"uygulanm" Arama Sonuçları
Sahada Türkiye'nin 33 askerini katleden Rusya, masada da kazanan taraf oldu
Türkiye ile Rusya’nın, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde uygulanmak üzere anlaşmaya vardığı ateşkes süreci başladı. Anlaşmada M5 karayolunun adı bile zikredilmezken, muhaliflerin kontrolündeki M4 karayoluna işgalci Rusya askerleri sokulmuş oluyor.
Türkiye ile Rusya’nın, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’nde uygulanmak üzere anlaşmaya vardığı ateşkes süreci başladı. Anlaşmada M5 karayolunun adı bile zikredilmezken, muhaliflerin kontrolündeki M4 karayoluna işgalci Rusya askerleri sokulmuş oluyor.
Çin'in Uygur Türklerine yönelik 'beyin yıkama' kampları (VİDEO)
İşgalci Çin'in, Doğu Türkistan'daki kamplarda tutulan Uygur Türklerine uygulanması için verdiği beyin yıkama talimatlarına ilişkin ilk defa resmi bir belge basın kuruluşlarına sızdırıldı.
İşgalci Çin'in, Doğu Türkistan'daki kamplarda tutulan Uygur Türklerine uygulanması için verdiği beyin yıkama talimatlarına ilişkin ilk defa resmi bir belge basın kuruluşlarına sızdırıldı.
LGBT rezaletinin ardından tepki çeken toplantı: İstanbul Sözleşmesi Komisyonu toplandı
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu bünyesinde oluşturulan İstanbul Sözleşmesi'nin Etkin Uygulanması ve İzlenmesi Alt Komisyonu, AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis başkanlığında toplandı.
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu bünyesinde oluşturulan İstanbul Sözleşmesi'nin Etkin Uygulanması ve İzlenmesi Alt Komisyonu, AK Parti Kayseri Milletvekili Hülya Nergis başkanlığında toplandı.
Çin'den akla ziyan 'Uygur kampları' açıklaması
Birleşmiş Milletlerin, 'terörizmle mücadele' gerekçesiyle zorla kamplarda tutulan 1 milyon Uygur Türkünün serbest bırakılması çağrısına Çin’den akla ziyan bir savunma geldi. Çin savunmasında, "Müslümanlara kötü muamele uygulanmıyor, radikal İslam'a karşı eğitim veriliyor" ifadelerini kullandı.
Birleşmiş Milletlerin, 'terörizmle mücadele' gerekçesiyle zorla kamplarda tutulan 1 milyon Uygur Türkünün serbest bırakılması çağrısına Çin’den akla ziyan bir savunma geldi. Çin savunmasında, "Müslümanlara kötü muamele uygulanmıyor, radikal İslam'a karşı eğitim veriliyor" ifadelerini kullandı.
Gençler için kırk esaslı ilke
Gençler için kırk esaslı ilke Ferhat Özbadem'in '40 Esas 40 Düstur'unda belirlenmiş kırk kadar esas/rükun, şart ile uygulanmaya konulmak istenen bir o kadar düstur/kanun, nizam; cana can, ruha ruh, inanca inanç katıcı nitelikte.
Gençler için kırk esaslı ilke Ferhat Özbadem'in '40 Esas 40 Düstur'unda belirlenmiş kırk kadar esas/rükun, şart ile uygulanmaya konulmak istenen bir o kadar düstur/kanun, nizam; cana can, ruha ruh, inanca inanç katıcı nitelikte.
Venhar'da "Kur'an'a Bakışımız" konusu
Venhar Kur'an Evi’nin; birlikte bilgilenmek, birlikte düşünmek, birlikte duygulanmak ve birlikte kulluk bilincimizi kuşanmak niyetiyle Kasım-Nisan ayları arasında, Cumartesi akşamları düzenlediği Seminer çalışmaları 07 Kasım Cumartesi akşamı başlıyor. İlk konuk, bir hanım olarak yazdığı tefsirle bir ilke imza atmış bulunan Semra Kürün Çekmegil hanımefendi olup, 07 Kasım Cumartesi akşamı saat 19.30’da "Kur'an’a Bakışımız" konulu sohbeti dinlemek üzere sizleri Venhar’a bekliyor; Kur'an çağrısına ses vermenizi diliyoruz.
Venhar Kur'an Evi’nin; birlikte bilgilenmek, birlikte düşünmek, birlikte duygulanmak ve birlikte kulluk bilincimizi kuşanmak niyetiyle Kasım-Nisan ayları arasında, Cumartesi akşamları düzenlediği Seminer çalışmaları 07 Kasım Cumartesi akşamı başlıyor. İlk konuk, bir hanım olarak yazdığı tefsirle bir ilke imza atmış bulunan Semra Kürün Çekmegil hanımefendi olup, 07 Kasım Cumartesi akşamı saat 19.30’da "Kur'an’a Bakışımız" konulu sohbeti dinlemek üzere sizleri Venhar’a bekliyor; Kur'an çağrısına ses vermenizi diliyoruz.
''Domuzsuz yemek laikliğe aykırı''
Fransa eski Cumhurbaşkanı Sarkozy, okul kantinlerinde Müslüman ve Yahudi öğrencilere domuzsuz menü hazırlanmasına karşı olduğunu söyledi. Okullardaki alternatif menünün laikliğe aykırı olduğunu iddia eden Sarkozy, "Cumhuriyetin, uygulanması gereken kuralları var, hiçbir agresiflik sergilenmeksizin kararlılıkla ugulanmalıdır" dedi.
Fransa eski Cumhurbaşkanı Sarkozy, okul kantinlerinde Müslüman ve Yahudi öğrencilere domuzsuz menü hazırlanmasına karşı olduğunu söyledi. Okullardaki alternatif menünün laikliğe aykırı olduğunu iddia eden Sarkozy, "Cumhuriyetin, uygulanması gereken kuralları var, hiçbir agresiflik sergilenmeksizin kararlılıkla ugulanmalıdır" dedi.
İsveç'te Müslüman çocuklara güvenlikçi dayağı
İsveç’te trene kaçak binmeye çalışan çocuklara güvenlik görevlileri tarafından şiddet uygulanması tepkilere neden oldu.
İsveç’te trene kaçak binmeye çalışan çocuklara güvenlik görevlileri tarafından şiddet uygulanması tepkilere neden oldu.
ABD ikiyüzlülüğü: Darbeye evet, idamlara hayır!
Obama yönetiminin Dışişleri Sözcüsü Marie Harf, Mısır'daki idam kararlarını eleştirdi ve bu kararların uygulanmaması gerektiğine inanıyoruz, dedi.
Obama yönetiminin Dışişleri Sözcüsü Marie Harf, Mısır'daki idam kararlarını eleştirdi ve bu kararların uygulanmaması gerektiğine inanıyoruz, dedi.
Arakan'da Müslümanlara soykırım uygulanıyor
Burma'da (Myanmar) hükümet tarafından, ülkenin batısında Müslümanları hedef alan saldırıları araştırması için kurulan komisyon, Müslümanlar arasında nüfus artışını kontrol altına almak için doğum kontrol programı uygulanması önerisinde bulundu.
Burma'da (Myanmar) hükümet tarafından, ülkenin batısında Müslümanları hedef alan saldırıları araştırması için kurulan komisyon, Müslümanlar arasında nüfus artışını kontrol altına almak için doğum kontrol programı uygulanması önerisinde bulundu.
İslâm düşmanıydı, Müslüman oldu
Daniel Streich, minare yasağının uygulanmasını savunan İsviçre Halk Partisi'nin üyelerinden birisi, Freiburg kantonunun Gruyères bölümünün kurucusuydu. Aynı zamanda düzenli olarak kiliseye giden, inançlı bir Katolikti. Partisi, minare yasağını yasalaştırmaya çalıştığı sıralarda Streich da İslâmofobik düşüncelere sahipti. Ve bu düşüncelerini temellendirmek için İslâm üzerine kitapları ve elbette Kur'an'ı okumaya başladı. Ancak bu arayış, onu hiç beklemediği bir yola çıkardı.
Daniel Streich, minare yasağının uygulanmasını savunan İsviçre Halk Partisi'nin üyelerinden birisi, Freiburg kantonunun Gruyères bölümünün kurucusuydu. Aynı zamanda düzenli olarak kiliseye giden, inançlı bir Katolikti. Partisi, minare yasağını yasalaştırmaya çalıştığı sıralarda Streich da İslâmofobik düşüncelere sahipti. Ve bu düşüncelerini temellendirmek için İslâm üzerine kitapları ve elbette Kur'an'ı okumaya başladı. Ancak bu arayış, onu hiç beklemediği bir yola çıkardı.
ABD, İran ile çalışan Çin şirketlerine baskı uyguluyor
Washington yönetimi tarafından dün alınan karar ile İran’ın en önemli petrol tedarikçisi bir Çin şirketine yaptırım uygulanmaya başlandı
Washington yönetimi tarafından dün alınan karar ile İran’ın en önemli petrol tedarikçisi bir Çin şirketine yaptırım uygulanmaya başlandı
ABD'den İran'a yeni yaptırımlar
ABD Başkanı Barack Obama, İran Merkez Bankası ile iş yapan finans kuruluşlarına yaptırım uygulanmasına dair kararı imzaladı.
ABD Başkanı Barack Obama, İran Merkez Bankası ile iş yapan finans kuruluşlarına yaptırım uygulanmasına dair kararı imzaladı.
Arap Birliği'nden Suriye rejimine yaptırım kararı
Arap Birliği ülkelerinin ekonomi bakanları, Suriye’ye karşı uygulanması öngörülen yaptırımların taslak planını onayladı. Bu yaptırımlar arasında Suriye’ye ticari uçuşların yasaklanması ve merkez bankasının uluslararası işlemlerine kısıtlamalar getirilmesi bulunuyor.
Arap Birliği ülkelerinin ekonomi bakanları, Suriye’ye karşı uygulanması öngörülen yaptırımların taslak planını onayladı. Bu yaptırımlar arasında Suriye’ye ticari uçuşların yasaklanması ve merkez bankasının uluslararası işlemlerine kısıtlamalar getirilmesi bulunuyor.
Suriyeli muhalifler: Esad Moğollar gibi saldırıyor
Suriyeli muhaliflerin İstanbul buluşmasında öğleden sonraki oturumda Suriyeli Kürtlerin temsilcileri isteklerini aktardı. Suriye'de günlerdir devam eden eylemler ve gelinen noktanın tartışıldığı konferansın öğleden sonraki ikinci bölümünde Suriyeli Kürtler söz aldı. Mücadelelerini anlatan Kürtler talaplerini de sıraladı. KÜRTLER TALEPLERİNİ SIRALADI İstanbul Grand Cevahir otelindeki konferansta konuşan Kürt liderlerden Rabban Ramazan, Suriye’nin farklı yerlerinde rejim karşıtı mücadele eden kardeşlerinin mücadelelerini desteklediklerini ve demokratik bir Suriye için mücadele ettiklerini söyledi. Rejimin ‘korkutma’ siyaseti uyguladığını ve muhalifleri bastırmak için komplo teorisi ürettiğini dile getiren Ramazan, “Suriye İçişleri Bakanlığı’nın el Muhaberat ile birlikte muhaliflere yönelik operasyon yapmasının durdurulmasını talep ediyoruz” ifadesini kullandı. Ramazan şunları söyledi: "Hapishanelerde binlerce insan suçsuz esir tutuluyor. Bugün de aynı siyaset uygulanıyor ve göstericiler öldürülüyor. Suriye’de hükümet rejimden bağımsız değildir. Halk yönetime katılmak istiyor; Kürtlere, Türkmenlere, Asurilere uygulanan ayrımcı politikaların sonlandırılmasını istiyor" Ramazan taleplerini ise şu şekilde sıraladı: “Talebimiz gösterilere izin verilmesidir, gösterilerde öldürülenler ‘şehit’ olarak kabul edilsin, askeri mahkemeler kaldırılsın, siyasi suçlarla ilgili dosyalar kapatılsın, grev, medya ve siyasi partilere izin verecek kanuni düzenlemeler yapılarak çok partili sisteme geçilsin, şu an yapılan tutuklamalar ile ilgili kamuoyu bilgilendirilsin, Anayasa’daki 8. madde ortadan kaldırılsın, böylece, Suriye devletinin Kürtler, Türkmenler ve Süryanilere farklı etnik ve dini ayrımcılığı da kalkacak. VAROL: REFORM YAPACAK GÜCÜN YOKSA GÖREVİ BIRAK Konferansta konuşan yazar Ahmer Varol ise Suriye’de adaletin uygulanması ve katillerin cezalandırılması gerektiğinin altını çizdi. Varol, “Yönetimden katillerin bulunmasını istiyoruz; ancak katillerin başında bizzat Beşar Esad’ın kardeşi bulunuyor. Esad kardeşine ceza verebilir mi" şeklinde konuştu. Varol gerçek anlamda reformun halkı ikna edecek şekilde yapılması gerektiğinin de altını çizdi. Suriye’nin Filistin siyasetine de dikkat çeken Varol, “Bu ülkenin, Filistin’e yardım ediyor diye halkına zulmetmesine izin veremeyiz,” ifadesini kullandı. Son olarak Varol bir takım menfaat hesaplarından dolayı Suriye yönetimi ile çıkar ilşkilerinin korunması gerektiğini savunan yaklaşımların kabul edilemez olduğunun altını çizdi ve Türkiye ile İran’ın politikasını yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ekledi. MÜNİR: HAPİSANELERDE DOĞAN ÇOCUKLARIN SUÇU NE? Suriyeli bayan temsilci Azad Münir “Suriye rejimi kadın ve erkeklere zulüm açısından eşit davranıyor, Suriye’de kadına da erkeğe de aynı şekilde işkence ediliyor” dedi. Çocukların dahi işkencelere maruz kaldığını dile getiren Münir, yıllar geçmesine rağmen işkencelerin azalmadığının altını çizdi. Suriye’de kadınların büyük bedeller ödediğini dile getiren Münir; Suriye polisinin gözaltına almak istediği erkeği bulamadığı zaman hanımını esir aldığını ve rehine olarak kullandığını belirtti. Birçok çocuğun hapishanelerde, yine bir o kadarının da ülkelerinin dışında doğduğunu hatırlatan Münir; “bu zulmü bu insanlara neden çektirdiler, niçin 13 yaşındayken ben vatanıma özlemlerimi yazdım ve niçin yazdıklarımdan dolayı Suriye’deki akrabalarım sorgulandı” sorularını yöneltti. Sorulması gereken çok sorular olduğunu dile getiren Münir, “ben konuşurken masun insanlar tanklar ile bombalanıyor, biz hiçbir şey yapamıyoruz. Bu tahammül edilemez bir şey. Ben hürriyetimi istiyorum ve vatanıma girme izni istiyorum,” dedi. MECİT: ESAD MOĞOLLAR GİBİ SALDIRDI Mecit kabileleri şeyhi Abdulrahim Mecit, Suriye’de farklı kabilelerin taleplerine Esad rejimini cevap vermeye çağırdıklarını; ancak Beşar Esad’ın ve Baas Partisi’nin taleplerine kulak asmadıklarını dile getirdi. Esad’ın taleplere katliamlar yaparak cevap verdiğini dile getiren Mecit, “Humus’ta Baas güçleri Moğollar gibi saldırdılar” dedi. Suriye yönetiminin gösterilerde ölen insanların bedenlerini ailelerine vermemek için toplu mezarlara gömeceklerini açıklayan Mecit; rejimin alenen halkını katlettiğini belirtti. Türkiye’ye seslenen Mecit, Baas rejimi üzerine baskı yapılmasını ve katliamlara son verilmesini için adım atılmasını istedi. Son olarak Mecit, “Peygamberimizin Hira Mağarası’nda dediği gibi ‘ biz ikimiz değiliz; üçüncümüz Allah’” diyerek sözlerini sonlandırdı. ABDURRAHMAN: ÖZGÜR SEÇİMLER İSTİYORUZ Antakya’da mülteci olarak bulunan Suriye İnsan Hakları Örgütünden Abdulhaviz Abdurrahman, Suriye’deki rejimin Cuma gününden beri yüzlerce kişiyi öldürdüğünü hatırlatarak, Baas güçlerinin tam anlamıyla katliam gerçekleştirdiğini sözlerine ekledi. Suriye’de yaralıların sayısının bini geçtiğini ifade eden Abdurrahman, Suriye’de yolsuzlukların da devam ettiğini ifade etti. Abdurrahman taleplerini şöyle sıraladı: Suriye’de halkın taleplerine karşılık verilerek Baas tekelinin sonlandırılması Siyasi ve fikir suçlularının serbest bırakılması Kürtlere siyasi hakların verilmesi Belediye ve özgür seçimler için düzenleme yapılması TÜRKMENLER: REJİMİN ADIMLARI OLUMLU AMA YETERSİZ Suriye Türkmen Topluluğu temsilcisi Tarık Cevizci, Suriye Türklerinin şiddete başvuranları kınadıklarını dile getirdi. Vatanı yıkmanın ihanet olduğunu belirten Cevizci, gösterilere güvenlik güçlerinin tutumunun yanlış olduğunu sözlerine ekledi. Cevizci, rejim tarafından alınan son adımların olumlu ancak yeterli olmadığını dile getirdi. SİİDE: SURİYE REJİMİ MEŞRUİYETİNİ KAYBETMEDİ Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Merkezinden Kürt araştırmacı Abdulbasık Siide “Suriye rejimi meşruiyetini kaybetmedi; zaten yoktu. Bu rejim askeri darbe ile yönetimi devraldı ve Baba Esad kendisi ile devrim yapanlara karşı devrim yaptı” dedi. Siide, “halk vatanında tam bir yabancılaşma içerisindedir” diyerek yöneticilerin kim olduğu noktasında halkın kafasında soru işaretleri olduğunu hatırlattı. “Suriye’de temel sorun baskı rejimidir, Suriye’de bir vatandaş havaalanına gittiğinde suçlu muamelesi görüyor,” diyen Siide, Baas ideolojisinin halktan tamamen koptuğunu sözlerine ekledi. Siide, Suriye ordusu içerisinde de mezhepsel bir sorun olduğunu hatırlattı ve rejimin güçlü kalabilmek için orduyu kullandığını sözlerine ekledi. Esad’a da seslenen Siide, “yönetemiyorum diyorsan görevi bırak” çağrısı yaptı. KİMLER KATILIYOR? Katılımcılar arasında Suriye İslam Alimleri Birliği Başkanı Şeyh Muhammed el Sabuni, Ahmet Ramazan, Müslüman Kardeşler Genel Sekreteri Muhammed Şıfki, Suriye İnsan Hakları Örgütü Başkanı Velid Saffur başta olmak üzere dünyanın birçok yerinden Suriyeli temsilciler katılıyor.
Suriyeli muhaliflerin İstanbul buluşmasında öğleden sonraki oturumda Suriyeli Kürtlerin temsilcileri isteklerini aktardı. Suriye'de günlerdir devam eden eylemler ve gelinen noktanın tartışıldığı konferansın öğleden sonraki ikinci bölümünde Suriyeli Kürtler söz aldı. Mücadelelerini anlatan Kürtler talaplerini de sıraladı. KÜRTLER TALEPLERİNİ SIRALADI İstanbul Grand Cevahir otelindeki konferansta konuşan Kürt liderlerden Rabban Ramazan, Suriye’nin farklı yerlerinde rejim karşıtı mücadele eden kardeşlerinin mücadelelerini desteklediklerini ve demokratik bir Suriye için mücadele ettiklerini söyledi. Rejimin ‘korkutma’ siyaseti uyguladığını ve muhalifleri bastırmak için komplo teorisi ürettiğini dile getiren Ramazan, “Suriye İçişleri Bakanlığı’nın el Muhaberat ile birlikte muhaliflere yönelik operasyon yapmasının durdurulmasını talep ediyoruz” ifadesini kullandı. Ramazan şunları söyledi: "Hapishanelerde binlerce insan suçsuz esir tutuluyor. Bugün de aynı siyaset uygulanıyor ve göstericiler öldürülüyor. Suriye’de hükümet rejimden bağımsız değildir. Halk yönetime katılmak istiyor; Kürtlere, Türkmenlere, Asurilere uygulanan ayrımcı politikaların sonlandırılmasını istiyor" Ramazan taleplerini ise şu şekilde sıraladı: “Talebimiz gösterilere izin verilmesidir, gösterilerde öldürülenler ‘şehit’ olarak kabul edilsin, askeri mahkemeler kaldırılsın, siyasi suçlarla ilgili dosyalar kapatılsın, grev, medya ve siyasi partilere izin verecek kanuni düzenlemeler yapılarak çok partili sisteme geçilsin, şu an yapılan tutuklamalar ile ilgili kamuoyu bilgilendirilsin, Anayasa’daki 8. madde ortadan kaldırılsın, böylece, Suriye devletinin Kürtler, Türkmenler ve Süryanilere farklı etnik ve dini ayrımcılığı da kalkacak. VAROL: REFORM YAPACAK GÜCÜN YOKSA GÖREVİ BIRAK Konferansta konuşan yazar Ahmer Varol ise Suriye’de adaletin uygulanması ve katillerin cezalandırılması gerektiğinin altını çizdi. Varol, “Yönetimden katillerin bulunmasını istiyoruz; ancak katillerin başında bizzat Beşar Esad’ın kardeşi bulunuyor. Esad kardeşine ceza verebilir mi" şeklinde konuştu. Varol gerçek anlamda reformun halkı ikna edecek şekilde yapılması gerektiğinin de altını çizdi. Suriye’nin Filistin siyasetine de dikkat çeken Varol, “Bu ülkenin, Filistin’e yardım ediyor diye halkına zulmetmesine izin veremeyiz,” ifadesini kullandı. Son olarak Varol bir takım menfaat hesaplarından dolayı Suriye yönetimi ile çıkar ilşkilerinin korunması gerektiğini savunan yaklaşımların kabul edilemez olduğunun altını çizdi ve Türkiye ile İran’ın politikasını yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ekledi. MÜNİR: HAPİSANELERDE DOĞAN ÇOCUKLARIN SUÇU NE? Suriyeli bayan temsilci Azad Münir “Suriye rejimi kadın ve erkeklere zulüm açısından eşit davranıyor, Suriye’de kadına da erkeğe de aynı şekilde işkence ediliyor” dedi. Çocukların dahi işkencelere maruz kaldığını dile getiren Münir, yıllar geçmesine rağmen işkencelerin azalmadığının altını çizdi. Suriye’de kadınların büyük bedeller ödediğini dile getiren Münir; Suriye polisinin gözaltına almak istediği erkeği bulamadığı zaman hanımını esir aldığını ve rehine olarak kullandığını belirtti. Birçok çocuğun hapishanelerde, yine bir o kadarının da ülkelerinin dışında doğduğunu hatırlatan Münir; “bu zulmü bu insanlara neden çektirdiler, niçin 13 yaşındayken ben vatanıma özlemlerimi yazdım ve niçin yazdıklarımdan dolayı Suriye’deki akrabalarım sorgulandı” sorularını yöneltti. Sorulması gereken çok sorular olduğunu dile getiren Münir, “ben konuşurken masun insanlar tanklar ile bombalanıyor, biz hiçbir şey yapamıyoruz. Bu tahammül edilemez bir şey. Ben hürriyetimi istiyorum ve vatanıma girme izni istiyorum,” dedi. MECİT: ESAD MOĞOLLAR GİBİ SALDIRDI Mecit kabileleri şeyhi Abdulrahim Mecit, Suriye’de farklı kabilelerin taleplerine Esad rejimini cevap vermeye çağırdıklarını; ancak Beşar Esad’ın ve Baas Partisi’nin taleplerine kulak asmadıklarını dile getirdi. Esad’ın taleplere katliamlar yaparak cevap verdiğini dile getiren Mecit, “Humus’ta Baas güçleri Moğollar gibi saldırdılar” dedi. Suriye yönetiminin gösterilerde ölen insanların bedenlerini ailelerine vermemek için toplu mezarlara gömeceklerini açıklayan Mecit; rejimin alenen halkını katlettiğini belirtti. Türkiye’ye seslenen Mecit, Baas rejimi üzerine baskı yapılmasını ve katliamlara son verilmesini için adım atılmasını istedi. Son olarak Mecit, “Peygamberimizin Hira Mağarası’nda dediği gibi ‘ biz ikimiz değiliz; üçüncümüz Allah’” diyerek sözlerini sonlandırdı. ABDURRAHMAN: ÖZGÜR SEÇİMLER İSTİYORUZ Antakya’da mülteci olarak bulunan Suriye İnsan Hakları Örgütünden Abdulhaviz Abdurrahman, Suriye’deki rejimin Cuma gününden beri yüzlerce kişiyi öldürdüğünü hatırlatarak, Baas güçlerinin tam anlamıyla katliam gerçekleştirdiğini sözlerine ekledi. Suriye’de yaralıların sayısının bini geçtiğini ifade eden Abdurrahman, Suriye’de yolsuzlukların da devam ettiğini ifade etti. Abdurrahman taleplerini şöyle sıraladı: Suriye’de halkın taleplerine karşılık verilerek Baas tekelinin sonlandırılması Siyasi ve fikir suçlularının serbest bırakılması Kürtlere siyasi hakların verilmesi Belediye ve özgür seçimler için düzenleme yapılması TÜRKMENLER: REJİMİN ADIMLARI OLUMLU AMA YETERSİZ Suriye Türkmen Topluluğu temsilcisi Tarık Cevizci, Suriye Türklerinin şiddete başvuranları kınadıklarını dile getirdi. Vatanı yıkmanın ihanet olduğunu belirten Cevizci, gösterilere güvenlik güçlerinin tutumunun yanlış olduğunu sözlerine ekledi. Cevizci, rejim tarafından alınan son adımların olumlu ancak yeterli olmadığını dile getirdi. SİİDE: SURİYE REJİMİ MEŞRUİYETİNİ KAYBETMEDİ Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Merkezinden Kürt araştırmacı Abdulbasık Siide “Suriye rejimi meşruiyetini kaybetmedi; zaten yoktu. Bu rejim askeri darbe ile yönetimi devraldı ve Baba Esad kendisi ile devrim yapanlara karşı devrim yaptı” dedi. Siide, “halk vatanında tam bir yabancılaşma içerisindedir” diyerek yöneticilerin kim olduğu noktasında halkın kafasında soru işaretleri olduğunu hatırlattı. “Suriye’de temel sorun baskı rejimidir, Suriye’de bir vatandaş havaalanına gittiğinde suçlu muamelesi görüyor,” diyen Siide, Baas ideolojisinin halktan tamamen koptuğunu sözlerine ekledi. Siide, Suriye ordusu içerisinde de mezhepsel bir sorun olduğunu hatırlattı ve rejimin güçlü kalabilmek için orduyu kullandığını sözlerine ekledi. Esad’a da seslenen Siide, “yönetemiyorum diyorsan görevi bırak” çağrısı yaptı. KİMLER KATILIYOR? Katılımcılar arasında Suriye İslam Alimleri Birliği Başkanı Şeyh Muhammed el Sabuni, Ahmet Ramazan, Müslüman Kardeşler Genel Sekreteri Muhammed Şıfki, Suriye İnsan Hakları Örgütü Başkanı Velid Saffur başta olmak üzere dünyanın birçok yerinden Suriyeli temsilciler katılıyor.
"Siyonist katillere kısas uygulanmalı"
Mavi Marmara katılımcılardan Selim Özkabakçı, "Biz İsrail’in Mavi Marmara olayını da bu şekilde geçiştirmesine izin vermeyeceğiz. Çünkü Allah bizimle, hak bizimle, insanlık bizimle… Biz şehitlerimizin kanının parayla ölçülmesinden de rahatsızız. Hak gerçekleşecekse İsrail askerlerine ve emri verenlere kısas uygulanmalıdır." dedi.
Mavi Marmara katılımcılardan Selim Özkabakçı, "Biz İsrail’in Mavi Marmara olayını da bu şekilde geçiştirmesine izin vermeyeceğiz. Çünkü Allah bizimle, hak bizimle, insanlık bizimle… Biz şehitlerimizin kanının parayla ölçülmesinden de rahatsızız. Hak gerçekleşecekse İsrail askerlerine ve emri verenlere kısas uygulanmalıdır." dedi.
28 Şubat Sultanbeyli'de böyle uygulanmış
Vakit'in ele geçirdiği Genelkurmay Başkanlığı Psikolojik Harekat Daire Başkanlığı bünyesinde hazırlanmış olan, 11 Temmuz 2001 tarihli "Gizli" ibareli "Sultanbeyli İlçesi Psikolojik Harekat Faaliyetleri Görev Sonuç Raporu"nda, 1997 yılından 2001'e kadar Sultanbeyli'de irtica ile nasıl mücadele edildiği; kaç Kur'an kursu ve öğrenci yurdunun kapatıldığı, başörtülüler ve sakallı insanlarla ile nasıl mücadele edildiği anlatılıyor.
Vakit'in ele geçirdiği Genelkurmay Başkanlığı Psikolojik Harekat Daire Başkanlığı bünyesinde hazırlanmış olan, 11 Temmuz 2001 tarihli "Gizli" ibareli "Sultanbeyli İlçesi Psikolojik Harekat Faaliyetleri Görev Sonuç Raporu"nda, 1997 yılından 2001'e kadar Sultanbeyli'de irtica ile nasıl mücadele edildiği; kaç Kur'an kursu ve öğrenci yurdunun kapatıldığı, başörtülüler ve sakallı insanlarla ile nasıl mücadele edildiği anlatılıyor.
Makaleler
Hava Durumu