Bazı İslami kuruluşlardan Halep için duyarlılık çağrısı
Kalem-Der, İLKAV, Ma'ruf Yayınları ve Kur'an Nesli İlim Merkezi, ortak bir basın açıklaması gerçekleştirerek, 300 bin mazlumun abluka ve katliamlara maruz bırakıldığı Halep konusunda duyarlılık çağrısında bulundu.
01-12-2016
Kalem-Der, İLKAV, Ma'ruf Yayınları ve Kur'an Nesli İlim Merkezi, ortak bir basın açıklaması gerçekleştirerek, 300 bin mazlumun abluka ve katliamlara maruz bırakıldığı Halep konusunda duyarlılık çağrısında bulundu.
Bildiride "Bizler, kendilerini Müslüman olarak tanımlayan herkesi, Din Günü’nün mâliki olan âlemlerin Rabbi’nden korkmaya ve kardeşlerimizin acılarına duyarsız kalmaktan titizlikle sakınmaya dâvet ediyoruz.Yeryüzünün halifeleri olmakla mükellef kılınan bizlere düşen, yeryüzündeki tüm zulümlere, haksızlıklara karşı tavır almaktır. Allah Rasulü (a.s.)’ın bizleri aynı vücudun âzâları olarak tanımladığı Müslümanların maruz kaldığı vahşet ve holokost, soykırım derecesinde zulümlere karşı duyarsızlaşırsak Rabbimize bunun hesabını asla veremeyiz." ifadelerine yer verildi.
Bildirinin tam metni:
Halep Yanınca Seyreden Ümmet de Yanar
Ümmet coğrafyasının sembol şehirlerinden Halep, katliamcı diktatör Esed rejimi ile onun koruyucusu ve destekçisi Rusya ve İran’ın son dönemde en fazla kan döktükleri bir harabeye dönmüş durumda. Üç aydan fazla zamandır abluka altında tutulup açlığa mahkûm edildiği yetmezmiş gibi,Halep’te her gün onlarca mazlum, çoluk-çocuk demeden hunharca katlediliyor.
Halep’in doğusunda, direnişçilerin denetiminde olan bölgede 30 kilometrekareye sıkışmış durumda, 95 gündür her türlü insani yardımın da engellendiği bir ablukaya maruz kalan 300 bin mazlum, zâlimlerin olmayan insafına terk edilmiş durumda.Bu kardeşlerimiz açlık ve susuzluğun yanı sıra, Rusya ve Esed rejimi savaş uçaklarından yağan bombalarla da 10’ar, 20’şer katlediliyor ve buna rağmen bir şarkıcının yeni saç stili kadar dahi dünyanın gündemine girmiyorlar.
ABD ve AB ülkeleri hep bölgenin despotlarının, darbecilerinin hâmisi olmaları sebebiyle mazlum halkların katliamla yok edilmesine bırakın karşı çıkmayı, bu soykırımın gerçekleşmesi için her türlü desteği ve yardımı yapmaktan da çekinmiyorlar. Bölgedeki İslam düşmanı seküler terör örgütlerini ve bu arada PKK/PYD'yi destekleyerek Esed rejimiyle el ele katliamları birlikte sürdürmelerini de sağlıyorlar.
Görünen odur ki, küfür tek millet olarak topyekûn bir saldırıyla bölgenin müslüman halklarını yok etmeye çalışıyor. Müslümansızlaştırılacak bölgede, kafalarında oluşturdukları emperyalistçe bölünmüş kendi çıkarlarına hizmet edecek yeni haritayı uygulamak istiyorlar.
Halep’te özellikle hastaneleri ve fırınları bombalayan işgalci Rusya ve onun piyonu Esed güçlerinin bu saldırıları sonucu şu an Halep’in abluka altındaki Doğu bölgesinde hiçbir hastane kalmazken, toplam 6 doktor hastaneden mahrum olarak her gün yüzlerce ağır yaralıya müdahale etmeye çalışıyor. Hastaneler gibi fırınlar da bombalanıyor. Koca şehirde kalan fırın sayısı ise sadece üç.
Birkaç gün önce Rusya-Esed savaş uçaklarından Halep’e atılan bildiride “Teslim olun. Aksi halde ölüp gideceksiniz. Dünyanın umurunda değilsiniz” ifadelerinin yer alması, insanlığın öldüğünü ilan ediyor.
Halep halkının hukukunu işgalci Rusya ve İran ile işgal işbirlikçisi Esed rejimine karşı kıt imkânlarla savunmaya çalışan direnişçilerle savaşmak yerine bu şer güçler, Halep halkını açlık ve bombardımanlarla cezalandırarak diz çöktürmeye çalışmakta.
Diğer taraftan Arakan’da da benzeri bir holokost denebilecek düzeyde katliam uygulanmakta ve dünya kamuoyu hiçbir şey olmuyormuş gibi davranmakta. Söz konusu olan Müslümanlar olduğunda “dünya kamuoyu” denilen vicdansızların susmasına artık alışmış olsak da, İslam dünyasının son dönemde Halep, Arakan ve benzeri mazlum coğrafyalarımız için artık yeterince ses vermiyor olması acıyı daha da katlamakta ve zalimleri de cesaretlendirmektedir.
Yaklaşık 1,5 ay önce bir gazeteye “Dışişleri’nde etkili bir bürokrat” etiketiyle demeç veren ve demeci yalanlanmamış olan bir yetkili “Rusya ile karşılıklı anlayış anlaşmamız var. Biz onların Halep operasyonlarına müdâhil olmayacağız, onlar da bizim El Bab operasyonumuza” diyordu. Bu sözü destekler şekilde Türkiye yönetiminin Halep’teki büyük insanlık dramı karşısındaki sessizliği, ne yazık ki son dönemde hemen her konuda mevcut iktidara bağımlı yaklaşımlar sergileyen dindar kesimlerin de sessizliğe bürünmesine yol açmış görünüyor.
Bizler, kendilerini Müslüman olarak tanımlayan herkesi, Din Günü’nün mâliki olan âlemlerin Rabbi’nden korkmaya ve kardeşlerimizin acılarına duyarsız kalmaktan titizlikle sakınmaya dâvet ediyoruz.Yeryüzünün halifeleri olmakla mükellef kılınan bizlere düşen, yeryüzündeki tüm zulümlere, haksızlıklara karşı tavır almaktır. Allah Rasulü (a.s.)’ın bizleri aynı vücudun âzâları olarak tanımladığı Müslümanların maruz kaldığı vahşet ve holokost, soykırım derecesinde zulümlere karşı duyarsızlaşırsak Rabbimize bunun hesabını asla veremeyiz.
Rabbimiz! Bütün bölge halklarına ve tüm müslüman halklara Hablullah'a topluca sarılıp yeniden tevhidî bir ümmet olmayı ve izzetli günlere yeniden ulaşmayı hak edecek vahiyle dirilişi ve bu zilletten kurtuluşu nasip et.
Ahmed Kalkan (Kalem-Der), Mehmet Pamak (İLKAV), Ahmet Turgut Ulucak (Ma'ruf Yayınları), Şükrü Hüseyinoğlu (Kur'an Nesli İlim Merkezi)
-
Rıdvan DİNÇER 04-12-2016 16:51
''cambaza bak cambaza,, diye sürekli kandırılan insanlık ,kandırılmaya devam ederken, kıskaca alınan insanlardan da sürekli kurbanlar katledilmekte, vekalet savaşında kim kimin adına sahada...veyl olsun Allah'ın haram kıldığı can, mal ve ırzlara el uzatanlara ve onlara ister isteyerek ister istemeyerek ! yardımcı olanlara. evet ''küfür tek millettir,, Allah'ım bizler senin emirlerini hayatımızda tatbik edememenin ızdırabını duyuyoruz... ''hablullaha sımsıkı sarılın/tutunun/yapışın, sakın (fırkalara)dağılıp ayrışmayın,,, emrini icradan mahrumuz. bizler senin yardımını hak edecek ,iman ve salih amellerden uzağız ki, ''iman edip salih amel işlerseniz üzerimde ki hakkınız size Nusret etmemdir'' müjdene erişemiyoruz. İnsanlarımız, sana yakınlaşmak için başka, başka önderler ve yol göstericiler, izimler seçmişler...bir türlü sana yol bulamıyorlar. Küfür,İslam coğrafyasında Kaos,savaş ve katliam için , bölüp parçaladıkları bu coğrafyaları sıraya dizmişler...dün Afganistan......bu gün miammar/arakan.... halep özelinde suriye ve perde arkasında dünden bu güne ve yarına filistin ve özelinde gazze ...sırada hangi ülkeler.. Rabbim ilahi buyruklarının şahidliğini yaparak, küfre fırsat vermeyecek bir nesil bahşet. Müslümanlar olarak; zillet ve izzet tercihle önümüzde duruyor. ya cennetin yeryüzünde yürüyen çocukları olacağız ! Ya da cehennemin yeryüzündeki ehli kitaplaşmış zelil çocukları. Allah'ım gücümüz nisbetinde bu işgal ve katliamlardan beriyiz. kardeşlerimizin üzerimizde olan haklarını ,Ahirette taleb ettirme, bu hayatta eda edebilmeyi ödeyebilmeyi nasibimiz kıl...
-
Erkam 01-12-2016 21:54
Allah'ım sen o zalimleri kendi silahlarıyla öldür. Kuran'da cehennem ayetlerinde belirttiğin gibi, o zalimleri ölümü dileyip de bulamayanlardan eyle. Allah'ın onlar sana havaledir ki sen ondan aciz değilsin. Onların helakiyle müjdele bizi. Onların helakiyle yüreklerimizi rahatlat. Dökülen kanların ve alınan canların intikamını al. Amin.
-
Adem BABA 01-12-2016 17:33
Yüce Allah, zalimlerin cezasını versin, onları kahretsin inşaallah ve bizi buna memur kılsın. Dünyanın her tarafındaki mazlumlara yardım et Allah'ım.
- Siyonazi çetesi, Gazze'de gıda yardımı bekleyen sivillere saldırdı: 150 maktul 1000 yaralı
- Gazze İle Dayanışma ve Şehadet Gecesine Dâvet
- Gazze İle Dayanışma ve Şehadet Gecesi'ne dâvet
- İktibas’a bu cumartesi Ali Kaçar konuk oluyor
- Gazze’ye Yardım Kampanyası
- Siyonist vahşet: İnfaz edip çöpe atmışlar
- Adana ve Mersin seyahatinden sadra düşenler
- Kur'an Nesli İlim Merkezi'nin çadır yardımları Gazze'ye ulaştı
Makaleler
Hava Durumu