
"parma" Arama Sonuçları

Nübüvvet müessesesi tevhid bilincinin diri tutulması için var edilmiş değil mi? Kur’an’ı doğru anlamaz, ulûhiyet ve ubudiyet kavramlarını yerli yerine oturmazsak tevhidi de doğru anlayamayacağımız kesin. Ki bugün yaşanan sapmalar aslında bunun tipik birer örneğidir.

Yazmayı bitirdikten ve İslam'ın doğru olduğunu anladıktan sonra, onu hâlâ kabul edemedim. Müslüman olmak istemedim. Artık masamdan tüm kitaplarımı kaldırırken bazıları raftan düştü. Ve bu kitaplardan biri de Kur’an'dı. Elime aldığımda baş parmağım Hac Sûresi’nin 46. âyet-i kerîmesindeydi...

Tesettür Seferberliği Platformu Yönetim Kurulu Üyesi Rumeysa Demir, "Tesettürlü insanların tesettüre uygun, Allah Teâlâ'nın biz müminlerden istediği ölçülerde ve nitelikte kıyafet bulması zorlaştı. Geniş, vücut hatlarını belli etmeyen, dikkat çekmeyen giysilerin satıldığı mağaza sayısı bir elin parmağını geçmeyecek kadar az. Bu nedenle çoğu tesettürlü insan hazır giyim sektörünün raflara, vitrinlere yerleştirdiği kıyafetlere mecbur bırakılıyor. Tesettürlü bir kadının sosyal ve özel alanlarda, gündelik veya özel merasimlerinde giymek istediği nitelikteki kıyafet ihtiyacını karşılaması çok meşakkatli bir hale geldi" diye konuştu.

Ahmet Varol: ‘ABD için önemli olan Beşir yönetiminin devrilmesiydi, ancak darbenin arkasında birtakım dış güçlerin parmağının olduğunu ileri sürenler çok acele ediyorlar.’

Sisi, diktatör değil miydi yahu! Ülkemizi yönetenler Rabia işareti yapmıyorlar mıydı! Yoksa dört parmak işaretiyle dört sene sonra sizden acı ithal edeceğiz demek istiyorlardı da biz mi anlamadık! Her şey seçim yatırımı mıydı! Her seçim döneminde bir acıyla korkutmak mı lazımdı! Halkı acıyla terbiye etmek mi gerek! Hani halkın huzuru! Nerede halkların huzuru!

28 Şubatçıların mağdur ettiği kitleler, hukuki olmayan gerekçelerle mahkum edildiğini ileri sürdükleri yakınları için yeniden yargılama yolunun açılmasını istiyor. 1993 yılında eniştesi ve kuzenleri ile ‘İslami Hareket Davası' kapsamında komplo üretilerek cezaevine konulduğu ve 30 yıl cezaya mahkum edildiği ileri sürülen Velit Bilen (46), cezaevinde ölüm orucuna girince 2003 yılında sağlık sorunları nedeniyle serbest bırakıldı. 2004 yılında Bilen, Adana’da Gülümser Özalp ile nişanlandı. Çift evlilik hazırlığı yaparken Bilen tekrar yakalandı ve cezaevine gönderildi. Gülümser Özalp ise nişanlısının çıkacağı umuduyla 14 yıldır nişan yüzüğünü parmağından çıkarmadı ve nişanlısını beklemeye başladı.

Suriye'den yansıyan karelere bakın. Görmediğimiz bir şey kaldı mı? Can çekişen çocuklar, yıkıntılar içinden paramparça çıkarılan bebekler, yavruları kollarında son nefesini veren annelerin feryatları, bombardımanlar… Her şey avucumuzun içinde, parmaklarımızın ucunda.

Mustafa Armağan: "Latin Alfabesi'nin Türkçeye uyarlanmasındaki gerçek amaç İslam’dan ve Osmanlı’dan kopmak"

Türkiye’de 1960’dan bu yana yaşanan darbelerin hiç biri ABD’den habersiz ya da onaysız olmadı. 15 Temmuz da bunun bir istisnası gibi görünmüyor. Türkiye’nin darbeler tarihine ve bu müdahalelerde Amerika’nın parmak izlerine yakından baktık.

ABD Büyükelçisi John Bass, basının karşısına çıkıp "darbe girişiminde ABD'nin parmağı yok" dese de, olaydan 1 gün önce çekildiği öne sürülen görüntüsü kafa karıştırdı.

Türkiye’nin ‘resmi tarih yalanından’ kurtulması gerektiğini vurgulayan tarihçi yazar Mustafa Armağan, “Yalanlar gerçekmiş zannedildi. Harf devriminde amaç Türkiye’yi İslamsızlaştırmaktı. Şapka devrimi ise iyice saçma” dedi.

Ezgiler, pek çok toplumsal ve inançsal meselelerin sözcüsü olmuştur. Hepsinin ayrı bir öyküsü var. Bu topraklarda 80’lerin ortalarından itibaren parmaklar, ezgilerin vücut bulması için sazlara uzanmıştır. Hep bir amaç için, hep bir kaygı için, hep bir sevda içindi o serzenişler.

Esed rejiminin yaklaşık 6 ay önce Halep kentine düzenlediği füzeli saldırıda yüzünün tamamında ve vücudunun çeşitli yerlerinde yanıklar oluşan, sol elini kaybeden, sağ elinin parmakları kopan 3 yaşındaki Cene, bu acıyı minik bedeninde taşıyan çocuklardan sadece birisi.

Akılı telefon ve tablet kullanımın artmasıyla boyun, kol ve parmak sağlığı problemi yaşayan kişi sayısında ciddi artış var

Devrim tamamen barışçıldı. Ancak rejimin protestoculara karşı sert müdahalesi, devrimcileri silaha sarılmaya itmiştir. Aynı zamanda devrimin ilkeleriyle bazen uyumlu, ama sık sık çelişkili bir çok parmak olaya müdahil olmuştur. Bu parmakların her birisi, rejime karşı savaşan tugayları kendi çıkarlarına uyacak şekilde yönlendirmiştir. Bazen onları engellemiş bazen de onlara sağladığı desteği kesmiştir.

Suriye'deaas zulmüne karşı mücadele eden ve Haleb'in önemli bir kısmını kontrol eden direniş grubu Liva et-Tevhid'in komutanı A.Kadir Salih, geçtiğimiz Pazar günü Baas uçaklarının Liva et-Tevhid karargâhına yaptığı saldırıda yaralanmış, kaldırıldığı Gaziantep hastanesinde şehid olmuştu. Daha önce de birkaç kez yaralanan ama her defasında yeniden direniş saflarına dönen Abdulkadir Salih'in, kendisine isabet eden kurşuna rağmen şehadet parmağını indirmediği görüntüler:

Evet, “O” olmasaydı siz olmazdınız. Onun açtığı yoldan ilerleyerek, çokça onun adını paravan yaparak memleketin adeta iliğini kemiğini sömürüp, neticede hükümetleri dahi parmağınızda oynatacak düzeye ulaşan şu devasa yapıya ulaşamazdınız. Orası kesin.

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Felsefe Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Aliye Çınar: Türk devriminin yaslandığı zihniyet seküler bir zihniyet olduğu için, Batı’da başlayan bir cereyanla birlikte dinle arasına mesafe koymuştur. Osmanlı’dan kopuş zaten devrimin amacı olduğu için, dinî bir zihniyetten beslenen Osmanlı’yı besleyen kaynaklarla irtibatı kesmek ana hedef olmuştur. Ancak toplumun temelinin İslâmî bir yapıyla irtibatı bilindiği için de bu politika, bazen doğrudan yapılsa da gerçekte sürekli sansürlenerek sürdürülmüştür. Ancak bu manipülasyonlar, devletin yasal olarak perdelediği din olgusu için, illegal kanalları beslemiştir. Cemaatlerin doğuşunu ve etkinliğini bu bağlamda okumak mümkündür.

Dün Gazze'de şehit edilen Hamas'ın askeri lideri Ahmed El Caberi, şehit edilmesine rağmen şehadet parmağı inmedi.

Kürtlerin ümmet ile yollarını ayırmaya yönelik çaba ve tutumların günümüzde ciddi boyutlar kazandığını esefle gözlemlemekteyiz. Bir yandan, Kürtler içindeki seküler/din karşıtı ulusalcı çevrelerin Kürtleri Müslümanlıktan, ümmetten koparmaya yönelik çabaları yoğunluk kazanırken, diğer yandan bir kısım çevrelerin ötekileştirme ameliyesiyle Kürtleri neredeyse İslam dininden, Müslümanlıktan kovmaya yönelik bilinçli/bilinçsiz kahredici tutumları artış kaydetmektedir.
Makaleler
Hava Durumu