‘İnsan hakları diye bir şey olsaydı şimdi çocuğum yaşıyor olurdu...’
Bir sağlık ocağının bile bulunmadığı mülteci kampında, evladını kaybeden bir annenin dilinden dökülen sözler hançer gibi saplanıyor yüreğimize. İnsan hakları diye bir şeye artık inanmıyor acılı anne.
23-01-2008
KAMPTA, insanların sağlık sorunları ile ilgilenecek bir sağlık ocağı bile yok.
En yakın hastane kampın dışında ve 2 saat uzaklıkta bulunduğundan, acil durumda olan hastalar Suriye gümrük muhafazadan izin alarak ambulansla oraya götürülüyor.
Ancak bu prosedür, Usur İbrahim isimli kadının 2 bebeğini kampta kaybetmesine sebep olmuş. Usur İbrahim, kampa geldiğinde hamile olduğunu, doğum zamanında 4 gün doktor ve ambulans bulamadığını ve yoğun kanamadan dolayı kendisinin de ölüm tehlikesi geçirdiğini bizlere anlattı. Kendisi gibi tüm hamile kadınlara müdahalede gecikildiğini söyleyen acılı anne, yaşadıklarını, “Şam’da UNHCR’ye ait bir hastaneye götürüldüm. Çocuğumun ayağından serum düştüğü için vefat etti. Artık insan hakkı gibi sözlere inanmıyorum. Eğer insan hakları diye bir şey olsaydı çocuklarım şimdi yaşıyor olurdu.” sözleriyle ifade etmeye çalıştı.
Özellikle yazın, zehirli çöl akrepleri tarafından sokulma vakalarının yaşandığı kampta, anneler evlatlarının başında gece adeta nöbet bekliyor.
Böbrek rahatsızlığı olan bir hastaya da UNHCR’nin geç müdahale etmesi ve sonucunda hastanın vefat ettiği bilgilerini almamız, kampın yaşamın her alanında problemler içerisinde olduğunu ispatlamakta…
Mülteci her şeye muhtaç, ama en çok özgürlüğe
Kampta ihtiyaçlar genelde Filistinli grupların desteğiyle sağlanıyor. Ama özellikle Hamas’ın onlarla kampın ilk gününden itibaren yakından ilgilendiği, sıkıntı ve dertlerini dinlediği sözleri herkesten duyduğumuz ortak ifadeler…
Birleşmiş Milletler’in bir kuruluşu olan UNHCR’nin dağıttığı konserveler, kalitesi düşük ve bazen son kullanma tarihleri geçtiğinden her zaman yenmiyor. Bu konservelerin üç çeşit olduğu ve ayda bir kere her çeşitten ikişer tane verildiğini söyleyen kampın sorumlusu Muhammed Bahuri, “Eğer uluslararası kuruluşları bekleseydik çoktan ölmüştük. Burada onların faaliyetleri sayılamayacak kadar azdır. Onların gönderdikleri malzemeler bir insanı iki gün anca yaşatır.” dedikten sonra, Suriye Kızılayı’nın ve Hamas’ın yardımlarının önemine işaret ediyor.
Beklenen yardımların başında ise yine çocukların temel ihtiyacı olan süt bulunmakta. Çocuk bezi ve besleyici bebek maması da dağıtılması gerekiyor. Ayrıca çölün üzerinde kurulu bulunan çadırlarda, yere serip üzerinde oturup, yatacakları hasır ve battaniyelere ihtiyaçları var.
Kampta 34 adet mutfak tüpü olduğunu öğrendik. 4 aileye bir tüp düşmekte. Bu tüpler ayda sadece bir kere değiştiriliyor. Değiştirilen tüpler yarıya kadar dolu olduğundan bir hafta ancak yetiyor. Ayın geri kalan kısmında dışardan yüksek fiyata tüp getirtmek zorunda kalıyorlar.
Ceplerindeki para ile acil bir ihtiyacını almak isteyen kişiler şehre inemediklerinden, bu ihtiyaçlarını sınırda, kampın girişinde açılan bakkal işlevi gören bir yerden temin etmek zorunda kalıyorlar. Ve bu durum, malzemelerin değerinin çok üzerinde satın alınması zaruretini doğuruyor.
Bu fırsatçı kişilerden rahatsız olan kampın misafirleri, “Bizlerin mağduriyetinden faydalanmaya çalışıyorlar. Bazılarımız çocuklarının en temel ihtiyaçlarını karşılamak için elbiselerini bile satmak zorunda kalıyor.” şeklinde yakınıyorlar.
Hol Mülteci Kampı:
Şam’a 10 saatlik uzaklıkta bulunan Hol kampı, Suriye’nin kuzeydoğusundaki Haseki şehrinin 50 km dışında bulunuyor. Bu kampın El Tanf’dan tek olumlu yanı, Suriye sınırları içerisinde kaldığından şehirle irtibatının rahat sağlanabiliyor olması. Suriye devletinin memuru olarak kampın müdürlüğünü yapan Nuveh Leylişi’den, kampın ilk olarak 1991 yılında Iraklılar için açıldığı, ancak daha sonra 2002 yılında kapatıldığı bilgisini aldık. 2006 yılında, Irak’tan çıkarılan Filistinlilerin yerleştirildiği kampta, 74 aile ve 380 kişi yaşamakta. Her tarafı tel örgülerle çevrili ve tek giriş çıkışı bulunan kampı Suriye askerleri beklemekte.
YARIN: ORADA BİR KAMP VAR
- Batıl Uyutur, Îslam Diriltir!..
- İslami bir eğitim...
- Beynimizin neden her gün okumaya ihtiyacı var?
- Nasıl bir eğitim sistemi: Nasıl bir insan?
- Rus uçakları yine yerleşim yerini vurdu
- Kapitalizme karşı insan onuru ve hayatını savunmalıyız
- İslami mücadele yöntemi ictihadi midir?
- Müslümanlara Hacc ve Umre konusunda bir öneri
Makaleler
Hava Durumu