‘niçin’, ‘kim için’ sorularını doğru cevaplandırdıktan sonra ‘nasıl’ sorusu bir anlam kazanacaktır! Yoksa; yok! ‘Norm’ yoksa form da önemli değildir, anlamını yitirir! Norm ile form’u ayırmak hiç de normal bir hal değildir!
Hâsılı, ibadetlerimizle ilgili ‘niçin’, ‘kim için’ sorularını doğru cevaplandırdıktan sonra ‘nasıl’ sorusu bir anlam kazanacaktır! Yoksa; yok! ‘Norm’ yoksa form da önemli değildir, anlamını yitirir! Norm ile form’u ayırmak hiç de normal bir hal değildir!
Kitap Tanıtımı: Yeni Nesillere Nasihatler ve Büyüklere Tavsiyeler
“Yeni nesillere nasihatler, büyüklere tavsiyeler” başlıklı şiir formatındaki kitap Mehmet Pamak tarafından kaleme alınmıştır. Kitap Maruf Yayınlarından 2020 yılının Ekim ayında çıkmıştır. Editörün ifadesiyle yazarımızı tanımadan kitabı tanıtmanın eksik olacağı inancında olduğum için kısaca yazarımızdan bahsedeceğim.
“Yeni nesillere nasihatler, büyüklere tavsiyeler” başlıklı şiir formatındaki kitap Mehmet Pamak tarafından kaleme alınmıştır. Kitap Maruf Yayınlarından 2020 yılının Ekim ayında çıkmıştır. Editörün ifadesiyle yazarımızı tanımadan kitabı tanıtmanın eksik olacağı inancında olduğum için kısaca yazarımızdan bahsedeceğim.
İnsanın neyi eksik olursa Kurban olmaz?
Tüm ibadetlerimizi, bir üst bilinçten kaynaklanan ve birbirleriyle irtibatı kesilip kompartımanlara ayrılamayacak olan bir bütünlük içinde İslam davasının olmazsa olmazları nev’inden, kullun Mabuduna, ubudiyetin bir karşılığı olarak yönelişi tarzında, İslamî siyasetin doğal bileşenleri bilip bu bilinç içinde, samimiyetle ifa etmek zorunluluğumuz vardır.
Tüm ibadetlerimizi, bir üst bilinçten kaynaklanan ve birbirleriyle irtibatı kesilip kompartımanlara ayrılamayacak olan bir bütünlük içinde İslam davasının olmazsa olmazları nev’inden, kullun Mabuduna, ubudiyetin bir karşılığı olarak yönelişi tarzında, İslamî siyasetin doğal bileşenleri bilip bu bilinç içinde, samimiyetle ifa etmek zorunluluğumuz vardır.
Diyanet Başkanı'nın çıkışı, tepkiler ve hiç eksik olmayan masallar
Anlatılan masalın ortasına dalıp, “Hayır arkadaş, benim bildiğim, masal çocuklara anlatılır. Siz alenen büyüklere masal anlatıyor, onları gerçeklikten uzaklaştırıyor, sâbiteleri ve o sâbiteler üzere nice mü’min şahsiyetin asırlardır sürdürdüğü gayretler, verdikleri emeklerle oluşturulan özgün ve bağımsız İslami algıyı bozuk para gibi harcıyorsunuz” demenin bir yükümlülük olduğuna kani oldum.
Anlatılan masalın ortasına dalıp, “Hayır arkadaş, benim bildiğim, masal çocuklara anlatılır. Siz alenen büyüklere masal anlatıyor, onları gerçeklikten uzaklaştırıyor, sâbiteleri ve o sâbiteler üzere nice mü’min şahsiyetin asırlardır sürdürdüğü gayretler, verdikleri emeklerle oluşturulan özgün ve bağımsız İslami algıyı bozuk para gibi harcıyorsunuz” demenin bir yükümlülük olduğuna kani oldum.
Akide - İtikad
Bir dinin en temeldeki görüşleri, kavramları, ilkeleri o dinin akidesi’ni oluşturur. İ’tikadınıza dikkat ediniz!.. Hem de çok titizleniniz itikadınız konusunda… Kendinizde bulunanı test ediniz Kur’an’dakilerle.. Uymayanları atınız, uygunları üzerinde varsa tereddütlerinizi gideriniz. Eksiklerinizi Kur’an’la tamamlayınız, fazlalarınızı Kur’an’da bulunmadığı için atınız ki kurtuluşa erenlerden olasınız.
Bir dinin en temeldeki görüşleri, kavramları, ilkeleri o dinin akidesi’ni oluşturur. İ’tikadınıza dikkat ediniz!.. Hem de çok titizleniniz itikadınız konusunda… Kendinizde bulunanı test ediniz Kur’an’dakilerle.. Uymayanları atınız, uygunları üzerinde varsa tereddütlerinizi gideriniz. Eksiklerinizi Kur’an’la tamamlayınız, fazlalarınızı Kur’an’da bulunmadığı için atınız ki kurtuluşa erenlerden olasınız.
İnsanın neyi eksik olursa kurban olmaz
Hâsılı, ibadetlerimizle ilgili ‘niçin’, ‘kim için’ sorularını doğru cevaplandırdıktan sonra ‘nasıl’ sorusu bir anlam kazanacaktır! Yoksa; yok! ‘Norm’ yoksa form da önemli değildir, anlamını yitirir! Norm ile form’u ayırmak hiç de normal bir hal değildir!
Hâsılı, ibadetlerimizle ilgili ‘niçin’, ‘kim için’ sorularını doğru cevaplandırdıktan sonra ‘nasıl’ sorusu bir anlam kazanacaktır! Yoksa; yok! ‘Norm’ yoksa form da önemli değildir, anlamını yitirir! Norm ile form’u ayırmak hiç de normal bir hal değildir!
''Doğru okumanın anahtarı yazmaktır''
Türkiye’nin en ciddi meselesi okumak veya okuma alanındaki eksiklik değildir. Türkiye’deki en ciddi mesele, entelektüel eksiğimiz ve yazı yazma alışkanlığımızın hiç olmamasıdır. Okuma hayatımızın temelinde yazı yazma faaliyetinin bulunmamasıdır. Yazı yazmak doğru okumanın anahtarıdır. Yazı yazabilirseniz veya okuma sürecinizi yazıyla sağlama alabilirseniz, okuma sürecinizde hızlı ilerler.
Türkiye’nin en ciddi meselesi okumak veya okuma alanındaki eksiklik değildir. Türkiye’deki en ciddi mesele, entelektüel eksiğimiz ve yazı yazma alışkanlığımızın hiç olmamasıdır. Okuma hayatımızın temelinde yazı yazma faaliyetinin bulunmamasıdır. Yazı yazmak doğru okumanın anahtarıdır. Yazı yazabilirseniz veya okuma sürecinizi yazıyla sağlama alabilirseniz, okuma sürecinizde hızlı ilerler.
Ateşten gömlek: Mülteci yalnızlığı
Ateşten gömlek giyen mültecinin yaşadığı yalnızlığın devası, her birimizin vicdanındaki puzzle parçalarında gizli. Tüm parçalar bir araya gelmeden resim tamam olmuyor, eksik kalıyoruz.
Ateşten gömlek giyen mültecinin yaşadığı yalnızlığın devası, her birimizin vicdanındaki puzzle parçalarında gizli. Tüm parçalar bir araya gelmeden resim tamam olmuyor, eksik kalıyoruz.
Kur'an ile şiddet tedavisi
Kur’an ile her türlü şiddet önlenir. Öncelikle buna, şiddetten kurtulmak isteyenlerin inanmaları gerekir. İnanmak da yeterli değildir. İmanın etkili olması için yeteri ölçüde bilgi birikimi olmalıdır. İlim sahibi olmayanın dindarlığı eksik kalır. Çünkü “cahilin sofusu şeytanın maskarası olur. ” Şiddetten kurtulmak isteyenlerin imanlı, ilim ehli, ihlas ve sadakat sahibi olmaları gerekmektedir. Bunlarla beraber iyi niyet, güçlü irade ve kişilik gerekir.
Kur’an ile her türlü şiddet önlenir. Öncelikle buna, şiddetten kurtulmak isteyenlerin inanmaları gerekir. İnanmak da yeterli değildir. İmanın etkili olması için yeteri ölçüde bilgi birikimi olmalıdır. İlim sahibi olmayanın dindarlığı eksik kalır. Çünkü “cahilin sofusu şeytanın maskarası olur. ” Şiddetten kurtulmak isteyenlerin imanlı, ilim ehli, ihlas ve sadakat sahibi olmaları gerekmektedir. Bunlarla beraber iyi niyet, güçlü irade ve kişilik gerekir.
İnsanın neyi eksik olursa 'kurban' olmaz?
Başlık, Çorum’dan yeni tanıştığımız bir kardeşimize, okumaları ile meşhur Rufi Tiryaki’ye ait. Veciz bir şekilde kurban olgusunu özetleyen, dahası anlatan bir ifade… Aforizma! Tüm ritüellerimize, ibadetlerimize uyarlayabilirsiniz!
Başlık, Çorum’dan yeni tanıştığımız bir kardeşimize, okumaları ile meşhur Rufi Tiryaki’ye ait. Veciz bir şekilde kurban olgusunu özetleyen, dahası anlatan bir ifade… Aforizma! Tüm ritüellerimize, ibadetlerimize uyarlayabilirsiniz!
Umutsuzluk yok, mücadeleye devam...Mehmet Pamak yazdı
Evet, toplumdaki, hatta İslami camia olarak tanımlanabilecek kesimdeki büyük yozlaşma ve savrulma karşısında umutsuzluğa ve yılgınlığa düşmeden zaaf ve yetersizliklerimizi gözden geçirerek yeni bir hamle yapmalıyız. Bu yeni hamleye hazırlık kabilinden çabalara yoğunlaşmalıyız. Bu bağlamda yaptıklarımızı ve yapmamız gerektiği halde yapmadıklarımızı gözden geçirmeliyiz. Eksiklerimizi ve yanlışlarımızı tespit edip tamamlamak ya da düzeltmek için elimizden geleni yapmak üzere süratle harekete geçmeliyiz.
Evet, toplumdaki, hatta İslami camia olarak tanımlanabilecek kesimdeki büyük yozlaşma ve savrulma karşısında umutsuzluğa ve yılgınlığa düşmeden zaaf ve yetersizliklerimizi gözden geçirerek yeni bir hamle yapmalıyız. Bu yeni hamleye hazırlık kabilinden çabalara yoğunlaşmalıyız. Bu bağlamda yaptıklarımızı ve yapmamız gerektiği halde yapmadıklarımızı gözden geçirmeliyiz. Eksiklerimizi ve yanlışlarımızı tespit edip tamamlamak ya da düzeltmek için elimizden geleni yapmak üzere süratle harekete geçmeliyiz.
Hedefimiz, İslam'ın gölgesinde bir hayat yaşamaktır
Bugün insanlık İslam'a her zamankinden daha fazla muhtaç durumdadır. Bu bir iddia değil, ilahi bir hakikattir. Bu hakikatin gerçekleştiğine dair örnekler Asrı saadette, eksikleriyle birlikte Endülüs İslam Devletinde ve son olarak da Osmanlı İmparatorluğu'nda gözlemlenebilir.
Bugün insanlık İslam'a her zamankinden daha fazla muhtaç durumdadır. Bu bir iddia değil, ilahi bir hakikattir. Bu hakikatin gerçekleştiğine dair örnekler Asrı saadette, eksikleriyle birlikte Endülüs İslam Devletinde ve son olarak da Osmanlı İmparatorluğu'nda gözlemlenebilir.
İslami duruştan transeksüel İslamcılığa geçiş
Allah'tan sakınma duygusu kişiyi hem yapacağı işte hayatının merkezine Allah'ı koyma zorunluluğunu ona hatırlatır hem de sakıncalı bir eylem yahut düşünce ile karşılaştığında basiretli kararlar vermesine ve hak olan davranış biçimini ortaya koymasına vesile olur. Bu düşüncenin eksikliğidir ki zamanın bir kısım İslamcısı süreci tepkisel bir şekilde okumakta ve yanlış bir mecrada yol almaktadır.
Allah'tan sakınma duygusu kişiyi hem yapacağı işte hayatının merkezine Allah'ı koyma zorunluluğunu ona hatırlatır hem de sakıncalı bir eylem yahut düşünce ile karşılaştığında basiretli kararlar vermesine ve hak olan davranış biçimini ortaya koymasına vesile olur. Bu düşüncenin eksikliğidir ki zamanın bir kısım İslamcısı süreci tepkisel bir şekilde okumakta ve yanlış bir mecrada yol almaktadır.
Emperyalist alçak ABD’den mültecilere ‘sıfır hoşgörü’
Trump yönetiminin uygulamaya koyduğu “sıfır hoşgörü” politikası ile Meksika üzerinden ABD’ye girmeye çalışırken yakalanan aileler birbirinden ayrılıyor.
Trump yönetiminin uygulamaya koyduğu “sıfır hoşgörü” politikası ile Meksika üzerinden ABD’ye girmeye çalışırken yakalanan aileler birbirinden ayrılıyor.
Bir siz eksiktiniz... Katar Savunma Bakanı: NATO'ya tam üye olmayı arzuluyoruz
Katar Savunma Bakanı Halid bin Muhammed el-Atiyye "Biz NATO dışında baş müttefikiz. NATO ortaklıkları gelişmesi durumunda tam üyeliği arzu ediyoruz. Bu konudaki görüşümüz açıktır" dedi.
Katar Savunma Bakanı Halid bin Muhammed el-Atiyye "Biz NATO dışında baş müttefikiz. NATO ortaklıkları gelişmesi durumunda tam üyeliği arzu ediyoruz. Bu konudaki görüşümüz açıktır" dedi.
"Medeniyet kavramı, Batılılaşma taraftarlarınca katledildi" (HABER-VİDEO)
İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı-İLKAV’ın Alternatif Eğitim konferansları, S.Ü. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celaleddin Vatandaş‘ın “Türkiye’nin Batılılaşma Süreci ve Medeniyet Tasavvuru“ başlıklı sunumu ile devam etti. Vatandaş konuşmasında, medeniyet kavramının asıl anlamı ve batılı anlayıştaki Osmanlı aydınları tarafından dönüştürülerek sivilizasyon kavramına indirgenmesinin üzerinde durduktan sonra medeniyet kavramın tarihi geçmişi ve mevcut hali ile ne anlam ifade ettiğine değindi. Dünyadaki zulüm ve paylaşım savaşlarının altında İslamî medeniyet perspektifinin eksikliğine değinen konuşmacı, batı zihniyetli Osmanlı aydınlarının bu kavramı dejenere ettiğine değinerek kendi kavram ve değerlerimize sahip çıkmamız gerektiğini ifade etti. İslam’ın şehirli ve medenî bir din olduğuna işaret eden konuşmacı, kendi öz değerlerimize, vahye sıkıca yapışarak batının ikiyüzlü ve sömürgen etkisinden uzak kalınabileceğini, Türkiye’nin batılılaşma serüveninin sekülerleşme yolu olduğunun altını da çizdi. Konferans, soru-cevaptan sonra İLKAV’ın geleneksel çay ve simit ikramı ile son buldu. Konuşmanın videosu aşağıda sunulmuştur.
İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı-İLKAV’ın Alternatif Eğitim konferansları, S.Ü. Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celaleddin Vatandaş‘ın “Türkiye’nin Batılılaşma Süreci ve Medeniyet Tasavvuru“ başlıklı sunumu ile devam etti. Vatandaş konuşmasında, medeniyet kavramının asıl anlamı ve batılı anlayıştaki Osmanlı aydınları tarafından dönüştürülerek sivilizasyon kavramına indirgenmesinin üzerinde durduktan sonra medeniyet kavramın tarihi geçmişi ve mevcut hali ile ne anlam ifade ettiğine değindi. Dünyadaki zulüm ve paylaşım savaşlarının altında İslamî medeniyet perspektifinin eksikliğine değinen konuşmacı, batı zihniyetli Osmanlı aydınlarının bu kavramı dejenere ettiğine değinerek kendi kavram ve değerlerimize sahip çıkmamız gerektiğini ifade etti. İslam’ın şehirli ve medenî bir din olduğuna işaret eden konuşmacı, kendi öz değerlerimize, vahye sıkıca yapışarak batının ikiyüzlü ve sömürgen etkisinden uzak kalınabileceğini, Türkiye’nin batılılaşma serüveninin sekülerleşme yolu olduğunun altını da çizdi. Konferans, soru-cevaptan sonra İLKAV’ın geleneksel çay ve simit ikramı ile son buldu. Konuşmanın videosu aşağıda sunulmuştur.
Bir sufi sapkınlık örneği: Muhyiddin İbnu’l Arabi'nin Fusus’ul Hikem'i
İbnü’l Arabi, kitabın önsözünde, Hicri 627 senesi Muharrem ayının son on günü bir gece rüyasında Hz. Peygamberin kendisine bir kitap verdiğini, adının Fusus’ul Hikem olduğunu, onu insanlara ulaştırmasını istediğini, hiçbir yorum katmadan eksiksiz olarak alıp insanlara ulaştırdığını ifade eder.
İbnü’l Arabi, kitabın önsözünde, Hicri 627 senesi Muharrem ayının son on günü bir gece rüyasında Hz. Peygamberin kendisine bir kitap verdiğini, adının Fusus’ul Hikem olduğunu, onu insanlara ulaştırmasını istediğini, hiçbir yorum katmadan eksiksiz olarak alıp insanlara ulaştırdığını ifade eder.
Edepli bir gençlik umudumuzdur
Edebiyle evinde oturan kızdan daha hayalı bir Peygamber’in (sav) Ümmetiyiz. Edebi ve hayayı kaybeden bir ümmet, yok olmanın eşiğine gelmiştir. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vesellem) edeb mektebinde yetişen güzide sahabelerin edebiyle edeplenmemiz gerekmektedir. O’nun kendi dönemi için en hayırlı nesil dediği “Sahabe nesli” örneğimizdir. Allah onlardan razı olsun ki, bu dinde eksik kalacak hiçbir şey bırakmadan gittiler. Kapanmayacak çığırlar açtılar.
Edebiyle evinde oturan kızdan daha hayalı bir Peygamber’in (sav) Ümmetiyiz. Edebi ve hayayı kaybeden bir ümmet, yok olmanın eşiğine gelmiştir. Peygamberimiz (sallallahu aleyhi vesellem) edeb mektebinde yetişen güzide sahabelerin edebiyle edeplenmemiz gerekmektedir. O’nun kendi dönemi için en hayırlı nesil dediği “Sahabe nesli” örneğimizdir. Allah onlardan razı olsun ki, bu dinde eksik kalacak hiçbir şey bırakmadan gittiler. Kapanmayacak çığırlar açtılar.
Makaleler
Hava Durumu