"devrin" Arama Sonuçları
Kemalizm'in Ankara'sı resmî harâmîlerin şehriydi
Şimdi de, Millî Mücadele sırasında Kuva-yı Millîyecilerle beraberken sonra Kemalist Ankara rejimiyle anlaşamayan, önce Türkiye’de, sonra yurt dışında “Yeni Dünya” ve “Yarın” gazetelerini çıkaran devrin gazetecisi Arif Oruç’tan 1923 sonrası Ankara’sını okuyalım: “Millet Meclisinde bir silahşörler ve tufeyliler istibdadı başladı. Bir meclis ki, her türlü meziyetlerden âri âzâsı aç çekirge sürüleri gibi Ankara’ya üşüşmüşler, hidemat-ı umumiyeye (genel hizmetler) ait büyük nafia (bayındırlık) işlerini paylaşmaya başlamışlardı. Bu çekirgelerin ayak bastıkları yeşil vatan tarlasında bittabi ot bitmez oldu”
Şimdi de, Millî Mücadele sırasında Kuva-yı Millîyecilerle beraberken sonra Kemalist Ankara rejimiyle anlaşamayan, önce Türkiye’de, sonra yurt dışında “Yeni Dünya” ve “Yarın” gazetelerini çıkaran devrin gazetecisi Arif Oruç’tan 1923 sonrası Ankara’sını okuyalım: “Millet Meclisinde bir silahşörler ve tufeyliler istibdadı başladı. Bir meclis ki, her türlü meziyetlerden âri âzâsı aç çekirge sürüleri gibi Ankara’ya üşüşmüşler, hidemat-ı umumiyeye (genel hizmetler) ait büyük nafia (bayındırlık) işlerini paylaşmaya başlamışlardı. Bu çekirgelerin ayak bastıkları yeşil vatan tarlasında bittabi ot bitmez oldu”
El Cezire devrinin sonu mu?
Elçilerin çekilmesinin gerçek nedeni şu; Katar'da hala Müslüman Kardeşler'in rahatça faaliyet gösterebiliyor olması. Bunun anlamı çok açık: Petrol şeyhliklerinin ve Suud, Mısır gibi büyük Arap ülkelerinin İhvan gibi küresel sistemle anlaşmaya hazır, Batı'yla belli düzeyde ilişkiyle işbirliği yapmaya önem veren bir siyasal İslam'a bile tahammülleri yok.
Elçilerin çekilmesinin gerçek nedeni şu; Katar'da hala Müslüman Kardeşler'in rahatça faaliyet gösterebiliyor olması. Bunun anlamı çok açık: Petrol şeyhliklerinin ve Suud, Mısır gibi büyük Arap ülkelerinin İhvan gibi küresel sistemle anlaşmaya hazır, Batı'yla belli düzeyde ilişkiyle işbirliği yapmaya önem veren bir siyasal İslam'a bile tahammülleri yok.
Kalkan: Hayata müdahil olmayan bir Allah inancı hâkim
Cahiliye devrinde hayata müdahil kılınmayan, hükümranlık ilişkilerine karıştırılmayan, kısacası insanların işine karıştırılmayan fakat ne olduğuna, neye müdahil olabileceğine karışılan bir belirlenen Allah inancı bulunduğunu hatırlatan Kalkan, “Günümüzdeki Allah inancı da ne yazık ki bu minvaldedir” tesbitinde bulundu.
Cahiliye devrinde hayata müdahil kılınmayan, hükümranlık ilişkilerine karıştırılmayan, kısacası insanların işine karıştırılmayan fakat ne olduğuna, neye müdahil olabileceğine karışılan bir belirlenen Allah inancı bulunduğunu hatırlatan Kalkan, “Günümüzdeki Allah inancı da ne yazık ki bu minvaldedir” tesbitinde bulundu.
Post-Kemalist devrin reklamı
'Olmasaydın… Olmazdık.' reklamının 'muhafazakar' medyada boy göstermesini rekabetin, piyasa şartlarının her tür değeri metalaştırma gücü olduğu açıklamasıyla geçiştirilmesi mümkün değil. Reklamda yer alan ifadenin hem reklamı veren hem de yayınlayan açısından çelişkili ve kendini inkarı ihtiva eden anlamı, neo-liberalizmin ne türden bir tipoloji ürettiğine çarpıcı bir örnek.
'Olmasaydın… Olmazdık.' reklamının 'muhafazakar' medyada boy göstermesini rekabetin, piyasa şartlarının her tür değeri metalaştırma gücü olduğu açıklamasıyla geçiştirilmesi mümkün değil. Reklamda yer alan ifadenin hem reklamı veren hem de yayınlayan açısından çelişkili ve kendini inkarı ihtiva eden anlamı, neo-liberalizmin ne türden bir tipoloji ürettiğine çarpıcı bir örnek.
Makaleler
Hava Durumu