"siyasete" Arama Sonuçları
“Siyaseti Dinin Dışında Görmek” aslında ne demek?
“Siyaseti dinin dışında görmek” demek, siyasetle dinin –İslam’ın- arasını açmak, siyasete dini, dinin sahibi Allah’ı, Allah’ın Resulünü, dinin hükümlerini, dinin kabullerini, haram ve helallerini karıştırmamaktır.
“Siyaseti dinin dışında görmek” demek, siyasetle dinin –İslam’ın- arasını açmak, siyasete dini, dinin sahibi Allah’ı, Allah’ın Resulünü, dinin hükümlerini, dinin kabullerini, haram ve helallerini karıştırmamaktır.
İktibas Dergisi Youtube kanalında "Gündem Okumaları" programı
İktibas Dergisi YouTube kanalında 11 Nisan Salı gecesi düzenlenecek programda, Ramazan ayı başta olmak üzere, deprem ve sonrası, ayrıca siyasete ilişkin görüşlerini paylaşmak üzere dergimiz yazarları bir araya geliyor.
İktibas Dergisi YouTube kanalında 11 Nisan Salı gecesi düzenlenecek programda, Ramazan ayı başta olmak üzere, deprem ve sonrası, ayrıca siyasete ilişkin görüşlerini paylaşmak üzere dergimiz yazarları bir araya geliyor.
Yaşananlardan ders almak
Müslümanlar siyaset sahnesinde yoksa, bu bütün İslam ümmetinin -bir ferdi bile kalmamacasına- helak olduğu ya da İslam ümmetinin dünyanın bir yerine zindanlara tıkıldığı, hareket imkanlarının tamamen ellerinden alındığı gibi varsayımlarla izah edilebilir ancak. Bunun dışında Müslümanın siyasete bigane kalmasının izahı yoktur.
Müslümanlar siyaset sahnesinde yoksa, bu bütün İslam ümmetinin -bir ferdi bile kalmamacasına- helak olduğu ya da İslam ümmetinin dünyanın bir yerine zindanlara tıkıldığı, hareket imkanlarının tamamen ellerinden alındığı gibi varsayımlarla izah edilebilir ancak. Bunun dışında Müslümanın siyasete bigane kalmasının izahı yoktur.
Kriketten siyasete... İmran Han kimdir, neyi temsil ediyor?
Yolsuzlukları ortadan kaldırmayı, İslâm esaslarına dayalı bir sosyal devlet düzeni oluşturmayı, yargıyı tamamen bağımsızlaştırmayı, devlet yönetimini profesyonel ve şeffaf bir hale getirmeyi vaat eden İmran Han, ABD’nin Pakistan topraklarında düzenlediği insansız hava aracı saldırılarına da karşı tavrıyla biliniyor. Taliban’la siyasi müzakerelerde bulunma yanlısı olan ve Hindistan’a barış elini uzatan Han, ordunun siyaset üzerindeki etkisi konusunda kamuoyu huzurunda açıklama yapmıyor. Ki bu da, Pakistan şartları düşünüldüğünde oldukça normal.
Yolsuzlukları ortadan kaldırmayı, İslâm esaslarına dayalı bir sosyal devlet düzeni oluşturmayı, yargıyı tamamen bağımsızlaştırmayı, devlet yönetimini profesyonel ve şeffaf bir hale getirmeyi vaat eden İmran Han, ABD’nin Pakistan topraklarında düzenlediği insansız hava aracı saldırılarına da karşı tavrıyla biliniyor. Taliban’la siyasi müzakerelerde bulunma yanlısı olan ve Hindistan’a barış elini uzatan Han, ordunun siyaset üzerindeki etkisi konusunda kamuoyu huzurunda açıklama yapmıyor. Ki bu da, Pakistan şartları düşünüldüğünde oldukça normal.
Din politikaya alet edilemez (VİDEO)
Dr. Mehmet Arslan: ''Din siyasete değil, siyaset dine alet edilmeli''
Dr. Mehmet Arslan: ''Din siyasete değil, siyaset dine alet edilmeli''
Kâfirlerin küfrü anlaşılır, fakat Müslümanım diyenlerin Kur'an'ı hayattan kovmasıdır asıl sorun
Kur’an’ı baş tacı ettiklerini söyleyip Kur’an’ın hükümlerini, hayatlarına ve ekonomiden, siyâsete bütün alanlara hâkim kılmayanların bu bildiri sahiplerine sert tepkiler vermelerinin hiç deanlamlı ve değerli olmadığını ve büyük bir çelişki arz ettiğini ifade etmemiz gerekir. Çünkü, kâfirler, Kur’an’ın tek bir harfini bile çıkaramazlar ama Müslümanım diyenler Kur’ân’ı kamusal alandan, ekonomiden ve siyasetten çıkarıp hayat dışına kovuyorlar.
Kur’an’ı baş tacı ettiklerini söyleyip Kur’an’ın hükümlerini, hayatlarına ve ekonomiden, siyâsete bütün alanlara hâkim kılmayanların bu bildiri sahiplerine sert tepkiler vermelerinin hiç deanlamlı ve değerli olmadığını ve büyük bir çelişki arz ettiğini ifade etmemiz gerekir. Çünkü, kâfirler, Kur’an’ın tek bir harfini bile çıkaramazlar ama Müslümanım diyenler Kur’ân’ı kamusal alandan, ekonomiden ve siyasetten çıkarıp hayat dışına kovuyorlar.
Öncü şahsiyetlerin, batıl siyasete destek çağrıları vahimdir
Mehmet Pamak, İslami kesimde AKP iktidarı konusunda kendini gösteren ölçüsüz yaklaşımların doğurduğu istikamet krizi ve kimlik erozyonunun geldiği vahim boyutu yorumladı ve bir kez daha Tevhidi-Nebevi ilkeleri hatırlattı.
Mehmet Pamak, İslami kesimde AKP iktidarı konusunda kendini gösteren ölçüsüz yaklaşımların doğurduğu istikamet krizi ve kimlik erozyonunun geldiği vahim boyutu yorumladı ve bir kez daha Tevhidi-Nebevi ilkeleri hatırlattı.
Pamak: Müslümanlar her şartta tevhidi istikameti korumalı
Nebevi yöntemin Müslümanlara zor geldiğini, Resulullah (s)'in de Hud suresindeki "emrolunduğun gibi dosdoğru ol" emri gelince, "Hud suresi beni kocattı" açıklamasıyla istikameti koruma konusunun ciddiyet ve önemine dikkat çekişini hatırlatarak, Müslümanların her şartta tevhidi istikameti koruma titizliği içinde olmaları gerektiğini, ama maalesef bu konuda büyük zaaf gösterildiğini, Nebevi yöntemin gereklerini taşımaktan bıkıp yorulduklarını, aceleyle iktidar nimetlerine ulaşmak ya da bir takım kazanımları elde etmek için batıl sistem içi siyasete eklemlenmekte bir sakınca görmediklerini ifade eden Pamak, konferansın sonunda Müslümanlara önemli bir çağrıda bulundu...
Nebevi yöntemin Müslümanlara zor geldiğini, Resulullah (s)'in de Hud suresindeki "emrolunduğun gibi dosdoğru ol" emri gelince, "Hud suresi beni kocattı" açıklamasıyla istikameti koruma konusunun ciddiyet ve önemine dikkat çekişini hatırlatarak, Müslümanların her şartta tevhidi istikameti koruma titizliği içinde olmaları gerektiğini, ama maalesef bu konuda büyük zaaf gösterildiğini, Nebevi yöntemin gereklerini taşımaktan bıkıp yorulduklarını, aceleyle iktidar nimetlerine ulaşmak ya da bir takım kazanımları elde etmek için batıl sistem içi siyasete eklemlenmekte bir sakınca görmediklerini ifade eden Pamak, konferansın sonunda Müslümanlara önemli bir çağrıda bulundu...
Mehmet Pamak: İşte Kur'an ilimlerini tahsil etmiş ve yıllarca Kur'an'a davet etmiş bu alim, akademisyen, hoca ve öncü şahsiyetlerin, bu birikimlerini bir tarafa bırakıp ya da yeni tevillerle eğip bükerek sistem içi siyasete destek amacıyla kullanmaları ibret verici ve son derece üzücüdür. Bu kesimlerin böyle bir basiretsizlik ve ilkesizlikle, pragmatizmin yol açtığı sığlık ve ufuk darlığıyla sonuçta tevhidi nebevi yöntemden uzaklaşmaları sebebiyle şiddet eksenli tekfirci "aşırı uç" bunlara yönelik haklı tepkiden de beslenerek daha fazla büyümüştür. Yani alimlerden, hocalardan, cemaat önderlerinden sadır olan bu tür sistem içi siyasete meşruiyet kazandırma ilkesizlikleri, bir kısım Müslümanları sistem içi uzlaşma zeminlerine savururken, diğer bir kısmını da bu savrulmaya kızgınlık ve tepkisellikle şiddet eksenli öteki uca itmektedir. Aslında bu iki sapma, iki uç birbirini itme, tahrik etme ve besleme rolü de oynuyorlar. Batıl sistem içi uzlaşmacı çizgiye savrulanlara kızanlar yeni bir ilkesizlikle ölçüsüz tekfir ve kör şiddete kayarken, onların bu kör şiddetini ve zulmünü görenler de laik demokrasinin "faziletlerini" (!) yeniden keşfetmeye başlayabiliyorlar. Sonuçta bu iki uca kayanlar birlikte, vasat olan Nebevi yönteme, İslam'a, Müslümanlara ve İslami tevhidi mücadeleye büyük zararlar veriyorlar.
Tarık Ramazan yazdı: Mısır darbesi, ikinci perde
Mısır ordusu siyasete dönmedi, çünkü zaten siyaseti terk etmemişti. Mübarek'in devrilmesi, yeni nesil subayların sivil hükümet perdesi arkasında yeni bir tarzda siyasete girmelerine izin veren askeri bir hükümet darbesiydi.
Mısır ordusu siyasete dönmedi, çünkü zaten siyaseti terk etmemişti. Mübarek'in devrilmesi, yeni nesil subayların sivil hükümet perdesi arkasında yeni bir tarzda siyasete girmelerine izin veren askeri bir hükümet darbesiydi.
ABD'nin İhvanı Müslimin ile görüşmesi gerçekleşti
İhvanı Müslimin ile Amerika arasında ilk üst düzey görüşme, dün gerçekleştirildi. Görüşmede, Mısır’ın ekonomisinden Mısır’da kurulacak yeni hükümetin bölgesel ve uluslararası siyasete dair bakış açısına kadar bir çok konu ele alındı.
İhvanı Müslimin ile Amerika arasında ilk üst düzey görüşme, dün gerçekleştirildi. Görüşmede, Mısır’ın ekonomisinden Mısır’da kurulacak yeni hükümetin bölgesel ve uluslararası siyasete dair bakış açısına kadar bir çok konu ele alındı.
Yavuz Bahadıroğlu, "siyaseten katl"i akladı!
Bahadıroğlu, bugünkü Yeni Akit'te yayınlanan "Kanuni, oğlu Mustafa’yı neden öldürttü?" başlıklı yazısında, "Devletin birliği-dirliği uğruna kardeşlerini ve hatta oğullarını feda eden (Fatih Kanunnamesi) Osmanlı padişahları", "Kardeşlerini, bazen oğullarını katlettirdikleri için onları suçlamak yerine anlamaya çalışmak lâzımdır" gibi ifadelerle de Osmanlı'nın siyaseten katl politikasını temize çıkarmaya çalıştı.
Bahadıroğlu, bugünkü Yeni Akit'te yayınlanan "Kanuni, oğlu Mustafa’yı neden öldürttü?" başlıklı yazısında, "Devletin birliği-dirliği uğruna kardeşlerini ve hatta oğullarını feda eden (Fatih Kanunnamesi) Osmanlı padişahları", "Kardeşlerini, bazen oğullarını katlettirdikleri için onları suçlamak yerine anlamaya çalışmak lâzımdır" gibi ifadelerle de Osmanlı'nın siyaseten katl politikasını temize çıkarmaya çalıştı.
Taha Akyol: Atatürk, dini siyaseten kullandı
Neşe Düzel'e konuşan Taha Akyol, "Başta beri emsallerine göre din anlayışı daha mesafelidir ama dinin toplumsal ve siyasi açıdan öneminin de farkındadır. Atatürk dini siyaseten kullanmayı çok iyi başardı." diye konuştu.
Neşe Düzel'e konuşan Taha Akyol, "Başta beri emsallerine göre din anlayışı daha mesafelidir ama dinin toplumsal ve siyasi açıdan öneminin de farkındadır. Atatürk dini siyaseten kullanmayı çok iyi başardı." diye konuştu.
Makaleler
Hava Durumu