Hamza Tzortzis, Boğaziçili öğrencilerle buluştu
İnternette paylaşım rekorları kıran bir hitabıyla Türkiye'de geniş kesimlerin tanıdığı İngiltere'de yaşayan Yunan asıllı Müslüman davetçi Hamza Tzortzis 19 Mayıs Pazartesi tarihinde Boğaziçi Üniversitesi'nde öğrencilerin karşısındaydı. Tzortzis 20 Mayıs Salı günü ise Ankara Kocatepe Kültür Merkezinde ODTÜ Mescid Topluluğu tarafından organize edilen konferansta bir sunum gerçekleştirdi.
22-05-2014
Hamza A. Tzortzis, Boğaziçi Üniversitesi GKM Ayhan Şahenk Salonu’nda geniş bir kitle önünde"İslam bir peri masalı mı, bir hakikat mi? başlıklı konferansa bu cümle ile başladı.
Cana yakın üslubuyla ve güler yüzlülüğüyle pek çok insanın kalbinin İslam’a ısınmasına vesile olan Hamza A. Tzortzis, Boğaziçi Üniversitesi İslam Araştırmaları Topluluğu tarafındanTürkiye’ye davet edildi. Kendisini Moazzam Begg’in salınması için yaptığı ateşli konuşmasıyla,daha genelde kapitalizm ve sekülerizm karşıtı konuşmalarıyla ve ünlü ateistlerle münazaraları vasıtasıyla tanıyoruz.
Boğaziçi Üniversitesi İslam Araştırmaları Topluluk üyesi Arif Erbil, Mustafa Runyun ve Hüseyin Emre Sayıcı kendisiyle Timetürk için özel bir röportaj gerçekleştirdiler.
Kısaca Hamza A. Tzortzis kimdir?
Yunan asıllı İngiliz vatandaşı Hamza A. Tzortzis, 1980 yılında Londra’da doğdu. Westminster Üniversitesi Psikoloji bölümü olan münazır, halen Batıve İslam felsefesi üzerine doktora çalışmalarına devam ediyor. 2002 yılında hidayete eren Hamza Tzortis, IERA (Islamic Education and Research Academy) içerisinde tebliğ faaliyetleri ile meşgul.
Nasıl Müslüman oldunuz ve İslam hayatınızda neleri değiştirdi?
Babam milliyetçi bir insan değildi, bana hep doğruyu aramamı öğütlerdi. Çok kültürlü bir çevrede büyüdüm, Türkler, Kürtler, Pakistanlılar, Hindistanlılar vs.bir çok milletten insan vardı, ortam sizin deyiminizle “turşu” gibiydi. Gençliğimde sürekli soru soruyordum zaten çokça Müslüman arkadaşlarım vardı. Bu sorular beni İslam’a yönlendirdi. Müslüman olduğumda bir öğle vaktiydi, öğle namazını kıldım. İslamın şahsiyetimde sebebiyet verdiği en önemli değişiklik ise egomu kırmak oldu. Ben bir Müslümanın kibir sahibi olabileceğine inanmıyorum, çünkü büyük kibir küfür alametidir, tıpkı ibliste olduğu gibi.
Kurumunuz olan IERA’nın faaliyetleriyle ihtida eden tahmini ne kadar insan var? Mühtedilere yönelik bir sosyal baskı var mı? Veya Müslümanlar toplumda ötekileştiriliyor mu, yeni Müslüman olanların temel problemleri neler?
Sayabildiğimiz kadarıyla iki binden fazla, ve çoğu Müslüman olarak hayatlarına devam ediyorlar. Bazı mühtediler, bir sure sonra İslamı terk edebiliyor. Biz bunun yaşanmaması için yeni Müslümanlara yönelik eğitim faaliyetleri düzenliyoruz. Aslında ilk edinilmesi gereken namaz, gerisi bir şekilde geliyor. Diğer sorunuza gelmek gerekirse, evet mühtediler problem yaşıyorlar. Bazen Müslüman camia bile büyük problem oluşturabiliyor bazı kültürel, materiyalist ve kavmiyetçi sebeplerden dolayı. Bunun dışında toplumda onları destekleyen yok, sosyal çevrelerini kaybediyorlar, internet ortamında saldırılara maruz kalıyorlar vs. Bu noktada Müslümanlara büyük bir görev düşüyor, onlara karşı daha hoşgörülü olmaları, ve onları kendi sosyal ortamlarına Kabul etmeleri gerekiyor.
Müslümanlar kendilerini İngiliz vatandaşı olarak tanımlıyorlar mı, diğer bir ifadeyle İngiliz vatandaşlığı ile Müslüman kimliği arasında bir çatışma var mı?
Hayır, İngiliz vatandaşlığ ile Müslüman kimliği arasında bir tenakuz görmüyorum. Dinin önüne geçirmediğiniz sürece yaşadığınız, doğup büyüdüğünüz memleketi sevmenizde bir sıkıntı olduğunu düşünmüyorum. Peygamber (s.a.v) Mekke’yi seviyordu ama bu bir sıkıntı oluşturmuyordu.
Arap sermayesi İngiltere ekonomisine önemli bir katkı sağlıyor. İngiltere’deki Müslümanlar da bu imkanlardan yeterince faydalanabiliyor mu?
Bu diyecekleri milliyetçi bir söylem olarak algılamayın ama, Araplar sahip olduklarının hakkını vermiyorlar futbol takımı satın almakla meşguller. İçlerinde en iyisi Katar, gerçekten bir şeyler yapmaya çalışıyorlar, eğitim faaliyetleri vs. ama bunlar bile olması gerekenin altında. İngiltere hükümeti bu sermayenin ekonomiye olan katkısının farkında, boşuna İslam Ekonomisi forumları vb. faaliyetler düzenlemiyorlar, Arap parasını çekmek istiyorlar. Söylediğiniz gibi bu sermayenin Müslümanlara olan katkısı düşünülmeli.
İngiltere’den Türkiye’yi nasıl görüyorsunuz, bir İslam devleti mi yoksa seküler bir devlet mi? Türkiye’deki bazı Müslümanların siyasi beklentileri var, sizin İngiltere’ye dair bu tarz hayalleriniz var mı?
Ne yüzde yüz seküler bir devletsiniz diyebilirim, ne de yüzde yüz İslami. Türkiye’yi arafta görüyorum, Müslümanlar daha liberal olanlar ile daha gelenekçi olanlar arasında ikiye bölünmüş gibi. Osmanlı’dan gelen tarihi bir mirasınız var, fakat büyük bir dönüşüm geçirmişsiniz. Diliniz, kültürünüz, yaşantınız değiştirilmiş. Bakın, bir Müslüman olarak bizim hayalimiz her zaman başkaları için faydalı olmaktır. Ben içten bir şekilde hem İngiltere hem de diğer bütün ülkeler için en iyi olanı istiyorum. Onlar için barış, hoşgörü, uyum istiyorum, insanların onurlu yaşamalarını, yeterli düzeyde eğitim, sağlık gibi ihityaçlarının karşılandığı yani insanca yaşayabilecekleri adil bir düzen hayal ediyorum. Tüm kalbimle inanıyorum ki İslam bu düzeni sağlayabilir. Bu demek değildir ki insanlara empoze edelim, bu sadece bizim insanlığa olan bir önerimizdir, kabul ederler ya da etmezler. Bu bağlamda sahip olduğum en değerli şeyi insanlarla paylaşmak için tebliğ(dawaah) faaliyetleri yürütüyorum. Tüm bunlar göz önüne alındığında büyük dönüşümler sadece tepeden veya sadece alttan değil insanın kendisinden başlar.
Bizi kırmayarak röportaj talebimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz.
Estağfurullah, asıl ben teşekkür
ederim.
Kaynak: (Timetürk)
-
maxpayna 22-05-2014 12:34
resim ankara konferansından... konferansında genelde öze dönüş vurgusu vardı. ama öz'den kasıt osmanlıya. hitap ettiği kitle türkler olduğu için mi bunu tercih etti yoksa genel düşüncesi mi bilemiyorum...
- Siyonazi çetesi, Gazze'de gıda yardımı bekleyen sivillere saldırdı: 150 maktul 1000 yaralı
- Gazze İle Dayanışma ve Şehadet Gecesine Dâvet
- Gazze İle Dayanışma ve Şehadet Gecesi'ne dâvet
- İktibas’a bu cumartesi Ali Kaçar konuk oluyor
- Gazze’ye Yardım Kampanyası
- Siyonist vahşet: İnfaz edip çöpe atmışlar
- Adana ve Mersin seyahatinden sadra düşenler
- Kur'an Nesli İlim Merkezi'nin çadır yardımları Gazze'ye ulaştı
Makaleler
Hava Durumu