"kafirlerin" Arama Sonuçları
Kaybedecek olanlar kafirlerin ta kendileridir!
İnsanoğlu Allah’a inanıp güvendiğinde kafir toplumun yaptıkları, güç ve kuvvetleri Allah’ın yardımı ile eksilecektir. Bu Allah’ın sünneti ve inananlara vadidir. Allah’a karşı büyüklük taslayan kafirler, güçlerinin eksileceğini düşünmemişlerdir…
İnsanoğlu Allah’a inanıp güvendiğinde kafir toplumun yaptıkları, güç ve kuvvetleri Allah’ın yardımı ile eksilecektir. Bu Allah’ın sünneti ve inananlara vadidir. Allah’a karşı büyüklük taslayan kafirler, güçlerinin eksileceğini düşünmemişlerdir…
Hamas, Küresel Siyonizmi Yendi
Gazze cihadı Müslüman mahallesiyle kafirlerin mahallesini ayrıştırdı. Tebük savaşındaki münafıkların seslerini duyar gibi olduk. Gazze cihadı babaları, oğulları, kardeşleri, eşleri, aşiretleri, kazanılan malları, zarar etmesinden korkulan ticareti, hoşlandığımız meskenleri Allah’tan, Rasûlünden ve Allah yolunda cihaddan daha fazla sevemeyeceğimizi öğretti.
Gazze cihadı Müslüman mahallesiyle kafirlerin mahallesini ayrıştırdı. Tebük savaşındaki münafıkların seslerini duyar gibi olduk. Gazze cihadı babaları, oğulları, kardeşleri, eşleri, aşiretleri, kazanılan malları, zarar etmesinden korkulan ticareti, hoşlandığımız meskenleri Allah’tan, Rasûlünden ve Allah yolunda cihaddan daha fazla sevemeyeceğimizi öğretti.
Allah’ın Elçileri kimleri rahatsız etmeye geldi?
Ademoğlunun tarihi boyunca “vahy”; Allah tarafından hak ile batılı ayırması için Rasuller aracılığı ile inananlara şifa ve rahmet olsun diye yeryüzüne indirilirken, muhakkak ki bu durum müşrik, münafık ve kafirlerin tadını kaçırıyor, düzenlerini bozuyor ve planlarını altüst ediyordu. Bu durum Nuh (as)’da da böyleydi, Salih (as)’da da, Şuayb (as), Musa (as), İsa (as)’da da böyleydi.
Ademoğlunun tarihi boyunca “vahy”; Allah tarafından hak ile batılı ayırması için Rasuller aracılığı ile inananlara şifa ve rahmet olsun diye yeryüzüne indirilirken, muhakkak ki bu durum müşrik, münafık ve kafirlerin tadını kaçırıyor, düzenlerini bozuyor ve planlarını altüst ediyordu. Bu durum Nuh (as)’da da böyleydi, Salih (as)’da da, Şuayb (as), Musa (as), İsa (as)’da da böyleydi.
Vefâ
Kafirlerin ise vefâlı olmaları, kelimenin gerçek anlamında ve genel olarak mümkün değildir. Görece olarak, mesela sözlerinde duruyor olabilirler. Bazıları ölçü ve tartıda hile yapmıyor olabilir. Kafirler, ‘küfür ettikleri’ için yani, Allah’a ait gerçeklikleri örttükleri için, nihai anlamda vefâsızdırlar.
Kafirlerin ise vefâlı olmaları, kelimenin gerçek anlamında ve genel olarak mümkün değildir. Görece olarak, mesela sözlerinde duruyor olabilirler. Bazıları ölçü ve tartıda hile yapmıyor olabilir. Kafirler, ‘küfür ettikleri’ için yani, Allah’a ait gerçeklikleri örttükleri için, nihai anlamda vefâsızdırlar.
Şahin Özdaş- İlkav Cuma Hutbesi: Adalet (HABER-VİDEO)
Kur’an'ı Kerimde geçen her bir ayet gibi bu “tek bir” ayet bile tüm insanlık için huzur ve güveni sağlamaya yeterlidir. Adalet bir kâinat nizamıdır. Kâinat nizamına getirilen düzenin İslam dininin öngördüğü adalet esası üzerine kurulacağı hiç şüphesizdir. Bu düzende adalet ilkesi; akrabalık, hısımlık, hasımlık, cins, ırk bağları ve ülkelere göre farklılık gösterip değişmez. Yeryüzünde ekonomik ve silah gücünü elinde bulundurarak mustaz’af insanların kanını akıtan kâfirlerin, zalimlerin, birtakım terör örgütlerinin ve devletlerin benimsedikleri her türlü beşeri düzenler, sistemler, darbeler kesinlikle adalet olmadığı gibi adalet dağıtamaz da.
Kur’an'ı Kerimde geçen her bir ayet gibi bu “tek bir” ayet bile tüm insanlık için huzur ve güveni sağlamaya yeterlidir. Adalet bir kâinat nizamıdır. Kâinat nizamına getirilen düzenin İslam dininin öngördüğü adalet esası üzerine kurulacağı hiç şüphesizdir. Bu düzende adalet ilkesi; akrabalık, hısımlık, hasımlık, cins, ırk bağları ve ülkelere göre farklılık gösterip değişmez. Yeryüzünde ekonomik ve silah gücünü elinde bulundurarak mustaz’af insanların kanını akıtan kâfirlerin, zalimlerin, birtakım terör örgütlerinin ve devletlerin benimsedikleri her türlü beşeri düzenler, sistemler, darbeler kesinlikle adalet olmadığı gibi adalet dağıtamaz da.
Kâfirlerin küfrü anlaşılır, fakat Müslümanım diyenlerin Kur'an'ı hayattan kovmasıdır asıl sorun
Kur’an’ı baş tacı ettiklerini söyleyip Kur’an’ın hükümlerini, hayatlarına ve ekonomiden, siyâsete bütün alanlara hâkim kılmayanların bu bildiri sahiplerine sert tepkiler vermelerinin hiç deanlamlı ve değerli olmadığını ve büyük bir çelişki arz ettiğini ifade etmemiz gerekir. Çünkü, kâfirler, Kur’an’ın tek bir harfini bile çıkaramazlar ama Müslümanım diyenler Kur’ân’ı kamusal alandan, ekonomiden ve siyasetten çıkarıp hayat dışına kovuyorlar.
Kur’an’ı baş tacı ettiklerini söyleyip Kur’an’ın hükümlerini, hayatlarına ve ekonomiden, siyâsete bütün alanlara hâkim kılmayanların bu bildiri sahiplerine sert tepkiler vermelerinin hiç deanlamlı ve değerli olmadığını ve büyük bir çelişki arz ettiğini ifade etmemiz gerekir. Çünkü, kâfirler, Kur’an’ın tek bir harfini bile çıkaramazlar ama Müslümanım diyenler Kur’ân’ı kamusal alandan, ekonomiden ve siyasetten çıkarıp hayat dışına kovuyorlar.
İslam davası ve müslümanların vahdeti
Bugün dünyaya İslam değil “isyan” egemense, bunun sebebi, öyle sanıldığı gibi kâfirlerin, İslam düşmanlarının güçlü oluşu değil, müslümanların parçalanmışlığıdır. O yüzden “İslam’ın egemenliği için Ümmet’in birliği şarttır.” Zira farklı meşrepler/gruplar çatısı altında “ayrı” olununca, “müslümanlar arası dayanışma” mümkün olmuyor. Haliyle, bütün müslümanların “kardeş” olduğu, “tek bir millet olan küfür” karşısında “yekvücut bir ümmet” olarak mücadeleye durmak gerektiği hakikati idrak edilemiyor.
Bugün dünyaya İslam değil “isyan” egemense, bunun sebebi, öyle sanıldığı gibi kâfirlerin, İslam düşmanlarının güçlü oluşu değil, müslümanların parçalanmışlığıdır. O yüzden “İslam’ın egemenliği için Ümmet’in birliği şarttır.” Zira farklı meşrepler/gruplar çatısı altında “ayrı” olununca, “müslümanlar arası dayanışma” mümkün olmuyor. Haliyle, bütün müslümanların “kardeş” olduğu, “tek bir millet olan küfür” karşısında “yekvücut bir ümmet” olarak mücadeleye durmak gerektiği hakikati idrak edilemiyor.
İlk Kur'an nesli örnekliğinde sistem içi ilişkiler
Kafirûn suresi, otuz kelimeyi bile bulmayan hacmiyle, uzlaşmayı kökünden kazımıştır. Din ayrılığı kıyamete kadar geçerlilik kazanmıştır böylece. Kâfirlerin dini kâfirlere, müminlerin Din’i ise mü’minleredir. Ama kâfirler bilmelidirler ki İslam'ın, kâfirlerin diniyle hiçbir ortak bağı yoktur. Onlarla aynı ‘gemi’de yaşıyor olsalar da, aynı mahallede, aynı sokakta ikamet etseler de, aynı araçlarda taşınsalar da, aynı dükkânlardan alış-veriş yapsalar da, kâfirlerle mü’minlerin dinleri ayrıdır.
Kafirûn suresi, otuz kelimeyi bile bulmayan hacmiyle, uzlaşmayı kökünden kazımıştır. Din ayrılığı kıyamete kadar geçerlilik kazanmıştır böylece. Kâfirlerin dini kâfirlere, müminlerin Din’i ise mü’minleredir. Ama kâfirler bilmelidirler ki İslam'ın, kâfirlerin diniyle hiçbir ortak bağı yoktur. Onlarla aynı ‘gemi’de yaşıyor olsalar da, aynı mahallede, aynı sokakta ikamet etseler de, aynı araçlarda taşınsalar da, aynı dükkânlardan alış-veriş yapsalar da, kâfirlerle mü’minlerin dinleri ayrıdır.
İzmir'in yiğidi
Afganistan'da önceki gün düşen uçakta bulunan İzmirli Müslümanlardan Bahaddin Yıldız'ın yakın dostu sitemiz yazarı Hüseyin Alan, hayatı Afganistan'ın kâfirlerin işgalinden kurtarılması idealiyle geçen Yıldız ağabeyle ilgili duygu ve düşüncelerini kaleme aldı.
Afganistan'da önceki gün düşen uçakta bulunan İzmirli Müslümanlardan Bahaddin Yıldız'ın yakın dostu sitemiz yazarı Hüseyin Alan, hayatı Afganistan'ın kâfirlerin işgalinden kurtarılması idealiyle geçen Yıldız ağabeyle ilgili duygu ve düşüncelerini kaleme aldı.
Makaleler
Hava Durumu