"pratikteki" Arama Sonuçları
Eylemlerimizin temeli ve pratikteki sonuçları üzerine
Temelsiz ve devşirme değer yargılarıyla şekillenen düşünce dünyamız ve edimlerimiz ve en önemlisi bunların tetkikinin yapılmayıp Hakk’a uygunluğunun gözetilmemesi ile insanlık kendine en büyük zulmü yapıyor, irâdesini ve dolayısıyla onur ve haysiyetini kendi elleriyle sömürgeci zâlim uluslara çiğnetiyor ve böylece kendine yabancılaşıyor.
Temelsiz ve devşirme değer yargılarıyla şekillenen düşünce dünyamız ve edimlerimiz ve en önemlisi bunların tetkikinin yapılmayıp Hakk’a uygunluğunun gözetilmemesi ile insanlık kendine en büyük zulmü yapıyor, irâdesini ve dolayısıyla onur ve haysiyetini kendi elleriyle sömürgeci zâlim uluslara çiğnetiyor ve böylece kendine yabancılaşıyor.
Ey "Müslüman"lar gelin "Müslim" olalım
"Müslüman" kelimesi "Müslim"in Farsçadaki karşılığı olup Türkçeleşmiş bir kelimedir. Kur'anî ölçülere uygun biçimde içi doldurulmak kaydıyla "Müslim" kavramının Türkçe karşılığı gibi kullanılmasında bir mahzur olmayacağı kanaatindeyim. Ancak maalesef pratikteki "Müslüman" kavramının içeriği Kur'an'daki Müslim kavramıyla asla uyumlu değildir. Ülke halklarının Kur'an eksenli olmaktan ziyade bir kültürel aidiyet ifade eden Müslümanlaşma sürecinde kitleler, iyi niyetle kendilerini "Müslüman" olarak nitelemelerine rağmen, Kur'an'da zikredilen ölçülerde Müslim olmanın ne olduğundan bile habersiz bir hâli yaşamaktadırlar. Böyle olunca, Kitabî olmayan ve geleneksel ya da modern bid'at ve hurafelere dayalı "Müslümanlık" Kur'an'daki "Müslimlikle" örtüşememiştir. Özellikle son on yılda, söz konusu yozlaşma, zihinsel karmaşa, istikamet ve kimlik krizi tevhidî uyanış süreci bakıyesi kesimleri bile kuşatmış bulunmaktadır.
"Müslüman" kelimesi "Müslim"in Farsçadaki karşılığı olup Türkçeleşmiş bir kelimedir. Kur'anî ölçülere uygun biçimde içi doldurulmak kaydıyla "Müslim" kavramının Türkçe karşılığı gibi kullanılmasında bir mahzur olmayacağı kanaatindeyim. Ancak maalesef pratikteki "Müslüman" kavramının içeriği Kur'an'daki Müslim kavramıyla asla uyumlu değildir. Ülke halklarının Kur'an eksenli olmaktan ziyade bir kültürel aidiyet ifade eden Müslümanlaşma sürecinde kitleler, iyi niyetle kendilerini "Müslüman" olarak nitelemelerine rağmen, Kur'an'da zikredilen ölçülerde Müslim olmanın ne olduğundan bile habersiz bir hâli yaşamaktadırlar. Böyle olunca, Kitabî olmayan ve geleneksel ya da modern bid'at ve hurafelere dayalı "Müslümanlık" Kur'an'daki "Müslimlikle" örtüşememiştir. Özellikle son on yılda, söz konusu yozlaşma, zihinsel karmaşa, istikamet ve kimlik krizi tevhidî uyanış süreci bakıyesi kesimleri bile kuşatmış bulunmaktadır.
Ahmed Kalkan'la "Müslümanın güzelleşmesi" üzerine
"Allah'tan başka rab kabul etmemenin pratikteki uygulanışı ve başkasının kulluğunu kabul etmemenin zarûrî gereklerinden biri, eğitim prensipleri konusunda Allah'ın koyduğu hükümlere ters düşülmemesidir. Başkasının eğitimle ilgili ilkelerini Allah'ın hükümlerine tercih etme, o kimse veya görüşü rab kabul etme anlamına gelecektir."
"Allah'tan başka rab kabul etmemenin pratikteki uygulanışı ve başkasının kulluğunu kabul etmemenin zarûrî gereklerinden biri, eğitim prensipleri konusunda Allah'ın koyduğu hükümlere ters düşülmemesidir. Başkasının eğitimle ilgili ilkelerini Allah'ın hükümlerine tercih etme, o kimse veya görüşü rab kabul etme anlamına gelecektir."
Ahmed Kalkan'la "güzelleşme" söyleşisi
"Allah'tan başka rab kabul etmemenin pratikteki uygulanışı ve başkasının kulluğunu kabul etmemenin zarûrî gereklerinden biri, eğitim prensipleri konusunda Allah'ın koyduğu hükümlere ters düşülmemesidir. Başkasının eğitimle ilgili ilkelerini Allah'ın hükümlerine tercih etme, o kimse veya görüşü rab kabul etme anlamına gelecektir."
"Allah'tan başka rab kabul etmemenin pratikteki uygulanışı ve başkasının kulluğunu kabul etmemenin zarûrî gereklerinden biri, eğitim prensipleri konusunda Allah'ın koyduğu hükümlere ters düşülmemesidir. Başkasının eğitimle ilgili ilkelerini Allah'ın hükümlerine tercih etme, o kimse veya görüşü rab kabul etme anlamına gelecektir."
Makaleler
Hava Durumu