
"Cahiliyye" Arama Sonuçları

Geçtiğimiz pazar günü İktibas’a konuk olan Dr. Zehra Betül Güney, Seyyid Kutub’un döneminin diğer İslamcılarından hangi yönleriyle ayrıldığını ele aldı. Ayrıca Vahiy İslamı ile liberallik, cahiliyye ve tekfircilik arasındaki farklara da değinen Güney, Seyyid Kutub’un din-siyaset bağlamındaki başarısını da değerlendirdi.

Mesela, kitapta yer alan "Sekülerleşen Dil", "Uluhiyyet ve Rububiyyet", "Cahiliyye", "Atalar Dini - Ata Dini", "Şehadet", "Zikr", "Hicret" "Kıssa-Menkıbe", "Başöğretmen" vs gibi konu ve kavramların maruz kalmış olduğu tahrifatın yeterince anlaşılmaması, üzerinde yeterince durulmaması, düşünüyorum ki İslam'ı doğru şekilde anlamanın başında duran engellerden ve Ümmetin kırılma noktalarındandır.

Kur’an’da, câhiliye kavramının dört ayette ve her birinde ayrı terkipler içinde kullanılmaktadır. Bu ayet-i kerimeler nüzul sırasıyla Âl-i İmrân 154, Ahzâb 33, Fetih 26 ve Mâide 50. ayetleridir. Kullanılan terkipler ise, yine sırasıyla ifade edecek olursak “zannel câhiliyye”, “teberrucel câhiliyye”, “hamiyyetel câhiliyye” ve “hukmel câhiliyye”dir.

Kur’an’dan uzak olan câhiliyye insanı, ne zaman ve nerede yaşarsa yaşasın, şeytanın yolunu takip ederek ırkçı bakışın fıtratını bozmasına yardımcı olur.

Aramızda tekrar edip durduğumuz bir ilke olan cahiliyyenin tüm şahıs ve kurumlarını Reddetmedikçe araya kırmızı bir çizgi koymadıkça cahiliyyeden ayrılmadıkça Nebevi hareket metodu uygulanamaz.

Kalem-Der - Cuma Hutbesi/Kur'an'da Cahiliyyenin Özellikleri - Ahmed Kalkan

Sihir ve büyünün hiçbir çeşidi, İslâm toplumunda yer bulamaz. Bu tür sapıklıklar, ancak câhiliyye toplumlarında yaygınlaşabilir. İçinde yaşadığımız toplumun câhiliyye toplumu olup olmadığıyla ilgili bir yargıya varmak için gelin, bu konuda aynamızı topluma tutalım:

Cuma Hutbesi: Cahiliyye Bir Toplumsal Yaşam Biçimidir- Ahmed Kalkan 04 Kasım 2016

Yüksel Yılmaz, bu haftaki hutbesini putçuluğun öne çıktığı 19 Mayıs günündeki kutlamalara ayırdı. Hutbeyi dikkatlerinize sunuyoruz:

Davetçi, sürekli olarak Kur'an'a başvurmak zorundadır. Çünkü Rabbinin, kendisini himayesine aldığını, acı ve yorgunluklarını hafiflettiğini, kendisine huzur verdiğini, sıkıntılarını giderdiğini ve cahiliyyenin baskı, kötülük ve saldırganlığından ileri gelen zorlukları kolaylaştırdığını o zaman anlayabilir. Yüce Allah'ın üzerine güven ve huzur yağdırdığını, üzerine lütuf, gözetim ve sevgi rüzgarlarını estirdiğini ancak o zaman hissedebilir.

Cahiliye, kesinlikle aynı cahiliyedir. Tüm dünya insanlarını kaplamış olsa bile aynı cahiliyyedir. insanların yaşantısı, Allah'ın hak dinine dayanmadıkça anmaya değer hiç bir şey ifade etmeyecektir. İslam davetçisinin görevi, gene aynı görevdir. Dalaletin çoğalması veya batılın şişkinleşmesi bu görevi değiştirmez.

Bu dinle cahiliyyenin arasındaki kavga, mücerred bir nazari kavga değildir. Nazariyelere karşı nazariye ile karşı koyma kavgası değildir. Çünkü cahiliyye; sistemiyle, toplumuyla ve iktidarı ile ayaktadır. Dinin de ona yeterli olan yöntemlerle, yani sistem, toplum ve iktidar gücüyle karşı koyması gerekir.

Hüseyin Alan, cahiliyye dönemi Mekke prototipi üzerinden, cahiliyenin yapısı, işleyişi ve İslami mücadelenin nasıl bir seyir izlemesi gerektiğini kaleme aldı. Alan'ın yazısını dikkatlerinize sunuyoruz:

Çorum'da faaliyet gösteren İlke-Der'in Cuma sohbetleri devam ediyor. “Geleneksel cahiliyyeden ayrışma zorunluluğumuz” konusunu anlatan Emrullah Ayan "Cahiliye, tarihte olduğu gibi yine Kur’an’la yok edilecektir." dedi.

Hiç kuşkusuz Seyyid Kutub’un "Yoldaki İşaretler’’ kitabında üzerinde durduğu en önemi konulardan biri "cahiliyye" kavramı ve bu kavramın özellikleridir.

Güler'in bugünkü karikatürü, laikçi zorbalık numarasıyla avanta elde etme çabası içerisine giren cahiliyye medyasının maskesini düşürücü nitelikte.

Türkiye'deki "cahiliyye medyası"nı aratmayan İngiliz basını; ‘Müslümanların şeriat mahkemesi olmalı’ diyen Başpiskoposu, “çılgın” ilan etti.
Makaleler
Hava Durumu