Kadıtör yazıyor

Bir kere daha selamların en güzeliyle selamlıyorum sizleri kıymetli okurlarım…

Hafta içi Yeni Şafak gazetesinde ilginç bir haber yer aldı. Haber Fenerbahçe kulübünün   televizyon kanalı FB TV’yle ilgiliydi. Okuyanınız veya duyanınız olmuştur muhakkak.

Haberde şu ayrıntılar yer alıyordu:

“Çarşamba günü sabaha karşı Fenerbahçe TV'de "Filede Bu Sezon" programını izlemek isteyenler, Galatasaray'ın şampiyonluk kutlamalarını görünce gözlerine inanamadı.

Taraftarlar, olay üzerine FB TV’yi telefon yağmuruna tuttu, tepkilerini internet sitelerinde dile getirdi.

Fenerbahçe Televizyonu Genel Müdürü İhsan Topaloğlu, olayın bir personelin görevi başında uyuyakalmasından kaynaklandığını açıkladı ve camiadan özür diledi.

İhsan Topaloğlu, olayda ihmali bulunan personelin işine de derhal son verildiğini duyurdu.”

Şimdi birçoğunuz şöyle söylenecektir: İyi de bizm Kadıtör’e ne oluyor şimdi! Futbolizm dininin idollerinden biri olan Fenerbahçe’yle ve onun tv kanalıyla bizim Kadıtör’ün ne işi olur!

Tabii ki benim böyle cahiliye işleriyle bir işim olmaz, kıymetli okurlarım. O konuda bir endişeniz olmasın. Bu haberi gündeme almamın ve köşeme taşımamın sebebi, hadisenin ibretlik boyutudur.

Baksanıza, Fenerbahçe’nin taraftarları, taraftarı oldukları kulübün tv kanalında Galatasaray kulübünün şampiyonluk kutlamasını görünce ayağa kalkmış, ortalığı vaveylaya vermişler ve neticede tv çalışanlarının işine son verilmesine yol açan bir tepki ortaya koymuşlar.

Bu haberi okuyunca, Müslümanların paralarıyla, dualarıyla kurulan şu tv kanalları İslami ölçülerden bunca uzaklaşmış olmalarına karşın Müslümanlar olarak, inandığımız ölçülere sahip çıkma konusunda bir Fenerbahçe taraftarı kadar bile olamayışımıza hayıflandım.

Kurulduklarında İslami ölçülere belli oranda da olsa sadık kalma gayreti göstermeye çalışan birçok tv kanalı sonradan haramlara karşı duyarsızlaştığı, ilk dönem yayınlamadıkları fuhşiyyat içerikli reklamlarla faiz bankası reklamlarını sonradan sanki bunların haramlığı ortadan kaldırılmış gibi yayınlar oldukları, film, dizi, müzik programlarında İslami ölçüleri alenen çiğnemeye başladıkları halde Müslümanlar olarak yeterli tepkiyi göstermedik, haramların normal görülmesine, giderek yerleşmesine “seyirci” kaldık.

Kurulurken “İslam’ın helal-haram çizgilerine tabi olma” sözü verip, sonradan “çikolata sevgilim” reklamları yayınlamaya başlayanlar da gelen tepkileri, “bizi sıkboğaz etmeyin, ne yapalım para lazım” filan diyerek susturmaya çalıştılar. 

Neticede İslam’a hizmet adına ve Müslümanların imkanları toplanarak vücuda getirilen söz konusu kurumların işleyişinde, İslam’ın ölçüleri değil “realite” galebe çaldı.

Son söz: FB taraftarlarının GS kutlamasını yayınladı diye kulüplerinin tv kanalını tepki bombardımanına tabi tutup hizaya getirmesi karşısında Müslümanlar olarak ne kadar utansak azdır.

İslam'a hizmet adına ve Müslümaların paralarıyla kurulup da İslami ölçülere sadık kalmayan tv kanallarının, İslami ölçülerle bağdaşmayan yayınlara gelen tepkileri dikkate almak yerine bahaneler üreterek geçiştirmeye çalışan yöneticileri de, kulüp tv'sinin bir yayınına taraftarlardan gelen tepkilere sessiz kalmayan ve gereğini yapan FB yöneticilerine bakıp utanmalıdır.