"Kabul" Arama Sonuçları
İslam Şeriatı Kötü, Kemalist Şeriat İyi!
Allah (laik-demokratik olanı başta olmak üzere), İslam’dan başka bir din arayan hiç kimseden bunu kabul etmeyeceğini bildirmiştir (Âl-i İmran, 85) fakat galiba bazı ilahiyatçılar henüz dersin o kısmına gelmemişlerdir…
Allah (laik-demokratik olanı başta olmak üzere), İslam’dan başka bir din arayan hiç kimseden bunu kabul etmeyeceğini bildirmiştir (Âl-i İmran, 85) fakat galiba bazı ilahiyatçılar henüz dersin o kısmına gelmemişlerdir…
“Siyaseti Dinin Dışında Görmek” aslında ne demek?
“Siyaseti dinin dışında görmek” demek, siyasetle dinin –İslam’ın- arasını açmak, siyasete dini, dinin sahibi Allah’ı, Allah’ın Resulünü, dinin hükümlerini, dinin kabullerini, haram ve helallerini karıştırmamaktır.
“Siyaseti dinin dışında görmek” demek, siyasetle dinin –İslam’ın- arasını açmak, siyasete dini, dinin sahibi Allah’ı, Allah’ın Resulünü, dinin hükümlerini, dinin kabullerini, haram ve helallerini karıştırmamaktır.
Müslümanlar Gazze İçin Devletlerden Neyi/Niçin Beklemektedirler
Müslümanların sessizce bu savaşı ve katliamları seyredişlerinin altında ümmet olma fikrinden uzaklaşmış olmaları ve ulusal çıkarların gölgesinde hesap yapıyor olmalarından kaynaklanmaktadır. Elbette ulus devlet düzenini kabul etmiş ve batıl değerleri kendisine misyon edinmiş siyasal erklerin yapacağı şey Allah'ın razı olacağı şeyler olmasa gerek. İsrail terör şebekesiyle ticaret hacminin artarak devam etmesi ulus devlet anlayışı için anlaşılmayacak bir durum olmasa gerek.
Müslümanların sessizce bu savaşı ve katliamları seyredişlerinin altında ümmet olma fikrinden uzaklaşmış olmaları ve ulusal çıkarların gölgesinde hesap yapıyor olmalarından kaynaklanmaktadır. Elbette ulus devlet düzenini kabul etmiş ve batıl değerleri kendisine misyon edinmiş siyasal erklerin yapacağı şey Allah'ın razı olacağı şeyler olmasa gerek. İsrail terör şebekesiyle ticaret hacminin artarak devam etmesi ulus devlet anlayışı için anlaşılmayacak bir durum olmasa gerek.
Âtıf Hoca'yı asan rejim, halka şapkayı nasıl giydirdi
Şapka Kanunu’nun kabulünden bir buçuk yıl önce yayınlanan “Frenk Mukallidliği ve Şapka” adlı risalesinden dolayı İskilipli Âtıf Hoca’yı ve şapka dayatmasına karşı çıkan yüzlerce Müslümanı İstiklal Mahkemeleri’nde yargılayıp darağacına gönderen rejim, “laikleştirme politikasına dinsel meşruiyet kazandırmak” gayesiyle vücuda getirdiği Diyanet teşkilatı ve bu teşkilatın “din görevlileri” aracılığıyla da halkın muhayyilesinde şapkayı meşrulaştırmaya çalışmıştı.
Şapka Kanunu’nun kabulünden bir buçuk yıl önce yayınlanan “Frenk Mukallidliği ve Şapka” adlı risalesinden dolayı İskilipli Âtıf Hoca’yı ve şapka dayatmasına karşı çıkan yüzlerce Müslümanı İstiklal Mahkemeleri’nde yargılayıp darağacına gönderen rejim, “laikleştirme politikasına dinsel meşruiyet kazandırmak” gayesiyle vücuda getirdiği Diyanet teşkilatı ve bu teşkilatın “din görevlileri” aracılığıyla da halkın muhayyilesinde şapkayı meşrulaştırmaya çalışmıştı.
"Aksa Tufanı" Cihadını Değerlendirme ve Dua Programı (VİDEO)
Aksa Tufanı’na ve Filistin’in yiğit evlatlarının direnişine şahitlik eden ve bu mücadeleye, bu cihada seyirci kalmayı kabul etmeyenlerin eylemlerden birisi, 24 Aralık 2023 Pazar akşamı Ankara’da, TDV Kocatepe konferans salonunda gerçekleşti.
Aksa Tufanı’na ve Filistin’in yiğit evlatlarının direnişine şahitlik eden ve bu mücadeleye, bu cihada seyirci kalmayı kabul etmeyenlerin eylemlerden birisi, 24 Aralık 2023 Pazar akşamı Ankara’da, TDV Kocatepe konferans salonunda gerçekleşti.
Allah beni Müslüman olarak kabul ediyor mu?
Dilimle Müslüman olduğumu söyler de yaşantımla kafirlere, müşriklere, münafıklara, modernistlere, laiklere, Hristiyanlara, Yahudilere, mala ve mülke kul olmuş kârunlara, firavunlara yaranmak için bin bir takla atan belamlara ve nefsinin uydusu olmuş zavallılara benzersem öbür dünyada halim nice olur? Bunu şimdiden düşünmem/düşünmeniz lazım gelmektedir.
Dilimle Müslüman olduğumu söyler de yaşantımla kafirlere, müşriklere, münafıklara, modernistlere, laiklere, Hristiyanlara, Yahudilere, mala ve mülke kul olmuş kârunlara, firavunlara yaranmak için bin bir takla atan belamlara ve nefsinin uydusu olmuş zavallılara benzersem öbür dünyada halim nice olur? Bunu şimdiden düşünmem/düşünmeniz lazım gelmektedir.
"Filistinlilerin toprak sattığı" iddiası tarihi gerçeklerle örtüşmüyor
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, "Filistinliler topraklarını sattı" iddiasına ilişkin, "Filistinliler topraklarını satmadığı gibi Yahudiler topraklarına işgalci olarak girmeye başladığında fetvalar çıkartılmış ve 'Yahudi'ye arazi satmanın haram olduğu' konusunda yaygın bir kanaat oluşturulmuştur. 'Filistinliler topraklarını sattı' iddiası bir siyonist propagandasıdır ve vicdansızlıktır. Ne tarihi gerçekler ne vicdan ne de rakamlar bu iddiayı kabul etmemektedir." dedi.
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zekeriya Kurşun, "Filistinliler topraklarını sattı" iddiasına ilişkin, "Filistinliler topraklarını satmadığı gibi Yahudiler topraklarına işgalci olarak girmeye başladığında fetvalar çıkartılmış ve 'Yahudi'ye arazi satmanın haram olduğu' konusunda yaygın bir kanaat oluşturulmuştur. 'Filistinliler topraklarını sattı' iddiası bir siyonist propagandasıdır ve vicdansızlıktır. Ne tarihi gerçekler ne vicdan ne de rakamlar bu iddiayı kabul etmemektedir." dedi.
Ercümend Özkan'dan "Kur’an ve Sünnet" bütünlüğüne dair
Peygamberi Kur’an’dan ayırmak mümkün değildir. Zira peygamberin son nefesine kadar görevi Kur’an’ı anlamak ve uygulamak olmuştur. Kur’an’ı kabul ederiz ama peygamberi saf dışı bırakırız anlayışı ne akla ne de nakle uygun değildir.
Peygamberi Kur’an’dan ayırmak mümkün değildir. Zira peygamberin son nefesine kadar görevi Kur’an’ı anlamak ve uygulamak olmuştur. Kur’an’ı kabul ederiz ama peygamberi saf dışı bırakırız anlayışı ne akla ne de nakle uygun değildir.
Ancak Allah ve Resulü’ne yapılan davete icabet ediniz
Kendilerine davet edenlerin davetlerini kabul etmeyiniz. Allah ve Resulüne çağıranlardan olduğunuz gibi başkalarını da Allah ve Resulüne çağırır gördüğünüz takdirde dinleyiniz.
Kendilerine davet edenlerin davetlerini kabul etmeyiniz. Allah ve Resulüne çağıranlardan olduğunuz gibi başkalarını da Allah ve Resulüne çağırır gördüğünüz takdirde dinleyiniz.
Hollanda AD gazetesi: Hollanda’da sığınma merkezlerindeki çocuklar kayboluyor
Hollanda’nın Algemeen Dagblad (AD) gazetesinin Hollanda Sığınmacı Kabul Merkezi Kurumu (COA) verilerine dayandırdığı haberinde, ülkede her gün bir refakatsiz mülteci çocuğun iltica merkezlerinden kaybolduğu öne sürüldü.
Hollanda’nın Algemeen Dagblad (AD) gazetesinin Hollanda Sığınmacı Kabul Merkezi Kurumu (COA) verilerine dayandırdığı haberinde, ülkede her gün bir refakatsiz mülteci çocuğun iltica merkezlerinden kaybolduğu öne sürüldü.
Bangladeş’teki Arakanlı mülteciler perişan
bugün Arakan Müslümanları bir özgürlük mücadelesinden ziyade varlık, yani var olma, varlığını koruma mücadelesi veriyor. Çünkü bölgeyi kontrolünde tutan zulüm rejimi, Müslümanları ya tamamen dinî ve etnik kimliklerini unutarak köleleşmeyi kabul ya da öz yurtlarını terk arasında tercihe zorladı.
bugün Arakan Müslümanları bir özgürlük mücadelesinden ziyade varlık, yani var olma, varlığını koruma mücadelesi veriyor. Çünkü bölgeyi kontrolünde tutan zulüm rejimi, Müslümanları ya tamamen dinî ve etnik kimliklerini unutarak köleleşmeyi kabul ya da öz yurtlarını terk arasında tercihe zorladı.
Doğruları öğrenmek mukayese ve muhakeme iledir
Öğrenmek, doğruları öğrenmek belli bir yolu takib etmeyi gerektirir. Doğruların tesbiti mutlaka temelde birtakım doğruları belirlemekle olur. Biz Müslümanlar Kur’an’ın Allah’ın eseri olduğunu kabul ediyoruz. Kur’an’daki doğrular tüm yaratılmışların sahibine ait doğrular olduğundan, karşılaştığımız ikinci derecedeki doğruları Kur’an’daki esas doğrularla kıyas etmek, Kur’an’daki gerçeklere uyup uymadığını mukayese etmek suretiyle tahkik edebiliriz. Zira bir şeyin doğruluğu kendisinden önce doğruluğu sâbit olana göredir.
Öğrenmek, doğruları öğrenmek belli bir yolu takib etmeyi gerektirir. Doğruların tesbiti mutlaka temelde birtakım doğruları belirlemekle olur. Biz Müslümanlar Kur’an’ın Allah’ın eseri olduğunu kabul ediyoruz. Kur’an’daki doğrular tüm yaratılmışların sahibine ait doğrular olduğundan, karşılaştığımız ikinci derecedeki doğruları Kur’an’daki esas doğrularla kıyas etmek, Kur’an’daki gerçeklere uyup uymadığını mukayese etmek suretiyle tahkik edebiliriz. Zira bir şeyin doğruluğu kendisinden önce doğruluğu sâbit olana göredir.
İtiraz
Her şeyi kabul etmek, yine her şeye huyurun efendim, doğru söylüyorsunuz ve haklısınız efendim demek, kaliteli, nitelikli, keyfiyet sahibi, karakterli ve şahsiyetli insanların değil, daha ziyade karaktersiz, şahsiyetsiz, ilkesiz menfaat düşkünü, haysiyet yoksunu ve de onursuz, münafık tipli, bukalemun insanların vasıflarıdır...
Her şeyi kabul etmek, yine her şeye huyurun efendim, doğru söylüyorsunuz ve haklısınız efendim demek, kaliteli, nitelikli, keyfiyet sahibi, karakterli ve şahsiyetli insanların değil, daha ziyade karaktersiz, şahsiyetsiz, ilkesiz menfaat düşkünü, haysiyet yoksunu ve de onursuz, münafık tipli, bukalemun insanların vasıflarıdır...
Hollandalı eski politikacı, İslam karşıtı kitap yazarken nasıl Müslüman olduğunu anlattı
Yazmayı bitirdikten ve İslam'ın doğru olduğunu anladıktan sonra, onu hâlâ kabul edemedim. Müslüman olmak istemedim. Artık masamdan tüm kitaplarımı kaldırırken bazıları raftan düştü. Ve bu kitaplardan biri de Kur’an'dı. Elime aldığımda baş parmağım Hac Sûresi’nin 46. âyet-i kerîmesindeydi...
Yazmayı bitirdikten ve İslam'ın doğru olduğunu anladıktan sonra, onu hâlâ kabul edemedim. Müslüman olmak istemedim. Artık masamdan tüm kitaplarımı kaldırırken bazıları raftan düştü. Ve bu kitaplardan biri de Kur’an'dı. Elime aldığımda baş parmağım Hac Sûresi’nin 46. âyet-i kerîmesindeydi...
"İsrail", yirminci yüzyılda yeni bir Batı kolonisiydi
Zaten Yahudiler uzunca bir zamandır Batı’da bir sorun olarak görülüyordu ve onların Filistin’e taşınmasının zemini rahatlıkla kurulabilirdi. Siyonizmin en önemli temsilci olarak kabul edilen Theodor Herzl’in 1896’da basılan kitabının adının “Yahudi Devleti” olması şaşırtıcı değildir. Fakat konunun burada bırakılmaması gerekirdi. Zira İsrail, İngiltere’nin yirminci yüzyıla taşınmış yeni bir kolonyalist girişimiydi.
Zaten Yahudiler uzunca bir zamandır Batı’da bir sorun olarak görülüyordu ve onların Filistin’e taşınmasının zemini rahatlıkla kurulabilirdi. Siyonizmin en önemli temsilci olarak kabul edilen Theodor Herzl’in 1896’da basılan kitabının adının “Yahudi Devleti” olması şaşırtıcı değildir. Fakat konunun burada bırakılmaması gerekirdi. Zira İsrail, İngiltere’nin yirminci yüzyıla taşınmış yeni bir kolonyalist girişimiydi.
İsmailağa, Ehl-İ Sünnet anlayışı üzere bir topluluk mu?
Kutub, gavs gibi, kainat ve insanlar üzerinde (haşa) tasarruf etki ve yetkisine sahip olduğu kabul edilen "ricalul gayb" şirk inancının tam göbeğinde bulunan, yaşayan veya ölmüş şeyhlerden istimdadda bulunmayı dini bir öğreti olarak vaz eden, rabıta inanç ve pratiğiyle "aracı ilah" şirk anlayışını yaşatan batınilik temelli inanç sahibi bir topluluğun "Ehl-i Sünnet anlayışı" çerçevesinde değerlendirilmesi, tabii ki abesle iştigal, maalesef apaçık bir cehalet ürünüdür.
Kutub, gavs gibi, kainat ve insanlar üzerinde (haşa) tasarruf etki ve yetkisine sahip olduğu kabul edilen "ricalul gayb" şirk inancının tam göbeğinde bulunan, yaşayan veya ölmüş şeyhlerden istimdadda bulunmayı dini bir öğreti olarak vaz eden, rabıta inanç ve pratiğiyle "aracı ilah" şirk anlayışını yaşatan batınilik temelli inanç sahibi bir topluluğun "Ehl-i Sünnet anlayışı" çerçevesinde değerlendirilmesi, tabii ki abesle iştigal, maalesef apaçık bir cehalet ürünüdür.
Müslüman hiçbir ortamda haram işleyemez
Terörün, yani (ölçüsüz) şiddetin esas itibariyle İslâm’da yeri yoktur. İslâm kendisini kabul ettirmek için kesinlikle şiddetten medet ummaz, ummamıştır da. Aynı zamanda terör, ikrahın en yüksek boyutlusudur ki, İslâm ikrahın en küçüğünden, en büyüğüne kadar hiçbir boyutta olanına yer vermemektedir.
Terörün, yani (ölçüsüz) şiddetin esas itibariyle İslâm’da yeri yoktur. İslâm kendisini kabul ettirmek için kesinlikle şiddetten medet ummaz, ummamıştır da. Aynı zamanda terör, ikrahın en yüksek boyutlusudur ki, İslâm ikrahın en küçüğünden, en büyüğüne kadar hiçbir boyutta olanına yer vermemektedir.
İmanın Alâmeti Farikası, Hayat Prensiplerinde Özgün Olmaktır
Allah Rasûlü'nün hidayet çağrısını kabul etmek, şirk ve küfre ait olan işlevlerden (boş ve yararsız işlerden) yüz çevirmek ile mümkündür. “Boş ve yararsız şeylerden yüz çevirmek” iman edenlerin bir vasfı olduğu gibi, iman etmiş olmanın da bir gereğidir.
Allah Rasûlü'nün hidayet çağrısını kabul etmek, şirk ve küfre ait olan işlevlerden (boş ve yararsız işlerden) yüz çevirmek ile mümkündür. “Boş ve yararsız şeylerden yüz çevirmek” iman edenlerin bir vasfı olduğu gibi, iman etmiş olmanın da bir gereğidir.
Yunanistan'ın İslam'ı vesayet altına alma tavrı kabul edilemez evet, peki ya Türkiye'nin?
Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan'ın müftülükleri kendi yönetimi altına almaya çalışmasının kabul edilemez olduğunu ifade etti. Gerekli ve doğru bir açıklama. Lakin Dışişleri Bakanlığı'ndan, aynı tepkiyi Türkiye'ye de göstermesini ve "Diyanet teşkilatı eliyle İslam'ı ve İslam'ın mâbedlerini laik bir yönetimin vesayeti altına alma yaklaşımının kabul edilemez olduğunu" deklare etmesini bekliyoruz.
Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Yunanistan'ın müftülükleri kendi yönetimi altına almaya çalışmasının kabul edilemez olduğunu ifade etti. Gerekli ve doğru bir açıklama. Lakin Dışişleri Bakanlığı'ndan, aynı tepkiyi Türkiye'ye de göstermesini ve "Diyanet teşkilatı eliyle İslam'ı ve İslam'ın mâbedlerini laik bir yönetimin vesayeti altına alma yaklaşımının kabul edilemez olduğunu" deklare etmesini bekliyoruz.
Makaleler
Hava Durumu