Ey teslimiyet, senin adın İslam!

Olması gereken odur ki, kurbanı kesen de, kesilen kurbandan hisse alan da takva üzere olmalıdır. Yani keseceği kurbanı gücünün yeteceğinin en güzelini almak, hayvana sevgi ve merhametle davranmak, hisse ile kesenlerin kalben mutmain olması ve kimsenin diğer hisse sahibinin hissesinde gözünün kalmaması, ya da etin kilogram hesabının peşine düşmemek. Yahut da kurbanlığı bir kibir vesilesi yapmamak, hisse dağıtırken mütevazı olmak, el âleme nisbet olsun bakın ne hayvan almışızın derdine düşmemek.

11-09-2016

Yaklaşan Kurban Bayramı ümmet üzerinde tatlı bir telaşa sebep oluyor. Kurban kesebilecek gücü olanlar kurbanlık hayvan bulmanın peşine düşmüşken, belki yılda bir kez evine et girecek olanlar bu nimete kavuşmanın sevincindeler. Olması gereken odur ki, kurbanı kesen de, kesilen kurbandan hisse alan da takva üzere olmalıdır. Yani keseceği kurbanı gücünün yeteceğinin en güzelini almak, hayvana sevgi ve merhametle davranmak, hisse ile kesenlerin kalben mutmain olması ve kimsenin diğer hisse sahibinin hissesinde gözünün kalmaması, ya da etin kilogram hesabının peşine düşmemek. Yahut da kurbanlığı bir kibir vesilesi yapmamak, hisse dağıtırken mütevazı olmak, el âleme nisbet olsun bakın ne hayvan almışızın derdine düşmemek. Dikkat edin, kalplerde olanı Allah bilir ve yine Rahman’ın buyurduğu gibi Allah’a o hayvanın kanı ya da etleri değil, sizin takvanız ulaşır. (Hacc Suresi, 37)

Hepinizin bildiği bir Kurban Bayramı olayı var değil mi İbrahim (as), oğlu İsmail (as)’ı kurban etmek için götürmüş. Bıçak kesmemiş, Allah Teâlâ Cebrail (as) ile bir koç göndermiş. Olmuş bize bayram. Ne kadar kolay değil mi anlatması Üç kişi düşünün anne- baba- oğul. Baba adağını yerine getirsin diye uyarılınca en sevgili oğlunu kurban etmesi gerektiğini anlıyor. Babalar! Hadi kendinizi koyun İbrahim’in (as) yerine. Evladınızı öldürebilir misiniz Ey İbrahim (as)! Bu ne teslimiyyet

Bir evlat düşünün. Babası diyor ki seni Allah’a kurban edeceğim. Haydi o zaman baba, sözünü tut deyip babasına destek oluyor. Evlatlar! Bugün babalar evlatlarına en basit bir talepte bulunsalar asi oluyorsunuz. Ey İsmail (as)! Bu ne teslimiyyet

Ya anne Hacer annemiz. Can paresi, göz nuru ölüme giderken bu Allah’ın emri mi diye soruyor sadece. Evet, Allah’ın emri deyince boynunu büküp susuyor. Anneler! Mümkün mü buna sabredebilmek Ey Hacer! Bu ne teslimiyet Ve ey teslimiyet! Senin adın İSLAM!

Rivayet edilir ki şeytan boş durmamış, önce İbrahim (as)’a bu yaptığın delilik böyle adak mı olur diye vesvese vermiş. Ondan eli boş dönünce Hacer annemize sen nasıl anasın oğlunu ölüme götürüyor, sen buna müsaade ediyorsun diye fısıldamış. Ondan da eli boş dönünce son ümidi küçük bir çocuk olan İsmail (as) olmuş. İsmail baban seni öldürecek şöyle olacak böyle olacak diye uzun uzun musallat olunca İsmail (as) taşı aldığı gibi İblis’e fırlatmış ve yine rivayettir ki kör şeytan ifadesi o olaydan olmuş çünkü İsmail’in (as) attığı taş İblis’in gözünü çıkarmış. Sonrasında İbrahim (as) defalarca denediği halde bıçak İsmail’i kesmiyor ve Hak Teala onları İsmail’e karşılık bir koçla müjdeliyor. Aileyi görüyor musunuz Peygamber olmak, peygamber ailesi olmak basit bir şey mi O ailenin imtihanı kazanması ümmete bayram oldu.

Ve bugün… Adı et bayramı diye lanse edilmeye çalışılan, ne hikmetse dişi için fillerin, derisi için ceylan, fok, tilki gibi hayvanların, yağı için balinaların öldürülmesine ses çıkarmayan esfele safilinin, hayvan katliamı diye yaygara kopardığı bayram. Hani “hak için kurban, küp için kavurma” sistemine döndürülen bayram. Günümüzde içi boşaltılan birçok kavram gibi kurbiyyet (yakınlaşma) kökünden gelen kurban kelimesinin de içi boşaltılmaya çalışılıyor. Aman dikkat! Hani Hak Teala Kur’an’da İsrailoğullarından kesmelerini istediği kurbandan bahsederken “ neredeyse kesmeyeceklerdi!” ifadesini kullanıyor ya işte biz o hale gelmeden kendimize çekidüzen verelim. Allah’ın bizi kendisine yaklaştırmak için vesile kıldıklarına sıkı sıkıya sarılalım.

Üstad Abdurrahim Karakoç ne güzel demişti:

Yollar uzun yollar ince,

Yol kısalır aşk gelince

Yat kurban ol İsmail’ce

Bıçak senden incinmesin…

Tam teslimiyetle Allah’a yönelenlerden olmamız, yaptığımız ibadetlerin kabul olması ve rızaya ulaşanlardan olmak temennisiyle. Bayramınız mübarek olsun. ..

Unutmadan ekleyelim arife günü sabah namazından, bayramın son günü ikindi namazına kadar sürecek olan ve vacip olan teşrik tekbirlerini unutmayınız. Ve bu tekbirler kurbanın değil bayramın tekbiridir, bayrama ulaşan herkes kurban kesse de kesmese de farz namazların ardından tekbirleri getirir.

Selametle kalınız…

Handan Yıldız

Etiketler : #Ey #teslimiyet # #senin #adın #İslam!

YORUMLAR

YORUM YAP

Henüz Yorum Yok !

İlginizi çekebilecek diğer haberler