
"Alan:" Arama Sonuçları

“Modern çağda tek bir din vardır o da devlet dini” diyen Hüseyin Alan, “Bu din, klasik çağdaki diğer dinleri bireye has olarak özelleştirdi, inançlara dönüştürdü, hukuken bütün inançları eşitledi, aynı statüye soktu ve böylece kategorize etti, onları inançlar çizgisinde bir yere oturttu, bir hükümranlık alanına sınırladı” dedi.

Hak ile bâtılların, doğru ile yanlışların karıştırıldığı ve esrarengiz içeriği olan cinler, cincilik, cin çıkarma, şeytan, büyü, üfürükçülük, muskacılık ve rukye konularında birbirini tamamlayan 3 kitap yayınlandı. 1-Rukyecilik ve Muskacılık, 2- Koca Bir Yalan: Cinlerin İnsana Musallat Olması, 3- Büyü ve Şeytan.

Hak ile bâtılların, doğru ile yanlışların karıştırıldığı ve esrarengiz içeriği olan cinler, cincilik, cin çıkarma, şeytan, büyü, üfürükçülük, muskacılık ve rukye konularında birbirini tamamlayan 3 kitap yayınlandı. 1-Rukyecilik ve Muskacılık, 2- Koca Bir Yalan: Cinlerin İnsana Musallat Olması, 3- Büyü ve Şeytan.

İktibas Dergisi yazarlarından Hüseyin Alan’la “Siyerin Gölgesinde” kitap serisi üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. Alan, "Siyerle irtibatımızın zayıflığı yahut Kur’an varken siyere ihtiyacımızın olmadığı gibi bir düşünüş nebevi örnekliğe ve modele göre değil modern zihne, bilimsel bilgiye, hümanizm temelli eleştirel okumaya, tarihselciliğe, seküler veya çoğulcu bakışa vs dayanıyor. Esasta yanlış olansa budur" diyor.

Yazar Hüseyin Alan “Batı paradigması ve Müslümanlar” konulu panelde çok önemli tespitler yaptı.

Hüseyin Alan: İslami kriter ve ölçüler yerine seküler kriter ve ölçüyle cahiliye toplumsal hayatında bocalayıp duranlara söylenecek bir sözümüz kaldı. Kemalist vesayetten bu kadar dertli idiyseniz, gidin Amerika’ya! Boşuna uğraşıp zaman kaybetmeyin bu sistemle! Hem gittiğinizde siz de göreceksiniz, sizin talep etiğiniz özgürlüklerin, adalet ve eşitlik taleplerinizin, laik adalet ve devlet yönetiminin gerçeği orada var. Dolayısıyla çok daha rahat bir ortam, çok daha güvenlikli bir vasat ve imkanlar orada mevcut. Bu tip dini telakki sahipleri için de bir “özgürlükler ülkesi” orası! Üstelik tekçi, ateist ve ulusalcı Avrupa’ya da hiç benzemiyor. Bizden hatırlatması."

Hüseyin Allan: Son dönemlerde şehri dönüştürme iddiasını yitiren, dünyayı imar etmekle sorumlu tutulduğunu unutan ve varlık gerekçesini karıştıranlar, devlet ve iktidar işlerinde de kafalarını kuma gömmeye devam etmektedirler. Özellikle liberal teorilerin etkisi altında kalıp onun kavramları ile dünya, hayat ve toplum algısı üreterek dini araçsallaştırmaya başlayanları, ülkemizde de bolca görmek mümkündür. Onlar için şimdi sıra, laikliği içselleştirme aşamasıdır. Bu yol, peygamberlerin yolu olmadığı gibi, Kuran’ın da tasvip etmediği bir yoldur…

Özgün Duruş gazetesinin "Kürt açılımı" konusundaki soruşturması için yaptığı değerlendirmede, "AKP’nin de gerektiğinde sık sık vurguladığı “üniter devlet”, “tek dil”, “tek ulus”, “tek vatan” “tek bayrak” gibi “tek” ci ulus toplum-devlet ilkelerini ve tabularını savunması da gösterir ki, en azından kırmızıçizgiler noktasında, zihinsel olarak gerçek iktidar sahipleri ile aynı düşünceyi taşımakta olduğunu görebiliriz." görüşünü dile getirdi.

Gerçek modern faşistler İslam Dünyasında değil fakat Washington’dadır. Avazları çıktığınca “faşist var!” diye bağıran neo-muhafazakarların asıl kendileri faşisttir. Ne yazık ki, komünist ve solcu propaganda neo-faşist terimini neredeyse anlamsız hale gelecek derecede itibardan düşürmüştür. Oysa, “neo-konlar”ı çağırmamız gereken ad budur; çünkü bu onların gerçekte olduğu şeydir.
Makaleler
Hava Durumu