
"Dili" Arama Sonuçları

ABD’nin himayesi altındaki siyonist işgal rejiminin, Gazze’deki Müslüman halka yönelik yıkıcı saldırıları artarken, ağır abluka ve tüm sınır kapılarının kapatılması Filistinlileri benzeri görülmemiş bir insani felakete ve açlığın pençesine sürüklüyor. Barbarların saldırılarında şehid olanların sayısı ise 900’e yükseldi.

Siyonazi çetesi ve efendisi çağın Firavunu ABD'nin Gazze'ye yönelik ortak saldırılarında şehit sayısı yüzlerle ifade edilirken, acil yardım ekipleri ağır bombardıman nedeniyle müdahalede büyük zorluklar yaşıyor. Ambulanslar acil çağrılara yetişemezken, enkaz altında kalan sivillere ulaşılamıyor.

Videoda, öğrenilmiş çaresizlik içinde köle ruhlu insana dönüşen müslümanların bu halleri tasvir ediliyor; bu halden kurtulmanın formülü verilip gereken stratejiler anlatılmaya çalışılıyor.

İktibas Dergisi’nde Cumartesi günü katıldığı programda Durmuş, harf devriminden bugüne uzanan süreçte, Osmanlıdan gelen ve İslam’dan kök alan dilin, değiştirilen kelimelerle ortadan kaldırılmak istendiğini vurguladı.

İktibas Dergisi yazarlarından Mehmed Durmuş, 15 Şubat’ta İktibas Dergisi’ne konuk olacaktır inşallah. Sohbet programının konu başlığı ise “Dilimiz Dinimizdir”…

İktibas Dergisi’nin Ankara’daki merkezinde bugün (27 Nisan Cumartesi) yazar Asım Şensaltık, “Kur’an’da Yahudilik ve Yahudileşme” konulu bir konferans vermek üzere konuk olacak inşallah.

Genç Birikim Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ali Kaçar, Zeydiliğin, doğuşundan başlayarak bugüne tarihsel süreci ile birlikte Husilerin fikri ve siyasi durumunu, İktibas Dergisi’nde katıldığı programda değerlendirdi.

Bir grup Müslüman, siyonazi işgal ve katliam çetesine akaryakıt temin eden Azerbaycan yönetimini, İstanbul'daki konsolosluk önünde protesto etti. Yapılan konuşmalarda bu kanlı işbirliği telin edilirken, Azerbaycan'a siyonazilerin değil, mazlumların gardaşı olma çağrısı yapıldı.

İktibas Dergisi konferanslarında bu hafta Genç Birikim Dergisi’nden araştırmacı yazar Ali Kaçar, “Zeydilikten Husilere Yemen” başlıklı konferansı ile konuk oluyor.

Dilimle Müslüman olduğumu söyler de yaşantımla kafirlere, müşriklere, münafıklara, modernistlere, laiklere, Hristiyanlara, Yahudilere, mala ve mülke kul olmuş kârunlara, firavunlara yaranmak için bin bir takla atan belamlara ve nefsinin uydusu olmuş zavallılara benzersem öbür dünyada halim nice olur? Bunu şimdiden düşünmem/düşünmeniz lazım gelmektedir.

Hepimiz biliyoruz ki bugün yaşadığımız hayat İslam'ın emrettiği ve nasıllığını detaylıca açıkladığı Müslüman hayatı değildir. Dilimizle tevhidi terennüm ediyoruz ama organlarımızla kapitalist dünyaya uyuyoruz.

Hayır aziz kardeşlerim, hiç iyi bir halde değiliz. Ölüm her an gelebilir, bunun farkındayız fakat inanın bu sadece dilimizde bir söylem olarak kalıyor, bizi korkutmuyor, ahirete kıyamete hazırlık içerisinde değiliz.

Kerkük yine gündemde. Lakin İslam kardeşliği ile değil, Türkmenlik, Kürtlük, Araplık tartışmasıyla maalesef. "Kerkük bir İslam şehridir" denilse anında bitecek olan bir tartışma, ortaya ırklar ve ırkçılıklar girince uzayıp gidiyor, çatışma sebebi oluyor. Peki Kerkük'ün dili olsaydı bu tartışmalara dair ne derdi?

Kurban, Rabb'imize adanmışlığımızın ve teslimiyetimizin bir nişanesi... Bayram ise paylaşmanın, dayanışmanın ve kardeşliğin en güzel yönlerini soluduğumuz mübârek günler. Rabb`imize adanmışlığımızın bir nişanesi olması duası ile Kurban Bayramınızın mübârek olmasını diliyoruz.

Siiyonist isimlerin yönetimindeki Okul Eğitiminde Barışı ve Kültürel Hoşgörüyü İzleme Enstitüsü (IMPACT-se) Suudi Arabistan’daki 301 ders kitabını inceleyerek bulduğu sonuçları raporladı. Enstitü’nün raporuna göre, Suudi ders kitaplarından “neredeyse tüm antisemitizm” ve "İsrail’i şeytanlaştıran" materyal kaldırıldı. Enstitü’nün CEO’su Sheff, “İsrail ile ilgili açık ılımlılık eğilimi oldukça dikkat çekici” ifadesini kullandı.

Deprem bölgesindeki izlenimlerini paylaşmak üzere İktibas Dergisi lokalinde düzenlenen programda konuşan derginin yazarlarından Şükrü Hüseyinoğlu, depremlerin temelde bir ayet olma vasfına değindi ve yaşananların insanoğlu için dünyada mutlak güven ve rahatlık olmadığı gerçeğini de tekrar hatırlattığını vurguladı.

İktibas Dergisi’nin Ankara’daki merkezinde bu hafta sonu düzenlenecek programda İktibas dergisi yazarlarından Şükrü Hüseyinoğlu, deprem bölgesindeki izlenimlerini de paylaşacağı sohbetinde inşallah deprem konusunda geniş bir değerlendirmede bulunacak.

Ercümend Özkan: Kur’ân tefsir edilirken imana tealluk eden hususlarda Kur’ân’ın dışına çıkılmamalı, Kur’ân dışı rivayetlere itibar olunmamalı ve Kur’ân dışı şeyleri Kur’ân’ın tefsirinde kullanmamalıdır… Amelî hususlarda ise aslolan yine kat’iyet ve buna ek olarak da zannı gâlib olduğundan Kur’ân’ın ruhuna uygun rivayetler ile Kur’ân’ın açıklanması (tefsiri) mümkün ve caizdir.

Prof. Dr. Nusret Çam’ın bu mealini derinlemesine okuyan birisi olarak, tüm ayetlerde anlamın ön planda olduğunu, şiirsellik uğruna anlamdan ödün verilmediğini, ayetlerin şiirsel görselliğinin okumayı özendirdiğini ve kolaylaştırdığını özellikle vurgulamak istiyorum.

Siyonistlerin bazıları da “aşırı siyonist” olarak nitelendiriliyor. Bu biraz normal olmakla birlikte, bundan siyonistin mutedilinin de olabileceği sonucu çıkarmak doğru olmaz. Çünkü siyonizmin bir tür ırkçılık olduğu tescillenmiştir. Irkçılık ise insanlık açısından bir ayıp ve ideolojik yönden de bir aşırılıktır.
Makaleler
Hava Durumu