"reklaml" Arama Sonuçları
CocaColanizasyon: Yeni-paganizm’in misyoneri!
Coca Cola ve benzeri ürünlerin reklamlarıyla, hızı, hazı kutsayan pagan bir kültür ve hayat tarzı icat ediyorlar! Çağın dini: Yeni-paganizm. Tanrıları: Para ve hazcılık, kariyerizm ve egoizm. Tapınakları: Bankalar, AVM'ler, stadyumlar ve medyalar. Kurbanları: İnsan, Hayat ve Hakikat.
Coca Cola ve benzeri ürünlerin reklamlarıyla, hızı, hazı kutsayan pagan bir kültür ve hayat tarzı icat ediyorlar! Çağın dini: Yeni-paganizm. Tanrıları: Para ve hazcılık, kariyerizm ve egoizm. Tapınakları: Bankalar, AVM'ler, stadyumlar ve medyalar. Kurbanları: İnsan, Hayat ve Hakikat.
Alkol reklamlı tabelalar kalkıyor
Alkol satılan yerlerin, iç ve dış mekanlarında bulunan ve içki reklamı olan tabelalar 11 Haziran'dan itibaren kaldırılıyor.
Alkol satılan yerlerin, iç ve dış mekanlarında bulunan ve içki reklamı olan tabelalar 11 Haziran'dan itibaren kaldırılıyor.
Fuhşiyyat içerikli reklamlara afişli tepki
Genç Öncüler, billboardlarda yer alan cinsel içerikli reklamlara tepkilerini reklam panolarının üzerine astıkları afişlerle gösterdiler.
Genç Öncüler, billboardlarda yer alan cinsel içerikli reklamlara tepkilerini reklam panolarının üzerine astıkları afişlerle gösterdiler.
Müslüman gençler ifsada müdahale etti
Başakşehirli Müslüman gençler, otobüs duraklarındaki kadının cinselliğini kullanan reklamların üzerini “Başakşehir’i kirletme!”, “Neyin ticareti çorap mı kadın mı?”, “Başakşehir’de müstehcen görüntülere karşıyız!”, “Bu hayâsızlığa dur deyin!” vb. sözler yazan kartonlarla kapattılar.
Başakşehirli Müslüman gençler, otobüs duraklarındaki kadının cinselliğini kullanan reklamların üzerini “Başakşehir’i kirletme!”, “Neyin ticareti çorap mı kadın mı?”, “Başakşehir’de müstehcen görüntülere karşıyız!”, “Bu hayâsızlığa dur deyin!” vb. sözler yazan kartonlarla kapattılar.
Reklamlardaki 'Mehmet Öz' de sahte çıktı
Dünyaca ünlü Doktor Mehmet Öz, "Benim ismimi bir ürünün yanında görürseniz bilin ki bunlar sizi aldatmaya çalışıyor." dedi.
Dünyaca ünlü Doktor Mehmet Öz, "Benim ismimi bir ürünün yanında görürseniz bilin ki bunlar sizi aldatmaya çalışıyor." dedi.
İçki tüketimi son 7 yılda 4 kat arttı
2003'te 500 milyon litre olan alkollü içki satışları 7 yılda 1 milyar 902 milyon litreye ulaştı. Türkiye'de alkol reklamlarının serbest olması tüketimi teşvik ediyor.
2003'te 500 milyon litre olan alkollü içki satışları 7 yılda 1 milyar 902 milyon litreye ulaştı. Türkiye'de alkol reklamlarının serbest olması tüketimi teşvik ediyor.
Zizek: Yeni nesil reklamlar kapitalist sömürü aracı
Yaşam kalitesi arttırma temalı reklamların yeni bir 'Kapitalist Sömürü' olduğunu söyleyen Zizek, "İnsanlar kendilerini kötü tüketici olarak görürler. Bu tip reklamlarda da diyorlar ki siz üreticiye yardım ediyorsunuz. Siz tüketim yaptıkça üreticiler para kazanıyor, yaşamlarını devam ettiriyorlar. Yani siz sadece tüketici değilsiniz deniyor. Böylece insanları tüketimin kötü olduğu düşüncesinden uzaklaştırarak tüketime yönlendiriyorlar" şeklinde konuştu.
Yaşam kalitesi arttırma temalı reklamların yeni bir 'Kapitalist Sömürü' olduğunu söyleyen Zizek, "İnsanlar kendilerini kötü tüketici olarak görürler. Bu tip reklamlarda da diyorlar ki siz üreticiye yardım ediyorsunuz. Siz tüketim yaptıkça üreticiler para kazanıyor, yaşamlarını devam ettiriyorlar. Yani siz sadece tüketici değilsiniz deniyor. Böylece insanları tüketimin kötü olduğu düşüncesinden uzaklaştırarak tüketime yönlendiriyorlar" şeklinde konuştu.
Yiyemeyene ne olsun peki?
Reklamlardaki yiyeceklerden isteyen çocuğunun ağlamalarını bastıramadığı için sesini kor dünyaya/kör dünyaya beyhude duyurmaya çalışan bir anne feryadı ile karşılaşmamız mı gerekiyor yiyecek-içecek konusunda duyarlı reklam filmleri için.
Reklamlardaki yiyeceklerden isteyen çocuğunun ağlamalarını bastıramadığı için sesini kor dünyaya/kör dünyaya beyhude duyurmaya çalışan bir anne feryadı ile karşılaşmamız mı gerekiyor yiyecek-içecek konusunda duyarlı reklam filmleri için.
Annelerin değil, satıcıların günü!
Anneler Günü adı altında yapılan sömürüyü ve tüketimi özendirici reklamları değerlendiren Tüketiciler Birliği Onur Kurulu Üyesi Hatice Saadet Kalyoncu; “En yüce duygulardan anne sevgisinin Anneler Günü ile “tüketim ayinine” dönüştürülmemesini ve kapitalizme hizmet edilmemesini diliyoruz.” dedi.
Anneler Günü adı altında yapılan sömürüyü ve tüketimi özendirici reklamları değerlendiren Tüketiciler Birliği Onur Kurulu Üyesi Hatice Saadet Kalyoncu; “En yüce duygulardan anne sevgisinin Anneler Günü ile “tüketim ayinine” dönüştürülmemesini ve kapitalizme hizmet edilmemesini diliyoruz.” dedi.
Sanal dünya çocukları hipnoz ediyor
Uzun süre TV seyreden çocukların izledikleri karakterlerle özdeşleşmeleri sonucu “başka dünyada yaşama” sürecine yöneldikleri, bu durumun özgüvenleri ve hayata bakış açılarını olumsuz etkilediği bildirildi. Televizyonun, uzun süreli izlemelerde kendine güveni olmayan, bağımlı ve ilgi alanları kısıtlı, “sanal dünyada” yaşama eğilimli birey oluşumuna zemin hazırladığı bildirildi. Adana Numune Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Psikiyatrist Dr. Sümer Öztanrıöver, uzun süre TV seyreden çocukların özendikleri karakterlerle özdeşleşmeleri sonucu “başka dünyada yaşama” sürecine yöneldiklerini, bu durumun özgüvenleri ve hayata bakış açılarını olumsuz etkilediğini söyledi. Televizyonun görsel ve işitsel özelliklerinin hipnoz etkisi meydana getirerek çocukların karşısında hareketsiz kalmasını sağlaması sebebiyle özellikle anneler için “iyi bir bakıcı” işlevi gördüğünü belirten Öztanrıöver, “Bu durumdaki çocukların uslu durup yaramazlık yapmamaları, ailelerin çok işine gelir. Çünkü çocuklarıyla ilgilenmeleri gerekmiyor” dedi. Öztanrıöver, trans haline geçerek pür dikkat kesilen çocukların, seyrettiği her şeyi bilinç altına yerleştirdiklerini ifade ederek, şunları söyledi: “Seyrettikleri hangi tarz ve içerikte program olursa olsun istenilen veya istenilmeyen her türlü mesajı alacaklardır. Programda şiddet varsa şiddeti alıp bunu yaşamında uygulayacaktır. Reklamları seyrediyorsa bunların alınmasını sağlayıp tüketici pozisyonunu güçlendirecek, alınmaması durumunda da çöküntü hali yaşayarak psikolojik boyutta problemler oluşacaktır.” Aşırı televizyon seyretmenin “madde bağımlılığı” etkisi oluşturacağını anlatan Öztanrıöver, şöyle devam etti: “Televizyona baktıkları sürece kendilerini iyi hissediyor, kapatıldığı an sıkıntıya giriyorlar. Bu durum çocukların yanı sıra yetişkinler için de geçerli. Bazen yetişkinler de 'seyrettiğim dizi zihnimi dağıtıyor' diyorlar. Aslında dağıtmıyor, bu durum yorgunluğa ve strese yol açıyor. Madde bağımlılığı gibi etki yaptığı için yalancı mutluluk hali veriyor. Yetişkinler bu durumları kontrol edebilir, ama çocuk ve gençler kendilerini kontrol edemezler.”
Uzun süre TV seyreden çocukların izledikleri karakterlerle özdeşleşmeleri sonucu “başka dünyada yaşama” sürecine yöneldikleri, bu durumun özgüvenleri ve hayata bakış açılarını olumsuz etkilediği bildirildi. Televizyonun, uzun süreli izlemelerde kendine güveni olmayan, bağımlı ve ilgi alanları kısıtlı, “sanal dünyada” yaşama eğilimli birey oluşumuna zemin hazırladığı bildirildi. Adana Numune Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Psikiyatrist Dr. Sümer Öztanrıöver, uzun süre TV seyreden çocukların özendikleri karakterlerle özdeşleşmeleri sonucu “başka dünyada yaşama” sürecine yöneldiklerini, bu durumun özgüvenleri ve hayata bakış açılarını olumsuz etkilediğini söyledi. Televizyonun görsel ve işitsel özelliklerinin hipnoz etkisi meydana getirerek çocukların karşısında hareketsiz kalmasını sağlaması sebebiyle özellikle anneler için “iyi bir bakıcı” işlevi gördüğünü belirten Öztanrıöver, “Bu durumdaki çocukların uslu durup yaramazlık yapmamaları, ailelerin çok işine gelir. Çünkü çocuklarıyla ilgilenmeleri gerekmiyor” dedi. Öztanrıöver, trans haline geçerek pür dikkat kesilen çocukların, seyrettiği her şeyi bilinç altına yerleştirdiklerini ifade ederek, şunları söyledi: “Seyrettikleri hangi tarz ve içerikte program olursa olsun istenilen veya istenilmeyen her türlü mesajı alacaklardır. Programda şiddet varsa şiddeti alıp bunu yaşamında uygulayacaktır. Reklamları seyrediyorsa bunların alınmasını sağlayıp tüketici pozisyonunu güçlendirecek, alınmaması durumunda da çöküntü hali yaşayarak psikolojik boyutta problemler oluşacaktır.” Aşırı televizyon seyretmenin “madde bağımlılığı” etkisi oluşturacağını anlatan Öztanrıöver, şöyle devam etti: “Televizyona baktıkları sürece kendilerini iyi hissediyor, kapatıldığı an sıkıntıya giriyorlar. Bu durum çocukların yanı sıra yetişkinler için de geçerli. Bazen yetişkinler de 'seyrettiğim dizi zihnimi dağıtıyor' diyorlar. Aslında dağıtmıyor, bu durum yorgunluğa ve strese yol açıyor. Madde bağımlılığı gibi etki yaptığı için yalancı mutluluk hali veriyor. Yetişkinler bu durumları kontrol edebilir, ama çocuk ve gençler kendilerini kontrol edemezler.”
Değişen; yüzler mi, arayüzler mi?
Kısa bir zaman öncesine kadar, İslami sitelerin pek çoğu ziyaretçilerini, ayet-i kerime, hadis-i şerif, Müslüman dünyadan haberler ve mütevazi içeriklerle karşılıyorken, geçen süre içinde söz konusu sitelerden bir kısmı; dev bir endüstri olmasının yanında kitleler için bir afyon mahiyetinde olan futbolizme yer verir oldu. Söz konusu sitelerde, lüks villa reklamlarına, örneğin İHH'nın "Binlerce Yetimin Elinden Tutacağız" ilanının hemen altında yer verilmeye başlandı.
Kısa bir zaman öncesine kadar, İslami sitelerin pek çoğu ziyaretçilerini, ayet-i kerime, hadis-i şerif, Müslüman dünyadan haberler ve mütevazi içeriklerle karşılıyorken, geçen süre içinde söz konusu sitelerden bir kısmı; dev bir endüstri olmasının yanında kitleler için bir afyon mahiyetinde olan futbolizme yer verir oldu. Söz konusu sitelerde, lüks villa reklamlarına, örneğin İHH'nın "Binlerce Yetimin Elinden Tutacağız" ilanının hemen altında yer verilmeye başlandı.
Yeni Şafak'ta şimdi de kumar reklamı
Değiştirmek için yola çıkıp "köprüyü geçen kadar" diye başlayan değişimlere kendilerini kaptıranların değişimi snınır tanımadan sürüyor. "Türkiye'nin Birikimi" sloganıyla yayın yapan Yeni Şafak gazetesi, yayınladığı reklamla tüm "birikimini" bir kumar oyunu olan İDDAA'ya yatırmış oldu!
Değiştirmek için yola çıkıp "köprüyü geçen kadar" diye başlayan değişimlere kendilerini kaptıranların değişimi snınır tanımadan sürüyor. "Türkiye'nin Birikimi" sloganıyla yayın yapan Yeni Şafak gazetesi, yayınladığı reklamla tüm "birikimini" bir kumar oyunu olan İDDAA'ya yatırmış oldu!
Makaleler
Hava Durumu