"yce" Arama Sonuçları
Mallar ve canlarla imtihan
İnsan, Yüce Allah tarafından devamlı denenmektedir. Hayata gelişin amacı da budur. (İnsan, 76/2)
İnsan, Yüce Allah tarafından devamlı denenmektedir. Hayata gelişin amacı da budur. (İnsan, 76/2)
Hamd sadece âlemlerin Rabbinedir
Kur’an’da kırk üç yerde geçmekte olan hamd kelimesi sözlükte sena, yüceltme, fazilet ve üstünlükle övme anlamlarına gelir. “Hamd sadece âlemlerin Rabbinedir.” (1/2)
Kur’an’da kırk üç yerde geçmekte olan hamd kelimesi sözlükte sena, yüceltme, fazilet ve üstünlükle övme anlamlarına gelir. “Hamd sadece âlemlerin Rabbinedir.” (1/2)
İran-Suudi uzlaşısı Yemen’deki savaşın geleceğini nasıl etkiler?
İran ve Suudi Arabistan’ın Yemen’e stratejik açıdan farklı önemler atfettiğini belirtmek gerekiyor. İran dış politikasının en önemli unsurunu Irak, Suriye, Lübnan ve Filistin’i kapsayan ve “direniş ekseni” olarak tanımlanan bir bölge oluşturuyor. Suudi Arabistan ise, İran’ın bu denli bir güce sahip olmasını kendi çıkarları açısından risk olarak algılıyor.
İran ve Suudi Arabistan’ın Yemen’e stratejik açıdan farklı önemler atfettiğini belirtmek gerekiyor. İran dış politikasının en önemli unsurunu Irak, Suriye, Lübnan ve Filistin’i kapsayan ve “direniş ekseni” olarak tanımlanan bir bölge oluşturuyor. Suudi Arabistan ise, İran’ın bu denli bir güce sahip olmasını kendi çıkarları açısından risk olarak algılıyor.
Kabir siyaseti
Kudüs’e her gelişimde dikkatimi çeken bir husus var: Yahudilere ait (olduğu iddia edilen) kabirler yıldırım hızıyla çoğalıyor. Şehir surlarının özellikle güney ve doğu yakasında, pıtrak gibi kabristan inşa ediliyor. Üçerli-beşerli sıralar halinde, toprağa uzatılmış yatan ağır mermer ve krem rengi taş bloklar…
Kudüs’e her gelişimde dikkatimi çeken bir husus var: Yahudilere ait (olduğu iddia edilen) kabirler yıldırım hızıyla çoğalıyor. Şehir surlarının özellikle güney ve doğu yakasında, pıtrak gibi kabristan inşa ediliyor. Üçerli-beşerli sıralar halinde, toprağa uzatılmış yatan ağır mermer ve krem rengi taş bloklar…
Mihrapta Allah'ı, Minberde Tağutları Yüceltme Şirki (VİDEO)
Cuma Hutbesi: Mihrapta Allah'ı, Minberde Tağutları Yüceltme Şirki - Şükrü Hüseyinoğlu - Kur'an Nesli İlim Merkezi - 6 Safer 1444 / 2 Eylül 2022
Cuma Hutbesi: Mihrapta Allah'ı, Minberde Tağutları Yüceltme Şirki - Şükrü Hüseyinoğlu - Kur'an Nesli İlim Merkezi - 6 Safer 1444 / 2 Eylül 2022
"Atatürk"e rahmet okuyacak mıyız?
Mesele şayet İslam ise, rahmet duası ise, bu durumda ölçüyü ancak bu dinin sahibi Yüce Allah belirler. Nitekim bu din, baştan sona bir ölçü dinidir. Temenni ve varsayım dini değildir. Bu durumda Yüce Rabbimize, kimlere rahmet okunup kimlere okunamayacağını soralım ve cevabı Kitab-ı Kerim'den hep birlikte okuyalım...
Mesele şayet İslam ise, rahmet duası ise, bu durumda ölçüyü ancak bu dinin sahibi Yüce Allah belirler. Nitekim bu din, baştan sona bir ölçü dinidir. Temenni ve varsayım dini değildir. Bu durumda Yüce Rabbimize, kimlere rahmet okunup kimlere okunamayacağını soralım ve cevabı Kitab-ı Kerim'den hep birlikte okuyalım...
İslam ve başörtüsü
Her devirde güçlü ya da cılız olsun Allah’a karşı çıkmalar, O’nun emirlerini nefislerine uydurma tezahürleri görülmüştür. O’nu açıkça reddetmeye az rastlanmakla birlikte olmuştur. Lâkin Allah’a karşı çıkma daha çok O’nu bilen ve tanıyanlardan sâdır olmuştur. Kureyş’in de Allah’ı bildiğini, O’nu yücelediğini biliyoruz. Tamamen teorik düzeydeki bu yücelemenin hayatın gerçeklerinden uzak, hayattan uzak bir yüceleme olduğunu da görüyoruz.
Her devirde güçlü ya da cılız olsun Allah’a karşı çıkmalar, O’nun emirlerini nefislerine uydurma tezahürleri görülmüştür. O’nu açıkça reddetmeye az rastlanmakla birlikte olmuştur. Lâkin Allah’a karşı çıkma daha çok O’nu bilen ve tanıyanlardan sâdır olmuştur. Kureyş’in de Allah’ı bildiğini, O’nu yücelediğini biliyoruz. Tamamen teorik düzeydeki bu yücelemenin hayatın gerçeklerinden uzak, hayattan uzak bir yüceleme olduğunu da görüyoruz.
Mâbed dili, siyasal dil, dâvet dili
Mâbedlerin, oralarda ancak Allah’ın adının yüceltildiği, O’nun ölçülerinin gündem edildiği, O’na secde üzere yaşama bilincinin öğretilip talim edildiği tevhid merkezlerine dönüştürmek çabası ile, yeryüzünü yalnızca Allah’ın ölçülerinin geçerli olduğu, yalnızca O’na itaat edilen bir kainat mescidi kılmak çabasının kendisinde bütünleştiği bir kulluk bilinç ve pratiğidir dâvet dili.
Mâbedlerin, oralarda ancak Allah’ın adının yüceltildiği, O’nun ölçülerinin gündem edildiği, O’na secde üzere yaşama bilincinin öğretilip talim edildiği tevhid merkezlerine dönüştürmek çabası ile, yeryüzünü yalnızca Allah’ın ölçülerinin geçerli olduğu, yalnızca O’na itaat edilen bir kainat mescidi kılmak çabasının kendisinde bütünleştiği bir kulluk bilinç ve pratiğidir dâvet dili.
Allah'a iman etmenin anlam ve şümulü üzerine
O halde Allah’a iman etmek demek, O’nun varlığını ve noksan sıfatlardan münezzeh, kemal sıfatlarla mücehhez oluşunu şeksiz-şüphesiz tasdik etmek ve O’na ve vahiyle bildirdiği ölçülere mutlak bir güven duyup, o ölçülere tâbi olmakla dünya ve âhiret saadetinin temin edileceğine dair kesin bir inanış ile Allah’ın hükümlerine itaat ve ittiba etmek demektir.
O halde Allah’a iman etmek demek, O’nun varlığını ve noksan sıfatlardan münezzeh, kemal sıfatlarla mücehhez oluşunu şeksiz-şüphesiz tasdik etmek ve O’na ve vahiyle bildirdiği ölçülere mutlak bir güven duyup, o ölçülere tâbi olmakla dünya ve âhiret saadetinin temin edileceğine dair kesin bir inanış ile Allah’ın hükümlerine itaat ve ittiba etmek demektir.
Muttaki bilinç açısından dünya hayatı
İslâm nizamındaki her tür ayrıntıya Âhiret hayatına iman açısından bakılabilir. Ahiret hayatının düşünceye bahşettiği güzellik, yücelik ve enginlik açısından, ahlâka verdiği üstünlük, arılık ve hoşgörü bakımından hak ve takva konusundaki sıkı tavsiyelerden ve insânî faaliyetlere bahşettiği samimiyet, güven ve düzenlilik zaviyesinden bakılabilir. İşte bütün bunlardan dolayı âhirete kesin bir şekilde inanılmadan İslâmî bir hayatın istikamet bulmasına imkân yoktur.
İslâm nizamındaki her tür ayrıntıya Âhiret hayatına iman açısından bakılabilir. Ahiret hayatının düşünceye bahşettiği güzellik, yücelik ve enginlik açısından, ahlâka verdiği üstünlük, arılık ve hoşgörü bakımından hak ve takva konusundaki sıkı tavsiyelerden ve insânî faaliyetlere bahşettiği samimiyet, güven ve düzenlilik zaviyesinden bakılabilir. İşte bütün bunlardan dolayı âhirete kesin bir şekilde inanılmadan İslâmî bir hayatın istikamet bulmasına imkân yoktur.
“ Ahde Vefâ’yı Anlamaya ve Yaşamaya Ne Kadar da Muhtacız” (VİDEO)
En büyük vefâkârlık, yaratanını tanımak, O’na şirk koşmadan kulluk görevlerini yapmak, verdiği nimetlerin kıymetini bilmektir. En büyük nankörlük de kulun, Rabbini inkâr etmesi, O’na şirk koşması, O’nun yüceliğini tanımamasıdır.
En büyük vefâkârlık, yaratanını tanımak, O’na şirk koşmadan kulluk görevlerini yapmak, verdiği nimetlerin kıymetini bilmektir. En büyük nankörlük de kulun, Rabbini inkâr etmesi, O’na şirk koşması, O’nun yüceliğini tanımamasıdır.
ibadetlerimizde dikkat etmemiz gereken "nasıl ve niçin" ölçüleri
Yüce Yaratıcının bizlerden istemiş olduğu ibadetlerde aramamız gereken iki önemli soru var. Biri niçin, diğeri de nasıl sorusudur. İbadetlerde olması gereken bu iki sorunun cevabı vücuttaki beden ve ruh gibi hayati öneme sahiptir.
Yüce Yaratıcının bizlerden istemiş olduğu ibadetlerde aramamız gereken iki önemli soru var. Biri niçin, diğeri de nasıl sorusudur. İbadetlerde olması gereken bu iki sorunun cevabı vücuttaki beden ve ruh gibi hayati öneme sahiptir.
İnsan haddini bilmeli
Bu koskoca kainatın zerresi bile değilken, seni insan yerine koyan, tüm uzuvlarla seni donatan ve dünyada sayısız nimetler bahşeden Yüce Allah'ı küçücük beyninle mi sorgulayacaksın? Gafil insan!
Bu koskoca kainatın zerresi bile değilken, seni insan yerine koyan, tüm uzuvlarla seni donatan ve dünyada sayısız nimetler bahşeden Yüce Allah'ı küçücük beyninle mi sorgulayacaksın? Gafil insan!
“Büyüklük taslayan kimselerin kahrolduğu ve boyun eğdiği yer”
Yüce Allah Mekke’yi dünyanın en kutsal şehri kılmıştır. Mekke şehrinin yer aldığı bölge her şeyden önce “mukaddes, saygınlığı korunan ve içinde kan dökmekten sakınılan yer” anlamına gelen Harem adıyla anılmaktadır. Suriye ile Yemen arasında uzanan kervan yolunun ortasında bulunan Mekke, kuzeyde Filistin, Suriye ve Irak; güneyde Yemen ve Habeşistan gibi bölgeler arasında yer alması sebebiyle tarihte büyük bir önem kazanmış ve küçümsenemeyecek bir ticarî şöhrete sahip olmuştur. Müslümanların kıblesi olan Kâbe’nin ve zemzem suyunun burada bulunması, Hz. Peygamber’in burada doğup büyümüş olması, ilk vahyin buradaki Hira/Nur dağında gelmeye başlaması ve Hz. Peygamber’in Hz. Ebû Bekir’le birlikte hicret ederken sığınmış oldukları Sevr mağarasının Mekke civarında bulunması bu şehrin önemini ve kutsiyetini arttırıcı unsurlardır.
Yüce Allah Mekke’yi dünyanın en kutsal şehri kılmıştır. Mekke şehrinin yer aldığı bölge her şeyden önce “mukaddes, saygınlığı korunan ve içinde kan dökmekten sakınılan yer” anlamına gelen Harem adıyla anılmaktadır. Suriye ile Yemen arasında uzanan kervan yolunun ortasında bulunan Mekke, kuzeyde Filistin, Suriye ve Irak; güneyde Yemen ve Habeşistan gibi bölgeler arasında yer alması sebebiyle tarihte büyük bir önem kazanmış ve küçümsenemeyecek bir ticarî şöhrete sahip olmuştur. Müslümanların kıblesi olan Kâbe’nin ve zemzem suyunun burada bulunması, Hz. Peygamber’in burada doğup büyümüş olması, ilk vahyin buradaki Hira/Nur dağında gelmeye başlaması ve Hz. Peygamber’in Hz. Ebû Bekir’le birlikte hicret ederken sığınmış oldukları Sevr mağarasının Mekke civarında bulunması bu şehrin önemini ve kutsiyetini arttırıcı unsurlardır.
Şehadet yıldönümünde "İzzeddin Kassam ve Cihadı"
İzzeddin Kassam, 1935'te beraberindeki bazı mücahitlerle birlikte silah eğitimi için Cenin yakınlarındaki Ya'bed dağına çıktığı sırada İngiliz işgalcilere casusluk yapan biri tarafından yeri ihbar edildi. İngiliz işgalciler 500 kişilik bir mücehhez birlikle onu karadan ve havadan muhasaraya aldılar. Kendisine teslim olması çağrısında bulundular. Ancak Kassam ve beraberindekiler işgalcilere teslim olmayı değil karşı koymayı tercih ettiler. Bu kuşatma esnasında İzzeddin Kassam'ın beraberinde sadece 14 mücahit bulunuyordu.
İzzeddin Kassam, 1935'te beraberindeki bazı mücahitlerle birlikte silah eğitimi için Cenin yakınlarındaki Ya'bed dağına çıktığı sırada İngiliz işgalcilere casusluk yapan biri tarafından yeri ihbar edildi. İngiliz işgalciler 500 kişilik bir mücehhez birlikle onu karadan ve havadan muhasaraya aldılar. Kendisine teslim olması çağrısında bulundular. Ancak Kassam ve beraberindekiler işgalcilere teslim olmayı değil karşı koymayı tercih ettiler. Bu kuşatma esnasında İzzeddin Kassam'ın beraberinde sadece 14 mücahit bulunuyordu.
Çok anlamlı bir soru: Hangi Macron’a kızmalı?
Türkiye değişik birimleriyle Macron Fransa’sının İslam hakkındaki bu projesine ‘çok sert’ tepki göstermiş. Dışişleri Bakanlığı Macron’a ‘haddini’ hatırlatarak, anlamı ‘barış’ olan yüce dinimizi ‘aydınlatma’ bahanesiyle yanlış ve çarpık yaklaşımlara konu etmenin hiç kimsenin haddine olmadığı uyarısında bulunmuş. Sözde ‘aydınlatma’ bahaneleriyle ‘Avrupa İslamı’, ‘Fransa İslamı’ gibi kavramlar ortaya atarak göçmen toplumları disiplin altına alabileceğini zannetmek insani ve hukuki mülahazaların aksi yönde hareket etmek olurmuş. Herkesin inançlarını yaşarken alacağı din hizmeti ve benimsediği dinî anlayışı, devletlerin yasalarla belirleme hakkı olmazmış. Demek ki Türkiye’de işler hiç böyle işlemiyormuş!
Türkiye değişik birimleriyle Macron Fransa’sının İslam hakkındaki bu projesine ‘çok sert’ tepki göstermiş. Dışişleri Bakanlığı Macron’a ‘haddini’ hatırlatarak, anlamı ‘barış’ olan yüce dinimizi ‘aydınlatma’ bahanesiyle yanlış ve çarpık yaklaşımlara konu etmenin hiç kimsenin haddine olmadığı uyarısında bulunmuş. Sözde ‘aydınlatma’ bahaneleriyle ‘Avrupa İslamı’, ‘Fransa İslamı’ gibi kavramlar ortaya atarak göçmen toplumları disiplin altına alabileceğini zannetmek insani ve hukuki mülahazaların aksi yönde hareket etmek olurmuş. Herkesin inançlarını yaşarken alacağı din hizmeti ve benimsediği dinî anlayışı, devletlerin yasalarla belirleme hakkı olmazmış. Demek ki Türkiye’de işler hiç böyle işlemiyormuş!
Vefalı olmak
En büyük vefakarlık, yaratanını tanımak, kulluk görevlerini yapmak O’nun verdiği nimetlerin kıymetini bilmektir, şükür etmektir. En büyük nankörlük de kulun, Rabini inkâr etmesi, şirk koşması, O’nun yüceliğini tanımamasıdır. Ahde vefa, kulun Allah'a, ümmetin peygamberine, dostun dostuna, aile fertlerinin birbirine sevgi ve sadakatidir.
En büyük vefakarlık, yaratanını tanımak, kulluk görevlerini yapmak O’nun verdiği nimetlerin kıymetini bilmektir, şükür etmektir. En büyük nankörlük de kulun, Rabini inkâr etmesi, şirk koşması, O’nun yüceliğini tanımamasıdır. Ahde vefa, kulun Allah'a, ümmetin peygamberine, dostun dostuna, aile fertlerinin birbirine sevgi ve sadakatidir.
Ramazan’ın ve Kadir Gecesinin yüceltilişi, Kur’an’ın ihmal edilişi
Günün anlamına istinaden Mehmet Pamak tarafından kaleme alınan makaleyi istifadenize sunarız.
Günün anlamına istinaden Mehmet Pamak tarafından kaleme alınan makaleyi istifadenize sunarız.
Makaleler
Hava Durumu