Hükümetin Kürt sorunu konusunda seçimden sonra atacağı adımların, terörün bitmesini istemeyenleri rahatsız ettiği sürekli dillendiriliyordu. Devlet ile Öcalan arasında son bir yıl içinde yapılan görüşmeler biliniyordu. Öcalan, üç kez ateşkesi durdurma ve başlatma kararı almıştı ancak en son yaptığı açıklamada terör saldırılarını durdurduklarını belirtmişti. İmralı'da kendisiyle görüşen avukatları aracılığıyla 15 Temmuz için, yani PKK'nın saldırılarının yeniden başlayacağı tarih, artık bir hükmü kalmadı demişti. Öcalan'ın bu açıklamasından sonra PKK'nın artık saldırı düzenlemeyeceği tahmin ediliyordu. Ancak, son günlerde PKK'nın çeşitli illerde yol keserek adam kaçırmaya başlaması akıllara PKK içindeki derin yapılanmaları getirdi.

Son olarak dün Diyarbakır'da yapılan saldırı Öcalan'ın açıkladığı kararı ve PKK'nın ne yapmak istediğini bir kez daha sorgular hale getirdi. PKK'nın bu son saldırısı Türkiye kamuoyunda ve hükümet cephesinde büyük tepkilere neden oldu.

Ancak tüm bunlara rağmen Diyarbakır'da meydana gelen kanlı çatışmadan sonra akıllarda bazı soru işaretleri oluştu. Kanlı pusunun gündüz ortasında meyadana gelmesi ve ardından Genelkurmay Başkanlığı'nın yaptığı açıklama sosyal medya sitelerinde "bu açıklamalar çok çelişkili" yorumlarına neden oldu. İki gündür sosyal medyada devam eden yazışmalarda çatışmanın yeri, zamanı ve Genelkurmay'ın açıklamasındaki çelişkileri ortaya koyan sorular ortaya atılıyor. Hatta PKK'ya yakın internet sitelerinde bile çatışmayla ilgili ortada çok büyük soru işaretlerinin olduğunu savunuyor. PKK'ya yakın sitelerde, çatışmanın Genelkurmay'ın yaptığı açıklamadaki gibi değil daha karanlık bazı noktaları olan şekilde gerçekleştiği belirtiliyor.

İŞTE SOSYAL MEDYADA SORULAN SORULAR:

1 - Çatışma neden DTK'nın Özerklik ilan ettiği gün meydana geldi?

2 - Çatışma neden Köşk'te 41 General'in hayatını ilgilendiren zirve yapıldığı saatlerde meydana geldi?

3 - Böyle büyük bir saldırı neden Öcalan'ın "Devletle mutabakata vardık" şeklindeki açıklamasından sonra geldi?

4- Gündüz ortasında yapılan operasyonlarda askerlerin birbirine yakınlık mesafeleri çok mu kısaydı. Operasyonlarda askerler arasındaki mesafenin minimum 15-20 metre olması gerektiği bilinen bir gerçek. O halde 20 askeri birden etkileyecek bir yangın nasıl oluşturuldu?

5- El bombasıyla yangın çıkma ihtimali çok küçük. Yangın çıksa bile tamamı dağ komandosu olan askerlerin el bombasıyla çıkan bir yangından kaçamamaları normal mi?

6 - Hürriyet benzeri sitelerde askerlerin yemek sırasında toplu bir şekilde öldürüldüğü belirtiliyor. Oysa operasyon sırasında askerlerin bir araya gelerek yemek yemedikleri bilinen bir gerçek. Öyle olsa bile gözlemci bırakmadan yemek yiyen askeri tim yoktur.

Yine sosyal medyada yer alan mesajlar arasında "çatışmaların yaşandığı bölgeye havadan helikopterler de mudahil oldu. Helikopterler birbirlerine çok yakın olan asker ve PKK'lıların bulunduğu alanı ateşe verdi. Bu yüzden asker de PKK'lılar da yandı." şeklinde iddialar da yer alıyor. Bu iddiaların doğruluğunun ispatlanabilmesi için de askeri yetkililerin o anki telsiz konuşmalarının konuşmalarını ve PKK'lıların kaydedilen telsiz konuşmalarını basınla paylaşması isteniyor.

(Kaynak: Dünya Bülteni )