"bereket" Arama Sonuçları
Şahitlik nedir, ne değildir?
Müslümanlar açıklıkla insanları Allah’ın dinine çağırır, İslam’dan başka hiçbir düzen, sistem, ideoloji ve yaşama biçiminin yeryüzüne hayır, bereket, kardeşlik, saygı ve sevgi getiremeyeceğini, avazları çıktığı kadar söyleyebilirlerse, o zaman bir şahitlikten bahsedilebilir. Yoksa mevcut siyasi partilerden birine eklemlenip, rejimin ‘güvenlikli’ mekanlarını siper edinerek, sisteme göz kırpan aktivitelerle şahitlik yapmak pek sahici görünmemektedir.
Müslümanlar açıklıkla insanları Allah’ın dinine çağırır, İslam’dan başka hiçbir düzen, sistem, ideoloji ve yaşama biçiminin yeryüzüne hayır, bereket, kardeşlik, saygı ve sevgi getiremeyeceğini, avazları çıktığı kadar söyleyebilirlerse, o zaman bir şahitlikten bahsedilebilir. Yoksa mevcut siyasi partilerden birine eklemlenip, rejimin ‘güvenlikli’ mekanlarını siper edinerek, sisteme göz kırpan aktivitelerle şahitlik yapmak pek sahici görünmemektedir.
Allah’ın adıyla başlamak
Modern zamanlar artık Allah'ı hayatın dışına atmanın ve insanı evrenin merkezine yerleştirmenin gayretini güttüğünden dolayı yapılan işlerde bir bereket hasıl olmamaktadır. İnsanın adıyla başlayan her iş artık sonu gelmez kargaşalar, sonu gelmez kavgalar ve dibi görünmeyen uçurumlarla çoğalarak tabiatın, hayvanatın ve insanlığın üzerine üzerine gelmektedir.
Modern zamanlar artık Allah'ı hayatın dışına atmanın ve insanı evrenin merkezine yerleştirmenin gayretini güttüğünden dolayı yapılan işlerde bir bereket hasıl olmamaktadır. İnsanın adıyla başlayan her iş artık sonu gelmez kargaşalar, sonu gelmez kavgalar ve dibi görünmeyen uçurumlarla çoğalarak tabiatın, hayvanatın ve insanlığın üzerine üzerine gelmektedir.
Ramazan, Kur’ân’ın kendisinde indirildiğinden dolayı mübârektir
Ramazan, mübârekliğini Kur’ân ayı oluşundan alır. Demek ki, o mübârek ay bereketini/kutsallığını bizzat zamandan değil, o zamanda inmeye başlayan Kur’ân’dan almıştır. Şu halde aynı Kur’ân bizim hayatımıza inerse, ömrümüze nasıl bereket katacağını varın hesap edin!
Ramazan, mübârekliğini Kur’ân ayı oluşundan alır. Demek ki, o mübârek ay bereketini/kutsallığını bizzat zamandan değil, o zamanda inmeye başlayan Kur’ân’dan almıştır. Şu halde aynı Kur’ân bizim hayatımıza inerse, ömrümüze nasıl bereket katacağını varın hesap edin!
M.Öztürk çarpık aynasında kendisine de bakması gerekenler
Kur’an’a dönüşün rahmet ve bereketini, fayda ve hayrını göremiyoruz. Çünkü Kur’an’a Kur’an’ın istediği gibi yaklaşmıyor Kur’an’ı öne çıkarttığını düşünenler. İhtilafları çözüme kavuşturmak için okunup teslim olunması gereken Kur’an’ı nice ihtilafların kaynağı gibi görmeyi ve göstermeyi nasılsa başarabilmişiz.
Kur’an’a dönüşün rahmet ve bereketini, fayda ve hayrını göremiyoruz. Çünkü Kur’an’a Kur’an’ın istediği gibi yaklaşmıyor Kur’an’ı öne çıkarttığını düşünenler. İhtilafları çözüme kavuşturmak için okunup teslim olunması gereken Kur’an’ı nice ihtilafların kaynağı gibi görmeyi ve göstermeyi nasılsa başarabilmişiz.
Şehid Şamil Basayev'i rahmetle anıyoruz
Cihadın ve direnmenin çehresinin her dem diri ve taze olduğu Çeçenya’da doğmuş, Mücahid olarak yaşamış ve doğduğu toprakları kanıyla sulayıp bereketlendirerek yine Mücahid olarak şehadet yarışındaki yerini almıştır.
Cihadın ve direnmenin çehresinin her dem diri ve taze olduğu Çeçenya’da doğmuş, Mücahid olarak yaşamış ve doğduğu toprakları kanıyla sulayıp bereketlendirerek yine Mücahid olarak şehadet yarışındaki yerini almıştır.
“Güzel söz, kökü sabit, dalları gökte olan güzel bir ağaç gibidir''
Sözün aslını kökünü önemsemek gerekiyor eğer bir meyve umuyorsak şayet, maksadımız bağı viran etmek, içimizdeki cerahati orta yere saçmak ise çirkinlik yolunun yolcusuyuz demektir. Söz, nerede sarf edilirse edilsin ondan mesulüz. Kötü sözden medet ummak köksüz kuru bir ağaca çaput bağlamaktan öte bir iş değildir. Güzel sözün müşterisi olmak ise meyvelerinden tekrar toprağa tohum saçan bir ağacın bereket dolu gölgesinde oturmak gibi.
Sözün aslını kökünü önemsemek gerekiyor eğer bir meyve umuyorsak şayet, maksadımız bağı viran etmek, içimizdeki cerahati orta yere saçmak ise çirkinlik yolunun yolcusuyuz demektir. Söz, nerede sarf edilirse edilsin ondan mesulüz. Kötü sözden medet ummak köksüz kuru bir ağaca çaput bağlamaktan öte bir iş değildir. Güzel sözün müşterisi olmak ise meyvelerinden tekrar toprağa tohum saçan bir ağacın bereket dolu gölgesinde oturmak gibi.
Boş vakit mi dediniz o da ne ki?
Vakit öldürmek ne demektir? Bir şahıs vardır 40–50 yıllık ömrüne o kadar çok eser ve güzellikler sığdırmıştır ki sayamazsınız. Bir şahıs da vardır, hayatı tümüyle boşa geçmiştir, ot gibi yaşamış, ot gibi kuruyup toprak olmuş, unutulup gitmiştir. İnsan vardır, 24 saatini dolu dolu değerlendirir, bir aylık bereketli netice alır. Bir insan vardır, hep vakit yokluğundan, yoğunluktan şikâyet eder, tembelliğine zaman yokluğu bahanesini gerekçe gösterir. Biz hangi insan tipindeniz? Hepimiz bunu vicdanımıza ve ortaya koyduğumuz eserlere bakarak cevaplayalım. Güzelim vakti, öldürmeye değil, ihyâ etmeye çalışalım. Boş geçmeye ayrılan ölü vakitleri diriltelim, böylece kendimiz de canlanıp dirilelim.
Vakit öldürmek ne demektir? Bir şahıs vardır 40–50 yıllık ömrüne o kadar çok eser ve güzellikler sığdırmıştır ki sayamazsınız. Bir şahıs da vardır, hayatı tümüyle boşa geçmiştir, ot gibi yaşamış, ot gibi kuruyup toprak olmuş, unutulup gitmiştir. İnsan vardır, 24 saatini dolu dolu değerlendirir, bir aylık bereketli netice alır. Bir insan vardır, hep vakit yokluğundan, yoğunluktan şikâyet eder, tembelliğine zaman yokluğu bahanesini gerekçe gösterir. Biz hangi insan tipindeniz? Hepimiz bunu vicdanımıza ve ortaya koyduğumuz eserlere bakarak cevaplayalım. Güzelim vakti, öldürmeye değil, ihyâ etmeye çalışalım. Boş geçmeye ayrılan ölü vakitleri diriltelim, böylece kendimiz de canlanıp dirilelim.
Ömrümüzden bir yıl daha azaldı, gelin hâlimizi sorgulayalım!
Bilmeliyiz ki, hayatımız, ancak Allah’a teslim olup sadece O’na rükû ve secde ettiği, vahye ve Rasûlün sünnetine uygun yaşandığı zaman anlamlı ve değerli olur. Allah’ı unutan ve O’nun kitabına ve Rasûlün (s) güzel örnekliğine uymayan bir ömür, asla anlamlı ve değerli değildir. Tevhidî istikameti korumakta zaaflı bir “İslami kimlik” ve akıdevi ilkelerden tavizkâr bir hayat, hüsran sebebidir. Böyle bir ömür bin yıl sürse de, Allah yanında hiçbir kıymeti yoktur. Sadece tevhidî istikameti koruyarak Allah’a rükû ve secde ettirilen ve O’nun kitabına uygun yaşanan hayat ve ömür, çok kısa da sürse, Rabbimizin katında değerli, bereketli ve hayırlıdır.
Bilmeliyiz ki, hayatımız, ancak Allah’a teslim olup sadece O’na rükû ve secde ettiği, vahye ve Rasûlün sünnetine uygun yaşandığı zaman anlamlı ve değerli olur. Allah’ı unutan ve O’nun kitabına ve Rasûlün (s) güzel örnekliğine uymayan bir ömür, asla anlamlı ve değerli değildir. Tevhidî istikameti korumakta zaaflı bir “İslami kimlik” ve akıdevi ilkelerden tavizkâr bir hayat, hüsran sebebidir. Böyle bir ömür bin yıl sürse de, Allah yanında hiçbir kıymeti yoktur. Sadece tevhidî istikameti koruyarak Allah’a rükû ve secde ettirilen ve O’nun kitabına uygun yaşanan hayat ve ömür, çok kısa da sürse, Rabbimizin katında değerli, bereketli ve hayırlıdır.
Evlerimizin huzuru ve rızkımızın bereketi için prensiplerimiz
İnandığımız ideallerimizi ve hedeflerimizi önce kendi evlerimizde uygulayacağız. Evlerimizi İslamlaştırmanın, yaşadığımız dünyayı İslamlaştırma yolunda atılmış en büyük adım olduğunu bileceğiz. Huzur arıyorsak, huzurun da, afiyetin de, bereketin de İslam’da olduğunu hiç unutmayacağız.
İnandığımız ideallerimizi ve hedeflerimizi önce kendi evlerimizde uygulayacağız. Evlerimizi İslamlaştırmanın, yaşadığımız dünyayı İslamlaştırma yolunda atılmış en büyük adım olduğunu bileceğiz. Huzur arıyorsak, huzurun da, afiyetin de, bereketin de İslam’da olduğunu hiç unutmayacağız.
Hutbe: Kendini tezkiye eden kurtulur
Tezkiye-i Nefs yani insanın kendisini arındırması, temizlemesi; kişinin kendisini her türlü kirden, küfr, cehalet, kötü duygular, yanlış itikadlar ve fücur gibi edepsizlik ve kötü ahlâktan uzak olma, bunlardan korunma ve ilim, hayırlı ameller ve güzel huy gibi takva hasletleriyle donatıp hayır ve bereket yayacak, iyiliği artıracak hale gelmektir. Yani, tezkiye kişinin kendisini sırf temizlemesi, arındırması değil, aynı zamanda ricsden korumak, sonra da kendisini hayır, bereket ve birr yayan, hayrı sürekli artıran bir mertebeye getirmesidir.
Tezkiye-i Nefs yani insanın kendisini arındırması, temizlemesi; kişinin kendisini her türlü kirden, küfr, cehalet, kötü duygular, yanlış itikadlar ve fücur gibi edepsizlik ve kötü ahlâktan uzak olma, bunlardan korunma ve ilim, hayırlı ameller ve güzel huy gibi takva hasletleriyle donatıp hayır ve bereket yayacak, iyiliği artıracak hale gelmektir. Yani, tezkiye kişinin kendisini sırf temizlemesi, arındırması değil, aynı zamanda ricsden korumak, sonra da kendisini hayır, bereket ve birr yayan, hayrı sürekli artıran bir mertebeye getirmesidir.
Evlerimiz için huzur ve bereket kuralları
Evlerimize başta faiz olmak üzere hiçbir haram kazancın girmesine müsaade etmeyeceğiz. Evlerimize giren, eşlerimizin ve çocuklarımızın boğazından geçen her haram kazancın dünya ve ahiretimizi berbat edeceğini asla unutmayacağız.
Evlerimize başta faiz olmak üzere hiçbir haram kazancın girmesine müsaade etmeyeceğiz. Evlerimize giren, eşlerimizin ve çocuklarımızın boğazından geçen her haram kazancın dünya ve ahiretimizi berbat edeceğini asla unutmayacağız.
Dava arkadaşına yabancılaşmak
Bir bereket, rahmet ve tatmin vardı tüm bu uğraşlarımızın içinde. Hiçbir zaman da maddi bir kazanç söz konusu olmamıştı.
Bir bereket, rahmet ve tatmin vardı tüm bu uğraşlarımızın içinde. Hiçbir zaman da maddi bir kazanç söz konusu olmamıştı.
Garibanların Patronu
“Onuncu ortağı buldum!" diyordu Atiyye. Arkadaşları heyecanla sordu: “Kim o?". Atiyye o vakur duruşundan hiç ödün vermeden gülümseyerek: “Allah" dedi. “Allah Azze ve Celle onuncu ortağımızdır. Biz O'na aynı oranda, %10'luk bir hisse vereceğiz. O da bu hisse karşılığında bizi koruyacak, kollayacak, ticaretimizi bereketlendirecek."
“Onuncu ortağı buldum!" diyordu Atiyye. Arkadaşları heyecanla sordu: “Kim o?". Atiyye o vakur duruşundan hiç ödün vermeden gülümseyerek: “Allah" dedi. “Allah Azze ve Celle onuncu ortağımızdır. Biz O'na aynı oranda, %10'luk bir hisse vereceğiz. O da bu hisse karşılığında bizi koruyacak, kollayacak, ticaretimizi bereketlendirecek."
18 yakınını kaybeden Gazzeli anne: Şehadetleri Ramazanın bereketi
Siyonist işgal saldırılarında ailesinde 18 kişiyi kaybeden Gazzeli anne, “Şehadetleri Ramazan’ın bereketi oldu” dedi.
Siyonist işgal saldırılarında ailesinde 18 kişiyi kaybeden Gazzeli anne, “Şehadetleri Ramazan’ın bereketi oldu” dedi.
Ramazan’ı "sosyal medya" bağımlılığına heba etmeyin
Bereketli zaman dilimlerinden olan Ramazan’ın hazine değerindeki her bir dakikası, fark edilmeden harcanıp gidiyor.
Bereketli zaman dilimlerinden olan Ramazan’ın hazine değerindeki her bir dakikası, fark edilmeden harcanıp gidiyor.
Sadık Tekin’in romanları bir başkadır
Toplam dört roman çalışması olan yazarın kalemi öyle bereketli ki, hâlâ okunmaya elverişli bir güzellik taşıyor. Onların isimleri şöyle: Bir Soluk Cennet, Poliçerhi Hapishanesi, Müslüman Savaşçı ve Okyanusun Ötesinde.
Toplam dört roman çalışması olan yazarın kalemi öyle bereketli ki, hâlâ okunmaya elverişli bir güzellik taşıyor. Onların isimleri şöyle: Bir Soluk Cennet, Poliçerhi Hapishanesi, Müslüman Savaşçı ve Okyanusun Ötesinde.
Akdeniz: Cemaat vucubiyet, cemaatsizlik vebaldir
Hamza Akdeniz: Cemaat bir vucubiyet, cemaatsizlik bir vebaldir. Bu işin keyfiyeti kişinin kendi isteğine bırakılmamış “olmazsa da olur” değil, aksine “olmazsa olmazımızdır” . İnsanın ihtirasları, çıkarcı, bireyci, bencil, dünyacı, karanlıklardan kurtulup gün yüzüne çıkması cemaat ortamlarının rahmet ve bereket ikliminde mümkün oluyor… Kişi cemaat potasında olgunlaştıkça toplumsal duyarlılığı gelişir… Cemaat kişisel kabiliyetleri, kazanımları sosyalleştirmek için vardır… Hem kendi kalmak, hem de cemaat atmosferinde zenginleşmek, derinleşmek, durulaşmak fırsatı yakalanmış oluyor…
Hamza Akdeniz: Cemaat bir vucubiyet, cemaatsizlik bir vebaldir. Bu işin keyfiyeti kişinin kendi isteğine bırakılmamış “olmazsa da olur” değil, aksine “olmazsa olmazımızdır” . İnsanın ihtirasları, çıkarcı, bireyci, bencil, dünyacı, karanlıklardan kurtulup gün yüzüne çıkması cemaat ortamlarının rahmet ve bereket ikliminde mümkün oluyor… Kişi cemaat potasında olgunlaştıkça toplumsal duyarlılığı gelişir… Cemaat kişisel kabiliyetleri, kazanımları sosyalleştirmek için vardır… Hem kendi kalmak, hem de cemaat atmosferinde zenginleşmek, derinleşmek, durulaşmak fırsatı yakalanmış oluyor…
Davanın bereketi zorluklara katlanabilmektedir
Hem dava adamı olacağız hem de zorluk yaşamadan bu işin ehli olduğumuzu etrafa hissettirmeye çalışacağız. Öyle ucuza dava adamı olma yok, sınanmadan iman edip kurtulacağımızı zanediyorsak ayeti unuttuğumuz hasıl olur. Bunun için birbirimizi sürekli zinde ve diri tutmak için uyarılarımız ve ikazlarımız daim olmalıdır. Ayna ve vekil olma mesuliyeti öyle basit bir yükümlülük değildir... Dava ve zorluklar üzerine güzel bir yazı
Hem dava adamı olacağız hem de zorluk yaşamadan bu işin ehli olduğumuzu etrafa hissettirmeye çalışacağız. Öyle ucuza dava adamı olma yok, sınanmadan iman edip kurtulacağımızı zanediyorsak ayeti unuttuğumuz hasıl olur. Bunun için birbirimizi sürekli zinde ve diri tutmak için uyarılarımız ve ikazlarımız daim olmalıdır. Ayna ve vekil olma mesuliyeti öyle basit bir yükümlülük değildir... Dava ve zorluklar üzerine güzel bir yazı
Makaleler
Hava Durumu