
"analar" Arama Sonuçları

Ercümend Özkan: “Analarının karnından bir şey bilmez halde çıkarılan insanların, çıkışlarını takib eden bir süre sonra ‘külli şeyin kâdir’ bir varlık haline dönüşmesi mümkün olmazken, insanın temel yanılgısı böyle olabildiğini sanmasıdır…”

ilk Türkçe Kur’an tefsiri olan “Hak Dini Kur’an Dili”ni hazırlayan Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, lafızların yer aldığı metnin genel kompozisyonunu dikkate almak ve neticede kastedilen asıl mana ile tali manaları ayırt etmek gerektiğini vurguladı.

Diyarbakır'da 17 yaşındaki oğlu dağa kaçırılan annenin HDP'lilerle tartıştığı video gündeme oturdu. Anne, tartıştığı HDP'lilere “Alıştınız insanları dağa göndermeye. Diyarbakır'da genç bırakmadınız. Ya cezaevinde ya toprağın altında” diyerek isyan etti.

Hatice Kübra Tongar: Âdetlerimiz ayetlere ters mi, değil mi bilebilmek için, öncelikle ayetleri bilmemiz gerekiyor. Oysa bizler “bilim şunu dedi”, “o pedagog bunu önerdi” kabulüyle yol almaya çalışırız çoğu zaman. Hâlbuki bilim kendini yenileyen bir sistemdir. Yıllar içinde kabulleri, gerçekleri değişir. Bundan 10 yıl öncenin “muhakkak”ları, bugünün “belki”lerine ve yarının “yanlış”larına dönüşebilir. Bu bağlamda her anne-babanın kendine ulaşan bilgiyi test edebilecek bir zihin sistematiğine gelmesi gerekir. Bu da Kur’an-ı Kerim’dir. Zira Kur’an, kıyamete kadar özünü koruyabilecek, manaları değişmeyecek tek kaynaktır. Ayrıca basit bir aleti bile onu yapanın kılavuzuna bakarak kullanırken; insanı okumak için, onu yaratanın cümlelerine sığınmaktan daha doğal ne olabilir ki?

25 Ocak Derimi sonrasında yaşanan demokratikleşme süreci ve Ihvan’ın cumhurbaşkanlığına kadar uzanan iki buçuk yıllık dönemde yaşanalar ise, Ihvan-Ordu işkilerinin ne tam dışına çıkan ve ne de içinde kalan bir sureçtir. Tarih hem tekerrür etmiş ve hem de etmemiştir.

Ümmetten hayır kesilmez inan. Analar umut doğurmakta her gün ve analarla savaşan yenilmiştir her vakit.

Katliamın üzerinden 150 gün geçti. Her gün bekledim sizlerden bir ses, bir soluk. ‘Bu acıyı ancak onlar anlar’ dedim, Nasrettin hocanın ‘düşen anlar’ misali. Mavi Marmara anaları, babaları, yetimleri olarak Roboskiye koşarlar, acılarını paylaşır, teselli olurlar diye umutlandım durdum. Evet Roboskililer Filistinli, Gazzeli değillerdi ama olsun. Onlar da insan kardeşlerimizdi ve üstelik en yakın komşularımızdı.

Bosna Savaşı'nın üzerinden 17 yıl geçti. Ancak savaşın yaraları bugün bile henüz tamamen sarılabilmiş değil...

Osmanlı devletinin, egemenliği altındaki toplulukları, din ya da mezhep esasına göre örgütleyerek yönetmesine “millet sistemi” denir. Osmanlıda bu sistem İslam hukukuna dayanmaktadır. Osmanlı bu kavramı Müslümanlar ile Gayr-ı Müslimleri tanımlamak için kullanmıştır. İslam’da millet kavramı din, mezhep; bir din ve mezhebe bağlı topluluk manalarına gelir. Bu kavram Kur'an'da din ve şeriat anlamında 15 yerde geçmektedir.

Ahmet Örs, savaş ve işgal örgütü NATO'nun Türkiye'nin de desteğiyle Afganistan'da kadın, çocuk, yaşlı demeden sürdürdüğü katliam saldırılarını ve bu saldırılar karşısında Ak Parti Hükümeti'nin sessizliğini konu alan yazısında “Türk ve Kürt analar ağlamasın ama Afganlı anaların ağlamasında bir beis yoktur!” bilinçaltı kabulü, hükümet ve NATO politikalarının mündemiç inancı olsa gerektir!" ifadelerini kullandı.

Kendilerini Müslümanların amentüsünden soyutlayanların yeni amentüsünü bir daha hatırlayalım: “Kahramanlığın örneği olan ve vatanın istiklâlini yoktan var eden Mustafa Kemal’e, onun cengâver ordusuna, yüce kanunlarına, mücahit analarına ve Türkiye için ahiret günü olmadığına îmân ederim.”

40 yaşın altındaki başörtülü anaların törene alınmaması, bana işgal devleti İsrail’in 40 yaşın altındaki Filistinlileri Mescid-i Aksa'ya almama olayını aklıma getirdi.

Prof. Dr. Sami Şener: Okuma olayı, seyretme ile aynı şey değildir. Hiçbir zaman, okuma ile elde edilen bilgi ve kavrayış, televizyonun izlenmesinde sağlanamaz. Aslında okuma, bilgi ve analizleri; gerçekleri birbiri ile mukayese etmeyi ve onlardan yeni manalar çıkarmayı sağlar. İnsan; okuyarak, kendini geliştirir, yeni bilgi ve anlayışlara ulaşır.

İslam dünyasından dini tv kanaları her geçen gün artıyor. Dini kanallar laikleri dindarlaştırırken, dindarları da laikleştiriyor mu?

Müslümanalara ve İslam'a yönelik baskıları inkara kalkışıp, "Babacan Türkiye’nin dini özgürlükler konusunda ne derece rahat bir ülke olduğunu bilmiyor olamaz" şeklindeki koskoca yalanı ortaya atan bu yazıyı yayınlayan Milli Gazete, okuruyla daha ne kadar alay edecek?
Makaleler
Hava Durumu